Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "İşgalcilerin Nusayrat Mülteci Kampında gerçekleştirdiği, 150'den fazla Filistinlinin ölümüne ve yaralanmasının yanı sıra binalarda büyük yıkıma yol açan vahşi katliamı kınıyoruz." ifadelerine yer verildi.
"Katliamın, uluslararası toplumun karar ve taahhütlerini uygulamadaki başarısızlığının doğrudan bir sonucu olduğuna" dikkat çekilen açıklamada, bu durumun İsrail'i "suçlarını derinleştirmeye ve Gazze Şeridi'ndeki sistematik yıkımı tamamlamaya, burayı yaşanmaz hale getirmeye ve bölge sakinlerini göçe zorlamaya teşvik ettiği" kaydedildi.
"Medyanın belgelediği Gazze Şeridi'nin kuzeyinde devam eden yıkım ve Gazze kentine zorla göç ettirilme politikası kapsamında bölgedeki Filistinlilerin yaşamının yok edilmesinin amaçlandığı" kaydedilen açıklamada, bunun "meşru müdafaa kavramıyla hiçbir ilgisi olmadığı daha ziyade Filistin devletinin hayata geçirilmesine yönelik her türlü fırsatın baltalanması ve durumu yardım programlarına ihtiyaç duyan bir nüfusun sorunu haline dönüştürmek" olduğu aktarıldı.
"Filistin halkına koruma sağlanmamasından, soykırım ve tehcirin durdurulmamasından" uluslararası toplumun sorumlu tutulduğu açıklamada, "İsrail saldırılarının derhal durdurulması, uluslararası koruma sağlanması ve ilgili Birleşmiş Milletler kararlarının uygulanması" çağrısında bulunuldu.
Filistin resmi ajansı WAFA'da yer alan habere göre, İsrail savaş uçakları dün akşam Nusayrat Mülteci Kampı'ndaki bazı ev ve binaları hedef almıştı.
Saldırılarda, çoğunluğu Şeyh Ali ailesinden, 33 Filistinli yaşamını yitirmiş; çoğu kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere 84 kişi yaralanmıştı.
Görgü tanıkları, bölgedeki büyük yıkımın ardından ambulans ve sivil savunma ekiplerinin enkaz altında kayıp kişileri aramaya devam ettiğini belirtmişti.