Bursa Haberleri - Son Dakika Bursa Haber Güncel Gelişmeler

İnegöl Belediyesinden akademik çalışmalara tam destek

İnegöl Belediyesi'nin şehrin merkezinde hayata geçirdiği Yeni Kent Meydanı ve Yaşam Alanı içerisinde oluşturulan Nöbetçi Kitaphanede bir yeniliğe daha imza atıldı. Kitaphane içerisinde İnegöl’ü konu alan akademik çalışmaların yer aldığı “Akademik Tezler Köşesi” ve İnegöl ile Bursa’ya dair çeşitli eserlerin bulunduğu “Bursa ve İnegöl Köşesi” bölümleri oluşturuldu. Bu bölümlerin tanıtılması adına bugün beraberindeki AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman ve AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Durmuş ile birlikte Nöbetçi Kitaphaneyi ziyaret eden Belediye Başkanı Alper Taban, yeni dönem Akademik Destek Programı kapsamında 750 bin TL bütçe ayrıldığını da açıkladı. 26 BİN 917 ÖĞRENCİ NÖBETÇİ KİTAPHANELERE ÜYE Kitaphanede konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Başkan Alper Taban, Nöbetçi Kitaphanelerin öğrenciler tarafından yoğun şekilde kullanıldığını da hatırlattı. Taban, “İnegöl Belediyesi Nöbetçi Kitaphanelerimizin hali hazırda toplam üye sayısı 26 bin 917. Kitaphanelerimizde bugüne kadarki toplam kullanıcı sayımız da 530 bin 508’e ulaştı. Bu merkezlerimizden verdiğimiz ödünç kitap sayısı ise 26 bin 101” dedi. ŞEHİRLE İLGİLİ YAYINLAR, TEZLER VE KİTAPLAR YER ALIYOR Yeni Kent Meydanı ve Yaşam Alanımız içerisinde bulunan Nöbetçi Kitaphanede bir İnegöl köşesi oluşturduklarını da hatırlatan Başkan Taban, şöyle devam etti: “İnegöl sahip olduğu özellikler ve değerleriyle geçmişten bu yana pek çok kitaba ilham olmuş bir şehir. Aynı zamanda farklı akademik çalışmalara da konu olmuş bir şehir. Ancak pek çok kişinin bu yayınlardan habersiz olabileceğini düşünerek, Yeni Kent Meydanı ve Yaşam Alanı içerisinde bulunan Nöbetçi Kitaphanemizde bu noktada özel bir alan oluşturduk. Akademik Tezler Köşesi ile Bursa ve İnegöl Köşesi isimli bu alanlarda, şehrimizle ilgili yayınlar ve yayınlanmış kitaplar yer alıyor. İstedik ki burada özellikle gençlerimiz şehirlerinin adı geçen edebi eserleri okusun, akademik çalışmaları incelesin, İnegöl’ü farklı bakış açılarıyla da görüp keşfedebilsin.” İNEGÖL İLE İLGİLİ HAZIRLANMIŞ 130 TEZ KİTAPHANEDE ÖĞRENCİLERİN KULLANIMINA SUNULDU “Akademik Tezler Köşesi hakkında bilgi vermek gerekirse; İnegöl ile ilgili 1984 yılından bu yana hazırlanmış 21 doktora ve 129 yüksek lisans tezi olmak üzere toplamda 150 ayrı tez çalışması yapılmıştır. Bu çalışmalardan 130’u Gençlik Merkezi ile Yeni Kent Meydanı ve Yaşam Alanı içerisinde bulunan Kitaphanelerimizde araştırmacılara sunulmuştur. 20 çalışma YÖK’te yayına kapalı olduğundan basım yapılamadı. Ben öncelikle şehrimizle ilgili çalışma yapan eser sahiplerini kutluyorum. Bunlar çok kıymetli. 130 çalışmayı farklı bölümler ve eğitim alanlarında 23 başlık altında topladık. Bunlar; Coğrafya, işletme, fen bilimleri, biyoloji, uluslararası ticaret, eğitim bilimleri, çocuk gelişimi, kamu yönetimi, sosyal bilimler, mimarlık, felsefe ve din bilimi, sanat tarihi, Türk müziği, jeoloji, psikoloji, sağlık bilimleri, el sanatları, grafik sanatları, lojistik, şehir ve bölge planlama, halk dansları, dil alanı ve gastronomi.” İNEGÖL İLE İLGİLİ TÜM KİTAPLAR BU BÖLÜMDE “Oluşturduğumuz kitaplığın bir bölümü bu tezlerimize, bir bölümü İnegöl konulu ve İnegöllü yazarların eserlerine, bir bölümü de Bursa kitapları olarak şekillendirilmiştir. Bursa ve İnegöl kitap köşemizde şehrimizle ilgili yazılmış eserler var. İçerisinde edebi eserlerden anı kitaplarına, biyografilerden tarih eserlerine çeşitli kitaplar bulunuyor. Bu köşemizde 14’ü süreli yayın olmak üzere 50 farklı kitap, toplam 122 eser yer alıyor. Bursa kitaplarının oluş nedeni, bu kaynakların bazılarında İnegöl’ün işlenmiş olması ve bir şekilde araştırmalarda karşılaştırma unsuru kaynakların yer almasının tamamlayıcı olmasıdır.” 