Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ab

Herkes Duysun - Ab haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ab haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Almanya, Suriye'nin yanında: 300 milyon euro yardım sözü verildi Haber

Almanya, Suriye'nin yanında: 300 milyon euro yardım sözü verildi

Baerbock, Brüksel'de düzenlenen AB Dışişleri Bakanları Toplantısı öncesinde açıklamalarda bulundu. Toplantıda ele alınacak önemli konulardan birinin Suriye olacağını belirten Baerbock, "Avrupalılar olarak Suriye halkının ve özgür Suriye'nin yanındayız." dedi. Baerbock, Suriye'de herkesin dahil olduğu kapsayıcı süreci beklediklerini, ülkesinin Birleşmiş Milletler ve belirli kuruluşlar aracılığıyla Suriyeliler için 300 milyon avro vereceğini söyledi. Suriye için barışçıl geleceğin ancak kapsayıcı siyasi süreçle mümkün olabileceğini ifade eden Baerbock, şunları kaydetti: "Yüzlerce sivile karşı işlenen korkunç suçların geçiş hükümeti tarafından kapsamlı şekilde soruşturulması ve sorumluların adalete teslim edilmesinin yanı sıra geçiş hükümetinin güvenlik aygıtındaki çeşitli aktörler üzerinde kontrol sahibi olması da sağlanmalıdır. Kürtlerin devlet ve güvenlik yapılarına entegrasyonu, birleşik Suriye yolunda atılacak son derece önemli bir adımdır. Zira ancak kapsayıcı siyasi süreç, uzun vadeli barış ve güvenliği, dolayısıyla da istikrarı sağlayabilir." Baerbock, Suriye'deki anayasa bildirgesinin geçiş dönemindeki yasal boşluğu doldurmasının önemli olduğunu dile getirerek, "Başkan, kendisine verilen bu çok güçlü rolü, Suriye'deki tüm insanlar için sorumlu ve kapsayıcı bir şekilde kullanmalıdır. Bu, tarihi bir fırsattır, devasa bir görevdir ve son derece ince bir çizgidir." görüşünü paylaştı. GÜÇLÜ VE EGEMEN UKRAYNA HEDEFİ Almanya Dışişleri Bakanı, ayrıca güçlü ve egemen Ukrayna'nın hedefleri olduğunu vurguladı. Bunu başarmak için Ukrayna'nın savunma kabiliyetlerini güçlendirmenin yanı sıra askeri destek sağlamak üzere AB devlet ve hükümet başkanları düzeyinde hızlı karar almanın önemli olduğunun altını çizen Annalena Baerbock, Avrupa'nın güvenliğine yapılacak yatırımların Ukrayna ve transatlantik güvenliği ile transatlantik ilişkilerine yatırım anlamına geleceğini belirtti.

ABD'den, hükümet karşıtı protestoların sürdüğü Gürcistan'a "ek yaptırım" mesajı Haber

