Soğuk ısırığı, cildin ve altındaki dokuların donması sonucu oluşuyor. Genellikle burun, kulaklar, yanaklar, eller ve ayak parmakları gibi vücudun uç bölgelerinde etkisini gösteriyor. İlk belirtiler arasında ciltte solukluk, hissizlik ve karıncalanma bulunurken, müdahale edilmediği takdirde siyahlaşma ve doku kaybına yol açabiliyor.
Uzmanlar, soğuk havalarda dışarıda uzun süre kalan bireylerin daha fazla risk altında olduğunu belirtiyor. Özellikle açık havada çalışanlar, kış sporlarıyla ilgilenenler ve evsiz bireylerin korunma konusunda daha dikkatli olması gerektiğine vurgu yapılıyor. Dolaşım bozukluğu olan kişilerin de soğuk ısırığına karşı daha savunmasız olduğu ifade ediliyor.
Soğuk ısırığından korunmak için kalın ve kat kat giyinmenin; eldiven, bere ve atkı gibi aksesuarlar kullanmanın önemine dikkat çeken uzmanlar, ıslak kıyafetlerin risk oluşturabileceğini de kaydediyor. Soğuk havada dışarıda uzun süre kalınmaması gerektiği konusunda uyarılarda bulunan uzmanlar, soğuk ısırığı şüphesinde sıcak su yerine ılık suyla müdahale edilmesi ve tıbbi yardım alınması gerektiğini dile getiriyor.
Kış mevsiminin etkisini daha fazla hissetmesi ile birlikte uzmanlar; özellikle yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalığı bulunan bireylerin daha fazla dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor. Soğuktan korunmak için alınacak basit önlemlerin, ciddi sağlık sorunlarının önüne geçebileceği kaydediliyor.