Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Miting

Herkes Duysun - Miting haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Miting haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a: Madem atamayacaktın 1 milyon günahsızı niye okuttun? Haber

Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a: Madem atamayacaktın 1 milyon günahsızı niye okuttun?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İstanbul’da 'Büyük Eğitim Mitingi' düzenledi. Cumhuriyet'te yer alan habere göre, mitinge atanmayan öğretmenler, mülakat ve müfredat mağdurları, Eğitim İş Sendikası, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile CHP milletvekilleri katıldı. Siyasette CHP için yeni bir dönem başladığını ifade eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 18 Mayıs'ta atama bekleyen öğretmenler için İstanbul Saraçhane Meydanı'nda, 26 Mayıs'ta da emekliler için Ankara Anadolu Meydanı'nda miting yapacaklarını bildirmişti. BUGÜNE ÇAĞRI YAPMIŞTI Özel, şu ifadeleri kullanmıştı: "Herhalde bunu açıklamak için en doğru kürsü ve en doğru yer burasıdır. CHP olarak 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'ndan bir gün önce tüm atanmayan öğretmenleri, tüm mülakat mağdurlarını, müfredattan endişe duyanları, laik eğitim isteyenleri, çağdaş cumhuriyet için çağdaş eğitim talep edenleri İstanbul’da saat 13.00'te Saraçhane Meydanı'na bekliyoruz. Onların sesini duyuracağız. Onları dinleyeceğiz. Onların sesine ses olacağız. Bir büyük mücadelenin ateşini hep birlikte yakacağız." SARAÇHANE'Yİ DOLDURDULAR CHP liderinin çağrısı ile birlikte İstanbul'da sabah saatlerinden itibaren yurttaşlar Saraçhane Meydanı'nı doldurdu. Mitinge katılanlar arasında Eğitim-SEN, Eğitim-İŞ gibi sendikalar, 'atanmayan' öğretmenler, mülakat mağdurları ve çok sayıda yurttaş yer aldı. "BU MEYDAN TARİHİ BİR MEYDAN" Mitingde konuşan CHP lideri Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, katledilen lise öğretmeni İbrahim Oktugan’ı, terör örgütünün katlettiği Aybike öğretmeni minnetle anıyoruz. Bu meydan Saraçhane, bu meydan tarihi bir meydan. Bu meydan ilk işçi mitinginin yapıldığı bir meydan. Saraçhane’den Türkiye işçi sınıfını saygıyla selamlıyorum. Bu meydanda bugün atanmayan öğretmenler, mülakat mağdurları, müfredat itiraz edenler var. Bir kusurları yok ki atanamamış olsunlar atanmayan öğretmenler. Kaldırılacağına söz verilen mülakatın sınavda 1,2. olduğu halde sorulan soruya yandaşça cevap veremediği için liyakatlı olduğu halde mülakat mağdurlarıyla birlikte herkes ve onlara destek olmak üzere burada bulunan herkese hoş geldiniz diyorum." CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A SESLENDİ Diyorlar ki 3 yıl boyunca tasarruf tedbirleri kapsamında emekli olan kadar öğretmen atayacağız. Bu hesapla mevcut öğretmenlerin göreve gelmesi için 65 yıla kadar ihtiyaç var. Burada hatırlatıyorum. Ne diyordunuz itibardan tasarruf olur eğitimden olmaz. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum: madem atamayacaktın, bu 1 milyon günahsızı niye okuttun? Niye umut verdin, niye onlara sırtını dönüyorsun? Üç yıl tasarruf tedbirleri yapacağız, emekli kadar atayacağız' diyorlar. Yani hiç öğretmen almazsak 65 yıl sürecek öğretmenlerin ataması. İtibardan tasarruf olur ancak eğitimden tasarruf olmaz. Diğer yaramız mülakattır. Yüzde 50 mülakat, yüzde 50 KPSS diyorlar. Hani mülakat kaldırılacaktı? ‘YENİ MÜFREDAT’ TEPKİSİ *Cumhuriyetle derdi olan bir Bakan, Cumhuriyetle sorunu olan bir müfredat dayatmaktadır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıyla sorunu olan bu müfredat yok hükmündedir. Seçim sloganı müfredat adı olamaz. Bu kafaya sonuna kadar direneceğiz. Ferman tek adamınsa, mücadele milletindir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Pazartesi İstanbul bir başka güne açılacak Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Pazartesi İstanbul bir başka güne açılacak