ABD'den, hükümet karşıtı protestoların sürdüğü Gürcistan'a "ek yaptırım" mesajı

ABD Dışişleri Bakanlığından, Gürcistan'da Avrupa Birliği'ne (AB) katılım müzakerelerinin 2028'e kadar askıya alınmasına karşı düzenlenen protestolara ilişkin açıklama yapıldı. ABD'nin, Gürcistan ve halkının 32 yılı aşkın süredir ortağı olduğu belirtilen açıklamada, "ABD, Gürcü Hayali Partisinin, Gürcistan halkına, protestoculara, basın mensuplarına ve muhaliflere uyguladığı sert ve haksız şiddeti kesin bir dille kınamaktadır." ifadesi kullanıldı. Gürcü Hayali Partisine "baskıcı taktiklere" son vermesi çağrısı yapılan açıklamada, "Özellikle, kolluk kuvvetleri tarafından ciddi şekilde yaralanan kişilerin haberleri hakkında endişe duyuyoruz." değerlendirmesinde bulunuldu. ABD'nin Gürcistan halkıyla dayanışma içinde olduğu vurgulanan açıklamada, "Gürcistan halkının özgürlük ve ifade hakkını baskılayanlar dahil olmak üzere Gürcistan'daki demokratik süreci ya da kurumları zayıflatanlardan hesap sorulacaktır." ifadesi kullanıldı. Bakanlığın daha önce Gürcistan ile stratejik ilişkileri askıya aldığı hatırlatılan açıklamada, "ABD, ilave yaptırımlar da dahil olmak üzere tasarrufundaki araçları kullanmaya hazırlanıyor." bilgisi paylaşıldı. SEÇİMLER VE MUHALİFLERİN GÖSTERİLERİ Gürcistan'da 26 Ekim'de yapılan parlamento seçimlerini yüzde 53,93 oy alan iktidardaki Gürcü Hayali Partisi kazanmıştı. Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ile muhalefet partileri, hükümeti seçimlerde hile yapmakla suçlayarak sonuçları tanımadıklarını açıklamış ve sokak eylemlerine başlamıştı. Avrupa Parlamentosu, 26 Ekim'de Gürcistan'da yapılan parlamento seçimlerinin yenilenmesi çağrısında bulunmuş, buna karşılık muhalefet ve Avrupa Birliği (AB) yanlısı eylemciler, sokaklara dökülerek gösteriler düzenlemeye başlamıştı. Başbakan İrakli Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, bazı Avrupalı siyasetçilerin, Gürcistan'ın iç işlerine karıştığını ve AB parasıyla şantaj yaptığını belirterek, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılmasını 2028 sonuna kadar gündeme almamaya karar verdik." ifadesini kullanmıştı. Kobakhidze, ülkesinin 2030'da AB üyesi olması için çalışmalarına devam edeceklerini vurgulamıştı.

Fransız çiftçiler, AB-MERCOSUR ticaret anlaşmasına haksız rekabet gerekçesiyle karşı Haber

Fransız çiftçiler, AB-MERCOSUR ticaret anlaşmasına haksız rekabet gerekçesiyle karşı

