Teknolojinin gelişmesiyle birlikte sağlık alanında yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş sağlıklı yaşam programları, bireylerin genel sağlık ve zindelik hedeflerine ulaşmalarına katkıda bulunuyor. Bu programlar, bireylerin cilt, vücut, uyku ve sağlık verilerini analiz ederek kişiye özel planlar sunuyor.
Yapay zeka ve teknolojinin gelişmesiyle çeşitli algoritmaların, kişi bazlı özel planlar oluşturması, tıbbi değerleri referans alarak sağlıkta iyileştirme programları sunması ve bunu fiziki ortam, ek insan ihtiyacı duymadan elektronik cihazlar aracılığıyla yapmasının kitlesel iyileşme ve bilinçlenmeye katkıda bulunduğunu söyleyen Erzan, veri havuzu oluşturup bu sistemlerin kendini eğiterek daha iyi versiyonlar üretmesinin de gelecek için umut vadettiğini aktardı.
Yapay zeka destekli sağlıklı yaşam programlarının nasıl çalıştığını ve hangi verileri analiz ettiğini anlatan Erzan, veri toplama, veri analizi ve modellemeyle yapay zeka algoritmaları kullanıldığı bilgisini paylaştı.
Sağlıklı yaşam programlarının, adım sayısı, yakılan kalori, egzersiz süresi, kardiyovasküler aktivite gibi parametreleri analiz ettiğine işaret eden Erzan, şunları kaydetti:
"Fiziksel hareketlilik ve aktif yaşamı desteklemek için kullanılır. Uyku süresi, derin uyku süresi, uyku döngüleri ve uyku kalitesi gibi veriler izlenir. Bu veriler, uyku düzenini optimize etmek için kullanılır. Kişinin yediği yemeklerin türü, kalorisi, protein, karbonhidrat ve yağ oranı gibi beslenme alışkanlıklarına dair veriler, sağlıklı beslenme önerilerinde kullanılır. Giyilebilir cihazlar ve anketlerle kişinin stres seviyesi, kalp ritmi değişiklikleri, duygu durumları gibi veriler izlenir ve bu da ruh sağlığı için öneriler sunmaya yardımcı olur. Kan basıncı, kan şekeri, oksijen doygunluğu, kalp ritmi gibi biyometrik ölçümler de özellikle kronik hastalıkları olan bireyler için analiz edilebilir."
Erzan, geçmiş dönemlerde, kişiselleştirilmiş sağlıklı yaşam programları ihtiyacının, kişisel antrenör ve yaşam koçlarıyla sağlandığını ancak bu hizmetin oldukça kısıtlı ve yüksek maliyetli olduğunu belirtti.
Yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş sağlıklı yaşam programlarının geleneksel yöntemlere göre avantajlarına değinen Erzan, geleneksel yöntemlerin, tüm verileri işleyerek en iyi versiyonu bulmak gibi hesaplamalı bir altyapısı bulunmadığı için, yaşam koçları, genel iyilik haline göre öneriler belirleyip, takibini matematiksel girdilerden ziyade bireyin haftalık/aylık geribildirimleriyle subjektif şekilde yaptığını dile getirdi.
Erzan, "Yapay zeka entegrasyonları ve hesaplamalı sistemlerle verilerin daha objektif ve çok yönlü işlenmesi sağlanacaktır. Gerekli takipler, veri hesaplamalarıyla saptanarak erken müdahale sağlanacağı için oldukça önemli bir destektir. Ayrıca uzaktan erişim ve sisteme her saatte girdi yüklemek, veri sunmak ve takibi için bir sağlıklı yaşam programı merkezine gitmek zorunda kalmaması açısından zaman tasarrufu ve fizibilite sağlamaktadır." diye konuştu.
Teknoloji ve ekran bağımlılığının insan sağlığı üzerindeki etkilere de değinen Erzan, teknoloji çağının oluşturduğu birçok yan etkinin insanların zihinsel ve fiziksel sağlığına yansıdığının altını çizdi.
Bu açıdan uyku kalitesinin iyileştirilmesi, nabız, uyku uyanıklık dengesi takibi, regl dönemi, hormon bozukluğu, endokrin hastalık riskleri, kadınların fizyolojik döngüleri, sağlıklı yaşam programlarının, hastane tetkikleri, sağlık verileri ve doktor kontrolleri yeni yöntemlerle daha sağlıklı takip edilebildiğini söyleyen Erzan, "Ayrıca veriler sisteme kaydedildiğinden algoritmalar kullanılarak bütünsel izleme yapılabilir, olası riskler hastalara sunulabilir. Yaşam koçlarının ve spor salonu hocalarının yerini yapay zeka destekli programların almaya başlaması, artan taleplere yönelik yeni yapay zeka hesaplayıcı araçların geliştirilmesine yol açıyor. Yapay zeka destekli sağlıklı yaşam programları eğilimi, yalnızca sağlık kaynaklarına erişimi artırmakla kalmıyor, aynı zamanda uzaktan ve karma bir iş gücünü de destekliyor. Bu konuda yakın zamanda sektörel yeni gelişmeler bulunmaktadır." şeklinde konuştu.
Sağlıklı yaşam programlarının geleceği konusuna ilişkin öngörülerini paylaşan Erzan, bu programların artışı, veri setlerinin genişletilmesiyle birçok alanda toplu iyileştirmeler ve farkındalık artışı sağlayacağını söyledi.
Erzan, "Bireylerin sağlığını geri plana atmadan düzenli takip olanağı sunacaktır. Güncel sorunların, bu uygulamalarla düzenli takibi aslında olası sorunları da önceden göstereceğinden önlemler geliştirilmesi için multidisipliner çözümler ve ürünler üreten bir sektör haline gelecektir." ifadelerini kullandı.