Sizlerle beraber olmaktan, hasret gidermekten memnuniyet duyuyorum. Bu güzel bahar gününde bizleri bir araya getiren rabbime hamdediyorum. Artık son 10 gününe girdiğimiz Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyor, bu mübarek günlerin ülkemiz, milletimiz ve tüm İslam alemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yaklaşık 6 aydır İsrail'in zulmü altında hayatta kalma mücadelesi veren Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimize dua ediyoruz. Bizler ailelerimizle, sevdiklerimizle, dostlarımızla birlikte oruçlarımızı huzurla açarken, bombaların yanı sıra açlık ve susuzlukla da katledilmek istenen Gazzeli mazlumların Allah yardımcısı olsun diyoruz. "HALKA TEŞEKKÜR ETMEYEN, HAKK'A DA HİZMET EDEMEZ" Bizim kültürümüzde halka teşekkür etmeyen, Hakk'a da şüküredemez. Bu vesileyle Arnavutköy'e teşekkür borcumuzu ödemek isterim. 14-28 Mayıs seçimlerinde Arnavutköy, İstanbul'da bize en güçlü desteği veren ilçelerimiz arasındaydı. Milletvekilliğinde yüzde 60,4, cumhurbaşkanlığında yüzde 63,7 gibi rekor oranlarda Cumhur İttifakı'nı destekleyen siz Arnavutköylü kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum. Siz bizi bahtiyar ettiniz, bizi gururlandırdınız. Bize sahip çıktınız. Rabbim de sizlerin yüzünü güldürsün, her birinizden razı olsun. Bu oy oranları sadece aramızdaki muhabbetin göstergesi değildir. Aynı zamanda bu teveccüh çok ağır bir sorumluluk demektir. Bugüne kadar bize olan itimatınızı asla boşa çıkarmadık. İnşallah bondan sonra da sizlerin güvenine layık olmaya çalışacağız. "ARNAVUTKÖY'ÜN NEREDE OLDUĞUNU BİLMEZ" Arnavutköy benim için geçmişi yaklaşık 30 yılı bulan bir ilçemizdir. Yani şimdi hani bazı adaylar var ya, İstanbul'un şu anki büyükşehir belediye başkanına sorun Arnavutköy'ün nerede olduğunu bilmez. Bu kardeşiniz 30 yıllık bu geçmişte Allah rahmet etsin Bahtiyar beyin buradaki belediye başkanlığı sürecinden başlayan bir süreç. Biz böyle çalıştık. Şu anda girerken alana sorun bakalım emniyet ne kadar katılım var? Bu muhteşem katılımı bir alalım dedim. Rakam 35 bin. Evelallah şimdi bu akşam artık kampanya bitiyor. Yarın oylarımızı kullanacağız. Sandığa gümbür gümbür giderken inşallah Arnavutköy'ü gerçek belediyeciliğe Murat Kurum kardeşime ve aynı zamanda Arnavutköy belediye başkan adayımız Candaroğlu'na teslim ediyor muyuz? Öyleyse, ana kademe çok çalışacak fazla bir şey kalmadı. Kadın kollarımız çok çalışacak. Gençler çok çalışacağız. Yarın da sandıklara sahip çıkacağız. Bu sefer yerel yöneticilerimizi belirlerken cumhurbaşkanınız olarak ben yanınızdayım. Bakanlar olarak tüm Kabine yanınızda. Yerel yönetim de yanımızda olduğu zaman Arnavutköy hizmetten geri kalır mı? Bugüne kadar nasıl kalmadıysa bundan sonra da kalmayacak. "TÜRKİYE YÜZYILI ŞEHİRLERİ İÇİN HAZIR MIYIZ?" İlçemize ve şehrimize kim aşkla hizmet edecekse tercihimizi onlardan yana kullanalım. Yoksa cürmü kadar yer yakacak olanların Arnavutköy'e bir hizmeti olabilir mi? Bu gerçek belediyeciliği iktidar yaparsak Allah'ın izniyle Arnavutköy her türlü hizmeti alacaktır. İşte İstanbul Havalimanı'nı yaptık mı? Hemen yanıbaşınızda İstanbul Havalimanı var mı? Dünyanın sayılı havalimanlarından bir tanesi oldu. Yaparsa AK Parti yapar. Bundan sonra yine biz aynı şekilde yollarıyla, Çam Sakura Hastanesi'ni yaptık. Şu andaki belediye başkanı oranın yolunu bile yapmadı. Onu da yine Ulaştırma Bakanlığı olarak biz yaptık. 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart'ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar ana kademe, kadın kolları, gençler kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Hanımlar var mıyız? Gençler var mıyız? Arnavutköy ile birlikte tüm İstanbul haritasını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Büyükşehirde Murat Kurum diyor muyuz? Arnavutköy'de Mustafa Candaroğlu diyor muyuz? Rabbim sizlerden razı olsun. "İSTANBUL 5 YIL DAHA KAYBEDEMEZ" Sizlerden buradan eve gittiğinizde elinize telefonu alıp eşi, dostu, arkadaşı tek tek aramanızı istiyorum. Kardeşlerimize bizlerin selamını iletmenizi özellikle istirham ediyorum. Ardından 31 Mart'ın önemini anlatacağız. Bizim gibi mutlaka onların da sandığa gitmesini sağlayacağız. Projesiz, hizmetsiz ve vizyonsuz adaylara oy vererek oylarını heba etmemeleri gerektiğini izah edeceğiz. İstanbul'un CHP'nin algı belediyeciliği ile bir 5 yıl daha kaybetmeye artık takatinin kalmadığını örnekleriyle anlatacağız.  "BELEDİYECİLİK NEDİR BİZ BİLİRİZ" İstanbul'u muradına kavuşturarak gerçek belediyecilik dönemini anlatacağız. Murat Kurum kim? Murat Kurum benim kabinemde bakan arkadaşımdır. Böyle çalıştık ve şimdi de bakanlıktan aldık İstanbul'a belediye başkan adayı yaptık. Niye? Bu işi biz biliriz. 