Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Metin Külünk kimdir?

Siyasi isimleri tanımak, yerel seçimlerde adayların politika, vizyon ve önceliklerini anlamaya yardımcı olur.

Haber Giriş Tarihi: 18.09.2023 14:43
Haber Güncellenme Tarihi: 18.09.2023 14:43
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.herkesduysun.com/
Metin Külünk kimdir?

Bu sayede seçmenlerin bilinçli bir şekilde oy kullanmaları mümkün olabilir. 

Ülkemizde tanınmış bir siyasi figür olan, bunun yanında iş insanı kimliği ile de tanınan Metin Külünk de söz konusu isimler arasında yer alır. Metin Külünk kim, Türk siyasetindeki rolü ve deneyimi nedir; siyasi geçmişi ve iş yaşamıyla ilgili tüm detaylarla birlikte öğrenmek için okumaya devam edebilirsiniz. 

  • Metin Külünk, TBMM 24, 25 ve 26. Dönem milletvekilliği yapmış bir siyasetçidir. 
  • Siyasetçi kimliğinin yanında metin Külünk, iş insanı kimliği ile de tanınır. 
  • 1960 yılında dünyaya gelen Metin Külünk, 1984 tarihi itibariyle iş yaşamına, 2001 itibariyle ise Ak Parti çatısı altında siyaset dünyasına girmiştir. 
  • 1993 ila 1995 yılları arasında Marmara Üniversitesi’nde Dış Ticaret dersleri veren Metin Külünk, yayınlanmış beş kitaba ve çok sayıda makaleye sahiptir. 

METİN KÜLÜNK KİMDİR?

Yerel seçimlerde siyasi partilerin rolü büyüktür. Partilerin ideolojileri, geçmiş performansları ve yerel düzeydeki politikaları, seçim sonuçlarını etkileyebilir. Siyasi isimleri tanımak, hangi partiye oy vermenin daha iyi bir yerel yönetim sonucu getireceğine karar vermek için son derece önemlidir.

Bunlardan biri olan Metin Külünk kimdir, sorusunun yanıtına Külünk’ün, Türk siyasetinde uzun yıllar aktif rol oynamış bir isim olduğunu belirtmekle başlanabilir. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kurucu üyeleri arasında yer alan Metin Külünk, partinin ilk kuruluş yıllarından itibaren önemli görevler üstlenmiştir. 

Siyasi açıdan etkili bir figür olan Metin Külünk, AKP içindeki muhafazakar ve İslami çizgideki politikaların temsilcilerinden biri olarak değerlendirilebilir. 

METİN KÜLÜNK BİYOGRAFİSİ

Yerel seçimler, yerel halkın ihtiyaçlarına ve önceliklerine dayalı olarak yapılır. Siyasi isimleri tanımak, onların toplumdaki karşılıklarına vakıf olmak, bu toplumsal bağlamı ve yerel konuları daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir. 

Şimdi, AK Parti 26. dönem milletvekilliği ve AK Parti il başkanlığı görevlerinde bulunan Metin Külünk’ün yaşamı ve kariyeri hakkındaki diğer detaylara bakabiliriz. 

Türk siyasetçi ve iş insanı Metin Külünk, 16 Aralık 1960 tarihinde, Ankara, Yenimahalle’de dünyaya gelmiştir. Doğum yeri Ankara olmasına karşın Metin Külünk nereli sorusunun cevabı Rize’dir. 

İlkokulu Diyarbakır’da, ortaokulu İstanbul’da tamamlamıştır. Daha sonra eğitim hayatına Yıldız Teknik Üniversitesi’de Mühendislik Fakültesi’ne bağlı İnşaat Mühendisliği bölümünde devam etmiştir.

METİN KÜLÜNK İŞ YAŞAMI

Metin Külünk üniversiteden mezun olduktan sonra iş hayatına başlamıştır. 1984 yılında özel bir şirkette çalışmaya başlamıştır. Bu şirkette çeşitli kademelerde yöneticilik görevlerinde bulunmuştur. 

  • Metin Külünk, kariyer hayatı boyunca farklı kurumlarda yöneticilik yapmaya devam etmiştir.
  • 1975 ve 1976 yıllarında Millî Türk Talebe Birliği Orta Öğrenim Yönetim Kurulu üyeliği yapmıştır. 
  • 1990-1995 yılları arasında İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB) komitelerinde görev almıştır. 
  • 1995-2000 yılları arasında İstanbul Sanayi Odası (İSO) Hazır Giyim Meslek Komitesi üyeliği görevinde bulunmuştur. 
  • 2001 yılından itibaren 7 sene boyunca ise Külünk Eğitim ve Kültür Derneği Başkanlığı görevini yürütmüştür. 

