Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Avusturya'da seçimlerin ardından yeni hükümetin kurulması süreci, istenmeyen aşırı sağ nedeniyle tıkandı

Avusturya’da 29 Eylül’deki genel seçimlerde aşırı sağcı Özgürlük Partisinin (FPÖ) birinci olması sonrasında yeni hükümetin kurulması sürecinde tıkanıklık yaşanıyor.

Haber Giriş Tarihi: 17.10.2024 12:32
Haber Güncellenme Tarihi: 17.10.2024 12:33
Kaynak: AA
Avusturya'da seçimlerin ardından yeni hükümetin kurulması süreci, istenmeyen aşırı sağ nedeniyle tıkandı

Aşırı sağcıların kazandığı seçim sonrasında meclise giren partilerin FPÖ ile koalisyon istememesi üzerine Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, bu durumu "siyasi çıkmaz" olarak tanımladı.

Van der Bellen, alışılmışın dışına çıkarak hükümeti kurma yetkisini seçimde en çok oyu alan partiye vermek yerine sorumluluğu 3 büyük partiye yükledi. Partilerin kendi aralarında görüşmesini isteyen Van der Bellen'in parlamentoda çoğunluğu elde edebilecek, işbirliğine hazır tarafa yetki vereceğini söylemesi, hükümet kurma sürecinin sancılı geçeceği yorumlarına yol açtı.

Siyaset Bilimci ve Viyana Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. David Campbell, Avusturya’da aşırı sağcı FPÖ’nün zaferiyle sonuçlanan genel seçimler sonrasında meclise girmeyi başaran diğer partilerin aşırı sağcılarla işbirliği yapmak istememesi üzerine yaşanan çıkmaz ve koalisyon olasılıkları üzerine, değerlendirmelerde bulundu.

Campbell, FPÖ’nün bir genel seçimi ilk defa kazanmasının, hem Avrupa’da hem de uluslararası alanda dikkat çektiğini belirterek, 6-9 Haziran’da yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde aşırı sağcıların birinci çıkarak, bu sonucu elde edeceklerinin sinyalini verdiğini, hem merkez sağ Avusturya Halk Partisinin (ÖVP) hem de AP seçimlerinde sandığa gitmeyen seçmenlerin oylarını alarak bu başarıya ulaştıklarını söyledi.

GENÇ SEÇMENLERİN AŞIRI SAĞA İLGİSİ DÜŞÜK

Düşük vasıflı işlerde çalışanlar, kırsaldaki seçmenler ve orta yaştaki bireylerin aşırı sağcı partiye daha fazla teveccüh gösterdiğine işaret eden Campbell, gençler ve emeklilerin bu partiyi daha az tercih ettiğine dikkati çekti.

David Campbell, muhalefette popülist yaklaşımlar sergileyen FPÖ’nün iktidar ortağı olduğu süreçte sorunlara kalıcı ve gerekli çözümler bulmakta yetersiz kaldığını, bu seçim başarısının ardında da muhalefet sürecinde ortaya koyduğu performansın belirleyici olduğunu aktardı.

Aşırı sağcıların seçim zaferinin ardında yatan unsurlara değinen Campbell, 2017 ve 2019’da yapılan seçimlerde öncelikli olarak merkez sağ ÖVP’nin başına geçen ve siyasi fenomen olarak değerlendirdiği Sebastian Kurz’un aşırı sağcıların kullandığı popülist söylemi merkez sağa taşımasıyla yarışın yönünün değiştiğini, bu seçimde ise hem FPÖ’nün 2019’da yaşadığı skandalların etkisinin azaldığı hem de artık Kurz gibi bir rakiplerinin olmamasının elde ettikleri başarıda öne çıkan unsurlar olduğunu dile getirdi.

Campbell, meclise giren partilerin aşırı sağcılarla hükümet kurmak istememesi, merkez sağ ÖVP’nin ise FPÖ Genel Başkanı Herbert Kickl dışında bir isimle masaya oturmak istemesi nedeniyle ortaya çıkan siyasi çıkmazı, ülkede 1999’da ÖVP-FPÖ koalisyonunda yaşanan gelişmeleri örnek göstererek açıkladı.

Kaynak: AA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.