5 yıl İstanbul'a belediye başkanlığı yaptım mı? Yaptım ve bu Arnavutköy'ü belli bir seviyeye Allah'ın izniyle bu kardeşiniz getirdi. Tabii gençler bunu bilmeyebilir. İşte bu adımları biz attık. Dolayısıyla belediyecilik nedir bunu biz biliriz. Şimdi de buraya bir bakan arkadaşımı şehircilik bu yöndeki bir inşaat mühendisi bakan arkadaşımı İstanbul'a büyükşehir belediye başkan adayı olarak gönderdik. İşi bileni gönderdik. İnanıyorum ki, yarın akşam Murat kardeşimi tercih ettiğimiz anda pazartesi gününden itibaren İstanbul bir başka güne açılacak. Sizlerden Fatih'in emaneti bu aziz şehre sahip çıkmanızı bekliyorum. 31 Mart seçimlerinin Arnavutköy ile birlikte tüm İstanbul'umuz için şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum. "SON 30 YILDIR HEP İCRAATLARIMIZLA KONUŞTUK" Kimi insan iş yapar, kimisi de sadece laf üstüne laf koyar. Kimileri de kayak yapmaya İsviçre'ye gider. İstanbul'u sel alır, her taraf rezillik ama İstanbul'un belediye başkanı meydanda yok. Kimi insan eser üretir kimisi de sadece polemik peşinde koşar. Ziya Paşa ne diyor; Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. İşte sanki Ziya Paşa bunlar için bunu söylemiş. Biz İstanbul büyükşehir belediye başkanlığımızdan itibaren son 30 yıldır hep icraatlarımızla konuştuk. Beceriksizliğini bahanelerle örtmeye çalışanlardan değil, milletine hizmet edebilmek için engelleri aşanlardan olduk. Ama Kastamonu'da sel afeti oldu. Murat Kurum çizmeleriyle beraber oradaydı. Deprem oldu 11 vilayet Murat Kurum çizmeleriyle beraber deprem bölgesindeydi. Antalya'da deprem oldu oradaydı. Kastamonu'da felaket Murat Kurum kardeşim oradaydı. Peki bunlar neredeydi? Ara da bul, bulamazsınız. 81 vilayetimizin tamamına mührümüzü vurmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.  "ARNAVUTKÖY-İSTANBUL HAVALİMANI METROMUZUN AÇILIŞINI YAPTIK" Bugün eser ve hizmet siyasetimizin sembolleri İstanbul'la birlikte Arnavutköy'ün de dört bir yanında yükseliyor. Bolluca Millet Bahçesi'nin yapımında sona geldik. Karaburun Millet Bahçemizin de projelendirme çalışmalarına devam ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde canlı bağlantıyla Arnavutköy-İstanbul Havalimanı metromuzun açılışını yaptık. Uzunluğu 14 kilometre olan 4 istasyonlu bu hat sayesinde artık Arnavutköy'den havalimanına 8 dakikada gidebiliyorsunuz. Arnavutköy-Gayrettepe arasındaki ulaşımı da 41 dakikaya düşürdük. Toplam 69 kilometrelik mesafesiyle Türkiye'nin en uzun raylı sistem ring hattını tamamlamış olacağız. Bir kez daha metro hattımızın hayırlı olmasını diliyorum. Yaklaşık 100 dönüm arazi üzerine kurulacak olan Arnavutköy Küçük Sanayi Sitesi'nin yapımına başladık. "MURAT KURUM KARDEŞİMLE BİRLİKTE ARNAVUTKÖY KAZANACAK" İstanbul Havalimanı'mızın sadece Avrupa'nın değil dünyanın en iyi havalimanlarından olduğunu görüyoruz. Muhalefetin buraya uçak inmez dediği bunun için engellemeye çalıştıkları, akla hayale gelmeyecek iftiralar attığı havalimanımız ülkemizin gururu haline geldi. Şimdi Murat Kurum kardeşimizin dışındaki adaylara baktığınız zaman bunlar kiminle yarış ediyor? Murat kardeşim burada seçimi kazandığı zaman kim kazanacak? Arnavutköy kazanancak, tüm Arnavutköylüler kazanacak.  Çünkü biz cumhurbaşkanı olarak, tüm Kabine üyelerimle bizler sizlerin hizmetinde olacağız. Ocak ayında İstanbul Havalimanı'mız günlük ortalama 1308 uçuşla Avrupa'nın en işlek havalimanı seçildi. Havalimanımızın açılmasıyla birlikte Arnavutköy'müz başta turizm olmak üzere bir çok alanda gelişmeye, yatırım çekmeye başladı. Benzer başarı diğer örneklerde olduğu gibi aynen yayıldı. Hatırlayın, Kuzey Marmara Otoyolu'na, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne, Marmaray'a, Avrasya Tüneli'ne, şehir hastanelerimize demediklerini bırakmadılar. İsraf dediler, ne gerek var dediler, hiçbir teklif getirmeden ortaya hiçbir alternatif sunmadan sadece eleştirdiler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP'yi hedef aldı: Para kulelerini açıklayamadı Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP'yi hedef aldı: Para kulelerini açıklayamadı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çorum'da düzenlenen mitingde konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde: Çorum'da yaşayan tüm kardeşlerime sevgilerimi, saygılarımı iletiyorum. Tarımın, sanayinin, kültürün ve turizmin şehri Çorum'da bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Çorum'da sizin şu güzelliğinizi satın almaya dünyanın gücü yetmez. Şu an alanda 40 bin katılım var. Bugün yine Çorum bir başka muhteşem. Çorum ile bizim aramıza kimse giremez. Kurulduğu günden beri hareketi Çorum bağrına bastı. Tüm seçimlerde sizin desteğinizi hep yanımızda gördük. 