Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Fenomen

Herkes Duysun - Fenomen haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Fenomen haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Neslim-İnanç Güngen soruşturmasında yeni gelişme: Vergi müfettişi de gözaltına alındı Haber

Neslim-İnanç Güngen soruşturmasında yeni gelişme: Vergi müfettişi de gözaltına alındı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "suçtan kaynaklanan mal varlığının değerlerini aklama", "resmi belgede sahtecilik" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlarına yönelik çalışma kapsamında 25 ilde dün sabah düzenlenen operasyonlar kapsamında gözaltına alınan 54 şüphelilerin emniyetteki ifade işlemleri sürüyor. Soruşturma kapsamında 7 kişinin daha yakalanmasıyla gözaltına alınan şüpheli sayısı 61'e yükseldi. Gözaltında bulunan şüphelilerden birinin Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından yetkilendirilen vergi müfettişi olduğu öğrenildi. Bahsi geçen müfettişin Neslihan Güngen ile kayıt dışı görüşme talebinde bulunduğu iddia edildi. Sosyal medya fenomeni Neslim Güngen olarak bilinen güzellik merkezleri sahibi Neslihan Güngen ve eşi İnanç Güngen'in de gözaltına alındığı soruşturma kapsamında el konulan bazı lüks araçlar ise İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Yerleşkesi'nde sergilendi. Sergide, Otomobillerin yanı sıra güzellik merkezlerinde kullanılan ve UTS kayıtları olmadığı belirlenen epilasyon, cilt bakım makinesi, bölgesel zayıflama ve sıkılaştırma cihazı, buhar makinesi gibi çeşitli cihazlar ile yasa dışı ilaç ve kozmetik ürünler de yer aldı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada 25 ilde 134 adrese düzenlenen "Kuyu-8" operasyonlarında 54 şüphelinin gözaltına alındığını bildirmişti.

Yeni yasa ile 'fenomen öğretmen'lere de ceza geliyor Haber

Yeni yasa ile 'fenomen öğretmen'lere de ceza geliyor

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmenlere karşı uygulanan şiddetin cezasını artırmaya yönelik maddelerin de yer aldığı öğretmenlik meslek kanununun haftaya TBMM'ye geleceğini açıkladı.  Öğretmenlere şiddete karşı yaptırım ve cezaların ağırlaştırıldığı Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) taslağında öğretmenlere yönelik disiplin kararları da yer alıyor. FENOMEN ÖĞRETMENLERE KINAMA CEZASI GELİYOR Öğrencileriyle video çekip sosyal medyada paylaşan fenomen öğretmenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Türkiye genelindeki birçok okulda görev yapan bazı öğretmenler, sosyal medyada takipçi sayısını artırmak için öğrencilerinin ders sırasındaki görüntülerini çekip yayınlıyor. Ancak çoğu öğretmen, bu görüntüleri yayınlamadan önce öğrencinin ailesinden izin almıyor. Hazırlanacak taslakta yüz binlerce takipçiye ulaşan bu öğretmenlere yönelik hükümler de var. Sosyal medyada fenomen olmak için öğrencilerin görüntülerini çeken öğretmenlere ceza verilecek. Sabah gazetesinin haberine göre ÖMK'daki ilgili madde şöyle: "Öğrencilerin kişisel ve özel hayatına ilişkin bilgileri, öğrencilere ve eğitim süreçlerine ilişkin ses veya görüntüleri ilgili mevzuatta belirlenmiş usuller dışında paylaşma fiilinde kınama cezası uygulanacaktır." Kınama cezaları öğretmenlerin sicil dosyasında 5 yıl boyunca kalacak. İSTİSMARA GİRİYOR Çoğu uzman, öğretmenlerin, velinin izni olmadan öğrencilerine ait görselleri kişisel hesaplarından paylaşmasının aslında bir istismar olduğu görüşünde. ARGO KONUŞANA DA CEZA Taslakta öğrencisine kötü örnek olabilecek davranışlarda bulunan öğretmenlere yönelik de disiplin hükümleri yer alıyor. Örneğin, öğrencisinin yanında argo konuşan öğretmenlere aylıktan kesme cezası uygulanabilecek. Kanun taslağına göre aylıktan kesme cezası şu hâllerde verilebilecek: Öğretmenlik mesleğiyle bağdaşmayacak şekilde öğrencilere olumsuz örnek teşkil edecek söz, davranış, hâl ve hareketlerde bulunmak. Öğrencilerin başarılarının değerlendirilmesinde taraflı davranmak. Eğitim-öğretim sürecinde bakanlıkça onaylanan öğretim programının belirlediği amaç ve hedeflere aykırı faaliyet ve uygulamalar yapmak.