2021 YILINDAN BU YANA 9 TEZ TAMAMLANDI “Bir yandan önceki yıllarda hazırlanmış akademik çalışmaları burada sergilerken, bir yandan da yeni çalışmalar için de teşvik edici olmaya gayret ediyoruz. Geçen dönem olduğu gibi bu dönem de bir akademik destek çalışmamız olacak. İnegöl Belediyesi olarak 2021 yılında başlattığımız Akademik Destek projemizin yeni dönem duyurusunu da burada yapmak istedik. Burada amacımız nedir? Öğrenci kardeşlerimiz hangi üniversitede olursa olsun konu başlığı İnegöl olmak kaydıyla, kendi branşına göre şehrimize dair araştırma yapsın. Burada akademik çalışma yapan öğrencilerimize çeşitli destekler vererek şehrimizle ilgili çalışma yapmaya teşvik edelim istedik. Elde edilen sonuç ve yapılan çalışma üzerinden de şehir olarak kazanımlar elde edelim. Bunu 2021 yılından bu yana başarıyla uyguladık. Devamının da gelmesini istiyoruz. İnegöl Belediyesi Akademik Destek Projesi kapsamında; 2021 Nisan ayından 2022 Nisan ayına kadar 18 başvuru alınmış, bunlardan 9 tanesi Jüri tarafından onaylanarak desteklenmiştir. Bugüne kadar 9 tez, makale ve bitirme ödevi tamamlamış, diğer başvurularda süreç devam etmektedir.” YENİ DÖNEM AKADEMİK DESTEK BAŞVURULARI BAŞLADI “Yeni dönem akademik destek başvurularıyla ilgili de Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarında eğitimleri devam eden, enstitülere kayıtlı olan, tez önerisi Enstitü Müdürlüğü Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmiş, lisansüstü öğrencilerine bilimsel çalışmalarında destek vermek amacıyla hazırlanmıştır. Başvurularda herhangi bir alan kısıtlaması bulunmamaktadır. Akademik destek programı 1 yıl süreyle, 15 Kasım 2024-14 Kasım 2025 tarihlerinde başvuruya açık olacaktır.” 50 ÖĞRENCİYE 750 BİN TL DESTEK İÇİN BÜTÇE OLUŞTURULDU “İnegöl Belediyesi Akademik Destek Çağrısı; 25 adet Yüksek lisans tez çalışması ve 25 adet Doktora tez çalışmasını kapsamaktadır. Toplamda 50 çalışmaya destek vereceğiz. Akademik destek programı kapsamında başvurusu onaylanan kişilere maddi ve maddi olmayan çeşitli destekler sağlanacaktır. Maddi destekler; Yüksek lisans tez çalışmaları için 10.000 TL, Doktora çalışmaları için 20.000 TL destek verilecektir. Maddi olmayan destekler; Konaklama desteği, İnegöl içi ulaşım desteği, İnegöl içi rehber desteği, İnegöl’e ait talep edilen düzeyde ve içerikte veri ve bilgi paylaşımı desteği. Toplamda 250 bin TL yüksek lisans tezi ve 500 bin TL doktora tezi olmak üzere akademik destekler için 750 bin TL bütçe oluşturmuş olduk. Maddi destek miktarlarının %50’si bilimsel çalışmaların devam ettiği dönemde, %50’si ise çalışmaların tamamlanıp bağlı olunan Enstitü Müdürlüğünce kabul edilmesinin ardından ödenecektir. Akademik destek süresi; yüksek lisans çalışmaları için 18 ay, doktora çalışmaları için ise 30 ayda tamamlanması gerekmektedir.” BAŞVURU BİLGİLERİ “Program kapsamında destek almak için başvuracak öğrenciler, başvuru belgelerini akademikdestek@inegol.bel.tr mail adresine WIP dosyası olarak göndermelidir. Destek almak isteyen öğrencilerin başvurusu Bilimsel Çalışmalar Destek Kurulu tarafından değerlendirilecektir. Değerlendirmeler 15 gün içerisinde başvuru sahibine mail ve telefon kanalıyla bildirilecektir. Bilimsel Çalışmalar Destek Kurulu tarafından kabul edilen başvuruların uygun bulunanları İnegöl Belediyesi tarafından kitap haline getirilecektir. Ben bu alanda yapılan çalışmaların çok kıymetli olduğuna inanıyorum. İnşallah bunları arttırarak devam etmek istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda da imkanlarımızı arttırarak devam ettireceğiz.” MİLLETVEKİLİ SALMAN’DAN BAŞKAN TABAN’A TEBRİK AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman da burada yaptığı açıklamada Başkan Alper Taban’a çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Salman, “Alper Taban Başkanımız çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum. Belediyeciliğin sadece altyapı ve üstyapı faaliyetlerinden ibaret olmadığını gösteriyor. İnegöl’ümüzde hemen hemen her alanda özellikle gençlerimiz, sosyal ve sportif faaliyetler gibi alanlarda çalışmalar yapılıyor. Bu mekan da çok kıymetli bir mekan oldu. İnegöl’ümüze değer kattı. Farklı yaş kategorilerindeki gençlerimizi güzel bir ortamda çalışırken görmek bizlere de yapılan yatırımların ne kadar kıymetli olduğunu anlamamız açısından değerli. İnegöl’ümüz zaten önemli, bilinen ve tanınan bir şehir. Sanayisiyle, tarımıyla, turizmiyle bilinen bir şehir. Başkanımızın da özellikle akademik çalışmalarla yapmış olduğu bu tespit çok değerli. İnegöl ile ilgili akademik çalışmalara yer verilmesi, yapılmış çalışmaların burada özel bir şekilde yer alması değerli. Şu anda yapılan bölümün bir kısmı dolu ama bu desteklerle önümüzdeki yıllarda buranın yetmeyeceğini, yeni alanların ilave edileceğini düşünüyorum” ifadelerinde bulundu.