14-28 Mayıs seçimlerinde de bu gelenek değişmedi. Türkiye en kritik seçimlerinden birinde Çorumlu kardeşlerimiz bize ve Cumhur İttifakı'na sahip çıktı. Biz Çorum'dan razıyız, Allah'ta sizlerden razı olsun. Siz bize nasıl sahip çıktıysanız biz de teşekkür borcumuzu daha fazla hizmet getirerek yerine getireceğiz. Bugüne kadar el ele, omuz omuza verdik, Çorum'u bölgesinin en güzel şehirlerden birisi haline getirdik. Çorum tüm Türkiye'de kendinden söz etttiriyor. Çorum'un elde ettiği başarılarda hükümetimizin yanı sıra belediyemizin de önemli bir payı var. Çorum'un başarı hikayesini hep beraber yazdık. Sizler çalışıp didindiniz, kabuğunuzu kırmak için mücadele ettiniz. İnşallah 31 Mart'ta bu birlikteliğimizi daha da perçinleyeceğiz. "ÇORUM'UN YENİDEN DESTAN YAZACAĞINDAN EMİNİM" Milli iradenin ve demokrasinin kalesi Çorum budur. Sadece Çorum'u tekrar rekor oylarla kazanmak yetmez. Ankara ve İstanbul başta olmak üzere diğer şehirlerdeki tanıdıklarımızı aramaya var mıyız? Nazımızın geçtiği ne kadar tanıdık varsa onlara da mutlaka ulaşacağız. Bir dönem bizim yanımızda olup da beklentileri olmayınca başka yerlere dümen kıran dostlarımızı uyaracağız. "TERÖR ÖRGÜTLERİ KAÇACAK DELİK ARIYOR" Suriye'de bir terör koridoru kurarak bizi kuşatmak istediler, ardından DEAŞ'ı üzerimize saldılar. Suriye'ye düzenlediğimiz askeri harekatlarla vatanımızı bölge planlarını yırtıp attık. Terörü kaynağından yok etme stratejisini uyguladık ve inlerini başlarına geçirdik. Ve şu anda terör örgütlerinin kaçacak delik aradıklarını görüyoruz. Artık SİHA'larla 300-350 kilometre ötede hainleri tespit ediyor ve dünyayı başlarına yıkıyoruz. Bölücü terör belasından kurtulana kadar bu mücadele devam edecek. Bizim şu son 10 yılda yaşadıklarımızı başka ülke yaşasa yerle yeksak olmaktan kurtulamazdır. ABD ve Avrupa dahil böyle bir mücadeleyi veremezlerdi. Biz tüm sıkıntıları aşarak hedeflerimize emin adımlarımızla yürüdük. Biz hem şeytan taşladık hem de tavafımızı milletçe yaptık. "MEMURUMUZU, İŞÇİMİZİ VE EMEKLİMİZİ YALNIZ BIRAKMADIK" Memurun, işçinin ve emeklinin aylıklarında yüzde 50'ye varan artışa gittik. Emeklimizin sıkıntılarınını hafifletmek amacıyla bayram ikramilerini artırdık, banka promosyonlarını devreye aldık. Kamu bankalarımız başvuruları almaya başladı. İkramiyeler gelecek hafta hesaplara yatıyor. 53 binden fazla canımızı kaybettiğimiz 6 Şubat depreminin ardından vatandaşlarımızı çaresiz bırakmadık. Geçen hafta 80 bin konutu ve köy evini depremzede kardeşlerimize teslim ettik. Yıl sonunda 200 bin konut hedefine ulaşmayı hedefliyoruz. "ENFLASYONU TEK HANEYE BİZ İNDİRDİYSEK YİNE AYNISINI BİZ YAPACAĞIZ" En büyük baş ağrımız olan enflasyon konusunda da adım atıyoruz. Fırsatçılarla ilgili bakanlıklarımız adımlarını atıyor. Yılın ikinci yarısında enflasyondaki büyük düşüşü hep birlikte göreceğiz. Bundan 85 milyonun tamamı faydalanacak. Kelebek ömürlü geçici rahatlama değil kalıcı istiyoruz. Nasıl daha önce enflasyonu tek haneye biz indirdiysek yine aynısını biz yapacağız. "CHP PARA KULELERİNİ AÇIKLAYAMADI" Şunu lütfen hiçbir zaman unutmayın. Muhalefetin sırtında yumurta küfesi yok. Onlar meydanlarda atmayı tutmayı sonrada verdikleri sözleri unutmayı çok sever. Vatandaşın oyunu almak için bol keseden umut dağıttılar. Göreve gelince söz verdiklerinin hiçbirini yapmadılar. Bunların yaptığı en iyi iş, kara paradan kule inşa etmek. Nereden geldiğini açıklayamadıkları dolar ve euro balyalarını 6-7 kişi bir araya gelip balya yapıyorlar. Bunun dışında hiçbir icraatları yok. Ülkenin ana muhalefet partisi mi yoksa gayrimeşru kartel mi oldukları belli değil. Biz her zaman söz namustur düsturuyla hareket ettik. Zor da olsa her zaman ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısını yapmaya çalıştık. İnsanın aynası işidir lafına bakılmaz. Bizim de eserlerimiz ve yatırımlarımız yaptıklarımızdır. Hızlı tren projesinde en kritik aşama geçilmiş oldu. Hızlı treninin devreye girmesiyle Çorum hem Karadeniz'e hem de İç Anadolu Bölgesi'ne ulaşabilecek. Çorumlu çiftçilerimize son 21 yılda toplamda 26 milyar lira tutarında tarımsal hibe sağladık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İBB'deki para sayma görüntülerine tepki Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İBB'deki para sayma görüntülerine tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya’da düzenlenen mitingde konuştu. Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde: Ülkemizi 2023 hedeflerine Konya ile birlikte taşıdık. İnşallah Türkiye Yüzyılı'nın inşasını da Konya ile birlikte kuracağız. Konya, partimizi kurma yolculuğumuzdan beri her aşamada yanımızda oldu. Şu an burada 110 bin kişi var. Sizler asıl meselenin sadece seçim, sandık değil, kutlu bir davanın sancağını yüceltmek olduğunu dünyaya gösterdiniz. Konya’nın 31 Mart’ta da vereceği oyla tarih yazacağını, sancağı da en yükseğe çekeceğine inanıyorum. Asırlarca Anadolu’ya başkentlik yapan Konya, ülkemize ışık saçtı. Konya, tüm mazlum ve mağdurlara el uzatan bir şehirdir. Konya Büyükşehir Belediyemiz deprem bölgesinde yapmadık destek bırakmadı. 21 yıldır ülkeye hizmet ederken çok yönlü bir mücadelenin içinde olduk. Altyapı eksiklerini tamamlamak için gece gündüz çalıştık. Yasak ve baskılarla geçen uzun bir aranın ardından reform yaptık. Ülkemize yönelik sayısız saldırının önüne set çektik. Ülkemizi siyasi, ekonomik, askeri olarak güçlendirirken memleketin tüm potansiyelini kullandık. Dünyadaki tüm gelişmeleri takip ettik. "CHP, YİNE DEM'LE GİZLİ SAKLI BİR İŞ BİRLİĞİ HALİNDE" 6'lı masayı hatırlıyorsunuz değil mi? Partimizden ayrılıp ondan sonra altılı masaya ne oldular? Misafir oldular. Şimdi ne alemdeler? Şu anda parlamento da bile yerleri yok. Hepsinin sonu hüsran oldu. Sadece sandıkta değil, milletin gönlünde de kaybettiler. CHP, yine DEM'le gizli saklı bir iş birliği halinde. Bunu da milletin gözünden kaçırmak için her gün lügatten yeni bir ittifak buluyorlar. Sözde kent uzlaşması adı altında şehirleri, ilçeleri, belediye meclislerini paylaşıyorlar. DEM yönetimi, dışarıdan aldığı emirlere göre hareket ediyor, en çok oyu aldığı yerlerde bile örgütün emrinden çıkmayacak kukla isimleri aday gösteriyor, yani nereden, Kandil'den. CHP yönetimi yıllardır laiklik, Atatürkçülük, irtica gibi kavramların istismarıyla varlıklarını sürdürmeye alışmışlar. Memleketin hayrına hiçbir fikir üretemeyen, eylem ortaya koyamayanların durumuna gönlümüz razı gelmiyor. "ONLARIN AKIBETİ SİLİNİP GİTMEK OLACAK" Sırf AK Parti husumetiyle, Erdoğan husumetiyle ve AK Parti oylarına gözlerini dikerek siyaset yaptıklarını sananları anlamakta zorlanıyoruz. Sırtını sadece konjonktüre dayamaktan başka sermayesi olmayanların akıbeti, yeni bir konjonktürle silinip gitmektir. Bir davası, vizyonu, programı olanlar siyasette de gönüllerde de kalıcı olurlar.  CHP'nin adı her türlü şaibeli işle anılıyor. Şimdi bu ara ne yapıyorlar? Demet demet dolarları topluyorlar. Avroları topluyorlar. Ve paylaşıyorlar. Şunların haline bak ya. Bunlara bu ülke teslim edilir mi?  "ESER VE HİZMET SİYASETİ YAPIYORUZ" Eser ve hizmet siyasetinde elimize su dökecek kimseyi tanımıyoruz. Şehirlerimizi eşi benzeri görülmemiş yatırımlarla buluşturduk. Son 21 yılda Konya’ya 372 milyar liranın üzerinde kamu yatırımı yaptık. Eğitimde şehrimize 4 yeni üniversite kazandırdık.  Kulu Devlet Hastane'sinin bu çarşamba hasta kabulüne başlayacağının müjdesini de veriyorum. Kayacık ile mevcut gar arasındaki kesimi 4 hatlı hale getiriyoruz. Yeni Gar-Meram Raylı Sistem Hattı çalışmalarımız devam ediyor.  Tarım ve ormancılıkta şehrimize 25 baraj, 41 gölet, 76 sulama tesisi inşa ettik. Çiftçilerimize yaklaşık 119 milyar liralık tarımsal hibe desteği verdik. 31 Mart akşamı Konya'dan bir başka ses çıkacak. Bir de İstanbul büyük önem arz ediyor. İBB adayımız Murat Kurum Konyalı, İstanbul'da ne kadar Konyalı varsa arayacaksınız, hepsini seferber edeceksiniz. İhmal yok, bir telefon. Ben size inanıyorum, siz de bana inanıyorsunuz. Bu hırsızların elinden kurtaralım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Özgür Özel'e: Onu da özgürleştirerek kurtaracağız Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Özgür Özel'e: Onu da özgürleştirerek kurtaracağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yerel seçimlere 33 gün kala Manisa'da vatandaşlarla buluştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e de yönelik açıklamalarda bulundu. "1 AY SONRA SANDIKLARI HEP BERABER PATLATMAYA HAZIR MIYIZ" Sanayinin, tarımın, emeğin şehri, medeniyetler beşiği Manisa, bugün yine bir başka güzel. Manisa'ya geçtiğimiz mayıs ayında yapılan seçimlerde Cumhur İttifakı'na Cumhurbaşkanlığında yüzde 50, milletvekilliğinde yüzde 49 oy oranıyla verdimi destek için teşekkür ediyorum. Cumhur İttifakı, Allah'ın izniyle 31 Mart'ta büyükşehri ve ilçeleriyle Manisa'da yeni bir destan yazacaktır. İnşallah