ABD'de ölen fenomen Yağmur Taktaş'ın avukatından şok iddia: Burada bir işkence var Haber

ABD'de ölen fenomen Yağmur Taktaş'ın avukatından şok iddia: Burada bir işkence var

Bir televizyon yarışmasıyla ünlenen Adanalı sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş (28), 3 Nisan'da ABD'de fenalaşması sonrası kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Taktaş'ın cansız bedeni, 20 Nisan'da hava yoluyla getirildiği Adana'daki Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi. Taktaş'ın ailesi, daha önce darbedilen ve dalağını kaybeden kızlarının ölümüne sebep olduğunu iddia ederek avukatları aracılığıyla Türk asıllı ABD vatandaşı ressam sevgilisi A.C.F.'den şikayetçi oldu. MEZARI AÇILACAK YENİDEN OTOPSİ YAPILACAK Ailenin şikayeti üzerine yeniden otopsi yapılması için gerekli işlemler de başlatıldı. Taktaş'ın mezarının Pazartesi günü açılıp yeniden otopsi yapılacağı öğrenildi. "HER 2 ÜLKEDE DE SORUŞTURMA SÜRÜYOR" Taktaş ailesinin avukatı Fethi Öksüz, konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu. Öksüz, "Yağmur'un hayatını kaybetmesinin ardından ailesi tarafından Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu. Bu suç duyurusunun akabinde soruşturma açıldı ve soruşturma şu anda devam ediyor. Ayrıca Amerika'da da soruşturma devam etmekte. Her 2 ülkede de ayrı soruşturmalar sürse de Yağmur'un Türk vatandaşı olması nedeniyle buradaki soruşturma da ilerleyecek. Burada bir takım deliller toplanacak Pazartesi günü fethi kabir yapılacak, ardından da otopsi süreci ve işlemleri başlayacak" ifadelerini kullandı. "YAĞMUR ÖLDÜĞÜNDE ŞÜPHELİ ŞAHIS YANINDA OLABİLİR" Yağmur Taktaş'ın ölümündeki sır perdesinin aralanması için gerekli çabayı gösterdiklerini aktaran Av. Öksüz, şunları söyledi: "Oradaki otopsi raporunun tamamlanması 3-4 aylık bir süreç. Ayrıca kanında yabancı madde olup olmadığıyla alakalı, onun orada aç bırakılıp bırakılmadığı, eziyet edilip edilmediği gibi sonuçların raporda çıkmasını bekliyoruz. Otopsi sürecinin hızlı ilerlemesi gerekiyor. Türkiye'de yapılacak otopside de bu hususları elde etmeyi amaçlıyoruz. Somut delillere ulaşmayı hedefliyoruz. Ayrıca duruşmayla ilgili ailenin iletmiş olduğu bilgi, belge ve yazışmalar var. Yağmur'un öldüğü zaman şüpheli şahsın yanında bulunduğuna ilişkin elimizde bir delil var. Bunu soruşturmaya bugün itibarıyla eklettik. Bununla alakalı adli makamlarımız da gerekli araştırmaları yapacaktır. Bununla beraber de otopsi raporunun çıkması akabinde soruşturma sürecinin hızlı bir şekilde ilerleyeceğine ilişkin bizim bir şüphemiz yok." "KAMU DAVASI AÇILIP YARGILAMA SÜRMELİ" Yağmur Taktaş'ın ölümüne ilişkin azmettirme ihtimalleri olduğu iddiasıyla şüphelinin ailesinden de şikayetçi olduklarını kaydeden Öksüz, "Soruşturmaya onlar da en kısa sürede dahil edilecektir. Yeni bilgi, belge ve yazışmalarla beraber otopsi raporunun çıkmasının akabinde soruşturma süreci hızlı bir şekilde ilerleyecek. Şüphelerinin olmadığı ve savcılığın takdirine bağlı olmakla beraber kamu davası açılıp yargılama sürmeli" dedi. "YAĞMUR AMERİKA'DA VEFAT ETMEDEN ÖNCE PARASINA, PASAPORTUNA EL KONULMUŞ" Yağmur Taktaş'a karşı şiddet, tehdit ve hakaret eylemleri gerçekleştirdiği iddiasıyla şüpheli hakkında soruşturmalar ve kovuşturmaların devam ettiğini bildiren Öksüz, "Yağmur'un zaten şikayeti akabinde gerekli adli prosedürler başlatılmış. Zaten baktığımız zaman Yağmur'un daha önceden