Bursa’da taksici esnafları seslerini duyurmaya çalışıyor

Bursa Taksiciler Grubu yöneticileri Salih Toprak, Hasan İşsever, Gürkan Kara, Yunus Emre A., Murat Üsel, Berkant Yaşar ve Yusuf Samurcu taksici esnafının yaşadığı başlıca sorunları, bu grupta taksicilerin güvenliğinin nasıl sağlandığını, mesleğin gelişmesi için yaptıkları çalışmaları Herkes Duysun muhabiri Esmanur Gülbahar ile paylaştı. “ÖZELLİKLE GECE ÇALIŞAN TAKSİCİLER SÖZLÜ VE FİZİKSEL SALDIRILARA MARUZ KALIYOR” Bursa’daki taksici esnafının yaşadığı sorunların, çoğu meslek grubunun karşılaşmadığı türden olduğunu belirten Salih Toprak, “Özellikle gece çalışan arkadaşlarımız için güvenlik büyük bir endişe kaynağı. Sözlü ya da fiziksel saldırılara maruz kalmak maalesef sıkça yaşanıyor. Bu sorun, hem şoförlerimizin iş güvenliğini etkiliyor hem de hizmet kalitesini düşürüyor. Ayrıca düşük ücretler, artan yakıt fiyatları, vergiler ve çeşitli ruhsat sorunları da esnafımızı ekonomik olarak zorluyor.” dedi. BURSA TAKSİCİLER GRUBU, ŞOFÖRLERİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLIYOR Bursa Taksiciler Grubu yöneticisi Salih Toprak, taksicilerin güvenliğinin nasıl sağlandığı ve bu konuda Bursa Taksiciler Grubu olarak nasıl destek sağladıklarını da açıkladı. Toprak, “Bursa Taksiciler Grubu olarak, esnafımızın güvenliğini sağlamak için birçok tedbir almaya çalışıyoruz. Öncelikle, araçlarda güvenlik kameralarının bulunmasını destekliyoruz. Kameralar, hem caydırıcı bir etkisi olması hem de olası bir olayda kanıt niteliği taşıması açısından oldukça önemli. Ayrıca, belirli güzergahlarda güvenlik görevlileriyle iletişim halinde olmak için projeler geliştirdik. Buna ek olarak, şoförlerimize güvenli sürüş ve kriz yönetimi eğitimleri veriyoruz. Güvenlik ve kriz durumlarında doğru müdahale edebilmeleri için gerekli bilgileri aktarıyoruz. Taksicilerin korunması sadece onların değil, müşterilerin de güvenliğini sağlamak adına önemli.” şeklinde konuştu. MESLEĞİN İTİBARINI ARTIRMAK İÇİN ÇEŞİTLİ TANITIM FAALİYETLERİ GERÇEKLEŞTİRİLİYOR Bursa Taksiciler Grubu, taksicilik mesleğinin gelişmesi ve mesleği daha cazip hale getirip sektördeki kaliteyi artırmak için çalışmalar gerçekleştiriyor. Dijitalleşen dünyada, müşterilerin memnuniyetini artırmak adına uygulamalar üzerinden çağrı sistemleri geliştirmeyi hedefleyen grup, ayrıca genç neslin mesleğe yönelmesini teşvik etmek ve taksicilik mesleğinin itibarını artırmak için çeşitli tanıtım faaliyetleri yürütüyor. Bursa’daki taksici esnafı olarak bir arada durmanın önemine inandıklarının altını çizen Toprak, güçlü bir dayanışma ağı kurarak, her üyenin sorunlarını paylaşabileceği bir topluluk oluşturduklarını ve bu dayanışma sayesinde esnafın yalnız olmadığını hissederek ve daha güvenle iş yapabildiğini dile getirdi. Salih Toprak, son olarak Bursa halkına taksiciler grubuna duydukları güven için teşekkür ederek şu ifadeleri kullandı: “Bursa Taksiciler Grubu olarak, tüm üyelerimizin halkımıza en iyi ve güvenli hizmeti sunması için çalışmaya devam edeceğiz. Ayrıca taksici arkadaşlarımızdan, güvenlik önlemlerine dikkat etmelerini ve gerektiğinde birbirlerinden destek almaktan çekinmemelerini istiyoruz.”