Başta Fransızlar olmak üzere Avrupalı çiftçiler AB ile MERCOSUR arasındaki mal ve ürün ticaretinde uygulanan gümrük vergilerinin büyük kısmının kaldırılmasını, AB ülkelerinin otomotiv, makine, kimya ve tıbbi ürünlerine MERCOSUR tarafından uygulanan gümrük vergi oranlarının da düşürülmesini içeren serbest ticaret anlaşmasına karşı çıkıyor. Anlaşma kapsamında Güney Amerika'dan ithalatı kolaylaşacak tarım ürünlerinin Avrupa standartlarına uygun olmadığını savunan çiftçiler, anlaşmanın AB’nin tarım sektöründe oldukça hassas olduğu genetiği değiştirilmiş (GDO) ürünler, pestisitler ve büyüme hormonlarının da birlik bünyesinde serbest dolaşıma girerek, halk sağlığına yönelik tehdit oluşturmasından kaygı duyuyor. Ayrıca Avrupalı çiftçiler, MERCOSUR ülkelerinde sağlık ve çevre düzenlemelerinin daha esnek, tarım sektöründe işgücü faaliyetlerinin daha düşük olması nedeniyle anlaşmanın Güney Amerikalı çiftçiler açısından avantajlı olduğunu belirtiyor. Avrupalı çiftçiler AB gibi, tarım alanında kullanılan kimyasal maddelerden karbon salınımına kadar bir dizi koruma tedbirlerinin uygulandığı bir pazara girecek olan Güney Amerika ürünlerin, yerli mahsuller karşısında haksız rekabete yol açacağını savunuyor. Çiftçiler, Güney Amerika’dan ithal edilecek tarım ürünlerinin piyasa fiyatlarını düşürmesinden de endişe ediyor. AB Komisyonu ile Arjantin, Brezilya, Uruguay, Paraguay ve Bolivya’nın oluşturduğu MERCOSUR ile yapılması planlanan serbest ticaret anlaşması yıllardır özellikle tarım alanında üye ülkelerin çekinceleri nedeniyle henüz neticelenmemiş. Anlaşma kapsamında AB’ye ithalatı kolaylaşacak başlıca ürünler arasında sığır eti, kümes hayvanı eti, şeker, mısır, soya fasulyesi ve etanol yer alıyor. Anlaşmanın yürürlüğe girmesi halinde, yılda 99 bin ton sığır etinin yüzde 7,5 gümrük vergisi ile 180 bin ton kümes hayvanı etinin ise gümrüksüz olarak Avrupa pazarına girmesine izin verilecek. AB ile MERCOSUR, 2000 yılında serbest ticaret anlaşması müzakerelerine başlamış ve taraflar, 20 yılı bulan müzakere sürecinin ardından 2019'da uzlaşı sağladıklarını açıklamıştı. Buna rağmen anlaşma, imza ve onay süreci tamamlanmadığından yürürlüğe giremedi. FRANSIZ ÇİFTÇİLER VE İKTİDARI AB-MERCOSUR ANLAŞMASINA KARŞI Fransız çiftçiler, karşı çıktıkları AB-MERCOSUR ticaret anlaşmasına karşı 18 Kasım'dan bu yana farklı kentlerde valilik ve kamu binalarının önünde gösteriler düzenleniyor. Fransa Başbakanı Michel Barnier ise 19 Kasım'da yaptığı açıklamada, Fransız çiftçilerin, AB-MERCOSUR anlaşması karşısındaki öfkesini anladığını ve ülkesinin bu anlaşmaya şiddetle karşı çıktığını belirtti. Barnier, söz konusu ticaret anlaşmasının Meclis'te görüşüleceğini ve bununla ilgili oylama düzenleneceğini duyurdu. Kasımın sonunda Ulusal Mecliste ve Senatoda art arda yapılan oylamalarda, Fransız Parlamenterler, hükümetin, AB-MERCOSUR anlaşması karşıtı açıklamasına destek verdi. Diğer yandan