bir organını kaybetmesine neden olacak kadar ciddi bir şiddet eylemi gerçekleştirilmiş. Yağmur'un bu şiddet eylemi neticesinde dalağını kaybetmiş ve boynundan aşağıya kadar uzun bir kesikle bir operasyon gerçekleştirilmiş. Bununla beraber sosyal medyadaki fotoğraflardan dosyaya sunulan bilgilerden, belgelerden göreceğiniz üzere Yağmur'un kaşlarının tıraşlanması, saçlarının ön kısımlarının tıraşlanması gibi durumlar da söz konusu. Burada bir eziyet, bir işkence durumu söz konusu. Açık konuşmak gerekirse bu konuda bizim bir şüphemiz yok. Bununla beraber elimizdeki bilgi ve belgelerden zaten Yağmur'un Amerika'dayken vefat etmeden önce parasına, pasaportuna el konulmuş olduğu ve şüpheli şahıs tarafından Türkiye'ye dönmemesi için zorla tutulmuş olduğu anlaşılıyor. Yağmur'un mesajlaşmalarında, belgelerinde bunu da anlayabiliyoruz. Zaten bu zorla tutulma akabinde, 'hürriyeti tahdit' neticesinde Yağmur hanım maalesef şu anda aramızda değil, maalesef kaybettik. Bununla alakalı zaten bilgi ve belgeleri de savcılığımıza sunduk" diye konuştu. Öte yandan Av. Fethi Öksüz, sosyal medyada gerçek dışı bilgilerin paylaşıldığını belirterek, bunların devam etmesi halinde hukuki süreci başlatacaklarını söyledi.

Bakan Yerlikaya'dan yeni açıklamalar: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gelen telefonu aktardı Haber

Bakan Yerlikaya'dan yeni açıklamalar: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gelen telefonu aktardı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, terör ve organize suç örgütlerine yönelik gerçekleştirilen operasyonlar hakkında açıklamalarda bulundu. Bakan Yerlikaya konuyla ilgili, "Arkadaşlarıma durmayın diyorum, çünkü cumhurbaşkanım böyle talimat veriyor" dedi. Bakan Yerlikaya ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan operasyonlarla ilgili gelen telefonun detaylarını da aktardı. CNN Türk’e konuk olan Yerlikaya, Gazeteci Ahmet Hakan’ın sorularını yanıtladı. Bakan Yerlikaya terör operasyonları konusunda “"Sayın Cumhurbaşkanımızın bizi motive eden bir cümlesi var. Son terörist etkisiz hale getirilene kadar durmak yok" sözlerini söyledi. “YAPTIĞIM İŞİ SEVİYORUM” Konuşmasında kariyer hayatına da değinen Yerlikaya, "İstanbul bizim medeniyetimizin başkenti. 16 milyon nüfusu var. İstanbul Valiliği'ne 3 Kasım 2018'de geldim, 4 Haziran 2023'te Kabineye girip bakan oldum. Debisi o kadar yüksek ki, ne zaman 9 ay oldu, bilmiyorum. 22 yaşında İçişleri Bakanlığı'na girdim. Kaymakam adayı olarak girdim. 33 yıl kaymakamlık ve son 16 yıl da Şırnak, Ağrı, Tekirdağ, Gaziantep ve nihayetin İstanbul Valiliği yaptım. Konyalıyım. Bunun verdiği bir iletişim tarzı var. Dinleyen olmak, gözleyen olmak, herkesi olduğu gibi kabul etmek. Yaptığım işi seviyorum. Tek sınava girdim. Kaymakamlık sınavına girdim. Hedefim hep buydu. Kaymakam olarak da vali olarak işimi severek yaptım” ifadelerini kullandı. “HER BİRİNİN ÜZERİNE GİDERİZ” Göreve ilk başladığı günlerdeki hassasiyetini koruduğunu belirten Yerlikaya, “Göreve ilk başladığımızda hukuk dedik, insan hakları dedik. Aynı hala hassasiyeti gösteriyorum. Aziz milletimize hizmette bulunurken, suç işlemeyi kendine hak görüyorsa kimse kusura bakmasın, bunların her birinin üzerine gideriz. Ben 33 yıl bu ailenin içerisinde hizmet ettim. Tehditlere alışığız. 