Nükleer teknikler kullanılarak geliştirilen kasımpatıların hasadına başlandı
Nükleer teknikler kullanılarak geliştirilen kasımpatıların hasadına başlandı
Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) bünyesinde, nükleer teknolojiler kullanılarak iyonize radyasyon uygulamalarıyla geliştirilen 4 çeşit kasımpatı çiçeğinin hasadına başlandı.
Haber Giriş Tarihi: 07.11.2024 12:31
Haber Güncellenme Tarihi: 07.11.2024 12:34
Kaynak:
AA
Uygulamalar kapsamında TENMAK'ın Tarım ve Gıda Araştırmaları Grubu'nda radyasyon teknolojisinden yararlanılarak geliştirilen kasımpatı çeşitlerinin tanıtılması ve Türkiye'de olmayan ve bugüne kadar geliştirilmemiş yerli kasımpatı çeşitlerinin geliştirilmesi amaçlanıyor.
Nükleer teknolojiler kullanılan tarımsal geliştirme uygulamalarında farklı çiçek renklerinde, yüksek verimli, kuraklığa toleranslı, antioksidant kapasitesi yüksek besleyici niteliği arttırılmış bitkiler geliştirilebiliyor.
TENMAK Nükleer Enerji Araştırma Enstitüsü (NÜKEN) Tarım ve Gıda Araştırmaları Grup Sorumlusu Dr. Kadriye Yaprak Kantoğlu, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, çalışmayı TENMAK ile beraber Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'ndeki araştırmacılarla ortak proje olarak yürüttüklerini söyledi.
Kantoğlu, iyonize radyasyon uygulamalarıyla geliştirilen 4 yerli kasımpatı çeşidi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Ozan, Ege Meltemi, Bademler Beyazı ve Kaan isimli olmak üzere beyaz bir çeşitten pembe, somon renkli, sarı renkli ve küçük beyaz çiçekli olacak şekilde 4 çeşit kasımpatı geliştirdik. Şu an bunların ticarileştirme aşamasını yürütüyoruz. Yine bu yıl sonunda tescil sonuçları belirlenecek olan yine aynı beyaz başlangıç materyalinden sarı renkli ve katmerli pembe renkli olan 'Sevim 2023' ve 'Bayram 2023' çeşit adaylarımızı geliştirdik. Diğer yeni çeşit adaylarımız da yolda."
Bitki ıslahı yapan araştırmacıların yeni bitkisel materyale manevi isimler verdiklerini belirten Kantoğlu, "Ozan bu projenin lideri olan Dr. Burak Kunter'in oğlunun ismi. Kaan benim oğlumun ismi. Ege Meltemi, Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde bu işe çok destek veren araştırıcılardan bir tanesinin ismi. Bademler Beyazı'da bu işte bize destek veren kooperatife ithafen verildi." ifadelerini kullandı.
"ÇALIŞMALARIN İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLI ETKİSİ YOK"
Bitki ıslahı çalışmalarında bitkisel genetik materyal gen havuzunda daralma yaşandığını, bu daralmanın üstesinden gelmek için radyasyon teknolojisinden yararlanıldığını ifade eden Kantoğlu, bu çalışmaların insan sağlığına hiçbir zararlı etkisi olmadığını söyledi.
Kantoğlu, söz konusu çalışmalarda genetik olarak modifiye edilmiş (GDO) organizmalar olmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Biz gama radyasyonu kullanıyoruz. Sizin bitkisel materyaliniz, bu bir tohum, bir bitki parçası ya da herhangi bir bitki organeli olabilir. Radyasyonla karşı karşıya geldiğinde orada bitkinin DNA'sında son derece rastgele olarak radyasyonun yaptığı dizi değişimidir. Bu bazen kalıtsal olabilir, bazen olmayabilir. Zaten ıslah çalışmalarında süreç bunların kalıtsal olup olmadığını, işe yarayan mutasyonlar olup olmadığını anlamaktır çünkü mutasyonların yüzde 80'i, 85'i zararlı mutasyonlar olarak gerçekleşirken yüzde 15'lik iyi grup olan mutasyonlar bizim çalışmalarımızda kullandığımız ve geliştirdiğimiz bitkisel materyali karşılar."
Kantoğlu, doğada sürekli mutasyon meydana geldiğini, mutasyonların ortaya çıkma sıklığının ise 10 binde 1 olduğunu dile getirdi.
