#Avrupa Birliği

Herkes Duysun - Avrupa Birliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Avrupa Birliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Haber

Borrell'den AB ülkelerine UCM'nin emrine uymazlarsa uluslararası hukuku çiğneyecekleri uyarısı

Borrell, İtalya'da düzenlenen görevinin sonuna gelmesi nedeniyle katıldığı son G7 toplantısının girişinde basına açıklamalarda bulundu. Birçok AB üyesi ülkenin UCM'nin Netanyahu hakkındaki tutuklama emriyle ilgili rahatsızlıklarını bildirmelerine değinen Borrell, "ABD'nin tamamen farklı bir konumda olduğunu biliyorsunuz, çünkü ABD Roma Statüsü'nün imzacısı değil. Tamam, ABD imzalamadı. Ancak AB'nin tüm üye ülkeleri imzacı. Bu seçim yapabileceğiniz bir şey değil. Mahkeme Putin'e karşı çıktığında alkışlayıp Netanyahu'ya karşı çıktığında sessiz kalamazsınız. Bu, çok fazla eleştirildiğimiz 'çifte standart' konusunun tipik bir örneğidir." diye konuştu. Borrell, "AB üyesi ülkelerden uluslararası hukuka dair yükümlülüklerini yerine getirmelerini istedim. İster beğenin ister beğenmeyin, UCM herhangi bir ulusal mahkeme kadar güçlü bir mahkemedir ve Avrupalılar UCM'yi desteklemezlerse, o zaman adalet için hiçbir umut kalmayacaktır." değerlendirmesini yaptı. Bir soru üzerine Borrell, şunları kaydetti: "Sanırım UCM'nin bir mahkeme olduğunu ve tutuklama emrinin uygulanması gerektiğini, eğer biri bunu yapmazsa bunun uluslararası hukuku ihlal etmek olacağını açıkça ifade ettim. Bu, uluslararası hukuku ihlal etmektir." Macaristan, Avusturya, Çekya ve Almanya başta olmak üzere bazı ülkeler karardan memnuniyetsizliklerini bildirmiş ve buna uymayabilecekleri yönünde açıklamalar yapmıştı.

Haber

AB Yüksek Temsilcisi Borrell'den İsrail'e "Lübnan" çıkışı: "Savaşı durdurun, insanları öldürmeyi bırakın"

Borrell görev süresinin sonuna gelmesi nedeniyle katıldığı son G7 toplantısının girişinde basına açıklamalarda bulundu. Lübnan ziyaretini henüz tamamladığını belirten Borrell, sahadaki duruma ilişkin ilk elden bilgi aldığını söyledi. Borrell, "ABD ve Fransa'nın arabuluculuk yaptığı ateşkes anlaşmasının yapılmaması için hiçbir bahane olamaz." dedi. Öneride İsrail'in tüm güvenlik endişelerine yanıt verildiğini ifade eden Borrell, "Ateşkesi uygulamamak için hiçbir bahane yok. Aksi takdirde Lübnan dağılacak." diye konuştu. Borrell, Lübnan'da yaklaşık 4 bin sivil mağdurun bulunduğunu, yüz bin evin yıkıldığını, Lübnan'ın güneyinin tümüyle yok edildiğini dile getirdi. AB Yüksek Temsilcisi, şunları kaydetti: "Bugün ateşkes önerisini onaylamak için İsrail'e baskı yapalım. İsrail hükümetinin aşırılıkçı bakanlarından, savaşa devam etmeye, bombalamaya devam etmeye istekli sesler duydum. Her gece, Beyrut şiddetli bir şekilde bombalanıyor. O halde bugün (Binyamin) Netanyahu hükümetinin, ABD ve Fransa tarafından önerilen ateşkes anlaşmasını onaylayacağını umalım. Artık bahane yok, ek talep yok. Savaşı durdurun, insanları öldürmeyi bırakın. Barış hakkında düşünmeye başlayalım." İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, ABD ve Fransa arabuluculuğunda yapılması için çaba gösterilen ateşkes anlaşmasıyla ilgili dün yaptığı açıklamada "Anlaşma yok (Lübnan'da), eğer imzalanırsa da imzalı bir kağıttan daha büyük bir değere sahip olmayacak. Hizbullah'ı parçaladık ve parçalamaya devam edeceğiz." ifadelerini kullanmıştı. ABD Dışişleri Bakanlığı ise İsrail ile Lübnan arasında ateşkes anlaşması sağlamaya "yakın" olduklarını ancak henüz kesinleşmediğini duyurmuştu.