1990'da başladım kaymakamlığıma. Oraya ilk gittiğimdeki heyecanımı hatırlıyorum. Orada da küçük bir yerde de çıkarlara dokunuyorsunuz. Vatandaşlarımıza açık seçik ne yaptığımızı anlatalım dedik. Bizim paylaşımlarımız sıradan paylaşımlar değil. Organize suç örgütüne 4 ay çalışıldıysa ben de sabah 8'de bunu duyurmalıyım. Hepsini tek tek yazıyorum ve en alta 'Hepinizi teşekkür ediyorum' diyorum. Polisim jandarmam hepsi bir kahraman” dedi. “MOTTOMUZ ‘TÜRKİYE’NİN HUZURU’” Türkiye’nin her noktasında huzur isteyerek yola çıktıklarını söyleyen Ali Yerlikaya, “İrili ufaklı, ulusal uluslararası organize suç örgütleri var. Bunlarla mücadeleden memnun olmayan olur mu? Türkiye'nin her yerinde insanlarımız huzur istiyor. Huzur öyle bir kelime ki içinde her şey var. Asayiş, güvenlik, kamu düzeni. İlk geldiğimiz arkadaşlarımızda istişare ettik. Mottomuz ne olsun? Türkiye'nin huzuru olarak belirledik. 7/24 gece gündüz demeden mavi vatan, kara vatan, siber vatanda varız. Vatandaşımız 4 saat orada vakit geçiriyorsa, tabii ki de siber vatanda da olacağız. Ceza kanununa 3 vatanda da girmesin. Karşılarında savcıları bulurlar.” “BÜYÜK BİR TEŞKİLAT” İçişleri Bakanlığı olarak sadece güvenlik değil göç, arama kurtarma gibi pek çok alanın olduğunu da belirten Yerlikaya, “İçişleri Bakanlığı'nda çok yoğun çalışıyoruz. Çok işi var. Sadece güvenlik değil. Büyük bir teşkilat. AFAD var. Göç İdaresi Başkanlığı var. Şuan ki makam odama valiyken çok girdim. Adaptasyonla ilgili hiç sorunumuz olmadı. Herkesin bir çalışma tarzı var. Kim vatandaşımıza yan bakarsa hukukun bize verdiği güçle ona geçit vermeyiz.” “TERÖR ÖRGÜTÜNE NEFES ALDIRMIYORUZ” Bakan Yerlikaya programda gerçekleştirdikleri terör operasyonlarına da değinerek, “Görevi aldığımız dönemden bugüne kadar terör örgütü PKK'ya karşı neler yaptık? Kırsalda 17 bin 234 operasyon yaptık. 58 büyük çaplı operasyon, 16 bin 834 küçük çaplı operasyon, 342 orta çaplı operasyon yaptık. Hem kırsal da hem şehirde tarama faaliyetinde bulunuyoruz. En ufak duyumu dahi kayda alıyoruz. Bunların telsiz kestirme sayılarını bile not alıyoruz. Bana her hafta rapor verilir. Her türlü detay anlatılır. Şehirde 3 bin 287 operasyon yaptık. Bu kabinede mükemmel bir uyum var. Hem MİT Başkanımız İbrahim Kalın ile hem Dışişleri Bakanımız ile. Bir duyum varsa hemen bunla ilgili bir araya geliyoruz. Terör örgütüne nefes aldırmıyoruz. Toplam 20 bin 521 operasyon yaptık. Biz devamlı bölgedeyiz. Bugün sahada 11 bin jandarma vardı operasyon için. Dün bunun yarısı kadardı. Bana her gün veriler gelir. 769 terörist etkisiz hale getirildi. 60 ölü, 589 sağ, 4'ü yaralı, 116'sı da teslim oldu.” dedi. “SANİYE SANİYE İZLİYORUM” Geliştirilen yerli teknolojiler ile büyük bir güç sağladıklarını da belirten Yerlikaya, “İHA ve SİHA ile saniye saniye operasyonu izliyorum. Bir duyum geliyorsa bölgede günlerce bakılıyor İHA ile. Bir duyumla ilgili 1 yıl peşinde olduğumuz da var. Biz duyumları yüzde 100 doğru olarak kabul ediyoruz. 2016 yılında terör örgütü PKK 2 bin 322 eylem yapmış. 2023 yılında 88, 2024 yılında ise 8 eylem yapmış. Kırsalda iyi basıyoruz anbean. Şehirde de polisimiz sürekli basıyor. Şehir operasyonlarında 6 bin 123 gözaltı. Bin 255 kişi tutuklandı.” ifadelerini kullandı. “'SON TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLENE KADAR…” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında “Sayın Cumhurbaşkanımızın bizi motive eden bir cümlesi var. Son terörist etkisiz hale getirilene kadar durmak yok” diyerek göreve başladığı ilk zamanlarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kendisine gelen aramanın ayrıntılarını da aktardı. Ali Yerlikaya, “Görev bildirilmesiyle ilgili bir anımı anlatayım. Bir telefon geldi. Direkt şunu söyledi: 21 yıldır PKK ile mücadelemiz var. Bitirme noktasına geldik. Dağdaki eşkıya diyor. Cumhurbaşkanımız hiçbir zaman rakam vermiyor. 