'Meme Kanseri Farkındalık Ayı' kapsamında Bursa'da hangi etkinlikler düzenlenecek? Onkoday Bilimsel Danışma Kurulu açıkladı

Toplantı, Onkoday anı ve eğitim parkında gerçekleşti. Toplantı, kahvaltının ardından Onkoday Yönetim Kurulu Başkanı Füsun Önen’in konuşmasıyla başladı. Başkan Önen, “Tüm dünyada ve ülkemizde bir takım etkinliklerle meme kanserine dikkat çekilmeye çalışıyor, yoğun bir Ekim ayı bizleri bekliyor. Çeşitli programlar hazırladık. Birçok Belediye ile iş birliğimiz var. Teşekkür ederiz.” dedi. Güzin Abraş, 1-31 Ekim Meme kanseri farkındalık ayı etkinlikleri sunumu gerçekleştirdi. Onkoday’ın geçmişinden bahseden Abraş, bu derneğin meme kanserine dikkat çekmek amacıyla kurulduğuna dikkat çekerek, “Bu dernekte çok değerli bilim insanlarının desteği var. Onkoday’ın iki merkezi var. Biri konuk evi, biri ise şu an içinde bulunduğumuz Onkoday Park. Şehir dışından gelip tedavi olmak isteyenler barınma sorunlarını burada hallediyorlar. 20 yıldır Pembe Ekim var. Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Erken teşhis koyulabilen bir hastalıktır.” ifadelerini kullandı. Abraş, sunumun ardından Onkoday Bursa etkinlik takvimini paylaştı: 4 EKİM- " TUZLUCA TEKSTİL "MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME SAAT: 16.00 YERİ : FABRİKA BİNASI BÜYÜKLERE MASALLAR / SEHER KANDER MASAL ANLATI SAHNESİ SAAT: 19.30 YER: ONKODAY PARK 7 EKİM-ÜSTÜ AÇIK OTOBÜS İLE ŞEHİR FARKINDALIK TURU OSMANGAZİ BELEDİYESİ İŞ BİRLİĞİ İLE SAAT: 13.00 YER: SALTANAT KAPI ÖNÜ (kalkış) 9 EKİM- OSMANGAZİ BELEDİYESİ İŞBİRLİĞİ İLE PANOROMA MÜZESİNDE FARKINDALIK EĞİTİMİ VE KONSER OSMANGAZİ BELEDİYESİ KENT KONSEYİ / BURSA PANOROMA MÜZESİ MÜDÜRLÜĞÜ / OSMANGAZİ BELEDİYESİ TÜRK SANAT MÜZİĞİ KOROSU İŞBİRLİĞİ İLE SAAT: 14.00 10/11 EKİM- YALOVA SAĞLIK FESTİVALİ BİLGİLENDİRME STANTI/ YALOVA KANSER DERNEĞİ İŞBİRLİĞİ İLE YER; YALOVA MEYDANI 14 EKİM- NİLÜFER BELEDİYESİ İLE NİLÜFER HALK EVİ'NDE "MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ" KETEM KATILIMI İLE SAAT: 14.00 HALK EVİ BAHÇESİNDE GÖNÜLLÜLER İLE PEMBE FİYONK OLUŞTURMA SAAT 16.00 15 EKİM- BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İLE DÜNYA MEME KANSERİ GÜNÜNDE "MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ” VE AYSEL GÜREL TÜRK MÜZİĞİ KOROSU KONSERİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ / BURSA KENT KONSEYİ / KADIN MECLİSİ İŞBİRLİĞİ KETEM KATILIMI İLE SAAT: 14.00 EĞİTİM, SAAT : 15.00 AYSEL GÜREL TÜRK MÜZİĞİ KOROSU KONSERİ YER: AKKM MERINOS HÜDAVENDİGAR SALONU 16 EKİM- HARMANCIK BELEDİYESİ "MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ" SAAT: 14.00 17 EKİM- GÖLYAZI ÜNALLAR OKULLARI “MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ” ELİF SANAT KÜLTÜR VE KADIN DAYANIŞMA DERNEĞİ İŞBİRLİĞİ İLE SAAT 14.00 18 EKİM- FABRİKA EĞİTİMLERİ 21 EKİM- YOGA ÇALIŞMASI SAAT: 19.00 YERİ: ONKODAY PARK 24 EKİM-MUDANYA BELEDİYESİ İŞBİRLİĞİ İLE MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ" VE YOGA ÇALIŞMASI SAAT: 14.00 YER: MÜTAREKE MEYDANI 25 EKİM- YILDIRIM BELEDİYESİ İLE " MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ ÖNEMİ VE ELLE MEME MUAYENESİ EĞİTİMİ ENGELSİZ YAŞAM OKULU KONSERİ KETEM KATILIMI İLE SAAT: 14.00 YER: ALEV ALATLI SALONU 26/ 27 EKİM- ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ İLE FARKINDALIK YÜRÜYÜŞÜ VE STANT KURULUM *BELGESEL GÖSTERİMİ / AYŞEN TAŞÇI KONSERİ *HARMANCIK ŞEHİT ADİL KINIK İLKOKULU KÜTÜPHANESİ *KADIN BELEDİYE BAŞKANLARINDAN SOSYAL MEDYA MESAJLARI *UEDAŞ İŞBİRLİĞİ İLE PEMBE SOKAK

