Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Asya Borsası

Herkes Duysun - Asya Borsası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Asya Borsası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Küresel piyasaların gözleri ABD enflasyon verilerinde Haber

Küresel piyasaların gözleri ABD enflasyon verilerinde

Hafta içi Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağında yer alırken, ABD'de açıklanan makroekonomik verilerin para piyasalarındaki fiyatlamaları olumlu yönde etkilemesi varlık fiyatlarına da yansıdı. New York Fed Başkanı John Williams, Fed'in bir noktada faiz indirimine gideceğini ancak şimdilik para politikasının "iyi bir yerde" olduğunu belirtti. Boston Fed Başkanı Susan Collins, dezenflasyonda bu yıl ilerleme sağlanamadığına işaret ederek, enflasyonda son dönemde yaşanan yukarı yönlü sürprizlerin, enflasyonun sürdürülebilir şekilde yüzde 2'ye indiğine dair daha fazla güven kazanana kadar politika faizini mevcut seviyesinde tutmanın muhtemel olduğunu gösterdiğini ifade etti. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly ise enflasyon görünümüne ilişkin belirsizliklerin arttığını vurgulayarak, para politikasının kısıtlayıcı olduğunu ancak enflasyonu düşürmenin daha fazla zaman alabileceğini söyledi. Makroekonomik veri tarafında ise ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 4 Mayıs ile biten haftada 231 bin kişiyle geçen yıl ağustos ayından bu yana en yüksek seviyesini gördü. Analistler, iş gücü piyasasındaki soğuma sinyallerinin devam etmesinin Fed'in bu sene faiz indirimi yapabileceğine dair beklentileri güçlendirdiğini dile getirdi. Buna göre, para piyasalarındaki Fed’in eylülde faiz indirimine gitme ihtimali yüzde 61'le fiyatlanırken, gelecek hafta açıklanacak enflasyon verilerinin varlık fiyatları üzerinde etkili olması bekleniyor. ABD'de enflasyona ilişkin verilerin yıl başından bu yana karışık sinyaller verdiğini hatırlatan analistler, bu sebeple çarşamba günkü verilerin öneminin daha da öne çıktığını ifade etti. Analistler, gelecek hafta açıklanacak verilerden alınacak sinyallerin Fed'in para politikası üzerinde etkili olabileceğini kaydederek, Fed yetkililerinin halihazırda temkinli duruşunun piyasaları tedirgin ettiğini bildirdi. Fed Başkanı Powell'ın salı günü yapacağı açıklamalara da dikkati çeken analistler, Powell'ın sözle yönlendirmelerinde gelecek dönem para politikasına ilişkin ipucu aranacağını kaydetti. Söz konusu gelişmelerle hafta içi ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yatay seyrederken haftayı yüzde 4,51'den tamamladı. Dolar endeksi, hafta içi yüzde 0,2 yükselişle 105,3'e çıktı. Fed'in faiz indirimine eylülde başlayacağına ilişkin fiyatlamaların güçlenmesiyle, altının ons fiyatı haftayı yüzde 2,5 artışla 2 bin 361 dolardan tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı, yüzde 0,2 azalışla 82,5 dolara geriledi. NEW YORK BORSASI POZİTİF SEYRETTİ New York Borsası'nda, Fed'in faiz indirimlerine bu sene başlayacağına yönelik öngörülerin öne çıkmasıyla pozitif bir seyir izlendi. ABD'de açıklanan makroekonomik verilere göre, ülkede toptan stoklar martta yüzde 0,4 azalarak beklentiler dahilinde gerçekleşti. Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi, mayısta 67,4 ile altı ayın en düşük seviyesini kaydederken, ABD federal hükümetinin bütçe fazlası, nisanda geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 19 artışla 210 milyar dolara ulaştı. Öte yandan, bu hafta ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), Boeing'in 787 Dreamliner uçaklarına yönelik denetim süreçlerine ilişkin soruşturma başlattığını duyurdu. ABD merkezli ilaç şirketi Pfizer'ın, mide asidini azaltan ilacı Zantac'ın kanser riskini gizlediği iddiasıyla açılan 10 binden fazla davada anlaşmaya vardığı bildirildi. ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin gelecek günlerde Çin'den ithal edilen temiz enerji ürünlerine yönelik gümrük vergilerini artırmaya hazırlandığı bildirilirken, Çin menşeli elektrikli araçlara uygulanan verginin yaklaşık 4 katına çıkarılmasının beklendiği kaydedildi. Bu gelişmelerle New York Borsası'nda Nasdaq endeksi yüzde 1,14, S&P 500 endeksi yüzde 1,84, Dow Jones endeksi yüzde 2,16 artış kaydetti. Gelecek hafta salı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın açıklamaları, çarşamba Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), perşembe haftalık işsizlik maaşı başvuruları, sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı, cuma öncü göstergeler endeksi takip edilecek. AVRUPA BORSALARI HAFTAYI YÜKSELİŞLE TAMAMLADI Avrupa borsaları, geçe hafta pozitif seyretti. Analistler, bölgede açıklanan verilerin enflasyonla mücadelede açısından olumlu sinyaller vermeye devam ettiğini belirterek, Avrupa Merkez Bankasının (ECB) gelecek dönemde atacağı adımlara ilişkin banka yetkililerinin sözle yönlendirmelerinin de sürdüğünü bildirdi. Buna göre, ECB Yönetim Konseyi üyesi Pierre Wunsch, ECB'nin bu yıl faiz indirimlerine başlayacağını ancak enflasyonu da göz önünde bulundurması gerektiğini söyledi. ECB'nin nisan ayı para politikası toplantı tutanakları da ECB Yönetim Konseyi üyelerinin gelecek ayın başında ilk faiz indirimine zemin hazırladığını ortaya koydu. ECB tutanaklarında, "O zamana kadar elde edilen ek kanıtların ECB ekonomistlerinin mart projeksiyonlarında yer alan orta vadeli enflasyon görünümünü doğrulaması halinde, Yönetim Kurulu'nun haziran toplantısında para politikası kısıtlamalarını gevşetmeye başlayabilecek bir konumda olması makul görülmüştür." denildi. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ECB'nin gelecek ay faiz indirimlerine başlaması bekleniyor. Öte yandan, İngiltere Merkez Bankası (BoE), beklentiler dahilinde politika faizini yüzde 5,25 seviyesinde sabit bırakırken, bankadan yapılan açıklamada, manşet enflasyonun martta yıllık yüzde 3,2 olduğu ve yakın zamanda yüzde 2 hedefine gerilemesinin beklendiği kaydedildi. BoE Başkanı Andrew Bailey, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, enflasyondaki düşüşe rağmen henüz politika faizini indirebilecekleri bir noktada olmadıklarını belirterek, "Haziran ayındaki toplantımızdan önce iki kez enflasyon ve bir de iş gücü piyasası verisini değerlendireceğiz. Açık olayım, haziranda politika faizinde bir değişiklik ne ihtimal dışında ne de planlı." dedi. Makroekonomik veri tarafında ise Almanya ile Avro Bölgesi'nde hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri 50 seviyesinin üzerinde gerçekleşerek güçlü aktiviteye işaret ederken, Avro Bölgesi'nde ÜFE beklentilere paralel aylık eksi yüzde 0,4 oldu. Almanya’da fabrika siparişleri yüzde 0,4 azalışla beklentilerin altında gerçekleşirken, sanayi üretimi yüzde 0,4 azalışla beklentilerin üstünde seyretti. İngiltere 1. çeyrekte yüzde 0,6'yla beklentilerin üzerinde büyüme kaydetti. Bu gelişmelerle, bu hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 2,68, Almanya'da DAX endeksi yüzde 4,28, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 2,60, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 3,29 arttı. Gelecek hafta salı Almanya'da TÜFE ve ZEW ekonomik güven endeksi, çarşamba Avro Bölgesi'nde büyüme ve sanayi üretimi, cuma da TÜFE verileri takip edilecek. ASYA BORSALARINDA JAPONYA HARİÇ ALIŞ AĞIRLIKLI BİR SEYİR İZLENDİ Hafta içi Asya'da da pay piyasaları Japonya hariç pozitif seyretti. Japon yenindeki gelişmeler yatırımcıların odağında bulunmaya devam ederken, yetkililerin sözle yönlendirmeleri de yakından takip edildi. Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda, bankanın gelecek toplantılarda sürpriz şekilde faiz artırım kararı alabileceğini belirterek, Finans Bakanı Shunichi Suzuki hükümetin gerektiği takdirde bütün önlemleri almak için hazır olduğunu dile getirdi. Analistler, bankanın nisandaki toplantısına ilişkin tutanaklardan hareketle bankanın gittikçe daha da şahin bir politika benimseyebileceğini aktardı. Buna karşın, geçen hafta Japonya'da açıklanan verilere göre hane halkı harcamalarının üst üste 13. ayda da gerilediğinin altını çizen analistler, bu durumun Japon yenindeki değer kaybıyla mücadelede şahin adımlar atmaya hazırlanan bankanın politika alanını daralttığını ifade etti. Bu gelişmelerle, dolar/yen paritesi haftayı 1,82 artışla 155,76'dan tamamladı. Analistler, iki ülke arasındaki faiz farkının iki ülke para birimi arasındaki dengelemeyi zorlaştırdığını belirtti. Öte yandan, Çin'de, ihracat yüzde 1,5 ile beklentiler dahilinde, ithalat ise yüzde 8,4 ile öngörülerin üzerinde arttı. Deflasyon endişesinin zaman zaman etkili olduğu Çin'de açıklanan ithalat rakamlarının ülkede harcamaların yavaş da olsa artmaya başlamış olabileceğine işaret ettiğini vurgulayan analistler, Hong Kong'da yatırımı bulunan Çinli yatırımcıların temettü gelirlerinin vergiden muaf edilebileceğine yönelik haber akışının Hang Seng endeksindeki yükselişte önemli rol oynadığını bildirdi. Bu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,02 değer kaybederken, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,90, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 2,64, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,60 değer kazandı. Gelecek hafta perşembe Japonya'da büyüme ve sanayi üretimi, cuma Çin'de konut fiyatları, perakende satışlar, sanayi üretimi ve işsizlik oranı verileri takip edilecek. YURT İÇİ PİYASALAR ÖDEMELER DENGESİ VERİLERİNE ODAKLANDI Yurt içinde Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi ise haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 0,57 değer kaybederek 10.218,58 puandan tamamlarken, gördüğü en yüksek seviyeyi 10.38,25 puana taşıdı. Hafta içi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, yılın 2. Enflasyon Raporu'nu paylaştı. Toplantıda konuşan Karahan, 2024 yıl sonu enflasyon tahminini 2 puan yukarı güncelleyerek yüzde 38'e çektiklerini ve 2025 ve 2026 tahminlerini sırasıyla yüzde 14 ve yüzde 9 seviyesinde koruduklarını bildirdi. Enflasyonla mücadele kapsamında ne gerekirse yapacaklarını kaydeden Karahan, "Para politikası duruşumuz ve makro ihtiyati çerçeve, mevduat faizlerinin Türk lirasına geçişi destekleyecek seviyelerde kalmasını ve tasarrufların artmasını sağlayacaktır." ifadelerini kullandı. Karahan, swap hariç net rezervlerde iyileşmenin devam ettiğini aktararak, "Son 2 haftada 18 milyar dolarlık bir ek iyileşme görmekteyiz. Böylece, ilgili dönemde swap hariç net rezervler toplam 34 milyar dolar artmıştır." şeklinde konuştu. TCMB tarafından açılanan haftalık menkul kıymet istatistiklerine göre yurt dışında yerleşik kişiler, 3 Mayıs haftasında 761,1 milyon dolarlık Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) alırken, yabancıların DİBS stoku 24 Aralık 2021'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Söz konusu gelişmeler Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk priminde iyileşmenin devam etmesini sağlarken, hafta içi Türkiye'nin CDS'i, Şubat 2020'den bu yana ilk defa 273,75 baz puana geriledi. Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,03 üstünde 32,3441'den tamamladı. Ödemeler Dengesi Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının mart ayında 3 milyar 837 milyon dolar açık verdiğini tahmin etti. Ekonomistler, cari işlemler açığının 2024 yılında ise 27 milyar 344 milyon dolar olarak gerçekleşeceğini öngördü. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.400 ve 10.500 seviyelerinin direnç, 10.200 ve 10.000 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Gelecek hafta pazartesi ödemeler dengesi ve perakende satışlar, çarşamba bütçe dengesi, perşembe haftalık para ve banka istatistikleri, cuma konut satışları ve piyasa katılımcıları anketi verileri takip edilecek.

