Ev Sahibi Haberleri - Son Dakika Ev Sahibi Haber Güncel Gelişmeler

Ev sahibinin 'evi boşalt' demesine sinirlenip evi yaktı

Olay, Karaman'ın Siyahser Mahallesi Şehit Bayram Yıldız Caddesi üzerinde bulunan 2 katlı müstakil evin birinci katında yaşandı. İddiaya göre, İ.Y.'ye ait evde kiracı olarak oturan B.S. isimli kadın ev sahibinin evi boşalt demesine sinirlenerek oturduğu evi ateşe verdi. Kısa sürede alevlere teslim olan evi fark eden çevredeki vatandaşlar durumu hemen 112 Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olayda yaralanan olmazken yangın itfaiye ekiplerince üst kata sıçramadan kontrol altına alınarak söndürüldü. Yangında kiracı B.S.'nin oturduğu ev eşyaları ile birlikte yanarak kullanılamaz hale geldi. EVİ BOŞALT DEDİK DİYE EVİ ATEŞE VERMİŞ Ev sahibi İ.Y.'nin eşi gazetecilere yaptığı açıklamada, “Kalender diye burayı beklemesi için evimize oturttuk. 2 yıldır da kendisinden kira almadık. Su borusu patladı diye bizi aradı. Biz de üst kattaki kiracı ile birlikte yaptır deyince ben para filan vermem dedi. Daha sonra tamam biz yaptırırız sen evden çık deyince de bize evi boşalt dediniz, diye evi ateşe vermiş” diye konuştu. Kiracı olarak oturduğu evi ateşe veren kiracı B.S. ise olaydan sonra polis tarafından gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü. Olayla ilgili tahkikat başlatıldı.

Kirada yüzde 25 zam sınırı kaldırılırsa ev sahibi ve kiracı nasıl etkilenecek?

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu uygulamanın devam etmesini gereksiz bulduğunu ifade etti. Bakan Şimşek, “Yüzde 25 zam sınırı devam etmez diye düşünüyorum. Piyasada, fiyatlara müdahale edilmemesi gerektiğine inanıyorum.” dedi. Minimum Gayrimenkul Kurucusu Sinem Atak Erden, yüzde 25 zam sınırın kaldırılmasının ev sahibi ve kiracıları nasıl etkileyeceğine ilişkin Herkes Duysun ekibine özel açıklamalarda bulundu. EV SAHİBİ VE KİRACILAR ARASINDAKİ ANLAŞMAZLIKLAR ARTACAK Konut kiralarında uygulanan yüzde 25 zam sınırının kaldırılmasıyla birlikte, ev sahiplerinin serbestçe kiralarını artırabileceğini vurgulayan Gayrimenkul Uzmanı Sinem Atak Erden, “Yüzde 25 zam sınırı kalkarsa bu durum kiracılar için yeni bir finansal zorluk ortaya çıkarabilirken, ev sahipleri ise daha fazla gelir elde edebilecektir. Bu gelişmeyle birlikte gelecekte yapılacak olan kira sözleşmelerindeki fiyatlandırmalar tamamen taraflar arasındaki anlaşmaya dayalı olarak gerçekleşecek. Ancak bu durumda kiracıların pazarlık gücü azalacağından dolayı dikkatli davranmalarında fayda vardır. Ev sahibi ve kiracılar arasındaki problemler ve uyuşmazlıklar artacaktır. Emsal değer kavramı ortadan kalkacak, aynı bölgede bulunan benzer daireler arasındaki bile fiyat farkları yaşanacaktır.” şeklinde konuştu.