Bursa’nın kronik sorunu Atatürk Caddesi! Her yerden yaya fırlıyor

İLKER TÜRKER / HERKES DUYSUN Bursa'nın en işlek caddelerinden Atatürk Caddesi'nde ‘yaya’ sorunu artarak devam ediyor. 200 METRE ARAYLA YAYA GEÇİTLERİ VAR AMA... Alt geçitleri kullanmaya üşenen yayalar, her gün binlerce otomobil ve toplu taşıma aracının seyir halinde olduğu ana caddeden yolun karşısına geçerek, hem kendi hayatlarını tehlikeye atıyor, hem de sürücülere zor anlar yaşatıyor. DİKKAT! CEZASI VAR Taşıt yolunun yaya ve okul geçidi veya kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerini kullanan yayalara 690 TL para cezası yazılıyor. “ARTIK BİR ÖNLEM ALINMALI Bursa Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri, yayalara yönelik uygulamalar yapıp yayalara sözlü ve broşürlü uyarılarda bulunsa da sorun çözülmüyor. Kent yöneticilerinin bir an önce tek gündem maddesiyle toplanıp bu sorunu masaya yatırması ve cadde üzerindeki yaya geçişlerinin önlenmesi için çözüm bulması gerekiyor. Yayaların trafikte dikkat etmesi gereken kurallar Yayalar da trafikte dikkatli olmalıdır ve trafikte dikkat edilmesi gereken kurallara araç sürücüleri kadar uymaları gerekir. Yayaların dikkatli olması gereken kurallar ise şu şekildedir: -Kaldırım mevcut ise yayalar mutlaka kaldırımdan yürümelidir. Fakat yolda kaldırım bulunmuyor ise yayalar bu nedenden dolayı da yolun en solundan yürümelidir. -Yayaların yoldan geçmesi için yeşil ışığın yanması gerekir. Eğer yeşil ışık yanmıyorsa bu durumda yaya için tehlike oluşturur. Bir yerde yaya geçidi bulunmuyor ise o yoldan karşıdan karşıya geçilmesi uygun değildir. Çünkü araçlar hızlı bir şekilde ilerler ve durma şansı olmayabilir. -Karşıdan karşıya geçmek isteyen yayaların mutlaka üst geçidi kullanmaları gerekir. Bunun yanı sıra karşıdan karşıya geçmek isteyen yayalar mutlaka ilk olarak sola daha sonra sağa ve tekrardan sola bakarak geçebilirler. -Yayalar mutlaka karşıdan karşıya geçerken ışık kurallarına uyum sağlamalıdır -Yayalar karşıdan karşıya geçerken aracın arkasından ya da önünden geçmemelidir.

Bursa'da öğrenciler spora doyacak

Okullar arası sportif müsabakaların yanı sıra, fiziksel aktivitelerin ve geleneksel çocuk oyunlarının yaygınlaştırılması gibi çalışmalara ağırlık verilecek. Bu organizasyonlarla öğrencilere hem sportif becerilerinin geliştirilmesi, hem de takım çalışması, liderlik gibi sosyal beceriler kazandırılması sağlanacak. Öğrencilerin okul dışı öğrenme ortamlarında da aktif rol almaları, yeni müfredat ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hedefleri doğrultusunda desteklenecek. Sosyal öğrenme deneyimlerinin zenginleştirilmesi hedefiyle düzenlenecek etkinliklerle öğrenciler, sadece fiziksel aktivitelerle değil, aynı zamanda iletişim, problem çözme ve sorumluluk bilinci gibi becerilerini de geliştirme fırsatı bulacaklar. İlçelerde gerçekleştirilecek projelerle, öğrencilerin sosyal ve kültürel gelişimlerine katkı sunulurken, yeni müfredatın belirlediği öğrenme hedefleri doğrultusunda sosyal ve fiziksel becerilerin gelişimine de destek sağlanacak.