Söz konusu çalışmalarda "X ışını", "gama ışını" gibi ışınlarla yapılan radyasyon uygulamaları sonrasındaki mutasyonların 1000'de 1 oranında ortaya çıktığını dile getiren Kantoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir çalışmaya başlarken önce etkili mutasyon dozu dediğimiz, üzerinde çalıştığımız bitkiye uygun olan ışınlama dozunu belirleriz. Bu dozla en az bin tohum, en az bin çelik, en az bin aşı kalemi ya da aşı gözü olacak şekilde bir ışınlama yaparız. Daha sonra bunları çoğaltırız. Yani bunun anlamı ilk yıl bin tane materyalle yola çıkarsınız. İkinci yıl bu materyaliniz tohumla çoğaltıyorsanız, fiziki koşullarınız yeterli ise 10 bin, 20 bine çıkabilir. Doku kültürü teknikleriyle bu işi yapıyorsanız belki milyonlara kadar çıkabilirsiniz." Kantoğlu, bilimsel çalışmanın hedeflerine göre geliştirilen mutantların içerisinden istenilen özellikteki bitkilerin seçilip çoğaltılabileceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Verimi ve ürünün besin kalitesini arttırırsanız ve geliştirilen ürünleri kuraklık toleranslı, su basmalarına toleranslı bitki haline getirebiliyorsanız, yüksek sıcaklıkta tohum tutabilecek, meyve tutabilecek bitki haline getirebiliyorsanız bu sizin için büyük kazançtır. Mutasyon bu konuda önemli araçlardan bir tanesi. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nda kayıtlı olan 3 bin 400'ün üzerinde, mutant çeşit var ve özellikle Çin bu konuda lider konumda. Türkiye de son yıllarda bu konuda çok ciddi atak yapmaya başladı."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Nükleer teknikler kullanılarak geliştirilen kasımpatıların hasadına başlandı
Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) bünyesinde, nükleer teknolojiler kullanılarak iyonize radyasyon uygulamalarıyla geliştirilen 4 çeşit kasımpatı çiçeğinin hasadına başlandı.
Uygulamalar kapsamında TENMAK'ın Tarım ve Gıda Araştırmaları Grubu'nda radyasyon teknolojisinden yararlanılarak geliştirilen kasımpatı çeşitlerinin tanıtılması ve Türkiye'de olmayan ve bugüne kadar geliştirilmemiş yerli kasımpatı çeşitlerinin geliştirilmesi amaçlanıyor.
Nükleer teknolojiler kullanılan tarımsal geliştirme uygulamalarında farklı çiçek renklerinde, yüksek verimli, kuraklığa toleranslı, antioksidant kapasitesi yüksek besleyici niteliği arttırılmış bitkiler geliştirilebiliyor.
TENMAK Nükleer Enerji Araştırma Enstitüsü (NÜKEN) Tarım ve Gıda Araştırmaları Grup Sorumlusu Dr. Kadriye Yaprak Kantoğlu, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, çalışmayı TENMAK ile beraber Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'ndeki araştırmacılarla ortak proje olarak yürüttüklerini söyledi.
Kantoğlu, iyonize radyasyon uygulamalarıyla geliştirilen 4 yerli kasımpatı çeşidi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Ozan, Ege Meltemi, Bademler Beyazı ve Kaan isimli olmak üzere beyaz bir çeşitten pembe, somon renkli, sarı renkli ve küçük beyaz çiçekli olacak şekilde 4 çeşit kasımpatı geliştirdik. Şu an bunların ticarileştirme aşamasını yürütüyoruz. Yine bu yıl sonunda tescil sonuçları belirlenecek olan yine aynı beyaz başlangıç materyalinden sarı renkli ve katmerli pembe renkli olan 'Sevim 2023' ve 'Bayram 2023' çeşit adaylarımızı geliştirdik. Diğer yeni çeşit adaylarımız da yolda."
Bitki ıslahı yapan araştırmacıların yeni bitkisel materyale manevi isimler verdiklerini belirten Kantoğlu, "Ozan bu projenin lideri olan Dr. Burak Kunter'in oğlunun ismi. Kaan benim oğlumun ismi. Ege Meltemi, Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde bu işe çok destek veren araştırıcılardan bir tanesinin ismi. Bademler Beyazı'da bu işte bize destek veren kooperatife ithafen verildi." ifadelerini kullandı.