'Son terörist etkisiz hale getirilene kadar bölücü örgütüne nefes aldırmayacaksınız ve bu işi bitireceksiniz. Organize suç örgütleri, zehir tacirleri ve göçle mücadele çok büyük bir sorumluluk. Gece gündüz demeden anadan, babadan, yardan, serden geçmeye var mısın' dedi. Benim bir sesim gitti başta. Ben de 'Allah'ın yardımı üzerimizde olur. Desteğiniz hep bakanlığımız üzerine olursa biz elimizden geldiğince bu işi yapmaya gayret ederiz. Allah bizi size mahcup etmesin' dedim” sözlerini söyledi. FETÖ OPERASYONLARI Programda FETÖ’ye yönelik düzenlenen operasyonlara da değinen Yerlikaya, “FETÖ'ye 4 bin 130 operasyon yaptık. 6 bin 260 gözaltı yaptık. Bin 312 tutuklu var. Cumhurbaşkanımızın bir sözü var 'Bataklığı kuruttuk ama sivrisinekler uğraşıyoruz.' MİT'le birlikte içeride ve dışarıda siber vatanda bıraktıkları izleri çok iyi takip ediyoruz. Açık kaynaktan da buluyoruz ama daha çok oradan buluyoruz. Kökü dışarıda aklı dışarda ipi dışarda. Neden sivrisinekler bitmedi? Dini duyguları istismar ediyorlar. Din istismarından kolay kurtulamıyorlar. İnanmayla ilgili bağımlılıktan insanlar kolay kurtulamıyor. DEAŞ da böyle. FETÖ bir istihbarat örgütü. Motifi din. Devleti ele geçirmek için. Bunla ilgili mücadelede en ufak tavizimiz yok. Her şey bir ihbarla başlıyor. Biz bunların dosyalarına çalışıyoruz. Bunlarda hiçbir özgüven kalmadı. Yaptıkları tek şey çevrimiçi dünyada bozgunculuk yapmak. Topluma nifak sokmak. İtibar suikastı yapmak” dedi. DEAŞ OPERASYONLARI Dünyada DEAŞ'la mücadeleyi yiğitçe yapan tek ülkenin ise Türkiye olduğunu dile getiren Bakan Yerlikaya, “Cumhurbaşkanımızın bir ifadesi var 'Teröristan kurdurmayacağız'. Trump 'DEAŞ'ı Obama kurdurdu' dedi. Bunların hepsi asimetrik savaşın aparatları. Bunların tek amacı Türkiye'nin huzurunu bozmak. Bin 210 operasyon yaptık. 2 bin 500 kişi gözaltına alındı. İçinde az da olsa yerli kişiler de var. DEAŞ hala kendisinin var olduğunu göstermeye çalışıyor. Sansasyonel operasyon yaparak kendisini göstermeye çalışıyorlar. Sol örgütler de böyle. Biz bunları takip ediyoruz. Sayıları etkinlikleri azalıyor. Santa Maria Kilisesi'nde saldırısı da bunlar yaptı. Cumhurbaşkanımıza anbean bilgi verdik. Cumhurbaşkanımız 24 saat süre verdi olay aydınlatmamız için. Her şey o araç başladı. O araç bizi 40'a yakın eve gördük. 10. saatte biz netice aldık. Bunu yüzde yüz DEAŞ yaptı. 27 tutuklama var burada. Olayı hala takip ediyoruz. Bunlara bu talimatı kim veriyorsa huzur iklimini hedef alıyor” sözlerini söyledi. Bakan Yerlikaya konuşmasına şu şekilde devam etti: “BİZ DÜNYADAN DAHA İYİYİZ” “Bizim dönemimizde 125 terör eylemi engellendi. Bunlardan 91'i bombalı eylem. 1 Ekim EGM'ye bir saldırı girişimi var. 2 terörist etkisiz hale getirildi. Santa Maria Kilisesi'nde saldırısında 2 terörist etkisiz hale getirildi. 6 Şubat Adliye saldırısında 2 terörist etkisiz hale getirildi. İdeal hedef sıfır eylem yapabilmeleri. Biz dünyadan daha iyiyiz. İstihbaratımız da polisimiz de kıyas götürmez. Dünya terörizmin finansmanıyla ilgileniyor. Biz de bunla ilgileniyoruz. Para olmadan hiçbir şey yapamazsınız. Bu parayı gayrimeşruyla elde ediyorlar. 