Küresel piyasalar haftayı rekor seviyede sonlandırdı Haber

Küresel piyasalar haftayı rekor seviyede sonlandırdı

Hafta boyunca dünya genelinde önemli merkez bankalarının faiz kararları gündemin odağında oldu. Bazı merkez bankaları politika faizini beklentiler doğrultusunda sabit bırakırken, bazıları ise "sürpriz" kararlar aldı. ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek 23 yılın en yüksek seviyesi yüzde 5,25-5,50 aralığında bırakırken, bankanın projeksiyonunda senenin geri kalanında 3 faiz indirimi yapabileceğine yönelik tahminini koruması, pay piyasalarında risk iştahını destekleyen ana etken oldu. Fed Başkanı Jerome Powell da faiz kararı sonrası düzenlediği basın toplantısında, mevcut sıkılaştırma döngüsünde Fed'in politika faizinin muhtemelen zirvede olduğuna işaret ederek, ekonominin genel olarak beklendiği gibi seyretmesi halinde bu yılın bir noktasında faiz indirimine başlamanın muhtemelen uygun olacağını öngördüklerini yineledi. Bu gelişmelerle artan risk iştahı, New York borsasında haftalık bazda rekor kapanışa neden olurken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi de yaklaşık 8 baz puan gerileyerek haftayı yüzde 4,20'den tamamladı. Öte yandan, Fed'in faizi sabit bırakmasının ardından sert düşen dolar endeksi, İsviçre Merkez Bankasının (SNB) "sürpriz" faiz indirimine gitmesinin ardından, Fed'in diğer büyük merkez bankalarından daha geç faiz indirimlerine başlayabileceği endişesiyle yükselişe geçti. Böylece dolar endeksi haftayı yüzde 0,9 artışla 104,4 seviyesinden kapattı. Fed'in yıl sonuna kadar 3 faiz indirimi yapabileceğine dair tahminini koruması, altının ons fiyatının 2 bin 222,8 dolarla zirve tazelemesine yol açarken, SNB'nin faiz indiriminin ardından güçlenen dolar talebi altın fiyatını aşağı yönlü baskıladı. Altının ons fiyatı, haftayı yüzde 0,2 artışla 2 bin 160 dolardan tamamladı. Para piyasalarında, Fed'in ilk faiz indirimine gitme ihtimali mayıs toplantısında yüzde 13 ve haziran toplantısında yüzde 75 ile fiyatlanıyor. Analistler, gelecek hafta ABD'de açıklanacak büyüme verilerinin bu fiyatlamalar üzerinde değişikliğe sebep olabileceğini belirterek, ülkede Gayri Safi Yurt içi Hasılanın (GSYH) 4. çeyrekte yüzde 3,2 artmasının beklendiğini ifade etti. Öte yandan, jeopolitik riskler petrol fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ederken, hafta başında Ukrayna'nın Rusya'nın petrol rafinerilerine düzenlediği saldırılar, Brent petrolün varil fiyatının 87,1 dolara kadar çıkmasına yol açtı. Böylece Ekim 2023'ten bu yana en yüksek seviyesini test eden Brent petrolün varil fiyatı, hafta içinde arz endişelerinin hafiflemesi ve doların yeniden değer kazanmasının da etkisiyle haftayı yüzde 0,2 artışla 85 dolardan tamamladı. NEW YORK BORSASI REKOR TAZELEDİ New York borsasında öne çıkan endeksler, en güçlü haftalık kapanışlarını gerçekleştirirken, aynı zamanda zirve seviyelerini de yeniledi. ABD ekonomisinin "yumuşak iniş" yapabileceği ve beklentilerden güçlü gelen ülke enflasyonuna karşın Fed'in yıl sonuna kadar 3 faiz indirimi yapabileceği tahminini korumasıyla artan risk iştahı, ABD pay piyasalarında etkili oldu. Geçen hafta ABD'de açıklanan veriler, ülkede ekonomik aktivitenin güçlü kaldığına işaret etmeyi sürdürüyor. ABD'de yapımına başlanan yeni konut sayısı, şubatta yüzde 10,7 artışla 1 milyon 521 bine çıkarak piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Ülkede verilen inşaat izni sayısı da şubatta aylık bazda yüzde 1,9 artarak 1 milyon 518 bine yükseldi. İmalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), martta aylık 0,3 puan