Yatırımın yeni formülü “Artı Kira”

Bursa’da ve dünyada yaptığı yatırımlar ve hayata geçirdiği karma projelerle adından sıkça söz ettiren Atış Grup, “Artı Kira” ile yatırımcıları tapu sahibi yaparken ve kira geliri de sağlıyor. Hayata geçirdiği projelerdeki ticari ve kiralanabilir alanları, yatırımcılara uygun imkanlarla satın alma fırsatı sunan Atış Grup, tapu sahibi yaptığı yatırımcılara ayrıca “Artı Kira” sistemiyle garantili kira getirisi de temin ediyor. Yatırımcılara, 1 milyon 699 bin TL’den başlayan fiyatlarla Atış Grup projelerindeki ticari alanlardan sahip olma imkanı sunan Artı Kira, ayrıca tapu sahibinin mülkünün 10 yıl boyunca kiralanmasını da üstleniyor. İŞTE 10 SORUDA ARTI KİRA SİSTEMİ -Artı Kira nedir? Atış Yapı’nın Bursa’da hayata geçirdiği karma konseptli projelerinde satışa sunulan, bölümlenmiş, kendinden işletmeli, tapulu ticari alanlardır. Kiracı ve yönetim garantili bu alanların tek tapu sahibi yatırımcının kendisidir. Yatırımcı sahip olduğu tapuyu devretme ve satma hakkına sahiptir. -Artı Kira’da TAPU mu FON mu sahiplenmiş olunuyor? Artı Kira’da fon değil, tapu sahibi olursunuz. Bu tapunun satış ve devir hakkı satın alan yatırımcıya aittir. -Sahip olunan tapu hisseli mi? Yatırımcı aldığı tapunun tek sahibidir, ortağı ya da hissedarı yoktur. -Ticari alanları alan kişi kendi kullanabilir mi? Artı Kira’da satın alınan ticari alanın işletimi ve kullanımı yürütücüye aittir. Tapunun satış ve devir hakkı tapu sahibindedir fakat işletim süreci yönetim tarafından gerçekleştirilir. -Tapu sahibi tapuya ipotek koydurabilir mi? Yatırımcı, Artı Kira’da sahip olunan tapuyu, kredi teminatı olarak ipotek ettirme hakkına sahiptir. -Kira artışı nasıl belirlenecek? Devletin resmi kaynaklarındaki tüketici fiyat endeksine (TÜFE) göre yılda bir kez kira bedeline zam uygulanacaktır. -Kira sözleşmesi kaç yıl? Sözleşme bittiğinde ne oluyor? Kira sözleşmesi, ilgili kanun gereği 10 yıl üzerinden yapılacaktır. 10 yıllık resmi sözleşme süresi dolduğunda AVM yönetimi ile yeni bir sözleşme üzerinde uzlaşma aranması gerekiyor. -Artı Kira’da kiracı bulma süreci nasıl işliyor? Artı Kira’da ticari alanların işletim faaliyeti, yönetimi, kiralama süreci yürütücü tarafından üstlenilmektedir. Yatırımcı, güvence altına alınan süreçlerin yükümlülüğünden muaftır. Satın alınan ticari alanın tapusu yatırımcıya sunulduktan sonra taraflar arasında imzalanan sözleşme ile kiracı bulma süreçleriyle ilgilenmesine gerek kalmayan yatırımcı, güvence altına alınan kirasını düzenli olarak almaya başlar. -Artı Kira’da satın alınacak alan seçilebilir mi? Artı Kira’da tapusunu alacağınız işletimli ticari alanınızı seçebilir, birden fazla alanın tapusuna sahip olabilirsiniz. -Artı Kira ile satın alınan alanın, iflası ve ödeme kesintisi söz konusu mu? Artı Kira’da satın alınan tapu, iflas masasına dâhil edilemiyor. Sözleşme süresince güvence altına alınan ödeme, alıcılara aktarılıyor. Satış ve devir hakkı tapu sahibi tarafından saklı tutulabiliyor. Daha detaylı bilgi için www.artikira.com u ziyaret e