170 operasyon yaptık bu konuda. 25 milyon 174 bin TL ele geçirdik. Bu noktada çok hassasız.” “PAYLAŞIM YAPSINLAR DA GÖRELİM” “Organize suç örgütlerine gelelim. Diz çöktürülmesi gayet doğal bir durum. Sayın Cumhurbaşkanımız 'Şehir eşkıyalarına geçit veremeyiz' diyor. Bunların taptıkları tek şey para. Paranı verdiği güç bunlara ayrı bir kibir katıyor. Bu 'Sizden daha büyük millet, kolluk, kanun, polis, savcı var' demek. O yüzden böyle oturuyor ve vesikalık veriyor. Organize suç örgütlerinin yereli ulusalı vs hiçbiri umrumuzda değil. Hep şunu söylüyorum emniyetimize, 'Vatandaşımız bunlardan nefret ediyor. İster 3 kişilik olsun ister popüler olsun'. Devlete 'Bunların nefesini kes. Niye bunlardan korkayım' diyor. Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı ikiz kardeş. Birbirimiz için varız. Teknik ve fiziki takip arttı. Bizim yasalarımız sadece garip gurabaya mı uygulanacak? Bu kibir nereden geliyor? Bu kibrin kaynağı paraysa oraya basıyoruz. MASAK muhteşem çalışıyor. Bir ara fenomenler vardı? Neredeler şuan? Fenomenlerin görüntülerinde kabul edilecek bir görüntü var mıydı? MASAK, İçişleri, Siber Daire ve Adalet Bakanlığı işi çok iyi bir noktaya getirdiler. Hadi paylaşım yapsınlar da görelim. 1 hafta 10 gün sürer o da. Masak ile koordineli yürümek, valinin koordinasyonu ve hükümet duruşunda herhangi bir sorun yok. Arkadaşlarıma durmayın diyorum, çünkü cumhurbaşkanım böyle talimat veriyor.” “DEVAMI GELECEK MERAK ETMEYİN” “Kafes-18 39 ilde bir operasyon yapıldı. Cumhurbaşkanına bilgi arz ediyorum, 'Ali Bey, Allah böyle işlere izin verir. Devam' dedi. 'Emriniz olur' dedim ve telefonu kapattım. Ertesi gün 300 gözaltı yaptık. Komançero'nun yaptığı şey Güney Amerika'dan kokain alıyor Avustralya'ya gönderiyor. Sahte pasaportla gelen de oluyor. Avustralya buraya teşekküre geliyor. Adamların endişe duyduğu bir durum. Biz 9 ayda bunları yapınca kendi aralarında bunu yapmayalım diye konuşuyorlar. Bakmayın bunların kibirli olduğuna 4 ay 6 ay ömürleri var. 34 ayrı operasyonda 83 milyar lira maddi değeri olan eşyaya el konuldu. 22 ulusal örgütler birden çok vilayette ismi duyulan örgüt. Yerel ise İstanbul'da bir semtte 'şekil' yapanlara deniyor. Bunlara göz açtırmayacağız. Bir yerden ihbar geldiği zaman hemen el koyuyoruz. Bize söyleyenlere 2-3 ay sabredin biz takip ediyoruz diyoruz. Vatandaşlarımıza söylüyorum polisimize istihbaratımıza güvenin. Devam eden projelerin sayısını vermedim daha. Onların sayılarını düzenli olarak alıyorum. Devamı gelecek merak etmeyin. Vatandaşın bildiği şeyi bizim bilmememizin imkanı yok diyorum teşkilata. Vatandaşın cesur ol, gayretli ol bizden istediği bu. Vatandaşın yanında biz lal oluyoruz. O konuşsun biz dinleyelim.” “LÜKS ARAÇLAR EMNİYETTE” Anket yaptık, yüzde 98 eliniz dert görmesin diyor. Bu araçlarla ilgili mahkeme, 'Emniyete tahsis edin' diyor. Zafer Müdürüm geldi, 'Ne yapalım' dedi, 'Ben de polisimin aracı olur' dedim. Polislere en havalı gözlüğü takın diyorum. Bu aracın distribütörü diyor ki, 'Polisimize öyle yakıştı ki, tüm bakımları benim' diyor. İlk defa söylüyorum. Bunlar Taksim'de duruyor. Baba oğul gelmiş bir gün, 'Binebilir miyim?' diyor polis sizin buyurun diyor. 13'ü Komançeronun. 