ABD - Çin ilişkileri yeni anlaşmalara yön verebilir
ABD - Çin ilişkileri yeni anlaşmalara yön verebilir
ABD Başkanı Donald Trump'ın ikinci başkanlık döneminde Çin ile ticari ilişkilerin gelişebileceği ancak Avrupa Birliği'ni (AB) ekonomik ve siyasi anlamda zor günlerin beklediği öngörülüyor.
Haber Giriş Tarihi: 22.01.2025 11:05
Haber Güncellenme Tarihi: 22.01.2025 11:06
Kaynak:
AA
Yemin ederek ikinci dönem başkanlık görevine başlayan Trump'ın uygulayacağı politikaların yansımaları beklenirken, özellikle AB ve Çin ile ekonomik ilişkilerinin yönü merak ediliyor.
ABD'li ulusal güvenlik analistleri ve siyaset bilimciler, ABD'nin Çin ile ilişkisinin ticari anlaşmalarla yeniden şekillenebileceğini, AB'yi ise Trump döneminde zor günlerin beklediğini düşünüyor.
Dünyaca ünlü Harvard Üniversitesi Profesörü Graham Allison, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen 55. Yıllık Toplantıları kapsamında, ABD'nin yeni dönemine ve Trump'ın politikalarının olası yansımalarına ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Trump'ın uluslararası satranç tahtasında taşları yerinden oynatabilecek en önemli değişim faktörü olduğunu söyleyen Allison, Gazze'deki ateşkeste bunun etkisinin görüldüğünü aktardı.
Allison, Trump'ın Ukrayna'daki savaşın bitmesi konusunda da net olduğunu dile getirerek, Ukrayna'daki savaşa ilişkin gelecek 6 ay içinde gelişmeler yaşanabileceğini ifade etti.
Ukrayna'daki savaşın bitirilmesinde Trump'ın Çin ile işbirliği yapabileceğine işaret eden Allison, "Trump, kampanya döneminde Çin'e ve Devlet Başkanı Şi Cinping'e saygı duyduğunu söyledi. Trump, Şi ile ABD için iyi olabilecek genel bir dizi anlaşmaya varabilecekleri fikrine sahip. Bu ilişkinin bir toplantıyla başlayacağını düşünüyorum. Sanırım yakın bir zamanda, muhtemelen gelecek ay, Trump Çin'e gidebilir. Çin ziyaretinde listenin ilk sırasındaki konu Ukrayna'daki savaşa son vermek olacak ve Çin'in de bunun bir parçası olacağını öngörüyorum." diye konuştu.
Allison, Trump'ın Çin ile büyük bir ticaret anlaşmasına varabileceğini belirterek, "Trump ilk döneminde Çin ile büyük bir ticaret anlaşması müzakere etti ve bunu yüzyılın anlaşması olarak nitelendirdi. Bu dönemde Çin 200 milyar dolarlık Amerikan malı almayı kabul etmişti ancak Kovid-19 patlatınca bu anlaşma gerçekleşemedi. Bu konuda yeniden müzakereler olacağını düşünüyorum." dedi.
Trump'ın kabinesi ve Elon Musk gibi isimlere de dikkat çeken Allison, bu kişilerin Çin'de birçok ticari çıkarı olduğunu ve jeopolitik konuların işleri için bir engel oluşturmasını istemediğini vurguladı.
"AVRUPA EKONOMİLERİ UZUN SÜREDİR GERÇEK BİR PERFORMANS GÖSTERMİYOR"
Allison, Trump döneminde ABD-AB ilişkilerinin ise farklı konularda test edilebileceğini dile getirdi.
Bu konulardan ilkinin Ukrayna olduğunu söyleyen Allison, "Bence Avrupa için bu süreç stresli olacak çünkü Avrupalılar Ukrayna'yı desteklemeye hevesliydi ama esas olarak ABD'nin Ukrayna'yı desteklemesini istiyorlardı ve Ukrayna'ya askeri desteğin çoğu ABD'den geliyor. Bu yaklaşımın Davos'ta da yansımalarını görüyoruz çünkü Davos'ta Ukrayna'dan daha dazla gerçeklikten kopuk şekilde değerlendirilen başka bir konu yok. Buradaki konuşulanlar 'Ukrayna kazanıyor, kazanacak, topraklarını geri alacak' şeklinde ancak gerçek şu ki Ukrayna'da durum her yıl daha kötüye gidiyor. Dolayısıyla, Avrupalılar için Ukrayna ile ilgili süreci yönetmenin stresli olacağını düşünüyorum." diye konuştu.
