Yeşilayın Sepetçiler Kasrı'ndaki genel merkezinde düzenlenen imza törenine, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç katıldı.
Burada konuşan Tunç, Yeşilayın bir asırdan bu yana bağımlılıkla mücadele anlamında kamu yararına çalışan gönüllü kuruluş olduğunu söyledi.
Uyuşturucu, alkol, kumar ve teknoloji bağımlılığı konusunda topyekun mücadele içinde olunması gerektiğinin altını çizen Tunç, bu mücadelede profesyonelce çalışma gerçekleştirildiğini kaydetti.
Tunç, Adalet Bakanlığı olarak üzerlerine düşen görevleri hayata geçirmenin çabası içinde olduklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Özellikle cezaevlerimizde neredeyse her 3 kişiden birisi uyuşturucu suçlarından ceza alan kişiler ve denetimli serbestlik kapsamında olan kişiler de çoğunlukta. Toplumumuz için önemli bir tehlike. Bu tehlikeyi bertaraf etmek için topyekun mücadele etmek gerekiyor. Burada sadece ailelerin tek başına mücadele etmesi mümkün değil. Devletin bir kurumunun da tek başına mücadele etmesi çok zor. Yeşilayın da tek başına mücadele etmesi mümkün değil. Dolayısıyla koordineli, birlikte çalışma gerektiriyor. Ailelerle bağımlılık mağduru kişilerle birlikte ve devletin ilgili kurumlarıyla topyekun multidisipliner bir çalışma gerçekleştirmek gerekiyor. Bu kapsamda da Yeşilayımızın bugüne kadar ilgili bakanlıklarımız ve kurumlarımızla önemli protokolleri oldu. Şimdi bir eksikliği gideriyoruz. Adalet Bakanlığıyla yapılan protokol de çok önemli. Çünkü uyuşturucu suçlarının bir yaptırıma tabii tutulmasının, cezalandırılmasının, bu suçu önlemede ya da bağımlılığı ortadan kaldırmada yeterli olmadığını hep beraber görüyoruz."
Son yıllarda uyuşturucu suçlarına yönelik cezaların artırıldığına dikkati çeken Bakan Tunç, "30 yıla varan cezalar var. Hatta artırım sebebiyle beraber baktığınız zaman 2 yıldan başlayarak 40 yıla kadar ceza veriyoruz. Kullanana ayrı ceza, imal edene, ihraç edene, satana farklı farklı cezalar..." diye konuştu.
Tunç, okul çevresinde ya da çocuklara yönelik uyuşturucu madde satışı söz konusu olduğunda cezaların daha da yükseltildiğini ifade ederek, ağır yaptırımlara rağmen hem dünyada hem de Türkiye'de uyuşturucu suçlarının giderek artmaya, toplumu, insan sağlığını ve geleceği tehdit etmeye devam ettiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda çok hassas olduğunu dile getiren Tunç, Yeşilayın da bu konuda destek verdiğini, birçok kabine toplantısında bu konunun gündeme geldiğini, çocukları, gençleri bu tür zararlı alışkanlıklardan korumak için yapılacak çalışmaları sürekli değerlendirdiklerini anlattı.
"CEZAEVİ SÜRESİ İÇERİSİNDE UYUŞTURUCUDAN UZAKLAŞTIRACAK TEDBİRLERİ ALMAK ÖNEMLİ"Tunç, ceza infaz süreci rehabilitasyona yönelik olmadığı müddetçe infazdaki ıslah amacının gerçekleştirilmeyeceğini kaydetti.
Denetimli serbestlik süresinde cezaevine girmeden önce yükümlüyle ilgili yapılabileceklerin olduğuna vurgu yapan Tunç, "Onların bir daha o suçu işlememesi, kullanıcı olmamasına yönelik alınacak tedbirler var. Cezaevine girdikten sonra da cezaevi süresi içerisinde onu o uyuşturucudan uzaklaştıracak tedbirleri almak önemli." ifadesini kullandı.
Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulunun strateji belgelerinin hedeflerinden söz ederek, bu kapsamda sadece uyuşturucu bağımlılarına yönelik cezaevleri oluşturulmasına yönelik pilot uygulamayı başlattıklarını anlatan Tunç, şöyle konuştu:
"Adana'da ilk uygulamaya başladık. 98 hükümlü şu anda Adana'da sadece uyuşturucu suçlularının barındırıldığı cezaevi olarak faaliyetine başladı. Orada uzmanlar eşliğinde onların tedavilerine yönelik çalışmalar yapılıyor. Aynı zamanda Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde de aynı çalışmayı yapıyoruz. Sadece uyuşturucu suçlarına tahsis ettiğimiz cezaevleri bunlar ve onların orada tedavileri de yapılmaya devam edecek. Üçüncüyü de Bolu'da planlıyoruz. Bunlar pilot uygulamalarımız. Ülke geneline önümüzdeki 5 yıllık plan dahilinde 106 cezaevi planladık. 106 cezaevinde uzmanlar eşliğinde gerek Sağlık Bakanlığımızdan gerek Aile Bakanlığımızdan ve en önemlisi de sivil toplum kuruluşu ve kamuya yararlı dernek statüsünde Yeşilayımızın uzmanlarından yararlanarak bu cezaevlerimizde uyuşturucu suçlularının rehabilitasyonuna yönelik çalışmaları sürdüreceğiz."
İki kurum arasında gerçekleşecek işbirlikleri ve ortak uygulamalara ilişkin protokol ile öncelikle bağımlı yükümlülerin, Yeşilay Danışma Merkezlerinden (YEDAM) rehabilitasyon desteği almaları amaçlanıyor.
Protokol çerçevesinde bağımlılıklarla mücadele konularında Yeşilay tarafından hazırlanan seminer, eğitim ve organizasyonların Adalet Bakanlığı Akademisi bünyesinde düzenlenmesi de öngörülüyor.