Hikayesinde binlerce yıl öncesine uzanan bir efsaneye yer veren; kehanetler, sırlar ve mistik güçlerle dikkat çeken Şahmaran’ın 2. sezonunda sergilediği performansıyla gündeme olan Serenay Sarıkaya Vogue için objektif karşısına geçti.
'ANNEM SIK SIK HATIRLATIYOR' Oyunculuğu, özgünlüğü, hiç bitmeyen enerjisi, işine olan aşkı, hayattaki duruşu ve güzelliğiyle dikkat çeken ünlü isim; 'Zaman geçtikçe anlıyorsun ki bazı kronik yorgunluklarının sebebi sadece sensin. Keyif almayı unutup bir makine gibi hep mükemmel olmaya çalışarak geçtiğini görüyorsun zamanın... Annemin bana son dönemde en fazla hatırlattığı şey bu: ‘Serenay, her şey yolunda, lütfen artık tadını çıkar!’ Genç yaşta bu sektöre girmenin bende yarattığı bir deformasyon, bir savunma mekanizması bu sanırım.' diyor.
'BENİ ÇEKMESİNİ ÇOK İSTERİM' 'Cesur bir oyuncu olduğumu düşünüyorum. Bir yönetmenin, bir senaristin veya bir yapımcının beni ilk akla gelenden farklı şekillerde hayal etmesini, benimle ilgili başka hayaller kurmasını ve o hayal dünyasına beni de çekmesini çok isterim.' diyor...
'CESUR OLMALI...' Sarıkaya ikon kelimesini ise “Duruşu, hayat felsefesi, temsil ettiği şeyler, seçimleri ile yeni bir yol açıp kitleleri peşinden sürüklemeli. Cesur olmalı. Kendi ile bir bütün, kuvvetli bir sembol olmalı başka insanlar için. İlham veren olmalı” sözleriyle açıkladı.