seslerini Avrupalı vekillere de duyurabilmek için Franche-Comte bölgesinden traktörleriyle yola çıkan çiftçi konvoyu 26 Kasım'da Strazburg'a ulaşmış ancak, Strazburg girişinde polis engeliyle karşılaşan çiftçi konvoyunun kentteki Avrupa Parlamentosu (AP) binasına yaklaşmasına izin verilmemişti. Fransa'nın en büyük çiftçi sendikalarından FNSEA da 9 ve 10 Aralık'ta ülke genelinde çiftçilerin yollara ineceğini duyurdu. Genç Çiftçiler sendikasının Aveyron şubesi başkanı Nakich, AA muhabirine, Fransız çiftçilerin AB-MERCOSUR anlaşmasına hangi gerekçelerle karşı çıktığını anlattı. Aveyron vilayetinin güneyinde çiftçilik yapan Nakich, sene başında da çiftçilerin ülke tarımının içinde bulunduğu durumla alakalı olarak büyük gösterilere imza attığını hatırlattı. Nakich, ülkede ocak ve şubat aylarında yapılan gösterilerde, çiftçilerin idari işlerinin kolaylaştırılmasının talep edildiğini, çiftçilerin uyması gerektiği çok sayıda norm olmasına tepki gösterildiğini ve çalışanların ücret konusunun da talepler arasında yer aldığını kaydetti. Fransız çiftçilerin AB-MERCOSUR ticaret anlaşmasına karşı yeniden seferber olduğunu anlatan Nakich, "Bu anlaşmanın sonuçları Avrupalı çiftçiler için haksız rekabet. Milyonlarca ton etin, tarım ürününün, bize dayatılan üretim standartlarına hiçbir şekilde uymadan içeri girmesine izin veriyor." ifadelerini kullandı. Nakich, söz konusu anlaşmanın, çiftçilerin ücretlerini de olumsuz etkileyeceğini savunarak, MERCOSUR ülkelerinde hayvancılıkta izin verilen yetiştirme metotları nedeniyle üretim maliyetlerinin AB’dekilerine nazaran daha az olduğunu kaydetti. "AB-MERCOSUR ANLAŞMASI BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA" Bu ülkelerde, hayvanlar üzerinde hormon kullanımına ve bazı veteriner tedavilerine izin verildiğini ifade eden Nakich, Fransa ve AB bünyesinde hayvanların iyiliğini gözeten yetiştirme yöntemlerinin, MERCOSUR ülkelerindekilerle farklı olduğu yorumunu yaptı. Nakich, çiftçi gösterilerinin devam edeceği mesajını vererek, "Çünkü MERCOSUR, bardağı taşıran son damla, şu anda kabul görmesi gereken daha fazla talepler mevcut. Dolayısıyla bu kış olmasa da en azından bu sonbaharda birçok kez yeniden seferber olmamız gerekiyor." diye konuştu. AB-MERCOSUR anlaşması konusunun Fransız Meclisi’ne taşınmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Nakich, "Bu seferber olmamızın ve herkesin bu anlaşmaya karşı olma isteğinin ardından gelen küçük bir galibiyet." dedi. Nakich, Fransız çiftçileri üzerindeki mali yüklerin azalmadığını ve sendika olarak, tarım alanında üretim maliyetlerinin farklı sektörlere göre hesaplanmasını istediklerini ifade etti. Leo Nakich, gelecekte bu üretim maliyetlerinin hesaba katılması durumunda tüm çiftçilerin, mesleği sayesinde onurlu bir şekilde yaşayabileceğini dile getirdi. Nakich, yalnızca Fransa’nın değil, başka ülkelerin de AB-MERCOSUR anlaşmasına karşı çıktığını söyledi.

