Beyin çürümesi: sosyal medyanın kronik olarak kullanılmasından sonra insanın entelektüel fonksiyonlarının bozulması, hafıza bozuklukları, sosyal yaşamdan kopması ve buna bağlı olarak da izolasyonla depresif bir tablonun gelişmesi bu tanımı ön plana almıştır.
Beyin çürümesi, sürekli kaydırma hareketiyle birlikte sosyal medyanın anormal kullanımı sonucu entelektüel fonksiyonların ve insan ilişkilerinin gerilemesine bağlı olarak gelişen genel bir tablonun popüler bir ismidir.
Beyin çürümesi, sürekli kaydırma hareketiyle birlikte sosyal medyanın anormal kullanımı sonucu entelektüel fonksiyonların ve insan ilişkilerinin gerilemesine bağlı olarak gelişen genel bir tablonun popüler ismidir.
Bu bir tanı olmamakla birlikte bazı davranışlar 'beyin çürümesi' yönünden belirti vermektedir. Aslında bu belki çoğumuzda olmaktadır. Örneğin, sürekli telefonla yaşamak, gözümüzü telefondan ayırmamak, sürekli bir bildirim kontrolü, sosyal medyayı insan ve sosyal ilişkilerimizden ve hobilerimizden önde tutmak, 'beyin çürümesi'ne yönelik belirtilerdir.
Sosyal medyanın vazgeçilmezliği düşünüldüğü zaman bu durum aslında birçok kişide görülmektedir.
Özellikle Kovid-19 döneminden itibaren çocuk ve ergen yaş grubunu daha çok etkilemiştir.
Bu da toplumların gelecek konusundaki kaygısını ön plana çıkarmıştır.
ABD'de 2023 yılında yapılan araştırmalarda, özellikle 6-14 yaş grubunda sosyal medya ile telefon bağımlığının, pandemi öncesi ve sonrasına göre yüzde 40'tan yüzde 70'lere, ergenlerin çevrim içi bağımlılığının ise 9 saate kadar çıktığı tespit edilmiştir.
Bu yüzden 'beyin çürümesi'nden en çok etkilenen yaş grubu ergenlerdir. Tabii ergenlik dönemi karakter oturması açısından önemli bir dönemdir.
Sosyal medyada anormal derecede gerçek dışı yaşamlar gerekli ve gereksiz videolar söz konusu.
Ergenlik döneminde sosyal ilişkilerin arka plana atılması, ergenlik dönemindeki çocukların ekran önünde fazla zaman geçirmesi, akran ilişkilerini sürdürememesi ve ergenlik döneminde öğrenilmesi gereken sosyal ve duygusal benliğin oturtulmamasını öne çıkarıyor.
Ekran ve telefon bağımlılığını önlemek için bazı tedbirler ciddi olarak konuşulmalı. Örneğin, cep telefonu kullanımına 16 yaş sınırı getirilerek, telefonun ailelerce alınması, ekran süresi ve kullanım limiti getirilmesi, özellikle de aile yemekleri, arkadaş sohbetleri, ev veya okul ödevleri dışında uyku zamanlarında internetin kapatılması ciddi tedbirler olarak düşünülmektedir.
'Beyin çürümesi'ne karşı erişkinlerin rol model olması önemli. Örnek olabilmek için dengeli bir ekran kullanma süresi modumuzun olması gerekiyor. Bunun yanında hobileri, insan ilişkilerini ön plana çıkarmamız, yaşam alanlarında cihazsız alanlar ve zamanlar yaratılması gerekiyor.
Oluşturulma Tarihi: 16 Aralık 2024, Pazartesi 15:14
Güncellenme Tarihi: 16 Aralık 2024, Pazartesi 15:24
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sosyal medyanın gizli tehlikesi: "Beyin çürümesi"
Beyin çürümesi: sosyal medyanın kronik olarak kullanılmasından sonra insanın entelektüel fonksiyonlarının bozulması, hafıza bozuklukları, sosyal yaşamdan kopması ve buna bağlı olarak da izolasyonla depresif bir tablonun gelişmesi bu tanımı ön plana almıştır.
Beyin çürümesi, sürekli kaydırma hareketiyle birlikte sosyal medyanın anormal kullanımı sonucu entelektüel fonksiyonların ve insan ilişkilerinin gerilemesine bağlı olarak gelişen genel bir tablonun popüler bir ismidir.
Beyin çürümesi, sürekli kaydırma hareketiyle birlikte sosyal medyanın anormal kullanımı sonucu entelektüel fonksiyonların ve insan ilişkilerinin gerilemesine bağlı olarak gelişen genel bir tablonun popüler ismidir.
Bu bir tanı olmamakla birlikte bazı davranışlar 'beyin çürümesi' yönünden belirti vermektedir. Aslında bu belki çoğumuzda olmaktadır. Örneğin, sürekli telefonla yaşamak, gözümüzü telefondan ayırmamak, sürekli bir bildirim kontrolü, sosyal medyayı insan ve sosyal ilişkilerimizden ve hobilerimizden önde tutmak, 'beyin çürümesi'ne yönelik belirtilerdir.
Sosyal medyanın vazgeçilmezliği düşünüldüğü zaman bu durum aslında birçok kişide görülmektedir.
Özellikle Kovid-19 döneminden itibaren çocuk ve ergen yaş grubunu daha çok etkilemiştir.
Bu da toplumların gelecek konusundaki kaygısını ön plana çıkarmıştır.
ABD'de 2023 yılında yapılan araştırmalarda, özellikle 6-14 yaş grubunda sosyal medya ile telefon bağımlığının, pandemi öncesi ve sonrasına göre yüzde 40'tan yüzde 70'lere, ergenlerin çevrim içi bağımlılığının ise 9 saate kadar çıktığı tespit edilmiştir.
Bu yüzden 'beyin çürümesi'nden en çok etkilenen yaş grubu ergenlerdir. Tabii ergenlik dönemi karakter oturması açısından önemli bir dönemdir.
Sosyal medyada anormal derecede gerçek dışı yaşamlar gerekli ve gereksiz videolar söz konusu.
Ergenlik döneminde sosyal ilişkilerin arka plana atılması, ergenlik dönemindeki çocukların ekran önünde fazla zaman geçirmesi, akran ilişkilerini sürdürememesi ve ergenlik döneminde öğrenilmesi gereken sosyal ve duygusal benliğin oturtulmamasını öne çıkarıyor.
Ekran ve telefon bağımlılığını önlemek için bazı tedbirler ciddi olarak konuşulmalı. Örneğin, cep telefonu kullanımına 16 yaş sınırı getirilerek, telefonun ailelerce alınması, ekran süresi ve kullanım limiti getirilmesi, özellikle de aile yemekleri, arkadaş sohbetleri, ev veya okul ödevleri dışında uyku zamanlarında internetin kapatılması ciddi tedbirler olarak düşünülmektedir.
'Beyin çürümesi'ne karşı erişkinlerin rol model olması önemli. Örnek olabilmek için dengeli bir ekran kullanma süresi modumuzun olması gerekiyor. Bunun yanında hobileri, insan ilişkilerini ön plana çıkarmamız, yaşam alanlarında cihazsız alanlar ve zamanlar yaratılması gerekiyor.
Oluşturulma Tarihi: 16 Aralık 2024, Pazartesi 15:14
Güncellenme Tarihi: 16 Aralık 2024, Pazartesi 15:24
Popüler Haberler