Davalık olan kiracıya 'kira düşük' denilerek tahliye kararı verildi

Ev sahibi F.N., Ankara'nın Çankaya ilçesi, Dikmen Mahallesi’ndeki evinde 9 yıldır kirada oturan U.T.'den, kendisi oturacağı gerekçesiyle evi boşaltmasını istedi. 1800 TL'ye oturan U.T., evden çıkmayacağını belirtti. Ev sahibi, bunun üzerine tahliye davası açtı. Ankara 5'inci Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 1 Mart'ta açılan dava, 55 gün sonra 25 Nisan'da görülen ilk duruşmada sonuçlandı. Mahkeme, kiracının ödediği aylık 1800 lira kira bedelinin, TÜİK verileri uyarınca sulh hukuk mahkemelerinde görülen tahliye davaları için 2024 yılında 28 bin 250 TL olarak belirlenen istinaf sınırının altında olması ve ev sahibinin ihtiyacı olması nedeniyle tahliye kararı verdi. Karar, üst mahkemeye de kapalı olarak kesinleşti. 'KARAR KESİN' Ev sahibinin avukatı Senem Yılmazel, tahliye davalarının normal şartlarda yaklaşık 2 yıl sürdüğünü belirterek, "Bu bir ihtiyaç nedeniyle tahliye davasıydı. Öncelikle bu davalarda ihtiyacın gerçek ve samimi olması şarttır. Biz dava dilekçemizle bütün güçlü delillerimizi sunmuştuk. Ön inceleme duruşmasında tanığımızı da hazır ettik. Burada ihtiyacın gerçek olduğunu, samimi olduğunu tanık da ifade etti. Ve ilk celsede tahliyeye karar verildi. Ve bu karar kesin; üst mahkeme yolu da kapalı. Böylece ilk celsede tahliye kararı çıkmış oldu" dedi. 'EMSAL OLACAK BİR KARAR' Kanunda istinaf sınırı olduğuna dikkat çeken Avukat Senem Yılmazel, "Bu her yıl değişir. 2024 yılı için 28 bin 250 TL'dir. Bu kira bedeli 1800 liraydı. Yıllık kira bedeli, 28 bin 250 liranın altında kaldığı için karar kesin bir karar. Üst mahkeme yolu kapalı. Yani ilk celsede tahliyeye karar verilmiş oldu. Normalde dava sürecinde önce dilekçe aşaması olur; dava açılır, davaya cevap verilir. Sonra ön inceleme günü verilir. Ön inceleme gününde tahkikata geçilmesi için belli araştırmalar yapılır, tanıklar için gün verilir. Ve yargılama oldukça uzun süre, en az 2 yıla yakın sürebilir. Bizim davamız 2 ay dolmadan bitti. Kira bedeli düşükse, ihtiyaç da gerçek ve samimiyse tahliye davalarına emsal olacak bir karar" diye konuştu.

Tahliye davasını kaybeden kiracı, evi yakarak kaçtı

Hasan Kayan (53), Ankara'nın Mamak ilçesinde 3 katlı binanın üst katındaki evinde 2 yıldır oturan Şükrü K. kirayı ödemeyince mahkemeye başvurdu. Mahkeme, 1,5 yılda kirasını 2 kez ödeyen Şükrü K.'nın evden tahliyesi yönünde karar verdi. Bunun üzerine ev sahibi kiracıdan evini boşaltmasını istedi. Şükrü K., iddiaya göre dün akşam saatlerinde içeride kendisine ait eşyalarla birlikte evi ateşe vererek kaçtı. Yangın, itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü. Ancak ev kullanılamaz hale geldi. Polis, Şükrü K.'yı yakalamak için çalışma başlattı. 'POLİS ZORUYLA ÇIKARILACAKTI' Ev sahibi Hasan Kayan'ın oğlu Ahmet Kayan (32), kira ücretini istediklerinde 'geçinemiyorum' cevabıyla karşılaştıklarını ifade ederek, "Kira yüksek değildi, 1500 liraydı. Yangından önce babamı bizzat kendisi arayıp 'Dava açarsanız evi yakarım, zarar veririm' diye tehdit etmişti. Yapacağını da yapmış. Neyse ki can kaybı yok. Zamanında müdahale edilmiş, kimse mağdur olmamış. Kendisi kaçıp gitmiş. Polis onu zaten bulacaktır, bundan şüphemiz yok. 6-7 ay önce dava açılmıştı, şu an bitti, kazandık. Evi tahliye süreci başlamıştı. En son polis zoruyla çıkarılması raddesine kadar gelmişti. O raddede de komşulara evi yakacağını yine kendisi de söylemiş. Evin içerisinde bir yıkım yok; ama harabe olmuş durumda" dedi. Komşu Edip Bayram (53) ise "Kendisini 4 gün önce gördüm. Evi yakacağını söyledi. 'Bir şey olursa evi yakar giderim' dedi. Ben de ev sahibi ile görüşüp anlaşmasını söyledim; ama görüşmeyeceğini söyledi. Herhangi bir işte çalışmıyordu. Annesiyle beraber yaşıyordu. O da terk edip gitmişti. İnşallah kısa sürede yakalanır" ifadelerini kullandı. 'KİRACI TERÖRÜ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ' Ev sahibinin avukatı Emre Burak Onat, kiracının 2 yıl boyunca kira bedelini aksattığına dikkat çekerek, "Bu nedenle kiracının tahliyesi için hukuki süreç başlattık. Mahkeme, tahliye kararı verdi ve evi boşaltmasını kiracıya bildirdikten sonra 1 Mart günü kiracının evi yaktığı haberini aldık. Süreçte müvekkilimize, 'Bu evi yakarım, çıkartamazsınız beni' diye mesaj atmıştı. Bu mesajları nedeniyle savcılığa da şikayette bulunmuştuk. Evi yaktıktan sonra da müvekkilimiz, hakaret mesajları ve canına yönelik tehdit mesajları almaya devam ediyor. Tam bir kiracı terörü ile karşı karşıyayız. Müvekkilimizin can güvenliğinden endişe ediyoruz" dedi.