Bursa'da Prof. Halis Akalın'dan maymun çiçeği açıklaması

Prof. Dr. Halis Akalın, M-Pox hastalığında Covid-19 gibi bir salgın beklemediklerini fakat korunmak açısından hijyen kurallarının önem taşıdığını belirtti. MAYMUN ÇİÇEĞİ NASIL GELİŞTİ? M-Çiçeği Hastalığı nadir görülen zoonotik bir hastalık olduğunu belirten Prof. Akalın, “Zoonotik hastalıklar hayvanlardan insanlara bulaşan mikroorganizmaların oluşturduğu hastalıklardır, bununla birlikte bu virüs insandan insana da bulaşır. Hastalığın etkeni Maymun Çiçeği (Monkeypox) virüsüdür. Virüs, Çiçek Hastalığı(Smallpox) virüsü ile benzerlikler gösterir ve Çiçek Hastalığına benzer bir hastalık tablosuoluşturur. Virüs çift sarmallı bir DNA virüsüdür ve RNA virüslerine göre(örneğin COVID-19 hastalığı etkeni olan SARS-CoV-2) çok daha nadir mutasyona uğrar. Virüsün Orta Afrika(soy I) ve Batı Afrika(soy II) olmak üzere iki genotipi vardır.” dedi. MAYMUN ÇİÇEĞİ 1959 YILINDA BİR MAYMUNDA 1970 YILINDA İSE İNSANDA RAPOR EDİLDİ Hastalığın ilk olarak 1959 yılında Danimarka’da maymunlarda saptandığını açıklayan Prof. Dr. Halis Akalın, insanlarda ise ilk olgunun 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 9 aylık bir bebekte rapor edildiğini ve çiçek hastalığındakine benzer bir tablo (deride içisıvı dolu kesecikler) bildirildiğini dile getirdi. Akalın, 1970-1971 yıllarında Liberya, Nijerya ve Sierra Leone’den toplam 6 olgu, 1970 yılından 2022 yılı başına kadar 15 ülkeden(11’i Afrika ülkesi, ABD, İngiltere, İsrail, Singapur) yaklaşık birkaç bin olgu bildirildiğini söyledi. TEMMUZ 2023’TE ‘ACİL DURUM UYARISI’ YAPILDI 24 Mayıs 2022 tarihi itibariyle Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) tarafından Afrika dışındaki ülkelerden 131 doğrulandığını ve 106 şüpheli olgu bildirildiğini kaydeden Prof. Akalın, “Hastalığın endemik olmadığı ülkelerden bildirilen bu olguların önemli bir kısmı İspanya, Portekiz ve İngiltere’den rapor edilmiştir. Ayrıca Avustralya, Belçika, Kanada, ABD, İsveç, İtalya ve Fransa’dan da olgular bildirilmiştir. Daha sonra yapılan çalışmalarda bu salgındaki sorumlu virüsün Batı Afrika soyuna ait olduğu(soy IIb) belirlenmiştir. DSÖ tarafından M-Çiçeği için Temmuz-2022’de ‘Halk Sağlığını Tehdit Eden Acil Durum’ uyarısı yapılmıştır. Bu uyarının amacı hastalığın salgına dönüşme olasılığı nedeniyle diğer ülkelerin tanı, korunma ve tedavi açısından gerekli önlemleri alma konusunda hazırlık yapmalarını sağlamaktır.” şeklinde konuştu. MAYMUN ÇİÇEĞİ HAYVANDAN İNSANA BULAŞIYOR, İNSANDAN HAYVANA BULAŞMIYOR Maymun çiçeği virüsünün hayvandan insana ve insandan insana bulaşabildiğinin altını çizen Prof. Dr. Akalın, insandan hayvana bulaşın bildirilmediğini kaydetti. Hayvandan insana bulaşta(zoonotik geçiş) enfekte hayvan ile doğrudan temas edilmesi veya enfekte hayvanın tüketilmesinin rol aldığın dile getiren Prof. Dr. Akalın, “Enfekte hayvanın kanı, vücut sıvıları veya deri lezyonlarına temas ile de bulaşma olabilir. İnsandan insana bulaşta cinsel temas, enfekte kişinin deri lezyonlarına, vücut sıvılarına ya da kullandığı eşyalara(çarşaf, giysiler, battaniye vb.) temas edilmesi rol oynar. Orta Afrika soyunun(soy I) bulaşıcılığı daha fazladır. Virüs vücuda girdikten sonra hastalık belirti ve bulgularının ortaya çıkması için geçen süre(inkübasyon süresi) 7-17(5-21) gündür. Hastalık genellikle hafif seyirlidir. Başlangıçta ateş ile birlikte genel bir baş ağrısı, kas ağrıları ve bitkinlik ile seyreden başlangıç(prodrom) dönemi mevcuttur. Bunu daha sonra döküntü ve hastaların çoğunda lenf bezlerinin büyümesi(koltuk altında, boyunda ve kasıkta) izler.” ifadelerini kullandı. MAYMUN ÇİÇEĞİ NE KADAR SÜRÜYOR VE NASIL BULAŞIYOR? Hastalığın 2 ila 4 hafta arası sürdüğünü açıklayan Prof. Dr. Halis Akalın, “Döküntüler en sonunda kabuklanır ve kabuklara temas edenlere de virüs bulaşabilir. 2022 yılı öncesinde Afrika’dan bildirilen Batı Afrika virüsünün(soy II) neden olduğu hastalıkta ölüm oranı yüzde 3.6 - 4.6, Orta Afrika virüsünün(soy I) neden olduğu hastalıkta ise ölüm oranı yüzde 10.6 olarak bildirilmiştir. 2024 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ndeki son salgında yüzde 3 ölüm oranı bildirilmiştir.” dedi. ÇİÇEK AŞISI MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜNE KARŞI YÜZDE 80 KORUMA SAĞLIYOR Dünyada çiçek aşısı 1980 yılından bu yana uygulanmadığını, çiçek hastalığının 1970’li yıllarda eradike edildiğini dile getiren Prof. Dr. Akalın, çiçek aşısı yapılmış olan kişilerin yüzde 85’e varan oranlarda M-Çiçeği hastalığına karşı da korunduğu bildirdi. Çiçek aşısı olanların olmayanlara göre hastalığa yakalanma riskinin 5 kat daha azaldığına dikkat çeken Porf. Dr. Halis Akalın, “Çiçek Hastalığı ve M-Çiçeği’nin önlenmesi için 2019 yılında JYNNEOS aşısı FDA onayı almıştır. Yapılan çalışmalarda temas öncesi aşılama yapılan kişilerde %82 oranında koruyuculuk bildirilmiştir. Günümüzde rutin aşılama önerisi yoktur. Ancak bazı özel risk grupları için aşılanma önerisi mevcuttur.” ifadelerini kullandı. MAYMUN ÇİÇEĞİ’NDEN NASIL KORUNACAĞIZ? Virüse maruz kaldıktan sonraki ilk 4 gün içinde aşı yapılmasının hastalığın gelişmesini önleyebileceğini belirten Prof. Dr. Halis Akalın, virüse maruz kaldıktan sonraki 4 ila 14.günler arasında aşı yapılmasının hastalığı önlemediğini fakat daha hafif geçmesini sağlayabileceğini açıkladı. Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halis Akalın şu ifadeleri kullandı: “Korunmak için hasta ya da hastalık şüphesi olan kişilerle doğrudan ya da bu kişilerin kullandığı eşyalarla temas etmekten kaçınmalıdır. Kemirgenlerle, maymunlarla ve diğer yabani hayvanlarla temastan kaçınılmalıdır. El hijyeni ve genel hijyen kurallarına uyulmalıdır. M-Çiçeği Hastalığının endemik olduğu Afrika ülkeleri dışında ortaya çıkması ve Afrika ülkelerindeki artışın altında yatan nedenler içinde iklim değişikliği, çiçek aşısının kaldırılmasıyla toplumsal immünitenin azalması, yağmur ormanlarına zarar verilmesi, hastalığın endemik olduğu Afrika ülkelerindeki jeopolitik ve silahlı çatışmalar ve insanların mobilitesinin fazla olması gibi durumlar öne sürülmektedir. M-Çiçeğinin, COVID-19 pandemisi gibi bir pandemiye yol açma olasılığı mümkün görünmemektedir.”

