İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde düzenlediği yoğun saldırılardan korunmak için "son sığınak" olarak Beyt Lahiya beldesine gelen Filistinliler, su ve yiyecek kıtlığının yanı sıra ve İsrail'in artan bombardımanı nedeniyle ağır koşullar altında yaşam mücadelesi veriyor.
İsrail askerleri geçtiğimiz haftalarda Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Filistinlileri bölgenin dışına çıkmaya zorladı. Evlerini terk etmek istemeyen Filistinliler, daha önce göçe zorlananların da yaşam mücadelesi verdiği Beyt Lahiya beldesine yöneldi.
Beyt Lahiya beldesinde zorla yerinden edilmiş Filistinliler, su ve yiyecek kıtlığının yanı sıra ve İsrail'in artan bombardımanı nedeniyle felaket koşullarında yaşıyor.
Filistinli Hammuda ailesi de beldede uygulanan kuşatmanın gölgesinde yaşayan ailelerden biri.
AA muhabirine konuşan aile fertlerinden Usame Hammuda, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Filistinlilerin ölüm, açlık ve korkutmaya maruz bırakıldığını ifade etti.
Hammuda, "İsrail ordusu geçtiğimiz son birkaç gecede belde ve çevresine yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı. Birden fazla eksenden Filistinlilerin evlerine ve barınma merkezlerine doğru ilerledi, insansız hava araçları (İHA) ve keskin nişancılar bölgeyi ateşe vererek hareket eden her şeyi hedef aldı." dedi.
İsrail askerlerinin ayrıca beldenin çok sayıdaki caddesinde yer alan binaları patlattığını aktaran Hammuda, Filistinlilerin evlerinde ve altyapıda büyük yıkımlar oluştuğunu; durumun sabah güneş doğmasıyla ortaya çıktığını söyledi. Hammuda, kendisinin ve ailesinin son dönemde dehşet dolu anlar yaşadığına işaret ederek, "Böyle bir geceden sağ çıkacağımızı hiç düşünmedik, evin üzerimize yıkılacağı anı bekliyorduk. Fakat Allah bizi korudu da bu zamana kadar hayattayız." diye konuştu.
İsrail ordusunun her geçen gün yoğunlaşan ve sürekli devam eden bombardımanına rağmen evlerinden çıkmayı reddettiklerini belirten Gazzeli Hammuda, "Su ve yiyecek sıkıntısı çekiyoruz ve hepsinden önemlisi de her yerde ölüm var. İşgalci İsrail, yerleşim planlarını uygulamak için ne pahasına olursa olsun bizi buradan sürmeye çalışıyor." dedi.
İsrail'in kuzeydeki halka yönelik son sığınağı olan Beyt Lahiya'yı hedef almasına ilişkin Hammuda, "Önceki geceler farklıydı, ilk kez keskin nişancılar konuşlandı ve araçlar birdenbire birçok eksenden ilerleyerek bölgeye bir dizi bombalama saldırıları gerçekleştirdi. Kentin her alanına sokaklara dahi giriyorlar." ifadelerine yer verdi.
Hammuda, İsrail ordusunun son zamanlarda kente yönelik çok şiddetli saldırlar düzenlediğini vurgulayarak, bombardıman nedeniyle çoğu yerde moloz yığınlarının oluştuğunu aktardı.
Beyt Lahiya'ya sığınan bir başka Filistinli Mümin Kadus da "Geçtiğimiz gecelerde ordunun sığındığımız okulu basıp bizi zorla çıkararak, tutuklayacağını düşündük. Askeri araçların sesleri bize çok yaklaştı ve onları net bir şekilde duyabiliyorduk." dedi.
"Bazı geceler çok zor geçiyor. Bombalama veya silah seslerinin duyulmadığı bir dakika bile geçmiyor." diyen Kadus, yaşadığı barınma merkezindeki durumun "felaket" olduğunu ve çoğu kadın ve çocuktan oluşan yerinden edilmiş kişiler arasında korkunun her yere yayıldığını söyledi.
Kadus, "Saldırıların öncekiler gibi birkaç hafta içinde bitmesini bekliyorduk ancak durum daha da zorlaştı. Ölüm, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yerinden ayrılmayan herkese yaklaştı. Gün geçtikçe saldırlar daha da ağırlaşıyor." ifadelerine yer verdi.
Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaptığı katliamlar gün geçtikçe büyüyor. İsrail'in bölgedeki yerinden edilmiş insanların son sığınağı olan Beyt Lahiya'ya yönelik son birkaç günkü saldırılarında 100'den fazla kişi hayatını kaybetti. Gazze Şeridi'nin kuzeyinde sivil savunma sisteminin ve ambulansların hedef alınması nedeniyle haftalardır bombalanan evlere sağlık ekipleri ulaşamıyor, onlarca kişi enkaz altında can veriyor.
Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Gazze'nin kuzeyine 5 Ekim'de yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, 6 Ekim'de söz konusu bölgelere kara saldırısı başlattı.
Bölge halkını göçe zorlayan İsrail ordusu, düzenlediği saldırılarla binaları ve yerleşim yerlerini yok ediyor, hastaneleri hedef alıp sağlık personelini alıkoyuyor ve bölgeye tıbbi ve insani yardım girişini engelliyor.
Bu adımın, daha önce İsrail basınına yansıyan ve "generallerin planı" olarak bilinen, İsrailliler için yerleşim yeri hazırlığı yapmak amacıyla Filistinlilerin Gazze'nin kuzeyinden tahliye edilmesi adına atıldığı düşünülüyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim'de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya'daki Filistinlilere uyarıda bulunarak boşaltılması istenilen bölgelerin haritasını paylaşmıştı.
Filistinlilere Gazze'nin güneyindeki Mevasi bölgesine gitme çağrısı yapan Adraee'nin paylaştığı haritanın, İsrail ordusunda eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland'ın girişimiyle hazırlanıp hükümete sunulan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin "generallerin planına" benzerliği dikkati çekmişti.
"Generaller Planı" adını taşıyan bu plan, Filistinlileri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinden tehcir etmeyi, ardından bölgenin kuşatılarak gıda, yakıt ve temiz su girişine izin verilmemesini öngörüyor.