Metin Külünk’ün 7 sene boyunca başkanlığını yaptığı Külünk Eğitim ve Kültür Vakfı, misyonunu şu şekilde anlatmıştır: 

  • Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin; çağın gerektirdiği eğitim araç ve bilgi teknolojilerini kullanarak muhakeme, problem çözme, eleştirel düşünme özelliklerine sahip olmasına, Türk kültür ve medeniyetinin geçmiş ve gelecekle bağlarını kuracak, sevilmesine ve kabul görmesine katkı sağlayacak yeterlilikte eğitim - öğretim almasına imkân ve zemin hazırlayarak, ülkemizin çağdaş medeni seviyeye yükselmesini, birlik ve bütünlük içerisinde refaha ulaşmasını gaye edinen bir nesil olarak yetişmesine katkı sunmak,
  • Sağlık ve tıp bilimi alanında eğitim, araştırma, geliştirme ve tedavi çalışmaları yapılmasını, bilim insanı ve nitelikli mesleki personel yetişmesini, sağlık birimlerinin ve genel olarak sağlık hizmetlerinin gelişip ilerlemesini sağlayacak her türlü katkı ve faaliyetlerde bulunmak,
  • Ülkemiz insanının gelişmiş teknoloji ürünleri ile donatılmış tefriş ve imkanlara sahip sağlık tesislerinde, alanında söz sahibi ve sürekli kendini yenileyen hasta haklarını önemseyen hekimler ve sağlık personeli kontrolünde sağlık sorunlarına çözüm üretmek amacıyla yükseköğretim kurumları ile her dereceden eğitim - öğretim kurumları, rehabilitasyon merkezleri, sosyal ve sağlık tesisleri kurmaktır.

Külünk Sağlık, Eğitim ve Kültür Vakfı, iş yaşamı hayli hareketli geçen Metin Külünk şirketleri arasında sayılabilir.  

Tüm bunların yanında Metin Külünk Marmara Üniversitesi’nde de çalışmıştır. Üniversite öğrencilerine Dış Ticaret dersleri veren Metin Külünk görevi 1993-1995 yılları arasında sürdürmüştür. 

Külünk evli ve bir çocuk babasıdır. İş dünyasında aktif bir rol oynayan Metin Külünk Twitter üzerinden de, @mkulunk hesabı aracılığıyla zaman zaman paylaşımlar yapmıştır.  

METİN KÜLÜNK SİYASİ GEÇMİŞİ

Siyasi isimlerin geçmiş deneyimleri ve performansı, seçmenlere adayların daha önceki görevlerini ne kadar etkili bir şekilde yerine getirdiğini değerlendirme fırsatı sunar. Bu, adayların gelecekteki performanslarını tahmin etme konusunda önemli bir faktördür. 

Gündemdeki konularla ilgili yaptığı açıklamalar ve söylemleriyle belirli bir izleyici kitlesine sahip olan Metin Külünk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 24, 25 ve 26. dönem Adalet ve Kalkınma Partisi İstanbul milletvekilliği görevinde bulunmuştur. 

63 yaşındaki Metin Külünk, 2021 yılı itibariyle siyasi hayatını AK Parti çatısı altında sürdürmeye başlamıştır. O tarihten günümüze kadar aynı parti bünyesinde siyaset yapmaya devam etmiştir. 

AKP’nin kurucu üyeleri arasında yer alan Metin Külünk, AK Parti hükümetleri döneminde milletvekili olarak TBMM’de görev yapmıştır. 

AKP’nin parti içi dinamikler ve siyasi tartışmalarında aktif rol oynayan Metin Külünk, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yakın olduğu isimler arasında yer alır.

Geçtiğimiz yıl Aralık ayında, seçimlerden önce, Oğuzhan Uğur’un “Mevzular Açık Mikrofon” adlı programına konuk olan Metin Külünk telefon numarası paylaşımıyla da çok konuşulmuştur. Programda onu dinlemeye ve soru sormaya gelen gençlerle sohbet sırasında kameralar karşısında kendi özel numarasını ilan ederek herkesi şaşırtmıştır. 