Kiracısını darp eden ev sahibine 7 yıl hapis cezası verildi

İstanbul'un Bakırköy ilçesinde kira zammını kabul etmeyip evden çıkmak istemeyen kiracısı Guldzhakhan Krıtckaıa'yı ve misafirini darbedip çatalla yaralayan ev sahibi Mehmet Cengiz Bilik, 6 suçtan toplamda 7 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. Duruşmada, Bilik'in kiracısını evden çıkarmak için adam tuttuğu da ortaya çıktı. Sanıklardan Nizam Şimşek son savunmasında samimi bir itirafta bulunmak istediğini belirterek, "Mehmet bize 'Bir dairem var, bu daireme çöktüler, bu dairemdeki kiracıyı çıkarmama yardımcı olun, işi bitirin karşılığında 20 bin dolarınızı alın. Gerekirse ayaklarına sıkın' diyerek bize işi verdi" şeklinde konuştu. Bakırköy 39. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen 7. duruşmaya tutuksuz sanık Nizam Şimşek gelirken taraf avukatları salonda hazır bulundu. "GEREKİRSE AYAKLARINA SIKIN" Söz hakkı verilen Nizam Şimşek, samimi bir itirafta bulunmak ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek, "Biz o dönem Serdar Ok ile yarı zamanlı bodyguardlık ve koruma isleri alıyorduk. Ben Serdar ve yanımızda çalışan Şahin diye bir arkadaş Şirinevler de bir kafede Mehmet Cengiz ile görüştük. O gün oraya gittiğimizde Mehmet bize 'Ataköy'de 400 dairem var. Kiraları toplarken yanımda bulunun' dedi. Biz de koruma işini kabul ettik. Aynı zamanda 'Bir dairem var, bu daireme çöktüler, bu dairemdeki kiracıyı çıkarmama yardımcı olun, işi bitirin karşılığında 20 bin dolarınızı alın' dedi. Nadir'in şahsi evinin adresini dahi bize verdi. Nadir'in karısının numarasını Serdar'a gönderdi. Gerekirse ayaklarına sıkın diyerek bize işi verdi" şeklinde konuştu. "GEÇMİŞE DÖNÜK EVRAK DÜZENLEDİLER" Savunmasının devamında Şimşek, "Ben o dönem evlenecektim asgari ücretle çalışıyordum. Maddi sıkıntı yaşadığım için işi kabul ettim. Bir sonraki gün hanım efendinin evine gittik. Aracı dışarı park ettik, apartman kapıcısı bize kapıyı açtı. Mehmet Bey apartman kapıcısına para verdi. Daireye gittik yalnızca kadın vardı bir an önce evden çıkmasının kendisi için en hayırlısı olacağını söyledik. Tehdit etmedik. Pişmanım. Evin bize kiralandığına dair sözleşmede avukat beyin ofisinde yapılmıştır. Ofisin arkasındaki noterde de tasdiklenmiştir. Geçmişe dönük evrak düzenlenmiştir. Daha sonra çıkacak olaylardaki sorumluluğu ortadan kaldırmak için bu evrak düzenlendi" dedi. Mahkeme, Mehmet Cengiz Bilik'in 6 suçtan toplamda 7 yıl 1 ay hapsine hükmederken Nazım Şimşek ve Serdar Ok, 'Birden fazla kişiyle birlikte tehdit' suçundan ayrı ayrı 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. İDDİANAMEDEN Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Mehmet Cengiz Bilik'in geçen sene yüzde 100'ün üzerinde kira artışı yapmak istemesi, Guldzhakhan Krıtckaıa'nın bu durumu kabul etmemesi üzerine şüphelinin şiddet uygulayarak kiracısını evden çıkarmak istediği yer aldı. İddianamede Nadir Önüç ve Guldzhakhan Krıtckaıa'nın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandıkları kaydedildi. Olay günü ikametine girildiğinde yerde çok sayıda cam kırıklarının olduğu, yatak odası kapısının menteşesinin çıkmış ve kapısının eğik olduğu, ayrıca kahve makinesinin yerde kırık vaziyette olduğu tespit edildi. İddianamede ayrıca dosyaya giren görüntülerde Mehmet Cengiz Bilik'in evin içerisinde bağırıp çağırdığı, buzdolabından aldığı içerisi dolu cam kavanozları fırlatarak kırdığı, evin içerisinin cam parçaları ile dolduğu ve oluşan yaralanmalar neticesinde ev içerisinde kan izlerinin olduğu belirtildi. Cumhuriyet savcısı Bilik'in 'Kasten yaralama', 'Hakaret', 'Silahla tehdit', 'Mala zarar verme', 'Nitelikli hırsızlık', 'Konut dokunulmazlığını ihlal' suçlarından toplamda 9 yıl 3 aydan 24 yıla kadar hapsini talep etti.