Allison ayrıca Avrupa ülkelerinin ekonomik problemlerine de işaret ederek, ekonomilerin 2008 ve özellikle salgından beri gerçek performans göstermediğini ve ABD'nin yeni politikaları nedeniyle daha zorlu bir dönem yaşanabileceğini kaydetti.
"AB EKONOMİK OLARAK ZAYIF, KURUMSAL OLARAK GÜÇLÜ"
Siyasi risk danışmanlığı şirketi Eurasia Group Kurucusu ve Başkanı Ian Bremmer ise ABD'nin salgının etkilerini atlatmasının ardından ekonomik olarak güçlü bir konumda olduğuna dikkati çekti.
Bu nedenle birçok ülkenin ABD ile anlaşma yapmak için uğraşacağını dile getiren Bremmer, "Trump, Şi ile konuşmak ve bir anlaşma yapıp yapamayacağını görmek istediğine dair bazı erken işaretler vermiş olsa da ABD-Çin ilişkisinin oldukça kırılgan ve çatışmacı olacağını düşünüyorum." dedi.
Bremmer, Trump'ın ABD liderliğindeki bir küresel düzene tamamen bağlı olmadığını ve "kendi küresel düzeninin ne olduğunu çözmeye çalışan bir başkan" olarak hareket ettiğini ve bunun birçok yansıması olabileceğini belirtti.
ABD'nin AB ile ilişkilerine yönelik ise Bremmer, "AB ekonomik ve teknolojik olarak daha zayıf olsa da kurumsal olarak güçlü çünkü AB sadece ortak bir pazar değil, aynı zamanda ortak ticaret politikası ve tarife politikası da uygulayabiliyor. Bu da müzakere konusunda, birlik halinde daha güçlü bir konumda oldukları anlamına geliyor. Bunun böyle devam edeceğini düşünüyorum." dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ABD - Çin ilişkileri yeni anlaşmalara yön verebilir
ABD Başkanı Donald Trump'ın ikinci başkanlık döneminde Çin ile ticari ilişkilerin gelişebileceği ancak Avrupa Birliği'ni (AB) ekonomik ve siyasi anlamda zor günlerin beklediği öngörülüyor.
Yemin ederek ikinci dönem başkanlık görevine başlayan Trump'ın uygulayacağı politikaların yansımaları beklenirken, özellikle AB ve Çin ile ekonomik ilişkilerinin yönü merak ediliyor.
ABD'li ulusal güvenlik analistleri ve siyaset bilimciler, ABD'nin Çin ile ilişkisinin ticari anlaşmalarla yeniden şekillenebileceğini, AB'yi ise Trump döneminde zor günlerin beklediğini düşünüyor.
Dünyaca ünlü Harvard Üniversitesi Profesörü Graham Allison, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen 55. Yıllık Toplantıları kapsamında, ABD'nin yeni dönemine ve Trump'ın politikalarının olası yansımalarına ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Trump'ın uluslararası satranç tahtasında taşları yerinden oynatabilecek en önemli değişim faktörü olduğunu söyleyen Allison, Gazze'deki ateşkeste bunun etkisinin görüldüğünü aktardı.
Allison, Trump'ın Ukrayna'daki savaşın bitmesi konusunda da net olduğunu dile getirerek, Ukrayna'daki savaşa ilişkin gelecek 6 ay içinde gelişmeler yaşanabileceğini ifade etti.
Ukrayna'daki savaşın bitirilmesinde Trump'ın Çin ile işbirliği yapabileceğine işaret eden Allison, "Trump, kampanya döneminde Çin'e ve Devlet Başkanı Şi Cinping'e saygı duyduğunu söyledi. Trump, Şi ile ABD için iyi olabilecek genel bir dizi anlaşmaya varabilecekleri fikrine sahip. Bu ilişkinin bir toplantıyla başlayacağını düşünüyorum. Sanırım yakın bir zamanda, muhtemelen gelecek ay, Trump Çin'e gidebilir. Çin ziyaretinde listenin ilk sırasındaki konu Ukrayna'daki savaşa son vermek olacak ve Çin'in de bunun bir parçası olacağını öngörüyorum." diye konuştu.
Allison, Trump'ın Çin ile büyük bir ticaret anlaşmasına varabileceğini belirterek, "Trump ilk döneminde Çin ile büyük bir ticaret anlaşması müzakere etti ve bunu yüzyılın anlaşması olarak nitelendirdi. Bu dönemde Çin 200 milyar dolarlık Amerikan malı almayı kabul etmişti ancak Kovid-19 patlatınca bu anlaşma gerçekleşemedi. Bu konuda yeniden müzakereler olacağını düşünüyorum." dedi.