METİN KÜLÜNK AKADEMİSYEN KİMLİĞİ VE YAYINLANMIŞ KİTAPLARI

1993 ila 1995 yılları arasında Marmara Üniversitesi’nde Dış Ticaret dersleri veren Metin Külünk’ün yayınlanmış çok sayıda kitabı ve makalesi vardır.

Metin Külünk imzasıyla yayınlanmış kitaplar, yayım yıllarıyla birlikte ilgi gören kitaplar arasına girmeyi başarmıştır. Gelin Metin Külünk’ün yazdığı kitaplara bir göz atalım.  

KÜRESELLEŞEN DÜNYADA TÜRKİYE (2005)

“21. Yüzyıl, insanoğlunun hayatında sebep olduğu değişiklikler, insanlık tarihini en baş döndürücü olaylarını içermektedir. Enformasyon çağ, bilgi toplumu globalleşme..gibi kavramlar 21. Yüzyılın hayatımıza yerleştirdiği kelimelerdir. Bu terimlerle birlikte dünyamız ekonomik, siyasal ve kültürel anlamda bir küreselleşmeye doğru gidiyor. 

Bu küreselleşme büyük balığın küçük balığı yuttuğu bir dünyaya döndürülmek isteniyor.

Türkiye Cumhuriyeti devleti ve yurtdaşı olan bizler 21. yüzyılın bu sarsıcı değişikliklerine karşı kendi pozisyonumuzu ve duruşumuzu belirlemek için maddi ve manevi bütün değerlerimizin envanter ve yekününü bilmemiz gerekir. Küreselleşme olgusu içerisinde olan Türkiye bölgesel bütünleşme ve işbirliği merkezi konumundadır. Tarihi misyon ve konjonktürel şartlar ülkemizi Avrupa, Asya ve Afrika’nın merkez ülkesi konumuna getirmektedir.”

BARIŞI ARAYAN DÜNYA (2007)

“Savaşlar ve barışlar tıpkı geceler ve gündüzler gibi birbirini takip eden bir zincirin halkalarıdır. Daha adil ve dengeli barışlar, çok sayıda aktörün katılımı ve rızasıyla kurgulandığından, daha uzun ömürlü olmayı başarmaktadırlar. Uluslararası sistemin istikrarlı bir dinginlik içerisinde olmasının ön koşulu da budur. Sistemin egemen güçlerinin pervasızca tasarladığı bir model içerisinde yapılandırılması yerine daha fazla aktörün sahip çıktığı bir denge içerisinde şekillendirilmesi esastır. Gerçekten barışını arayan bir dünya, böyle bir mantık içerisinde kurgulanabilir.”

Kitap Hakkında Görüşler:

“Ülkemizin yetiştirdiği önemli entelektüellerden birisi olan Metin Külünk’ün yazılarının bir derlemesi olan bu kitap, halen dünyada süregiden dengenin sorgulanması ve bu dengenin oluşturulmasında Türkiye’nin oynayabileceği rolün tartışılması adına önemli bir katkıdır.

Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan

AK Parti’nin önde gelen stratejist beyinlerinden Metin Külünk dünyayı kavrayışı ve Türkiye’nin bu hızla evrilen dünyadaki yerini yeniden tanımlamada etkileyici tespitleri olan bir insan. Konuşmasındaki akıcılık, edebi renkler şairliğinin yansıması olsa gerek. Karizması, başbakan Tayyip Erdoğan’ı aratmayan cinsten. Seçimler sonrasında önemli bir siyasi şahsiyet olarak yükselmesi olası, dikkatle izlenmesi gereken bir isim. Farklı düşünceleri, vizyonları beyin fırtınaları ile yoğurma, özellikle de kendi içimizde geleceğe dönük köprüler kurma konusunda başarılı girişimlere öncülük ediyor.