"ÇALIŞMALARIN İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLI ETKİSİ YOK"
Bitki ıslahı çalışmalarında bitkisel genetik materyal gen havuzunda daralma yaşandığını, bu daralmanın üstesinden gelmek için radyasyon teknolojisinden yararlanıldığını ifade eden Kantoğlu, bu çalışmaların insan sağlığına hiçbir zararlı etkisi olmadığını söyledi.
Kantoğlu, söz konusu çalışmalarda genetik olarak modifiye edilmiş (GDO) organizmalar olmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Biz gama radyasyonu kullanıyoruz. Sizin bitkisel materyaliniz, bu bir tohum, bir bitki parçası ya da herhangi bir bitki organeli olabilir. Radyasyonla karşı karşıya geldiğinde orada bitkinin DNA'sında son derece rastgele olarak radyasyonun yaptığı dizi değişimidir. Bu bazen kalıtsal olabilir, bazen olmayabilir. Zaten ıslah çalışmalarında süreç bunların kalıtsal olup olmadığını, işe yarayan mutasyonlar olup olmadığını anlamaktır çünkü mutasyonların yüzde 80'i, 85'i zararlı mutasyonlar olarak gerçekleşirken yüzde 15'lik iyi grup olan mutasyonlar bizim çalışmalarımızda kullandığımız ve geliştirdiğimiz bitkisel materyali karşılar."
Kantoğlu, doğada sürekli mutasyon meydana geldiğini, mutasyonların ortaya çıkma sıklığının ise 10 binde 1 olduğunu dile getirdi.
Söz konusu çalışmalarda "X ışını", "gama ışını" gibi ışınlarla yapılan radyasyon uygulamaları sonrasındaki mutasyonların 1000'de 1 oranında ortaya çıktığını dile getiren Kantoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir çalışmaya başlarken önce etkili mutasyon dozu dediğimiz, üzerinde çalıştığımız bitkiye uygun olan ışınlama dozunu belirleriz. Bu dozla en az bin tohum, en az bin çelik, en az bin aşı kalemi ya da aşı gözü olacak şekilde bir ışınlama yaparız. Daha sonra bunları çoğaltırız. Yani bunun anlamı ilk yıl bin tane materyalle yola çıkarsınız. İkinci yıl bu materyaliniz tohumla çoğaltıyorsanız, fiziki koşullarınız yeterli ise 10 bin, 20 bine çıkabilir. Doku kültürü teknikleriyle bu işi yapıyorsanız belki milyonlara kadar çıkabilirsiniz."
Kantoğlu, bilimsel çalışmanın hedeflerine göre geliştirilen mutantların içerisinden istenilen özellikteki bitkilerin seçilip çoğaltılabileceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Verimi ve ürünün besin kalitesini arttırırsanız ve geliştirilen ürünleri kuraklık toleranslı, su basmalarına toleranslı bitki haline getirebiliyorsanız, yüksek sıcaklıkta tohum tutabilecek, meyve tutabilecek bitki haline getirebiliyorsanız bu sizin için büyük kazançtır. Mutasyon bu konuda önemli araçlardan bir tanesi. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nda kayıtlı olan 3 bin 400'ün üzerinde, mutant çeşit var ve özellikle Çin bu konuda lider konumda. Türkiye de son yıllarda bu konuda çok ciddi atak yapmaya başladı."
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler
Yeni yıla girmeden önce bunları mutlaka yapın!
2024'ün en popüler yemekleri
2025'te Türkiye'yi neler bekliyor?
Çocuklarda başarıyı artıran 6 besin
İş stresi diş sıkma problemine yol açabiliyor
Diyet yapanların olmazsa olmazı: Kuru meyveler
Sinema salonlarında bu hafta 11 film vizyona girecek
2024 yılında kaybettiğimiz ünlü isimler
Erken ergenliğe sebep olan 5 besin
İnsanlığın geçmişine ışık tutan en büyük arkeolojik keşifler
Kuşadası'nda çöp ev: 4 kamyon çöp çıktı
Yatırım uzmanları 2025 ekonomisinden umutlu
Topraksız tarım için ilk adım atıldı
Balıkçılarda fırtına dindi, tezgahlar yeniden şenlendi
Liselilerin kavgasında etraf savaş alanına döndü! O anlar kameralara yansıdı