"Atatürk Bursa'sında Modernleşme" kitabı, Bursa Kitap Fuarında konuşuldu

Doç. Dr. Hacer Karabağ, bugün tanıtımı gerçekleştirilen "Atatürk Bursa'sında Modernleşme" kitabı ile ilgili 22. Bursa TÜYAP kitap Fuarında söyleşi gerçekleştirdi. Moderatörlüğünü Dilek Yıldız Karakaş’ın üstlendiği söyleşide Doç. Dr. Hacer Karabağ, Bursa’nın tarihsel yapısına ve cumhuriyet dönemiyle birlikte yaşadığı dönüşümü hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

"BURSALILAR LİDERİN GELİŞİNİ BAYRAM GÜNÜ OLARAK GÖRMEKTEDİR"

Karabağ, Bursa'nın önemli bir kent olduğuna vurgu yaparak, "Bursa kıymetli. Bu anlamda önemli bir tarihe, tarihi geçmişe sahip. Evet, Osmanlı döneminde de çok önemli bir kentti. Cumhuriyet döneminde de özellikle modern işlerin önemli kentlerinden biri haline gelmiştir." dedi.

Bursalıların Atatürk’ün liderliğinde modernleşme sürecine katıldığını belirten Karabağ, "Bursalılar da Atatürk'ün arkasında onun liderliğiyle bu modernleşmeyi takip etmişlerdir. Özellikle bunun hissedilmesini ve belki de Bursa sokaklarında dolaşırken onun bıraktığı o yoldan aşağıya bir bakmak fırsatı oluşturur diye umut ediyorum." ifadelerini kullandı.

ATATÜRK'E GÜNÜMÜZ BURSA'SINDAN NASIL SESLENİRDİNİZ?

Söyleşide Karabağ’a, Atatürk’e bugünün Bursa’sından seslenme şansı olsa neler söylemek isteyeceği de sorulduğunda, bu soruya kitabın sonunda yer verdiği duygu yüklü bir anlatıyı okuyarak yanıt verdi. Karabağ, Atatürk’ün ölümünün ardından Bursa’da düzenlenen törende bir çocuğun annesine söylediği, "Anne, Atatürk ölmüş… Artık ben de bayramlık elbiselerimi giymem.." sözlerini aktardı.

"GELECEĞE EMİN ADIMLARLA İLERLEYEN SESİN HİKAYESİDİR"

Bu ifadenin ardından Karabağ sözlerine şöyle devam etti:

“Küçük bir çocuğun bayram sevincinden vazgeçişindeki bu içten acı, sayılarla ifade edilen her başarının çok ötesinde bir anlam taşımaktadır. Atatürk Bursa'sında Modernleşme, ruhlarda ve zihinlerde gerçekleşen bir dönüşümün adıdır. On binlerce okur yazar, binlerce mezun, yüzlerce sanayi işçisi ve onlarca kadın yönetici bu dönüşümün görünür simgeleridir. Bursa'nın Cumhuriyet serüveni, geçmişiyle gurur duyan ve geleceğe emin adımlarla ilerleyen bir sesin hikayesidir.”

Karabağ, Atatürk'ün Bursa'da ektiği cumhuriyet tohumlarının güçlü filizler verdiğini vurgulayarak, "Bugün Bursa'da modern fabrikaların üretim bantları çalışmaya başladığında, erkek çocukları okul bahçelerinde coşkuyla İstiklal Marşı'nı söylediğinde, kadınlar yaşamın her alanında özgüvenle var olduğunda ve gençler Uludağ'ın zirvesinde özgürce yürüdüğünde; aslında 1920’ler ve 1930’lardaki büyük dönüşüm ruhu yeniden canlanmaktadır." dedi.

"BU ÇALIŞMAYI ÇOK KIYMETLİ BULUYORUM"

Sözlerini, Atatürk'ün gençliğe hitabından alıntıyla noktalayan Karabağ, duygularını şu şekilde dile getirdi:

"Atatürk Bursa’sında Modernleşme, bir kitabın son bölümü değildir. Aksine geçmişten geleceğe uzanan inkılap meşalesinin sonsuza dek yanacağının teminatı, hiç bitmeyecek bir hikâyenin daima ilham veren sayfasıdır. Bursa’nın kalbinde sonsuza dek yankılanacak en anlamlı ses ise Atatürk’ün genç evlatlarına hitaben dile getirdiği şu ölümsüz çağrıdır: 'Sizler, yeni Türkiye’nin genç evlatları… Yorulsanız da beni izleyeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar...' "

Doç. Dr. Hacer Karabağ, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Ben bir Cumhuriyet kadını olarak bu çalışmayı çok kıymetli buluyorum. Umarım aktarabilmişimdir. Bu eseri, fikirlerinden her daim ilham aldığım Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ithaf ediyorum. Onu saygıyla anıyorum."