Gürcistan’daki protestoların 4 günlük bilançosu: 113 polis yaralandı, 224 gösterici gözaltına alındı Haber

Gürcistan’daki protestoların 4 günlük bilançosu: 113 polis yaralandı, 224 gösterici gözaltına alındı

Gürcistan’da Başbakan İrakli Kobakhidze'nin hükümetinin Avrupa Birliği'ne (AB) katılım müzakerelerini 2028'e kadar askıya alma kararına karşı düzenlenen protestolar 4 gündür devam ediyor. Tiflis’teki parlamento binası önünde sabaha kadar süren protestolarda göstericiler, polisle çatışırken, çok sayıda kişi yaralandı veya gözaltına alındı. Olaylara ilişkin İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “1-2 Aralık tarihlerinde Parlamento yakınındaki Rustaveli Caddesi'nde yaşanan olayları kamuoyuna duyurmak istiyoruz. Dün gece protestoya katılanların hukuka aykırı ve şiddet içeren eylemleri sonucu 21 polis yaralandı. Yaralılardan bazılarının başından, yüzünden ve vücudundan yaralandığı bilgisini aldık” denildi. Bakanlık 4 gündür devam eden gösterilerin bilançosunu da aktararak, “Son dönemdeki gösteriler sırasında İçişleri Bakanlığı'na bağlı 113 polis yaralanırken, 4'ünün tedavisi sürüyor" ifadelerine yer verildi. GÖSTERİLERDE 224 PROTESTOCU GÖZALTINA ALINDI İçişleri Bakanlığı, “Defalarca yapılan uyarılara rağmen eylemcilerden bazıları birçok kez provokatif eylemlerde bulundu. Şiddete başvuran grupların parlamento binasına ve altyapıya nasıl zarar verdiğini halk gördü. Protestoya katılanlar gece saatlerinde kamu ve şahsi mallara zarar verirken, bu mallardan barikatlar kurdular. Gürcistan Parlamentosu önünde 4 gün boyunca düzenlenen protestolarda holiganlık, polise direnme ve itaatsizlik nedeniyle toplam 224 kişi gözaltına alındı” açıklaması yaptı. GÜRCİSTAN BAŞBAKANI KOBAKHİDZE KABİNEYİ TOPLADI Ülkesinde yaşananlara ilişkin bu gün sabah saatlerinde kabineyi toplayan Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, devam eden protestolardan muhalefet partilerinin liderlerini suçladı. Başbakan Kobakhidze toplantıda yaptığı açıklamada, “Saakaşvili'nin, Gvaramyan'ın, Khazaradze'nin ve Gakharia'nın partileri, dün neredeyse açıkça bu koordineli şiddetin arkasında olduklarını açıkladılar. Bu siyasetçilerin sorumluluğu çok büyüktür. Elbette neye bulaştıklarını biliyorlar, ancak sahiplerinin emrini reddetmeleri kesinlikle imkansız. Ajanların geleceği böyledir. Tekrar ediyorum, onlar sahiplerinin emirlerinin dışına çıkamazlar. Ama anayasal yapıyı yıkma girişimi olarak bilinen eylemlerin sorumluluğunun ne kadar büyük olabileceğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Neyden bahsettiğimiz çok açık. En üzücü olan, insanların, özellikle gençlerin, ağır cezalara kurban edilmesidir” şeklinde konuştu. “ÜZERİNDE ANLAŞILMIŞ BİR PLAN VAR VE BU PLAN DIŞ FİNANSMAN DESTEĞİYLE GERÇEKLEŞTİRİLDİ” Ülkede önceden hazırlanmış ve üzerinde anlaşılmış bir devrim planı olduğunu ve bu planın uygulanması için dış finansal destek alındığını ifade eden Kobakhidze, “Biz, üzerinde anlaşılmış ve önceden hazırlanmış bir planın varlığını görüyoruz. Bu planın uygulanmasını amaçlayan bazı kişiler, yasa kabulü sırasında şeffaflıktan kaçınmayı tercih ettiler. Böylece devrim senaryoları belirsiz bir şekilde finanse edildi. Son 4 yılda üç devrim girişimine tanık olduk. Bu girişimlerin dış finansman desteğiyle gerçekleştirildiğini gözlemledik” diye konuştu. “GÜRCİSTAN PROTESTO EDİYOR" Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Gürcistan protesto ediyor. Gözaltına alınan göstericilerin büyük bir kısmında baş ve yüz bölgesinde yaralanmalar, kırılmış yüz kemikleri, hasar görmüş göz bebekleri ve açık yaralar var. Hukukçuların belirttiğine göre, gözaltı sırasında ve sonrasında sistematik olarak darp edildiler” İfadelerini kullandı. GÜRCİSTAN HÜKÜMETİNİN AB KARARI Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, 2028 yılının sonuna kadar AB ile müzakerelerin askıya alındığını ifade etmişti. Mart 2022'de AB üyeliği için başvuruda bulunan Gürcistan'a aday ülke statüsü, Aralık 2023'te verilmişti. Ancak ülkede tartışmalara neden olan ve “Rus yasası” olarak görülen “Yabancı Etkinin Şeffaflığı Hakkında” yasasının geçtiğimiz 29 Mayıs'ta yürürlüğe girmesinin ardından Gürcistan'ın AB'ye katılım süreci Temmuz'da askıya alınmıştı.

Tiflis'te göstericilerin barikat kurduğu cadde polisin müdahalesiyle trafiğe açıldı Haber

Tiflis'te göstericilerin barikat kurduğu cadde polisin müdahalesiyle trafiğe açıldı

Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze'nin, ülkenin AB'ye katılım müzakerelerini 28 Kasım'da askıya alma kararına karşı başlayan gösteriler 4. gününde devam etti. Dün gece parlamento önünde toplanan binlerce kişi hükümetin AB ile entegrasyonu konusunda verdiği kararı protesto etmeye devam etti. Eylemcilerin parlamento binasının ön tarafını kuşatarak piroteknik ve farklı eşyaları atması üzerine polis tazyikli su ile müdahale etmeye başladıktan sonra göstericiler Şota Rustaveli Caddesi'ne doğru geri çekilerek barikatlar kurdu. Polis burada defalarca göstericilere göz yaşartıcı gazla müdahale ederken, eylemciler de karşılıklı olarak piroteknik kullanarak saldırılar düzenledi. Gürcistan İçişleri Bakanlığına bağlı güvenlik güçleri tazyikli su araçlarını da kullanarak sabaha doğru caddedeki göstericilere müdahalede bulundu. Caddeden çekilen göstericiler başkentin farklı sokak ve caddelerine doğru çekilerek yürüyüş yapmaya devam etti. Polis bazı göstericileri gözaltına aldı. EYLEMLERDE 113 POLİS YARALANDI İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Tiflis'te 4 gündür devam eden protesto gösterileri sırasında 113 polisin yaralandığı, 4'ünün tedavisinin sürdüğü bildirildi. Eylemcilerin şiddet uygulayarak parlamento binasına yönelik saldırılar düzenlediği kaydedilen açıklamada, protestoculara barışçıl eylemler yapma çağrısında bulunuldu. HÜKÜMETTEN AB İLE MÜZAKERELERİN DURDURULMASI KARARI Başbakan Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, bazı Avrupalı siyasetçilerin Gürcistan'ın içişlerine karıştığını ve AB parasıyla şantaj yaptığını belirterek, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak, AB ile müzakerelerin başlatılmasını 2028 sonuna kadar gündeme almamaya karar verdik." şeklinde konuşmuştu. Kobakhidze, ülkesinin 2030'da AB üyesi olması için çalışmalarına devam edeceklerini bildirmişti. Avrupa Parlamentosu, 26 Ekim’de Gürcistan’da yapılan parlamento seçimlerinin yenilenmesi çağrısında bulunmuş, buna karşılık muhalefet ve AB yanlısı eylemciler sokaklara dökülerek gösteriler düzenlemeye başlamıştı. GÖSTERİLER SÜRÜYOR Başkent Tiflis başta olmak üzere ülkenin farklı şehirlerinde de insanlar hükümetin kararını protesto etmek için sokağa çıkıyor. Gürcistan basınında yer alan haberlere göre, hükümetin AB ile ilgili kararından sonra Gürcistan'ın ABD, Hollanda, Litvanya, Bulgaristan ve Güney Kore büyükelçileri görevlerinden istifa etti. ABD Dışişleri Bakanlığı Gürcistan'la stratejik ilişkilerinin askıya alındığını duyurdu. AB'nin yeni Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Gürcistan Başbakanı Kobakhidze’nin AB'ye katılım müzakerelerini 2028'e kadar askıya alması kararını eleştiren göstericilere desteğini açıklamıştı.

Gürcistan Başbakanı Kobakhidze, AB'ye "Şantaja son verin" çağrısında bulundu Haber