yaklaşık 1 ay sonra sandıkları hep beraber patlatmaya hazır mıyız? Kendi partisine sözünü geçiremediği halde borusunu burada öttürmeye heveslenen birileri var. Buradan kendisine sesleniyorum, hiç merak etmesin, kendini boşuna paralamasın, boynuna vurulan prangalardan kurtulacağı gün çok yakındır. Manisa'nın da desteğiyle 31 Mart'ta onu da özgürleştirerek maruz kaldığı eziyetten kurtaracağız. Bir önceki gibi… 13 kez girdiği seçimlerden nasıl bir netice alamadan eyvallah deyip gittiyse bunun da akıbeti aynı olacak. Ülkeye, millete ve şehirlerimize söyleyecek hiçbir sözü, ortaya koyacak hiçbir vizyonu ve programı olmayanlar sadece konuşur, bağırır, çağırır ve gider. Biz ise 81 vilayetimizin tamamıyla birlikte Manisa'mızı da Türkiye Yüzyılı belediyeciliğiyle buluşturmayı amaçlıyoruz. Bunun için Cumhurbaşkanıyla, bakanlıklarıyla, kurumlarıyla, belediyelerimizle el ele vererek şehirlerimizi güvenli, huzurlu, müreffeh hale getirecek adımları atıyoruz. "HER ŞEYİN ÜSTESİNDEN GELİRİZ" Geçtiğimiz 21 yılda gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımlarını Türkiye Yüzyılı'nın altyapısı olarak görüyoruz. Allah'ın izniyle bunların hepsini de yapacak iradeye, birikime, hazırlığa, kadroya sahibiz. Yeter ki milletimiz birliğine, dirliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıksın. Emin olun gerisi sadece vakit ve öncelik meselesidir. Yeter ki Mevla fert olarak hiçbirimizi ve milletimizi çaresiz dertlere düşürmesin. Ölümden gayrı her derdin devası insanın çalışmasına, gayretine, nasibine bağlı olarak vardır. Karamsarlık illetine kapılmadıktan sonra Allah'ın izniyle her şeyin üstesinden geliriz. "HEVESLERİNİ KURSAKLARINDA BIRAKMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR" Dikkat ederseniz içeride ve dışarıda birileri ısrarla milletimizin moralini bozmak, canını sıkmak, umudunu köreltmek için her yolu deniyor. Türkiye'nin sıkıntıları yok mu? Elbette var… Ama bunları çözecek olan program da, irade de, tecrübe de, milletiyle, devletiyle, cumhurbaşkanıyla, hükümetiyle yine bizdedir. Hiçbir şey yapmadan, hiçbir şey üretmeden, hiçbir program ve proje geliştirme zahmetine katlanmadan milleti kendilerine mahkum etmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakmak boynumuzun borcudur. "ÇALIŞANLARIN, EMEKLİLERİN SIKINTILARINI BİRLİKTE AŞACAĞIZ" Türkiye'yi, geçtiğimiz 21 yılda 3 kattan fazla nasıl büyüttüysek, sanayimizi, tarımımızı, ticaretimizi nasıl küresel rekabete hazırladıysak bugünkü meseleleri de öyle hal yoluna koyacağız. Hiç endişe etmeyin. Çalışanlarımızın dertleri mi var, birlikte çözeceğiz. Emeklilerimizin sıkıntıları mı var, birlikte aşacağız. Esnafımızın ihtiyaçları mı var, birlikte gidereceğiz. Gençlerimizin hayalleri mi var, birlikte gerçekleştireceğiz. Ülkemize yönelik tehditler mi var, birlikte bertaraf edeceğiz. Gabar'da bunu giderdik, Cudi'de mağaralara girdik, Tendürek'te inlerine girdik, Beslerderesi'nde aynı şekilde girdik. Bundan sonra da yine biz yaparız. Nerede teröristan? Nerede terör örgütleri? Hepsi şu anda darmadağın. İşte tüm bunları yapmak için Türkiye Yüzyılı vizyonunu milletimizin takdirine sunduk. Telafisi mümkün olarak gelip geçici sorunların bu büyük ufku karartmasına izin vermeyeceğiz. "EKONOMİK SIKINTILARIN YIL SONUNDA HAFİFLEMEYE BAŞLADIĞINI GÖRECEĞİZ" Uzunca bir süredir yaşadığımız bütün saldırıların, bölgesel ve küresel krizlerin, kimi politikalarımızın eksik kalmasından kaynaklanan meseleleri birer birer çözüme kavuşturacağız. Bilhassa ekonomideki sıkıntıların yıl sonundan itibaren hızla hafiflemeye başladığını, önümüzdeki yıldan itibaren de yeniden yükselişe geçeceğimizi hep birlikte göreceğiz. Vatandaşlarımızın her biri ülkenin büyümesiyle, güçlenmesiyle, imkanlarının artmasıyla ortaya çıkacak kaynaktan hak ettiği payı mutlaka alacaktır. Geçmişte bunu sağladık, bundan sonra da başaracağız. "2019 SEÇİMLERİNDE YAPILAN GİZLİ İTTİFAKLARI UNUTMADIK" Şimdi Emniyet'e sordum, dedim ki alanda ne kadar Manisalı var? Verdikleri cevap 45 bin. Cumhuriyetimizin ilk asrını acısıyla tatlısıyla geride bırakırken Türkiye Yüzyılı'na yeni bir şevkle, yeni bir heyecanla, yeni bir güçle giriyoruz. Ülkemizin sadece son çeyrek asırda verdiği mücadele dahi tek başına önümüzdeki dönemin ne kadar mühim olduğunu göstermeye yeterlidir. Türkiye bu süreçte güven ve istikrarın hem demokrasisinin hem ekonomisinin gelişmesi için ne kadar önemli olduğunu müşahede