Haber

G7 Dışişleri Bakanları, Orta Doğu ve Rusya-Ukrayna Savaşı gündemiyle İtalya'da toplandı

ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Kanada ve Japonya'dan oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları ve Avrupa Birliği (AB) Yüksek Temsilcisi, dönem başkanı İtalya'nın ev sahipliğinde, uluslararası gündemdeki konuları görüşmek üzere, başkent Roma'ya 90 kilometre mesafedeki Anagni ve Fiuggi kasabalarındaki oturumlarda buluştu. G7 Dışişleri Bakanları toplantısı, ev sahibi İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani'nin konuklarını karşılaması ve ardından "aile fotoğrafı"nın çekilmesiyle başladı. İtalya Dışişleri Bakanlığının açıkladığı programa göre, bakanlar ilk günkü oturumlarında Orta Doğu'daki krizleri ele alacak. Bakanların, Gazze'de ateşkes ve insani yardımların erişimi, İsrailli esirlerin serbest bırakılması, Lübnan'da düşmanlıkların sona erdirilmesi, İsrail ile İran arasındaki gerginlik ve Kızıldeniz'deki durumu görüşecekleri belirtildi. G7 Dışişleri Bakanları ayrıca düzenlenecek özel oturumda, Arap ülkelerinin bakanlarıyla da bir araya gelecek. G7 Dışişleri Bakanları, bugün ve yarın sürecek toplantıların son gününde ise Rusya-Ukrayna Savaşı, Hint-Pasifik'teki durum ve diğer konuları görüşecek. Ukrayna'ya desteğin değerlendirileceği yarınki oturuma, Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha'nın da katılacağı belirtildi. Bakanlar toplantısının sonunda sonuç bildirgesinin yayımlanması bekleniyor. Bu arada, G7 için Anagni'ye gelişinde İtalyan Tg2 kanalına bir açıklama yapan ev sahibi İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tajani, Lübnan'da ateşkes ihtimaline ilişkin bir soruya, "Bana, İran biraz karşı gibi görünüyor ya da en azından süreyi uzatmak istiyor. Göreceğiz." yanıtını verdi. Diğer yandan, G7 toplantısı için geniş güvenlik önlemleri alınırken, Fiuggi ve Anagni kasabalarına 1500 kişilik takviye güvenlik gücünün kaydırıldığı bildirildi. G7 bakanları, dönem başkanı İtalya'nın ev sahipliğinde bu yıl ikinci kez bu ülkede bir araya gelmiş oldu. Bakanlar, daha önce 18-19 Nisan'da Capri Adası'nda görüşmüştü. G7 Dışişleri Bakanları bu yıl ayrıca iki de gayriresmi toplantıda bir araya gelmişti. Bakanlar, İtalya dönem başkanlığında ilk kez 17 Şubat'ta Münih Güvenlik Konferansı bünyesinde görüşmüş, ayrıca bir kere de New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu kapsamında gayriresmi toplantı yapmıştı.

Haber

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, savaşın başlamasının 1000. gününde Avrupa'ya seslendi