artarak 52,5 ile 21 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşen endeks, imalat sektöründeki genişlemeye işaret etti. ABD'de hizmet sektörü PMI ise martta geçen aya göre 0,6 puan azalışla 51,7 değerine indi. Ülkede Philadelphia Fed İmalat Endeksi, martta 3,2'ye gerilemesine rağmen art arda ikinci ayda pozitif değer alarak sektörde genişlemenin sürdüğünü gösterdi. ABD'de cari işlemler açığı ise geçen yıl yüzde 15,7 azalışla 818,8 milyar dolara geriledi. ABD'de ikinci el konut satışları, şubatta yüzde 9,5 artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, son bir yılın en yüksek artışı kaydedildi. Öte yandan, yapay zeka ve teknoloji alanındaki gelişmeler de piyasaların yönü üzerinde etkili olmayı sürdürürken, ABD'li çip üreticisi Nvidia, geçen hafta "Blackwell" adlı yeni nesil çip mimarisiyle yeni yapay zeka çipini tanıttı. Şirketin GPU Teknoloji Konferansı'nda (GTC) Nvidia Üst Yöneticisi (CEO) Jensen Huang ile Mali İşler Direktörü (CFO) Colette Kress, yatırımcıların sorularını yanıtladı. Kress, şirketin yeni yapay zeka çipinin yıl sonunda piyasaya çıkacağını düşündüğünü dile getirdi. Huang da yaklaşık 250 milyar dolarlık veri merkezi pazarının peşinde olduklarını ifade etti. Şirketin hisse fiyatı, haftayı yaklaşık yüzde 7,3 artışla 942,9 dolardan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Bu gelişmelerle New York borsasında Nasdaq endeksi yüzde 2,9 artışla 16.429 puandan, S&P 500 endeksi yüzde 2,3 yükselişle 5.234 puandan ve Dow Jones endeksi yüzde 2 değer kazancıyla 39.476 puandan haftayı tamamladı. Endeksler böylece tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışlarını gerçekleştirirken, aynı zamanda da yeni zirvelerini test etmiş oldu. 25 Mart ile başlayan haftada, pazartesi yeni konut satışları, salı dayanıklı mal siparişleri ve CB tüketici güven endeksi, perşembe büyüme ve Michigan Tüketici Güven Endeksi, cuma kişisel gelir ve harcamalar takip edilecek. ALMANYA'DA DAX 40 ENDEKSİNDEN TARİHİ KAPANIŞ Avrupa pay piyasalarında, geçen hafta Almanya'da DAX 40 endeksi tarihinin en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirirken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi son bir yılın ve İtalya'da MIB 30 endeksi de Mayıs 2008'den bu yana en iyi haftalık kapanış seviyesini kaydetti. Geçen hafta, bölge merkez bankalarının faiz kararları yatırımcıların odağında bulunurken, İngiltere Merkez Bankası (BoE), politika faizini beklentilere paralel şekilde yüzde 5,25'te sabit tuttu. Bankadan yapılan açıklamada, Para Politikası Kurulunun geçen sonbahardan beri, enflasyonun yüzde 2 hedefinin üzerinde yerleşik hale gelme riski ortadan kalkana kadar, para politikasının uzun süre boyunca kısıtlayıcı olması gerektiği kanısına vardığı aktarıldı. BoE Başkanı Andrew Bailey, karara ilişkin değerlendirmesinde, "Henüz faizi indirebilecek bir noktada değiliz ama işler doğru yönde ilerliyor." ifadesini kullandı. SNB'nin ise beklenmeyen şekilde politika faizini 25 baz puan düşürerek yüzde 1,50'ye indirmesi piyasalarda oynaklığın artmasına neden oldu. Beklentiler bankanın politika faizini yüzde 1,75 seviyesinde sabit tutacağı yönündeydi. Böylece sürpriz faiz indirimi, SNB'nin 9 yılda yaptığı ilk faiz indirimi oldu. SNB, Covid-19 salgını sonrası enflasyonist baskıya karşı koymak için parasal sıkılaştırmalara giden gelişmiş ülkelerde faizleri düşüren ilk merkez bankası olurken, bankadan yapılan açıklamada, iş gücü piyasasındaki zayıflamanın gelecek dönemde daha da hızlanabileceği vurgulandı. Bu kararın ardından yüzde 1,6 artışla haftayı 0,8974 seviyesinden tamamlayan