1 tanesi fenomen arabası. Kısa zaman sonra gündemden düştü bu. Emniyetimize de moral oldu. Hiçbir masrafı yok. Sadece benzin masrafı var. Biz bunları yayınladıktan sonra diğer ülkelerde envanterden lüks araçlar çıkmaya başladı. Dünyada bu şekilde temin sadece bizde var. “UYUŞTURUCU TACİRLERİNİ TERÖRDEN DAHA TEHLİKELİ GÖRÜYORUZ” “Uyuşturucu tacirlerini teröristlerden daha tehlikeli görüyoruz. Teröristlerin de finansmanı bu. Bunun arz tarafını büyük arz ve sokaktaki tarafı olarak ikiye ayırdık. İstanbul'da Esenyurt'ta ve genelinde bir yazılım yapıldı. Biz 85 milyon seferberlikle mücadele etmemiz gerek diyoruz. Gördüğünüzü bize söyleyin. Gelen ihbarlarla suçun haritasını çıkarıyoruz. Vatandaş şu köşede bir şey var görmüyorsunuz diyor. Biz her zaman bunu söyle diyoruz. Gittikçe artıyor. 112'yi arayın, isim vermenize de gerek yok. Bunlar hep değerlendiriliyor. Bakanlığın bir uygulaması var oradan da söyleyin. Toplu bir mücadele istiyorum. Biz bu ülkeye uyuşturucu gelemez hale getirmek istiyoruz. Biz bunlara hayatı zehir edeceğiz. Bu işin talep tarafı da var. Cumhurbaşkanımız her fırsatta söylüyor. Yapılan anketlerde yüzde 75'i evde kullandığını söylüyor. Aile çok önemli. Medyaya da çok iş düşüyor. Bu ayıplanacak bir iş değil, sahip çıkmalıyız. Her ülke bizim gibi şeffaf rakamları vermiyor. Biz veriyoruz. Bazı ülkeler artık pes etmiş durumda. Bizde aile var. Çok daha iyi olacağız. 9 ayda 107 ton uyuşturucu yakaladık.” “VATANDAŞIN BİLİNÇLENMESİ LAZIM” “Bunu günlük takip ediyorum. Saat 10'da bana gönderirler. 81 ilin jandarma ve emniyetinden aldığımız bilgeye göre, 41 bin 838 33 bin 904 yüzde 19 azaltmışız. Geçen sene aynı aya göre yüzde 39 azalmış. Günlük ortalama 101 hırsızlık var. Biz dolandırıcılıkla ilgili bir program yapmak istiyoruz. Vatandaşın bilinçlenmesi lazım. Her 10 olaydan 9'unu biz tespit edip adalete teslim ediyoruz. Faili meçhullerle ilgili 30 yıl öncesine dönük ödül sistemi getirdik bunları bitireceksiniz dedik.” KADIN CİNAYETLERİ HAKKINDA “KADES uygulamamız var. Bununla ilgili ödülümüz de var. İftihar ediyoruz. İhbar olduğu zaman direk kırmızı alarm olarak görüyor ve 3-5 dakikada yetişiyoruz. Toplumsal duyarlılığımızı artırmamız lazım.” "İSTANBUL'UN EN BÜYÜK SORUNU TRAFİK" 7 bin polis verdik İstanbul'a. İstanbul'un en büyük sorunu trafik. Yapısal durumlar söz konusu da var tabii. Biz de trafiğin kontrolüyle ilgili daha güçlü olmalıydık. 2 bin 500'ünü trafiğe verdik. 3 bin 69'unu asayişe verdik. Diğer birimlere de bin 425 polis verdik. Toplam bin 173 araç, 600 de motosiklet verdik. Asayişte 14 bin 816 personel vardı. Takviye sonrası 17 bin 885'e ulaştı. Sadece ana arterlerde olmayacağız. Şehrin her yerinde olmamız lazım. 10 bin MOBESE sayısı bu binayla en az 50 bin yapacağız. Hedefimiz 75 bin MOBESE. Kurumsal firmaların kamerasından biz de istifade edeceğiz. Yeni sisteme entegre edeceğiz bu kameraları. 2025'te tüm polislere yaka kamerası takılacak. ASELAN yapacak bunu. ASELSAN bu kameralara yüz tanıma sistemi getirdi. “YASAL DEĞİLSE TAVİZ YOK” “Göç dünyada bütün ülkelerin en büyük derdi. Bunla sadece Türkiye imtihan etmiyor. ABD'yi görüyoruz. Ülkemizdeki yabancı sayısı 4 milyon 526 bin 93. Geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı 3 milyon 185 bin 724. Göçmen kaçakçılarının nefesi kesmemiz lazım dedik. Bunlara yönelik 9 ayda 5 bin 71 operasyon yaptık. 9 bin 133 gözaltı, 3 bin 301 tutuklu var. 5 yıldan başlıyor bunun cezası. Düzensiz göçle mücadeleye 4 esasla alıyoruz. Birincisi kaynağında, ikinci hudutlarda, üçüncüsü şehirlerde, dördüncüsü deport. Örneğin Haiti'ye vize koyduk. Fırat Kalkanı'nı niye yaptık? Oradan gelen bir kitle vardı. İstanbul'da 192 bin kontrol yaptık. 