Zelenskiy, Brüksel'deki AP Genel Kurulu'nda Ukrayna-Rusya Savaşı'nın başlamasının 1000. günü dolayısıyla düzenlenen olağanüstü oturumda milletvekillerine hitap etti. Ukraynalı liderin hitabından önce söz alan AP Başkanı Roberta Metsola, 1000 gündür Rusya'ya karşı savaşan Ukrayna ve halkını "cesaretleri" nedeniyle kutlayarak "Ne kadar sürerse sürsün özgürlüğe kadar, gerçek barışa kadar Ukrayna'nın yanında durmaya devam edeceğiz." dedi. AP'ye savaşın başlangıcından bu yana ülkesine verdiği destek için teşekkür eden Zelenskiy, "Tüm Avrupa, Amerika ve dünyanın dört bir yanındaki ortaklarımızla birlikte, sadece Putin'in Ukrayna'yı ele geçirmesini engellemeyi değil, aynı zamanda tüm Avrupa uluslarının özgürlüğünü savunmayı da başardık." diye konuştu. Kuzey Kore'nin savaşa dahil olmasına işaret eden Zelenskiy, "Putin, Kuzey Kore lideri Kim (Jong-un) yanında olsa bile Avrupa'nın birleşik gücünden daha küçüktür. Bunu unutmamanızı ve Avrupa'nın ne kadar çok şey başarabileceğini unutmamanızı tavsiye ediyorum." dedi. Rusya'nın 11 bin Kuzey Kore askerini Ukrayna'nın sınırına yerleştirdiğini söyleyen Zelenskiy, "Bu sayı, bazı Avrupalı liderler Ukrayna'nın zararına bazı seçimler ya da benzeri şeyler düşünürken 100 bine çıkabilir. Putin bu savaşı kazanmaya odaklanmış durumda. Kendi başına durmayacaktır." uyarısında bulundu. Zelenskiy savaşın sona ermesi için sunduğu Barış Formülü'ne Avrupalı ortaklardan gelen desteğe rağmen Putin'in karşı çıktığını anımsatarak "Rusya'yı buna zorlamalıyız. Rusya'dan gelen her darbeye ve her tehdide daha fazla yaptırımlarla karşılık verilmelidir." ifadesini kullandı. ORBAN'IN SİYASİ GRUBUNDAN "ATEŞKES" ÇAĞRISI Oturumda söz alan merkez sağ ve liberal siyasi grup temsilcileri AB'nin Ukrayna'ya desteğini yinelerken, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın öncülüğünde kurulan aşırı sağcı "Avrupa'nın Vatanseverleri" grubunun "ateşkes" çağrısı yapması dikkati çekti. Konuşmasına Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasını kınadığını ve Ukrayna'nın kendini savunma hakkı ile toprak bütünlüğü ve egemenliğini savunduklarını bildirerek başlayan Kinga Gal, 1000 gündür savaşın yol açtığı "insanlık trajedisinin" sona ermesi için ateşkes ve barış müzakerelerine başlanması çağrısı yaptı. Gal, "Çatışmanın tırmanması ciddi sonuçlar doğuracaktır. Bu nedenle Ukrayna'ya silah sevkiyatına katılmıyoruz ve tırmanmaya yol açacak önerilere karşı çıkıyoruz. Bugün Ukrayna'ya yönelik AB stratejisinin beklentileri karşılamadığı ve savaşa bir son vermediği gerçeğiyle yüzleşmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Haber

AB Yüksek Temsilcisi Borrell’den “İsrail hükümetine baskı” vurgusu

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, “Gazze Şeridi'nde yaşanan insan hakları ihlalleri nedeniyle İsrail ile siyasi diyaloğun askıya alınmasına” ilişkin açıklamalarına devam ediyor. Borrell, AB Dış İlişkiler Konseyi öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. AB'nin Gazze savaşındaki tutumunu gerekçe göstererek, blok üyelerine İsrail ile siyasi diyaloğa ara vermelerini önereceğini doğrulayan Borrell, “Birçok insan Gazze'deki savaşı durdurmaya çalıştı... Bu henüz gerçekleşmedi. Ve ben bunun gerçekleşmesi için bir umut görmüyorum. Bu nedenle İsrail hükümetine ve tabii ki Hamas tarafına baskı yapmalıyız” dedi. Öte yandan Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp ise, AB'nin İsrail ile diyaloğunu sürdürmesi gerektiğini belirterek, “Hollanda'nın görüşüne göre bu kapı açık tutulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Haber