dolar/İsviçre frangı paritesi, böylece Kasım 2023'ten bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Öte yandan, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, ECB'nin muhtemelen Haziran 2024'te ilk faiz indirimine karar vermek için yeterli güvenceye sahip olacağını aktararak, "İlk faiz indiriminden sonra faizlerin izleyeceği yolu önceden taahhüt edemiyoruz." dedi. Analistler, haftaya takip edilecek yoğun veri gündeminin pay piyasalarında oynaklığı artırabileceğini belirterek, merkez bankaları yetkililerinin sözle yönlendirmelerinin de yatırımcıların odağında bulunduğunu söyledi. Ukrayna-Rusya Savaşı'na ilişkin gelişmeler yakından takip edilirken, Rusya Devlet Başkanlığı seçimini, sandık çıkış anketine göre oyların yüzde 87,8'ini alan Vladimir Putin kazandı. Bu gelişmelerle Almanya'da geçen haftayı DAX 40 endeksi yüzde 1,5 artışla 18.206 puandan tamamlayarak, tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. İngiltere'de FTSE 100 endeksi de yüzde 2,6 değer kazancıyla 7.931 puanla yaklaşık son 1 yılın en güçlü haftalık kapanışını gerçekleştirirken, İtalya'da MIB 30 endeksi, yüzde 1,2 primle 34.344 puandan haftayı tamamlayıp Mayıs 2008'den bu yana en yüksek kapanışını yaptı. Fransa'da CAC 40 endeksi ise yüzde 0,2 azalış kaydetti. Gelecek hafta, çarşamba günü Avro Bölgesi'nde tüketici ve ekonomik güven endeksi, perşembe İngiltere'de büyüme ve Almanya'da işsizlik oranı verileri yatırımcıların odağına yerleşti. BOJ, 17 YIL SONRA NEGATİF FAİZ POLİTİKASINI SONLANDIRDI Asya pay piyasalarında geçen hafta karışık seyir hakim olurken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi Japonya Merkez Bankasının (BoJ) negatif faiz politikasına son verdiği haftayı rekorla kapattı. BoJ, geçen hafta büyük şirketlerdeki önemli ücret artışlarının ardından 17 yıl sonra ilk kez faiz artırarak, 2016'da başladığı negatif faiz politikasına son verdi. Böylece BoJ, dünyanın önde gelen merkez bankaları arasında negatif faiz politikasını terk eden son banka oldu. Banka, kısa vadeli faiz oranlarının yüzde eksi 0,1'den yüzde 0 ila yüzde 0,1 aralığına yükseltirken, 10 yıllık Japon devlet tahvillerine ilişkin getiri eğrisi kontrolünü de sona erdirdi. BoJ, tahvil alımlarını sürdüreceğini, şirket tahvili ve benzeri varlıklarda alımların ise 1 yıl içinde sona ereceğini duyurdu. Japonya'da 33 yılın en yüksek seviyesindeki ücret artışları, BoJ'a negatif faiz politikasını sonlandırmak için hareket alanı sağlayacağına yönelik beklentileri artırmıştı. Ülkede enflasyonun ocakta yıllık yüzde 2,2'ye çıkması da bankanın ultra gevşek para politikasına son verebileceğine ilişkin görüşlerin artmasına neden olmuştu. Öte yandan, Japonya'da geçen hafta açıklanan verilere göre, ocakta sanayi üretimi yüzde 7,5 ve kapasite kullanımı yüzde 0,1 geriledi. Ülkede dış ticaret açığı 379,4 milyar yen olurken, imalat sanayi PMI 48,2'ye, hizmet sektörü PMI 54,9'a çıktı. Çin tarafında ise Çin Merkez Bankası (PBoC) hafta içinde kısa dönemli kredi faizlerini yüzde 3,45'te sabit bıraktı. Öte yandan, dolar/yen paritesinin haftayı yüzde 1,6 artışla 151,4 seviyesinden tamamlayarak zirvesine yakın seyretmesi dikkati çekti. Analistler, gelecek hafta özellikle Japonya'da açıklanacak makroekonomik verilerin pay piyasalarında oynaklığı artırabileceğini ifade etti. Bu gelişmelerin ardından Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 5,6 artışla 40.888 puandan haftayı tamamlayarak tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Güney Kore'de Kospi endeksi de yüzde 3,1 değer kazancıyla 2.749 puana çıkarak, Ocak 2022'den bu yana en yüksek haftalık kapanışını yaptı. Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,3 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 azalış kaydetti. 25 Mart ile başlayan haftada salı günü Çin'de sanayi karları, cuma günü Japonya'da Tokyo TÜFE, işsizlik oranı, perakende satışlar ve sanayi üretimi verileri takip edilecek. TCMB'DEN SÜRPRİZ FAİZ ARTIRIM KARARI Yurt içinde Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 3,20 değer kazancıyla 9.111,50 puandan tamamlarken, bu yükselişte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) 500 baz puanlık faiz artırımının ardından bankacılık sektörlerindeki alışlar etkili oldu. TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 500 baz puan artırarak yüzde 45'ten 50'ye çıkardı. PPK karar metninde, "Kurul, ayrıca operasyonel çerçevede değişikliğe giderek Merkez Bankası gecelik vadede borçlanma ve borç verme oranlarının bir hafta vadeli repo ihale faiz oranına kıyasla -/+ 300 baz puanlık bir marj ile belirlenmesine karar vermiştir." ifadesi kullanılmıştı. Dünkü faiz kararı öncesi gecelik vadede borçlanma ve borç verme oranları, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranına kıyasla -/+ 150 baz puanlık bir marjla belirleniyordu. Uzmanlar ve yabancı yatırım kuruluşları, TCMB'nin aldığı "sürpriz" faiz kararı ve PPK metninin, bankanın enflasyonla mücadelede ne kadar ciddi ve kararlı olduğunu gösterdiğini vurguladı. ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs, Türkiye'ye ilişkin raporunda, "TCMB'nin söz konusu faiz kararının, bankanın fiyat istikrarını sağlamaya dair kararlılığı ve geleneksel politikalara bütünüyle geçişe yönelik güvenilirliğini artırabileceğini düşünüyoruz. Faiz artırımının yerel seçimlere iki haftadan az bir süre kala yapılması sinyal etkisini daha da güçlendirdi." değerlendirmesinde bulundu. TCMB'nin anketinde yıl sonu enflasyon beklentisinde görülen artışın büyük ölçüde geriye dönük bakışı yansıttığı belirtilen raporda, "Enflasyon beklentilerinin yükselmediğini düşünüyoruz. Söz konusu kararın yeni bir sıkılaşma döngüsünün başlangıcı olduğunu düşünmüyoruz. Bu adım, TL'de değer kaybı beklentilerinin önüne geçebilmek ve enflasyon beklentilerini düşürmek amacıyla atıldı." ifadeleri kullanıldı. Merkezi İngiltere'de bulunan çok uluslu yatırım bankası HSBC de müşterilerine gönderdiği raporda, TCMB'nin beklenmeyen faiz artırım kararıyla ilgili, "Yaklaşan seçimlere rağmen para politikasının kararlılıkla sıkılaştırılması cesaret verici ve olumlu." değerlendirmesinde bulunuldu. Alman bankası Deutsche Bank da Türkiye ile ilgili yayımladığı raporda, yaklaşık 10 gün önce uzun TL carry trade pozisyonlarını karla kapattıklarını anımsatarak, TCMB'nin dünkü faiz kararının ardından yeniden TL'de uzun pozisyon almaya ilişkin güvenli hissettiklerini aktardı. Yapılan son faiz artışının rezervler üzerindeki baskıları gevşeteceği öngörülen raporda, Türkiye'nin dezenflasyon hedeflerinin gitgide daha gerçekçi göründüğünün altı çizildi. Bu gelişmelerin ardından dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,3 altında 32,0219'dan tamamladı. Böylece dolar kuru, Ağustos 2023'ten bu yana ilk kez haftalık bazda negatif kapanış gerçekleştirmiş oldu. Gelecek hafta, perşembe PPK toplantı özeti, ekonomik güven endeksi ile haftalık para ve banka istatistikleri, cuma günü de dış ticaret dengesi verileri takip edilecek. Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.300 ve 9.450 seviyelerinin direnç konumda olduğunu, 9.000 ve 8.900 puanın ise destek olarak öne çıktığını kaydetti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.