QNB Türkiye yeni yılda pazar payını artıracak

QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, 2024'ü güçlü ve karlı bir büyüme ile kapatacaklarını belirterek, "2025'te sektörden ve özel bankalardan daha fazla büyüyerek pazar payı kazanmaya devam etmeyi amaçlıyoruz." dedi

Haber Giriş Tarihi: 27.12.2024 13:30
Haber Güncellenme Tarihi: 27.12.2024 13:30

Tan, "Bankacılık Söyleşileri" kapsamında yaptığı açıklamada, bu yıl gelişmiş ülke merkez bankalarının faiz indirimi ve parasal gevşeme sürecine girdiğini söyledi.

Avrupa Merkez Bankasının ABD Merkez Bankasına (Fed) göre daha hızlı aksiyon aldığını belirten Tan, Fed'in bu yıl üç kez faiz indirimi yaptığını, piyasalarda 2025'te de faiz indirimlerine devam etmesinin beklendiğini aktardı.

Tan, Ortadoğu'da Türkiye'yi yakından ilgilendiren politik olaylar yaşandığına işaret ederek, Rusya-Ukrayna Savaşı ve İsrail'in Filistin'e yönelik saldırıları sonrasında son haftalarda Suriye'de yaşanan gelişmelerin bölgedeki riskleri ve belirsizliği artırdığını ifade etti.

Son üç yılda jeopolitik risklerin iyice arttığı bir dönemden geçildiğini dile getiren Tan, "Önümüzdeki dönemde özellikle ocak ayında ABD'de Trump'ın göreve başladıktan sonra izleyeceği politikalar da küresel belirsizlikleri artırabilir." dedi.

Türkiye'de son 1,5 yılda yeni ekonomi yönetimi ile birlikte hem para politikasında hem de maliye politikasında sıkılaştırıcı ve piyasa dostu adımların atıldığı bir dönem geçirildiğini anlatan Tan, TL ve rezervlerdeki gelişmeler başta olmak üzere temel göstergelerdeki iyileşmelere dikkati çekti.

Ömür Tan, dezenflasyon sürecinin beklentilerden daha yavaş ilerlese de önemli bir ivme kazandığını belirterek, "İç talepteki yavaşlama kısa vadede büyümeyi sınırlasa da uzun vadede daha sürdürülebilir bir büyüme modeline geçiş için önemli bir fırsat sağlıyor." değerlendirmesinde bulundu.

"FAİZ ARTIRIMINDA OLDUĞU GİBİ İNDİRİMİN KADEMELİ DEVAM ETMESİ ÖNEMLİ"

Merkez Bankasının enflasyondaki görünümü ve piyasa koşullarını dikkate alarak para politikasını şekillendirdiğini vurgulayan Tan, "Mevcut koşullarda sınırlı bir faiz indiriminin aralık ayında başlaması olası görünüyordu ki, 250 baz puan ile ilk faiz indirimi gerçekleşti. Bu sürecin faiz artırımında olduğu gibi kademeli olarak devam etmesi önemli. Enflasyondaki iyileşmenin hızlanmasıyla birlikte makro ihtiyati tedbirlerde de 2025 yılında daha fazla gevşeme bekleyebiliriz." diye konuştu.

Tan, 2024'ün artan maliyetler ve daralan faiz marjlarıyla bankacılık sektörü için zorlayıcı bir yıl olduğunu, fonlama maliyetindeki artışın aktif kalitesi açısından sınırlı bir bozulmaya neden olduğunu belirtti.

Bilanço büyümesinin regülasyonlar kaynaklı bankalar arasında benzer şekilde gerçekleşse de gelir tablosu kalemlerinde belirgin farklılaşmalar görüldüğüne işaret eden Tan, şöyle devam etti:

"Bazı bankaların net faiz marjının ve net faiz gelirlerinin negatife döndüğü, tüm sektörde maliyet artışının bankacılık geliri artışının çok daha üzerinde gerçekleştiği bir yılı geride bırakıyoruz. Stratejik olarak atılan adımların da etkilerinin çok daha hızlı hissedildiği bu dönemde doğru aksiyonlar alan bankaların finansal sonuçları önceki yıllara göre çok daha fazla pozitif ayrıştı."

"2025 yılında faiz indirimleriyle birlikte faiz marjının iyileşmesi sektör açısından gelir tarafında destekleyici olacak." diyen Tan, faiz indirimleriyle birlikte ödeme sistemleri komisyonlarındaki artışın sınırlı kalacağını belirtti.

Tan, gelir tarafında iyileşme olmakla birlikte enflasyonun azalışa geçmesinin gider kalemlerindeki artışı da yavaşlatacağını söyledi.

Büyüme tarafında ise belirleyici faktörün enflasyon olacağına vurgu yapan Tan, "Gelecek sene için enflasyon beklentimiz ise halihazırdaki piyasa koşulları altında yüzde 26, sektördeki kredi büyümesi de enflasyona paralel olarak yüzde 25-30 arasında gerçekleşebilir. Öz kaynak karlılık oranları da biraz daha iyileşecektir ve enflasyon ile arasındaki fark daha da dengelenecektir." ifadelerini kullandı.