AB Yüksek Temsilcisi Borrell'den “İsrail ile ilişkiler askıya alınsın” önerisi

İngiliz haber ajansı Reuters'ın diplomatlara dayandırdığı haberine göre AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, önümüzdeki pazartesi günü yapılacak toplantı öncesinde AB ülkelerinin dışişleri bakanlarına birer mektup gönderdi. Habere göre Borrell mektupta, Gazze'de uluslararası insancıl hukukun ihlal edildiğine yönelik ciddi endişeler olduğunu belirterek, “Şimdiye kadar bu endişeler İsrail tarafından yeterince ele alınmadı” ifadelerini kullandı. Borrell, "Bu değerlendirmeler ışığında AB'nin İsrail ile siyasi diyaloğu askıya almak için insan hakları maddesini devreye sokması yönünde bir teklif sunacağım” ifadelerine yer verdi. Bir diplomat, Borrell'in önerisinin İsrail'in savaştaki eylemlerine ilişkin güçlü bir endişe mesajı vermeyi amaçladığını belirtti. AB'nin İsrail ile ilişkileri askıya alabilmesi için 27 üye ülkenin tamamının onayı gerekiyor.

Haber

AB yönetiminden Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesinde "Trump'la birlikte çalışma" mesajı

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de düzenlenen AST zirvelerinin 5'incisinin girişinde yaptığı konuşmada, "Burada olmaktan çok memnunum. Tüm Avrupalı liderlerle ortak konuları masaya yatırmak için önemli bir fırsat." dedi. Sözlerine ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ı bir kez daha tebrik etmek istediğini belirterek devam eden von der Leyen, "Transatlantik bağı güçlendirmek için onunla tekrar çalışmayı dört gözle bekliyorum." diye konuştu. Von der Leyen, "Bence önemli olan, ortak çıkarlarımızın ne olduğunu birlikte analiz etmemiz ve bunun için çalışmamız." değerlendirmesini yaptı. AST zirvesinde ele alınacaklar arasında AB için öncelikli olanların rekabetçiliği, dijitalleşmeyi ve karbonsuz bir ekonomiye ulaşma üzerine yapılacak tartışmalar olduğunu belirten von der Leyen, Almanya'daki hükümet kriziyle ilgili yorum yapmaktan kaçındı. AB KONSEYİ BAŞKANI CHARLES MİCHEL DE AST'NİN ARKA PLANINA DEĞİNEREK ŞUNLARI KAYDETTİ: "Bu yeni platformu başlatmaya karar verdiğimizde, Avrupa kıtası içindeki küresel diyaloğu güçlendirmeye ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu hatırlıyorum. Çünkü bir kıtayı paylaşıyoruz ve aynı hedefleri, aynı amaçları paylaşıyoruz. Daha fazla barış, daha fazla istikrar, daha fazla güvenlik istiyoruz." Michel, gündemin önemli maddelerinden birinin ABD seçimlerinin sonuçları olduğuna değinerek "Bu kesinlikle açık ki, ABD ile transatlantik hatları derinleştirmek istiyoruz. Ancak istikrarlı ve daha müreffeh bir AB için bir planımız var. Bu plana 'stratejik gündem' diyoruz ve bunu uygulamamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Haber