Kira artışı nedeniyle tartıştığı kiracısını öldürdü: İstenen ceza belli oldu

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Gaziosmanpaşa'da 16 yıllık kiracısı Hüseyin Asar'ı kira artışı sebebiyle çıkan tartışmada silahla vurarak öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan Öztunç hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Hazırlanan iddianamede, Hüseyin Asar'ın sanık Öztunç'a ait dairede 16 yıldır kiracı olarak kaldığı, sanık ve maktulün kira miktarı ve dairenin tahliyesi konusunda anlaşmazlıklar nedeniyle dönem dönem tartıştığı aktarıldı. Sanık ile maktul arasında 8 Temmuz 2023'te de kira zammına ilişkin tartışma yaşandığı belirtilen iddianamede, Öztunç'un ruhsatsız tabancayla Hüseyin Asar'a 7 el ateş ettikten sonra kaçtığı, Asar'ın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği, Öztunç'un 3 gün sonra silahıyla polis merkezine giderek teslim olduğu anlatıldı. İddianamede yer verilen Adli Tıp Kurumu raporunda, maktul Asar'ın vücudunda 3 adet ateşli silah yarası tespit edildiği ve birinin öldürücü nitelikte olduğu belirtildi. Raporda, maktulün ölüm nedeninin, silahla yaralanmaya bağlı iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama olduğu kaydedildi. İstanbul Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından hazırlanan raporda ise olay yerinde bulunan mermi kovanlarının, sanık polise teslim olduğunda yanında bulunan silahtan çıktığının tespit edildiği vurgulandı. İddianamede, sanık Ertuğrul Öztunç hakkında "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis, "ruhsatsız silah bulundurmak ve taşımak" suçundan ise 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Hazırlanan iddianame, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Kira krizinde davalar arttı! Yüzde 25 zam sınırı çare olacak mı?