etti. Sınırlarımızı ve şehirlerimizi tehdit eden terör eylemleri sebebiyle can güvenliğinin her şeyin üzerinde olduğunu yaşayarak gördük. Sokakları kaosa sürüklemek, ülkeyi ateşe ve kana bulamak isteyen karanlık mahfillerin huzurumuza kast edişine beraberce şahit olduk. Ülkenin esenliğini tehlikeye atmaktan çekinmeyen, milleti umursamayan muhalefet anlayışının ilkesiz, ölçüsüz ve sorumsuz politikaları, yaşadığımız sıkıntıların üzerine adeta tuz biber ekti. CHP'nin lokomotifliğini yaptığı bu anlayış, Türkiye düşmanı tüm çevrelerle birlikte PKK ve FETÖ gibi terör örgütleriyle birlikte hareket etmekten dahi çekinmemiştir. Mayıs seçimlerinde kurulan altılı masanın gerisindeki siluetleri unutmadık. Daha önce 2019 seçimlerinde yapılan gizli ittifakları unutmadık. Şimdi 31 Mart için İstanbul ve Mersin gibi yerlerde kurulan kirli ittifakların da farkındayız. Son dakika oynanan oyunların, listelerde yapılan değişikliklerin ne anlama geldiğini milletimiz gayet iyi biliyor. Bunlarda mertliğin, delikanlılığın, harbiliğin ve hasbiliğin zerresi olmadığı için her işlerini gizli saklı yapmayı adet edindiler. Cumhur İttifakı, AK Partisiyle, Milliyetçi Hareket Partisiyle, belediye başkan adaylarıyla, belediye meclis üyesi adaylarıyla tüm şeffaflığıyla ortadadır. Bu ittifakın gizli saklı hiçbir gündemi, pazarlığı, hedefi yoktur. Her şey milletimizin gözü önünde cereyan etmektedir. Peki, CHP'nin kurduğu ittifaklarda böyle bir açıklık var mı? Hatırlarsanız eski CHP genel başkanının kurdukları masa dışındaki bir parti genel başkanıyla yaptığı bakanlık ve bürokrasi pazarlığı seçimden sonra ortaya çıkmıştı. Şimdiki CHP genel başkanını zaten kimsenin taktığı yok. Bu parti adına kimi isimlerin nerede ve kimlerle demlendiği belli değil. Kendilerini pazarlıklara öyle kaptırdılar ki, işte Manisa Saruhan'da olduğu gibi aday listelerini seçim kurullarına zamanında veremediler. Haftalar öncesinden günü, saati, yeri belli olan bir işi bile beceremeyecek kadar siyasetten, meseleden, gündemden uzak durumdalar. Çıkarları dışında, kişisel kariyerleri dışında hiçbir şeyi gözleri görmüyor. Bırakın dünyada ve Türkiye'de ne olup bittiğini kendi memleketleriyle bile ilgilenme gereği duymuyorlar. Böyle siyaset olmaz. Türkiye'nin yönetimi bu zihniyete emanet edilmez. Şehirlerimizin geleceği, bu kirli pazarlıkların mezesi yapılamaz. Üç beş belediye alacağız diye siyasi bölücülere bu derece teslim olunmaz. Kadınlarımızın, gençlerimizin, çalışanların, emeklilerimizin beklentileri, hayalleri, hakları bu kifayetsiz muhterislerin insafına bırakılamaz. Bu muhalefet anlayışının, bu muhalefet politikasının Türkiye'ye verecek hiçbir şeyi yoktur. Allah göstermesin bunların ellerine fırsat geçerse ülkemiz ve milletimiz elindekilerden de olur. Muhalefet tarafı sadece konuşur, sadece yalan ve iftira ile kafaları karıştırmaya çalışır, sadece kendi küçük menfaatlerini korumaya bakar. "ASIRLIK İHMALLERİ TELAFİ EDECEK YATIRIMLAR YAPTIK" Şehirlerimizi Türkiye Yüzyılı belediyeciliğiyle buluşturma konusundaki ısrarımızın sebebi de aynıdır. Milletimizin karşısına hep eser ve hizmet siyaseti sözüyle çıktık. Hamdolsun bugüne kadar da sözümüzü hep tuttuk. Vatan topraklarının her köşesine asırlık ihmalleri telafi edecek yatırımlar yaptık. Her kesimden insanımızı layık olduğu hizmetlerle buluşturduk. Şehirlerimizin hiçbirini ihmal etmeden, hepsini eserlerimizle donattık. Bu anlayışla son 21 yılda Manisa'ya 191 milyar liranın üzerinde kamu yatırımı yaptık. Eğitimde şehrimize 5 bin 176 adet yeni derslik kazandırdık. "VATANDAŞLARA 9 MİLYAR LİRA TUTARINDA KAYNAK AKTARDIK" Gençlik ve sporda 11 bin 240 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. UEFA standartlarında 2 stadyumun da olduğu 122 spor tesisi inşa ettik. Sosyal yardımlarda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 9 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta 558 yataklı şehir hastanesiyle birlikte toplamda 2415 yataklı 28 hastanenin de aralarında olduğu 76 tesisi tamamlayıp hizmete sunduk. Yatak kapasitesi 400 olan Salihli Devlet Hastanesi dahil 5 sağlık tesisimizin yapımı devam ediyor. Proje aşamasındaki 450 yataklı Akhisar Devlet Hastanesi ve 50 yataklı Saruhan Devlet Hastanesiyle birlikte çok sayıda sağlık tesisini şehrimize kazandırmak için gayret ediyoruz. "8 BİN 783 KONUTU HAK SAHİPLERİNE TESLİM ETTİK" Çevre ve şehircilikte TOKİ vasıtasıyla 8 bin 783 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 