AB ülkeleri, yeni yöneticilerini seçmek için bir araya geldi

Avrupa Birliği'ne (AB) üye 27 ülkenin lideri, Brüksel'de Birliğin en üst yönetici pozisyonları olan AB Konseyi, AB Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu (AP) başkanlıkları ile AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliğine uygun gördükleri isimleri müzakere etmek üzere Belçika'nın başkenti Brüksel'de toplandı. Gayri resmi nitelikte liderleri akşam yemeği masasında buluşturan zirvenin sonunda resmi bir karar açıklanmayacak. Karar, 27-28 Haziran'daki resmi zirvede duyurulacak. Ancak kulislerde en önemli 4 koltuğa kimlerin oturacağı konusunda şimdiden uzlaşıya varıldığı belirtiliyor. VON DER LEYEN, METSOLA, COSTA VE KALLAS Von der Leyen'in üyesi olduğu Avrupa Halk Partisi (EPP), 720 sandalyenin 189'unu elde ederek bir kez daha AP seçimini birinci tamamlamıştı. 27 liderden 13'ünün EPP'li olduğu ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Almanya Başbakanı Olaf Sholz'un da von der Leyen'e destek açıkladığı için AB Komisyonu Başkanlığını bir dönem daha Ursula von der Leyen'in alacağına kesin gözüyle bakılıyor. EPP'li Roberta Metsola'nın da bir dönem daha AP Başkanı olacağı tahmin ediliyor. AB'nin dış politika ve güvenlik şefi Josep Borrell'in yerine zikredilen isim ise kısa süre önce NATO Genel Sekreterliği için de istekli olduğunu açıklayan Estonya Başbakanı Kaja Kallas. Charles Michel'in yerine "AB liderlerine liderlik etmesi" için ise Portekiz'in eski Başbakanı Antonio Costa'nın adı geçiyor. AP'NİN DE ONAYI GEREKECEK AB'nin yürütme organı Komisyonun Başkanı, Komisyonun tüm üyeleri ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisinin, ilk defa 16 Temmuz'da toplanacak AP Genel Kurulu'nun onayını alması gerekiyor. Bu durum özellikle von der Leyen için risk teşkil ediyor. Zira EPP 189 sandalyeye sahip olsa da Alman siyasetçinin toplamda 361 oya ihtiyacı var. Bu nedenle von der Leyen'in 16 Temmuz'a kadar siyasi gruplar arasında ittifak çabalarına devam etmesi bekleniyor. Avrupa Parlamentosu seçimlerine aşırı sağ partilerin yükselişi damga vurmuştu. Sonuçlar Avrupa ülkelerinin iç siyasetinde sorgulamalara, kırılmalara ve tepkilere neden olmuştu. Seçimlerde Fransız aşırı sağının temsilcisi RN (Ulusal Birlik – Rassemblement National) yüzde 31,37 oranla birinci sırada yer alırken, Cumhurbaşkanı Macron’un partisi Yeniden Doğuş (Renaissance) ise oyların sadece yüzde 14,6’sını elde etmişti. İki parti arasındaki oy farkının bu denli fazla olması da Cumhurbaşkanı Macron’u Ulusal Meclis'i dağıtma kararını almaya itmişti.

Haber

Gürcistan Başbakanı Kobakhidze: AB'ye üyelik bizim için önceliktir

Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, başkent Tiflis'te "Avrupa Günü" vesilesiyle düzenlenen törende konuştu. Ülkesinin, Avrupa Birliği (AB) ile devam eden entegrasyon sürecine değinen Kobakhidze, "Elbette yolumuz, sadece Avrupa Birliği'nden geçiyor ve dış politikada ana önceliğimiz, Avrupa Birliği'ne üyeliktir." dedi. Kobakhidze, Gürcistan'ın, AB'nin değerlerinin daha da güçlendirilmesine ve kalkınmasına büyük katkı sağlayacağına inandığını vurgulayarak, "Elbette Gürcistan'ın Avrupa Birliği'ne üye olması için her şey yapılıyor." ifadesini kullandı. Gürcistan'ın, AB'ye aday ülkeler arasında demokrasi, hukukun üstünlüğü ve ekonomik kalkınma gibi konularda lider konumunda olduğunu söyleyen Kobakhidze, "Yakın gelecekte, en geç 2030'da, Gürcistan'ın kesinlikle Avrupa Birliği'ne üye olacağına inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu. AB-GÜRCİSTAN İLİŞKİLERİ Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra yeniden bağımsızlığına kavuşan Gürcistan, 1991-1992 döneminde Avrupa ülkeleri ile ilişkileri tekrar kurmaya başladı. AB ile Gürcistan arasında 1996'da Lüksemburg'da Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma, 1999'da yürürlüğe girdi. AB, 2017'de Gürcistan vatandaşlarına vize serbestisi hakkı tanıdı. Gürcistan, 2022'de AB'ye hızlı katılım başvurusu yaptı. AB, Gürcistan'a 2023'te "adaylık" statüsü verdi.