Merve ÖZDEMİR ÇEVİK/Muhammed Taha ÇELİKBAŞ/HERKES DUYSUN Uzun zamandır kiracıları zorlayan kira fiyatlarındaki fahiş artışlar konuyu mahkemelere taşıdı. Birçok ev sahibi ve kiracı davalık olurken ev kiralarında yüzde 25 zam sınırına da uyulmadığı görüldü. Geçtiğimiz gün kabine toplantısı sonrası konu hakkında açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ev kiralarında yüzde 25 zam sınırının devam edeceğini söyledi. Öte yandan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise kira uyuşmazlıklarında arabuluculuğun 1 Eylül’de başlayacağını açıkladı. “BÖYLE BİR YASAL DÜZENLEME TOPLUM VİCDANINDA ÇOK YER BULMADI” Kira Hukuku ve Kat Mülkiyeti Uzmanı Avukat Olcay Göçüm de fahiş kira artışı ile mücadele için yüzde 25 zam sınırının yeterli bir çözüm olmadığını söylerken 2 yeni düzenleme çağrısında bulundu. Avukat Göçüm, “Kira bedelindeki artışın çok fahiş miktarları bulduğu bir gerçek. Burada asıl sorun arz ve talep arasındaki dengesizlik. Yani talep çok fazla, arz ise azdır. Bu tabii ki kira bedelinin çok fahiş miktarda yükselmesinin en büyük nedenidir. Ülkemizde depremin yaşanması, dünya genelindeki pandemi sürecine bağlı olarak kira bedellerinin de yükseldiği bir gerçektir. Ülkemiz açısından şunu söylemek lazım: ‘Yüzde 25 kira sınırlaması bir çözüm oldu mu?’ Ya da ‘Kira bedelinin artmasına engel oldu mu?’ denilir ise buna ‘hayır’ demek lazım gerçekçi olmak gerekirse. Burada bana göre yüzde 25 ile ilgili getirilen yasanın meskenler ile sınırlı tutulması eksikliktir. Böyle bir yasal düzenleme toplum vicdanında çok yer bulmadı. Vatandaş muhatap bulamayınca tahliye davaları açtı. Özellikle metropol şehirlerde Bursa’da dahil olmak üzere tahliye davaları ve kira tespit davalarında bir patlama görüldü.” diye ifade etti. FAHİŞ KİRA ARTIŞLARINA 2 YENİ DÜZENLEME ÇAĞRISI Fahiş kira artışlarının önüne geçilebilmesi adına 2 yeni düzenleme getirilmesi konusunda çağrıda bulunan Kira Hukuku ve Kat Mülkiyeti Uzmanı Avukat Olcay Göçüm, “Yasal düzenleme olarak meskenlere getirilen yüzde 25’lik sınırlamanın kesinlikle işyerlerine ilişkin olarak da getirilmesi lazım. Bu durumda mülk sahibi de şunu söylesin: ‘Evet mesken sahibi olarak bana sınırlama getirildi ama işyeri sahibine de getirildi.’ desin. Artışın önlenebilmesi için ikinci bir konu ise özellikle kira akdi kurulurken alınan tahliye taahhütlerinin geçerli olabilmesi için şart getirilmesi lazım ya da resmi bir kurumun onayından geçmesi lazım.” dedi. ‘İSPANYA MODELİ’ ÜLKEMİZDE UYGULANABİLİR Mİ? Diğer yandan tartışılan formüller arasında boş eve yüksek vergi düzenlemesi konusu olurken; 'İspanya Modeli' olarak da bilinen düzenleme için kulis bilgilerine göre düğmeye basıldığı, AK Parti meclis grubunun 'İspanya Modeli'ne sıcak baktığı belirtildi. Kira Hukuku ve Kat Mülkiyeti Uzmanı Avukat Olcay Göçüm bu konuda ise modelin ülkemizde çok fazla oto kontrolünün sağlanamayacağı görüşünde olduğunu beyan etti. Avukat Göçüm, “Bunu küçük ölçekli ülkelerde uygulamak kolay olabilir ama bizim gibi büyük ölçekli ülkelerde oto kontrol açısından söylüyorum çok da kontrol etmek mümkün olmaz. Kiraya verilmemesi, boş tutulması durumunda bunlarla ilgili idari yaptırımlar yapılabilir ama bunun kontrolünün sağlanabileceğini işin açıkçası özellikle bizim gibi büyük ölçekli ülkelerde çok uygulanabileceğini düşünmüyorum.” dedi. “ARABULUCULUK İLE VİCDANLAR ORTAK NOKTADA BULUŞACAK” Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilerek yasalaşan İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk, dava şartı haline getirildi. Bu uyuşmazlıklarda 1 Eylül'den itibaren taraflar dava açmadan önce arabulucuya başvuracak. Arabuluculuğun bu konuda ne kadar etkili olabileceğini değerlendiren Kira Hukuku ve Kat Mülkiyeti Uzmanı Avukat Olcay Göçüm, “Bana göre arabuluculuk ile ilgili getirilen düzenleme doğru bir düzenlemedir. Arabuluculuk aslında Türk toplumunun örfüne adetine yapısına uygun. Burada arabulucunun gelmesiyle birlikte hem ilk derece mahkemelerinin hem bölge mahkemelerinin yükü hafifleyecek ama burada asıl önemli olan kiracı ve kiralayan bir masa etrafında buluşmuş olacak. Böylece vicdanların ortak noktada buluştuğu bir durum olacak.” dedi.

#Ev Sahibi