Mehmet Öğütçü - Dünya Gazetesi / BG Energy Group Direktörü

Sivil siyasetin alanı genişletilmelidir. Geçmiş dönemlerin yozlaşmış ve taleplere cevap üretemeyen siyaset yapısı nedeniyle 1980’lerin apolitik yetişen gençliğini ve siyasetten soğuyan bireyleri tekrar kazanmak amacıyla, demokratikleşmeyi ve yerel katılımı öncülük edecek, parti içi demokrasi anlayışını gerçek anlamıyla hayata geçirecek bir siyaset anlayışının hakim kılınması gerekmektedir. "Korku Siyaseti" üreten merkezlerin girişimlerine prim verilmemeli, "güvenliksizleştirme"/"güvensizleştirme" politikaları üzerinden mevzi kazanma arayışındaki aktörlere, daha fazla özgürlük ve daha fazla zenginlik istekleriyle cevap verilmelidir. Ünlü sosyolog Anthony Giddens’ın da ifade ettiği gibi "demokratik ülkelerde gerekli olan demokrasinin kendisinin derinleştirilmesidir." Demokratikleşme, "Küreselleşme" çağında ışığımız olmalıdır. Korkularını geride bırakmış, güçlü devlet yapısını, demokratikleşmeyle pekiştirmiş bir Türkiye, "Küreselleşme"yi refaha dönüştürecek güce sahip olabilecektir.

Metin Külünk

Bu kitapta bir siyasetçinin özlemlerini, vizyonunu; bir işadamının dünyanın penceresinden Türkiye’ye bakışını ve 'Barışı Arayan Dünya'da, mağlup bir medeniyetin galibiyet arayan dervişinin düşüncelerini bir günce şeklinde okuyabileceksiniz…"

ANADOLU DÜŞÜNCESİ TEMELİNDE BÜYÜK TÜRKİYE İDEALİ (2009)

“Değişen dünya ekseninde yaşanan tarihi dönüşüm, Türkiye’yi büyük düşünme konusunda zorlamakta ve aslına dönmeye çağırmaktadır. Bugün hangi açıdan bakarsak bakalım, Türkiye’nin geleceği genel boyutlarıyla gerçekte dünyanın, dolayısıyla Kafkaslar’dan Ortadoğu’ya, Afrika’dan Asya’ya kadar uzanan coğrafyanın da geleceği demektir. Artık herkesin ortak fikri, bu coğrafyalardaki sıkışmalar, parçalanmışlıklar, gözyaşları, çileler ve kanın durmasının ancak Büyük Türkiye’nin bölgeye hakim olmasıyla gerçekleşeceği yönündedir. Bu hususta Bensiyon Pinto’nun sözleri çok önemlidir: “Türkiye, Osmanlı’dan gelen kültür birikimiyle bilinçli, vakur ve egemen bir devlettir. Ortadoğu’ya çok kısa bir süre sonra ağırlığını koyabilecek ve Ortadoğu’da dökülen kanların, ağlayan anaların, bacıların, eşlerin ve gençlerin gözyaşlarını silecek tek güçtür. Buna bütün kalbimle inanıyorum.” Elinizdeki eser, bu gerçekten yola çıkarak değişen dünya ekseninde Büyük Türkiye’ye giden kilometre taşlarını göstermekte ve hedefe nasıl gidileceğinin ipuçlarını vermektedir. Bu kitapla temennimiz; bu topraklarda yüzyıl önce sona ermiş Büyük Osmanlı hülyasının peşinden koşan akıncılar misali yeni bir kültür, demokrasi ve zenginlik merkezli “Büyük Osmanlı Rüyası”nı gerçeğe dönüştürmek ve geleceğin “Büyük Türkiye”yi görmektir. Biz ülkemizi yeniden tarihte sahip olduğu ihtişama kavuşturmak ve içinde bulunduğumuz coğrafyada lider konuma getirmek istiyoruz. Biz, Büyük Türkiye idealini gerçekleştirerek, bütün insanlığa gerçek medeniyetin ne olduğunu göstermek istiyoruz.”

RENGARENK ŞEHİR İSTANBUL (2016)