56 bin kaçak göçmeni gönderdik. Bu araçlar sayesinde yapıldı. 30 büyükşehire verdik bu araçları. Hep şunu diyorum 'Turistleri tedirgin etmek yok. Yasal kalışı olan kişi incitme yok'. Bu araçların sayısı Türkiye genelinde 300 olacak. Yasal gelenler başımızın üstüne. Ama yasal değilse taviz yok. Bu araçlar sahada güçlü bir sistem yaptıktan sonra şöyle bir şey oldu İstanbul'da. Vizesi biten, ikamet izni biten 273 bin 63 kişi gitti. Yakalanan göçmen sayısı 222 bin 125. Bunlar deport sürecine girdi.” BAKAN GÜLER’E TEŞEKKÜR “Milli Savunma Bakanımız Yaşar Güler'e teşekkür ediyorum. Son 9 ayda huduttan 150 bin geri ittirim oldu. Toplam bin 160 km güvenlik duvarı var. Aydınlatma var, kamera var, termal kameralar var, elektro optik kuleler var, zırhlı gözetletme araçları var, asansörlü kuleler var. 19 Eylül bir milattır. Yunanistan'la bıçak gibi kesildi. 1 kişi göndermem, 1 kişi de kabul etmem dedim mevkidaşıma. Bulgaristan'la sorun vardı. O da çözüldü. Türkiye transit bir ülke olmaktan çıktı. Rota değişti. Muhataplarımızla konuşuyoruz. Göçle ilgili çok çalıştık. 1 Haziran 2023'ten itibaren 100 Charter uçak seferi ile 19 bin 287 göçmen gitti. Görüntüleri vermiyoruz artık. Çünkü ilgili ülke mağdur görünüyor. Onun için bıçak gibi kestik uçaklara biniş görüntülerini.”

16 aydır kirasını ödeyemeyen Pucca'dan açıklama Haber

16 aydır kirasını ödeyemeyen Pucca'dan açıklama

Pucca olarak tanınan fenomen yazar Selen Pınar Işık'ın ev sahibi iki yıldır kirasını eksik ya da geç aldığını söyleyerek "İyilikten maraz doğdu. Adli süreci başlattık. 16 aydır kira ödemeden evimizde yaşıyor" dedi. Ev sahibinin açıklarına cevap veren Pucca, ekonomik olarak zor günler geçirdiğini söyledi. "1,5 AYDIR ÜLKE OLARAK ZOR DURUMDAN GEÇİYORUZ" Instagram'ın kanal kısmından açıklama yapan Pucca, kirasını ödemekte zorlandığını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Yaklaşık 1,5 yıldır ekonomik olarak ben değil, ülke olarak zor durumdan geçiyoruz. Hem ev sahipleri hem de kiracılar mağdur. Evet ben de kiramı ödemekte zorluk yaşıyorum milyonlarca insan gibi. Yaşadığım zorlu süreçleri beni takip edenler zaten biliyorlar. Oğlumun başına gelen talihsiz kaza üzerinden kendi yaşadığım ekonomik zorlukların arkasına sığınmak istemiyorum ama zor günlerdi. Tek başıma bunların altından kalkmaya çalışıyorum tökezlesem bile. Süreç mahkemeye taşındığı vakit tek olmadığımı, milyonların aynı sorunları yaşadığını gördüm." "EVİ BOŞALTIYORUZ, MAHKEME DEVAM EDİYOR" "Zaten evi boşaltma sürecinde olduğum ve davanın devam ettiği yasal süreçte neden magazin sayfalarında olduğumu anlamış değilim. Haber kanallarının röportaj taleplerini kabul etmiyorum. Oğlum 6 yaşındaki ve zaten yeterince zor günler geçirdik daha fazla psikolojimizin bozulmasına izin vermeyeceğim. Mahkeme sürecimiz devam ediyor. Sizi meşgul ettiğim için kendi adıma özür dilerim. NE OLDU? Pucca'nın ev sahibi Jale Tuncer, X hesabından ünlü ismi hedef alarak "İyilikten maraz doğdu. İki buçuk yıldır kiracımız olan Pucca, ilk bir yıl kirayı ya eksik ya da geç yatırarak geçirdi. Biz ise uzun zaman bunu önemsemeyip adli süreci çok geç başlattık. Son 16 aydır kira ödemeden evimizde yaşıyor. Eve verilen zararlar da cabası" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.