Trump'ın kabinesi ve Elon Musk gibi isimlere de dikkat çeken Allison, bu kişilerin Çin'de birçok ticari çıkarı olduğunu ve jeopolitik konuların işleri için bir engel oluşturmasını istemediğini vurguladı.
"AVRUPA EKONOMİLERİ UZUN SÜREDİR GERÇEK BİR PERFORMANS GÖSTERMİYOR"
Allison, Trump döneminde ABD-AB ilişkilerinin ise farklı konularda test edilebileceğini dile getirdi.
Bu konulardan ilkinin Ukrayna olduğunu söyleyen Allison, "Bence Avrupa için bu süreç stresli olacak çünkü Avrupalılar Ukrayna'yı desteklemeye hevesliydi ama esas olarak ABD'nin Ukrayna'yı desteklemesini istiyorlardı ve Ukrayna'ya askeri desteğin çoğu ABD'den geliyor. Bu yaklaşımın Davos'ta da yansımalarını görüyoruz çünkü Davos'ta Ukrayna'dan daha dazla gerçeklikten kopuk şekilde değerlendirilen başka bir konu yok. Buradaki konuşulanlar 'Ukrayna kazanıyor, kazanacak, topraklarını geri alacak' şeklinde ancak gerçek şu ki Ukrayna'da durum her yıl daha kötüye gidiyor. Dolayısıyla, Avrupalılar için Ukrayna ile ilgili süreci yönetmenin stresli olacağını düşünüyorum." diye konuştu.
Allison ayrıca Avrupa ülkelerinin ekonomik problemlerine de işaret ederek, ekonomilerin 2008 ve özellikle salgından beri gerçek performans göstermediğini ve ABD'nin yeni politikaları nedeniyle daha zorlu bir dönem yaşanabileceğini kaydetti.
"AB EKONOMİK OLARAK ZAYIF, KURUMSAL OLARAK GÜÇLÜ"
Siyasi risk danışmanlığı şirketi Eurasia Group Kurucusu ve Başkanı Ian Bremmer ise ABD'nin salgının etkilerini atlatmasının ardından ekonomik olarak güçlü bir konumda olduğuna dikkati çekti.
Bu nedenle birçok ülkenin ABD ile anlaşma yapmak için uğraşacağını dile getiren Bremmer, "Trump, Şi ile konuşmak ve bir anlaşma yapıp yapamayacağını görmek istediğine dair bazı erken işaretler vermiş olsa da ABD-Çin ilişkisinin oldukça kırılgan ve çatışmacı olacağını düşünüyorum." dedi.
Bremmer, Trump'ın ABD liderliğindeki bir küresel düzene tamamen bağlı olmadığını ve "kendi küresel düzeninin ne olduğunu çözmeye çalışan bir başkan" olarak hareket ettiğini ve bunun birçok yansıması olabileceğini belirtti.
ABD'nin AB ile ilişkilerine yönelik ise Bremmer, "AB ekonomik ve teknolojik olarak daha zayıf olsa da kurumsal olarak güçlü çünkü AB sadece ortak bir pazar değil, aynı zamanda ortak ticaret politikası ve tarife politikası da uygulayabiliyor. Bu da müzakere konusunda, birlik halinde daha güçlü bir konumda oldukları anlamına geliyor. Bunun böyle devam edeceğini düşünüyorum." dedi.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler
Trafikte en çok vakit kaybettiren şehirler
Ressam Özge Tezgör, dördüncü sergisini Bursa'da açtı!
Ara tatili verimli geçirmek için 8 öneri
Şişkinlik hissini ortadan kaldıran 9 etkili çözüm
Doğal akciğer temizleyici! Faydalarını saymakla bitmiyor
Sinema salonlarında bu hafta 6 film izleyiciyle buluşacak
Kuru ciltli olanların mutlaka yapması gerekenler
Göz altı morlukları için 6 doğal çözüm
Beyin kanseri kendisini gösteriyor: İşte belirtileri...
Hadzabe Kabilesi'nin avcı-toplayıcı yaşamıyla insanlık tarihine yolculuk
Bursa'da firari hükümlülere şok baskın
Dışişleri Bakanı Fidan, KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı ile görüştü
Bursa'da "Terkinler Çetesi" operasyonunda şüpheliler adliyede
Bursa'da motor hırsızları, bir gün geçmeden yakayı ele verdiler
Gıda Komitesi Bakan Bolat'ın ev sahipliğinde toplandı