Bursa Osmangazi’de kaçak hafriyat dökenlere ceza yağdı

Osmangazi Belediyesi, hafriyat ve inşaat atıklarını kaçak olarak doğal ortama bırakan kişi ve kurumları mercek altına aldı. Zabıta ekipleri, yasal olarak belirlenen döküm sahaları dışındaki yerlere malzeme, inşaat atığı, moloz veya benzeri hafriyat atığı döken kişi veya firmaları tespit ederek Kabahatler Kanunu’na istinaden cezai işlem uyguluyor. Avdancık Mahallesi yolu üzerinde ilerlemekte olan hafriyat yüklü iki kamyonu takibe alan sivil zabıta ekipleri, kamyonlardaki hafriyatın kaçak olarak döküldüğü esnada suçüstü yaptı. Zamanında müdahale ile çevre katliamının önüne geçen ekipler, kaçak hafriyat döktüğünü belirledikleri firmaya 25 bin TL ceza yazdı. Ekipler, dökülen hafriyatın da bölgeden kaldırılmasını sağladı. Özellikle dere kenarları ve verimli tarım alanlarına kaçak olarak dökülen hafriyatların önüne geçmek için yoğun mesai harcayan ekipler, insan ve çevre sağlığı açısından tehlike arz eden gelişigüzel moloz dökümü konusunda uyarılarda bulunarak, kurallara uymayan kişi ve işletmeler hakkında cezai işlem uygulamaya devam edileceğini belirtti.