Gürcistan Başbakanı Kobakhidze, AB'ye "Şantaja son verin" çağrısında bulundu

Kobakhidze, Başbakanlıkta gazetecilere yaptığı açıklamada, Gürcistan'da yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Dün akşam ülkesinin AB'ye katılım müzakerelerinin 2028'e kadar askıya alınmasına karar verdiklerini anımsatan Kobakhidze, bu karara tepki gösteren muhaliflerin başkent Tiflis'te eylemler düzenlediğini söyledi. Kobakhidze, bu kararın ülkenin AB ile entegrasyon sürecinin durdurulması anlamına gelmediğini kaydederek, Gürcistan'ın 2030'da AB'ye tam üye olması için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı. AB'nin Gürcistan Büyükelçisi Pawel Herczynski'yi halka yalan bilgi vermekle suçlayan Kobakhidze, "Gürcistan hükümetinin Avrupa entegrasyon sürecini durdurduğu konusunda kamuoyuna yalan söylediler." dedi. Kobakhidze, Herczynski'nin seçim öncesinde "radikal" muhalefete açık destekte bulunduğunu belirterek, ona karşı diplomatik yöntemlerle "yanıt" vermek zorunda kalabileceklerini anlattı. Bazı Avrupalı yetkililerin AB'ye katılım müzakerelerini başlatması için defalarca hükümete şantaj yaptığını dile getiren Kobakhidze, bu nedenle 2028'e kadar bu konunun gündeme alınmamasına karar verdiklerini söyledi. Kobakhidze, özelikle Ukrayna'daki savaştan sonra Avrupalı siyasetçilerin AB'ye katılım müzakerelerini başlatması için Gürcistan'a şantaj yaptıklarını savunarak, "Bu yüzden basit bir şey söylüyoruz. Tüm bu konularda şantaja son verin. (AB) Müzakere açmak istiyorlarsa bunu masaya koysunlar, ben de bugün imzalarım." diye konuştu. Tiflis'te dün geceki gösterilerde şiddet kullanılması nedeniyle 32 polisin yaralandığını kaydeden Kobakhidze, "Önceden organize edilmiş sistemik şiddet (eylemler) yaşandı. Planlanmış şiddet vardı, şiddet yanlısı gruplar vardı." ifadelerini kullandı. GÖSTERİLERE NEDEN OLAN KARAR Başbakan Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, bazı Avrupalı siyasetçilerin Gürcistan'ın iç işlerine karıştığını ve AB parasıyla Gürcistan'a şantaj yaptığını belirterek, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılması konusunu 2028 sonuna kadar gündeme almama kararı aldık." ifadelerini kullanmıştı. Avrupa Parlamentosundan dün yapılan açıklamada ise Gürcistan'da 26 Ekim'de düzenlenen parlamento seçimlerinde "ciddi usulsüzlüklerin" olduğu belirtilerek, seçimlerin bir yıl içinde uluslararası gözetim altında yenilenmesi çağrısında bulunulmuştu. Başbakan Kobakhidze'nin kararı açıklamasından sonra muhalifler, dün gece Tiflis'te gösteriler düzenlemeye başladı. Gece yarısına doğru parlamento binasının bir tarafını kuşatmaya çalışmaları yüzünden göstericilerle polis arasında arbede çıkmış, güvenlik güçleri tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla müdahale etmişti. Gürcistan İçişleri Bakanlığı, gösterilerde 32 polisin yaralandığını ve 43 göstericinin gözaltına alındığını açıklamıştı. AB'YE KATILIM SÜRECİ Mart 2022'de AB üyeliği için başvuran Gürcistan'a aday ülke statüsü, Aralık 2023'te verilmişti ancak ülkede tartışmalara neden olan "yabancı etkinin şeffaflığı" yasasının yürürlüğe konulmasının ardından AB'ye katılım süreci temmuzda durdurulmuştu.

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: "(Gazze'deki) Bu katliamı durduramadığımız için büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz" Haber

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: "(Gazze'deki) Bu katliamı durduramadığımız için büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz"

Borrell, 1 Aralık'ta görevini Kaja Kallas'a devretmeden önce, İspanya devlet radyosu RNE'ye konuştu. "(Gazze'deki) Bu katliamı durduramadığımız için büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz. Yapılacak tek şey, İsrail üzerinde baskı kurmaktır." diyen Borrell, birkaç gün önce Ürdün'ü ziyaret ettiğini ve farklı insani yardım kuruluşlarının kendisine yaklaşık 250 bin Filistinliye yapılan yardımları durdurmak zorunda kaldıklarını söylediklerini aktardı. Borrell, Gazze'nin kuzeyindeki insanlara hiçbir yardım yapamadıklarını ifade ederek "Onlara sunacak hiçbir şeyimiz yok. Bu güvenlik koşullarıyla içeri giremeyiz." dedi. İsrail ile Lübnan arasında varılan süreli ateşkes anlaşmasının "çok kırılgan olduğunu" vurgulayan Borrell, "İsrail, ABD'nin de desteğiyle saldırma hakkını saklı tutuyor." diye konuştu. Dünyadaki mevcut çatışma bölgeleri için oldukça karamsar bir tablo çizen Borrell, "Ukrayna da kötüye gidiyor. Ukrayna kendini savunmaya çalışıyor çünkü yardım ediyoruz. Yardımı kesmek, burayı Rusya'ya bırakmak olur." değerlendirmesini yaptı. Borrell, "Avrupa, dünya nüfusunun sadece yüzde 5'ini temsil ediyor." diyerek "AB'nin Afrika, Latin Amerika ve Güneydoğu Asya ülkeleri karşısında güç kaybettiğini" söyledi. Borrell ayrıca, yeni AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi olan eski Estonya Başbakanı Kaja Kallas'ın ilk ziyaretini, ilerleyen günlerde Ukrayna'ya yapacağını duyurdu.

Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te göstericilerin dün kapattığı cadde polisin müdahalesiyle açıldı Haber

Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te göstericilerin dün kapattığı cadde polisin müdahalesiyle açıldı

Kobakhidze'nin, Gürcistan'ın AB'ye katılım müzakerelerinin 2028 yılına kadar askıya alınmasına yönelik kararı nedeniyle gece Tiflis'te parlamentonun önünde başlayan protesto bu sabaha kadar devam etti. Gece yarısına doğru bazı göstericilerin parlamento binasının bir tarafını kuşatmaya çalışması yüzünden göstericilerle polis arasında arbede çıktı ve tartışmalar yaşandı. Güvenlik güçleri, göstericilere tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla müdahale etti. Sabaha doğru Şota Rustavli Caddesi'nde barikatlar kurarak ateş yakan göstericiler, polislere taş, demir ve plastik şişe gibi farklı eşyalar atmaya başladı. Polis ekipleri, sabah erken saatlerde göstericilere müdahale ederek caddeyi trafiğe açtı. Güvenlik güçleri, gösteri sırasında birkaç kişiyi gözaltına aldı. Yerel basına göre dün geceden beri sabaha kadar süren arbede sırasında yaralananlar oldu. Gürcistan İçişleri Bakanlığı, bazı göstericileri şiddet eylemleri düzenlemekle suçlayarak 32 polisin yaralandığını, 43 göstericinin gözaltına alındığını açıkladı. "AVRUPA BAŞKENTLERİNDEN SERT TEPKİ BEKLİYORUM" Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, X hesabından yaptığı yazılı açıklamada, polisin göstericilere müdahalesine tepki gösterdi. Polis ekiplerinin müdahale sırasında gösterici ve gazetecilere saldırdığını kaydeden Zurabişvili, "Avrupa başkentlerinden sert tepki bekliyorum." ifadesini kullandı. AB'YE KATILIM MÜZAKERELERİNİN 2028'E KADAR GÜNDEME ALINMAMASI KARARI Gürcistan Başbakanı Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, AB ile üyelik müzakerelerinin başlatılması konusunu 2028'e kadar gündeme getirmeyeceklerine yönelik karar aldıklarını duyurmuştu. Kobakhidze, Avrupalı siyasetçilerin Gürcistan'ın iç işlerine karıştığını ve AB parasıyla Gürcistan'a şantaj yaptığını belirterek, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılması konusunu 2028 sonuna kadar gündeme almama kararı aldık. Ayrıca 2028 sonuna kadar AB'den gelecek her türlü bütçe hibesini reddediyoruz." ifadelerini kullanmıştı. Avrupa Parlamentosundan 28 Kasım'da yapılan açıklamada ise Gürcistan'da 26 Ekim'de düzenlenen parlamento seçimlerinde "ciddi usulsüzlüklerin" olduğu belirtilerek, seçimlerin bir yıl içinde uluslararası gözetim altında yenilenmesi çağrısında bulunuldu. Açıklamada, Başbakan Kobakhidze dahil üst düzey Gürcü yetkililere yaptırım uygulanması ve Gürcü hükümetiyle resmi temasların sınırlandırılması istenmişti. Başbakan Kobakhidze'nin kararına tepki gösterenler, Tiflis'teki parlamento binasının önünde toplanmıştı. AB'YE KATILIM SÜRECİ Mart 2022'de AB üyeliği için başvuran Gürcistan'a aday ülke statüsü, Aralık 2023'te verilmişti ancak ülkede tartışmalara neden olan "yabancı etkinin şeffaflığı" yasasının yürürlüğe konulmasının ardından AB'ye katılım süreci temmuzda durdurulmuştu.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Herkes Duysun En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.