“İnsanın kalbinde öyle duygular vardır ki gelip geçicidir; ama bazı duygular da gün geçtikçe daha çok yoğunlaşır ve tutkuya dönüşürler. İstanbul tutkusunu da Yahya Kemal kadar güzel anlatan başka bir şair var mıdır? " Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul! Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer, Ömrüm oldukça gönül tahtıma keyfince kurul! Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer… " İstanbul'u ziyaret eden bazı yabancı arkadaşlarıma bu dörtlüğün İngilizce çevirisini söylediğimde çok etkilenmiştiler. Herkes kendi şehrini bir başka sever ancak bu tutkuyu kelimelere dökmeye gelince işte bunu yapan kişilerin sayısı aslında çok fazla değildir. İstanbul hakkında araştıran, yazan, çizen vs. İşte İstanbul sevdasını yazıya döken bir siyasetçi ile röportaj yaptığım gün çok mutlu oldum: Ak Parti İstanbul Milletvekili Sayın Metin Külünk. Kendisi ile görüşmemiz sırasında Rengârenk Şehir İstanbul Kitabını bize hediye etti ve imzaladı. Bu kitaptan bazı notlarımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Kendim de İstanbul doğumlu biri olarak şehrim hakkında bir kitap koleksiyonu oluşturmaya, konferansları, seminerleri takip etmeye çalışıyorum. İstanbul Milletvekili Metin Külünk'ün kitabının her sayfasının sağ üst köşesine Kız Kulesi'nin resmi basılmış. Sade bir dille yazılmış. İstanbul'u siyah ve beyaz görmek isteyenlerin aksine bize rengârenk bir İstanbul anlatmış. Kitapta, 'Ne yazık ki, İstanbul artık insanları dönüştürmüyor, insanlar İstanbul'u dönüştürüyor… İstanbul, kendisini eski kimliğine kavuşturacak insan merkezli bir aklı ve bilgiyi özlüyor. " deniliyor. (bkz: S . 22-23 vd.) Kitapta kendisine vatandaşlardan gelen mektuplara da yer vermiş. Örneğin Avrupa'nın en büyük kütüphanesini İstanbul'da kurma düşüncesi üzerine olanı yer alıyor. Kamondo Merdiveni anlatılmış. Adalara yer verilmiş. Avcılar, Bağcılar, Esenler ve diğer ilçelerin isimleri üzerine bilgi verilmiş. Bölümlerde yer alan tüm ilçelerin isimleri hakkında notlar konulmuş. Örneğin 91. sayfada yer alan "Bahçelievlerden Balkanlara Bakmak' Bölümü bu ilçede katıldığım Balkanlar coğrafyası semineri nedeniyle ilgimi çekti. İstanbul'un ilçeleri konusunda bilgi verilip bu ilçelerdeki durum bir siyasetçinin gözüyle ele alınmış. Bir milletvekilinin yorumu ile İstanbul'un ilçelerini okumak ilgi çekici. Kitapta İstanbul için yazılmış şiirlere de yer verilmiş. İstanbulseverlere tavsiye ediyoruz. İstanbul'u bir de Metin Külünk'ten okuyun.”

Hande Kurt 

BÜYÜK ANADOLU AKLI (2016)

“GÖÇ, bazen merkeze doğru, bazen de merkezden dışa doğru gerçekleşir. Bu nedenle, bahsettiğimiz bölgede geçişkenlik, etkileşim ve empatiyi esas almayan herhangi bir anlayış, güç merkezi olma potansiyelini kaybeder. Varlığını sürdürse bile izole bir şekilde kalır ve kendi içine hapsolur. Bu nedenle, bir yandan bu coğrafyayı anlamaya çalışırken, diğer yandan Batı karşısındaki üstünlüğümüzün mantıklı nedenlerini düşünmeli ve bu nedenleri ortadan kaldıracak yeni bir düşünce akımını kurmalıyız. Aklın özgürlüğüne dayalı bir okulu oluşturarak akıl gerekçelerini düşünmeliyiz. Akıl özgürlüğü, bilgiye erişim yolunu açacaktır. Eğer 22., 23., 24. ve hatta 25. yüzyılları konuşmak istiyorsak, bu yolu aklın özgürlüğünden başlatmalıyız. Çünkü bu yol, tarihin seyrini değiştirecek bilgilere ulaşmamıza olanak tanır. Ancak bu adımları atarken, diğer yandan geçtiğimiz yüzyılda egemenlik gibi masumlaştırılmış bir kavramın ardına saklanarak, zemindeki farklılıkları kullanarak bu coğrafyayı bölüp parçalama ve bunun üzerinden kendi egemenliğini sürdürmeyi amaçlayan modele karşı, bu coğrafyanın oluşturacağı "Farklılıkların Birliği: Adalet ve İnsan" odaklı siyasi dil ile konuşmalıyız. İşte bu, Büyük Anadolu Aklı’dır."

DEDİ Kİ… BOMBALAYACAKLAR (2017)

Kitabında İlker Başbuğ'un tutuklanması da dahil olmak üzere 17-25 Aralık, Hrant Dink cinayeti, Uludere faciası, Suriye'de Türk uçağının düşürülmesi, Rus uçağının düşürülmesi, dershaneler, 7 Şubat MİT krizini de 15 Temmuz hazırlığı olarak gördüğünü belirten Külünk, yine bu süreçte “Paralel Erdoğan'ın şahsi meselesidir” diyenleri eleştiriyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.