3 bin 217 konutun yapımına devam ediyoruz. Kentsel dönüşümde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 12 bin 111 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Şehir sınırları içerisinde 5 adet atık su arıtma tesisi varken, bugün 19 adet atık su arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 93'üne hizmet veriyoruz. "MANİSA, DİĞER HIZLI TREN HATLARIYLA ENTEGRE OLACAK" Manisa'da 7 millet bahçesi projemizden 5'ini tamamladık. Ulaştırmada Manisa'da 81 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafesini 628 kilometreye çıkardık. Bir kısmı Manisa il sınırlarından geçen İstanbul-İzmir Otoyolu ve Sabuncubeli Tüneli'yle şehirler arası ulaşımı kolaylaştırdık. Manisa'nın çeşitli yerlerinde inşası süren yol çalışmalarını önümüzdeki yıllarda peyderpey hizmete açacağız. Bandırma-Balıkesir-Manisa Demiryolu Hattı'nı modernize ettik, ilimizdeki tüm demiryolu hattını yeniledik, Akhisar'a yeni bir gar binası yaptık. Manisa-Uşak-Afyonkarahisar arasındaki 415 kilometrelik mevcut hattı da elektrikli ve sinyalli hale getirmeyi planlıyoruz. Ankara-Afyon-Manisa-İzmir Yüksek Hızlı Tren Hattı'nın yapımı devam ediyor. Bu projenin tamamlanmasıyla Manisa, İstanbul, Ankara, Konya, Sivas ve yapımı süren diğer tüm hızlı tren hatlarıyla entegre olacak. MANİSALI ÇİFTÇİLERE 28 MİLYAR LİRA HİBE VE YATIRIM Tarım ve ormanda son 21 yılda Manisa'ya 33 baraj, bir içme suyu tesisi, 47 sulama tesisi, 77 dere ıslahı projesi, 11 gölet, 14 yer altı depolama tesisi, 2 hidroelektrik santrali kazandırdık. Kapasitesi 448 milyon metreküp olan Akhisar-Gördes Barajı'nın yapımını bitirerek 150 bin dönüm arazinin sulanabilmesine imkan sağladık. İnşa ettiğimiz sulama tesisleriyle 240 bin dekar tarım arazisini sulamaya açtık Hale inşası süren 7 baraj, 2 depolama tesisi ve 9 sulama tesisi daha var. Manisalı çiftçilerimizi 28 milyar lira tutarında tarımsal hibeyle ve yatırımla destekledik. Sanayi ve teknolojide 4 yeni OSB, bir teknopark, 32 Ar-Ge merkezi ve 6 tasarım merkezi kurduk. Soma OSB'nin inşasına da başladık. İstihdamı desteklemek için Manisa'daki işverenlere yaklaşık 9 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Enerjide 254 bin abonesi olan şehrimize ve 45 ilçesine doğal gaz ilçesini sağladık. Selendi ve Köprübaşı'na da yakında doğal gaz arzı sağlamayı hedefliyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan savunma sanayi mesajı Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan savunma sanayi mesajı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sakarya'da düzenlediği mitingde konuştu. Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti; Bu gece idrak edeceğimiz Ramazan-ı Şerif'in müjdecisi olan mübarek Berat gecenizi tebrik ediyorum. Rabbim bizleri sağlık, huzur ve afiyet içerisinde sevdiklerimizle birlikte Ramazan-ı Şerif'e kavuştursun diyorum. Başta Gazze'deki kardeşlerimiz olmak üzere gönül coğrafyamızın dört bir köşesindeki mazlumların Allah yardımcısı olsun diye dua ediyorum. "TÜRKİYE DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE DAİMA ÖRNEK GÖSTERİLECEKTİR" Öncelikle sizlere olan teşekkür borcumuzu ifa etmek istiyorum. Geçen sene mayıs ayında tarihimizin en kritik seçimlerinden birini yaşadık. 14-28 Mayıs seçimleri Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma mücadelesinde daima örnek gösterilecektir. Sadece katılım oranlarının yüksekliği itibarıyla değil sonuçları açısından da mayıs seçimleri bir dönüm noktasıdır. Millet olarak bugün geriye doğru baktığımızda nasıl bir badire atlattığımızı çok daha iyi anlıyoruz. Karşımızdaki ittifakın bugünkü durumunu gördükçe Türkiye'nin ve Türk milletinin verilmiş sadakası varmış diyoruz. İşte bu kritik cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde Sakarya'mız iradesine sahip çıkarak yine destan yazdı. Yüzde 65'er oy oranıyla bize destek olan Sakaryalı kardeşlerimin her birine şükranlarımı özellikle sunuyorum. Cumhur İttifakı'nın örnek dayanışmasını sergileyen Sakarya inşallah 31 Mart'ta çok daha güçlü şekilde inanıyorum ki yanımızda yer alacaktır. Şu anda meydana bakıyorum. Resmi rakamı istedim. Resmi rakam şu anda meydanda elhamdülillah 60 bin kişi var. Zaten Sakarya'ya da bu yakışır. Bizim Sakarya ile aramızdaki muhabbeti ancak gönül gözüyle bakanlar görebilir. Bu muhabbeti dizelere dökecek olursak heralde şu şekilde akıp gelirdi; Hep haktan yanasın yiğitsin, mertsin, kimseye eğilmez başın Sakarya. Yeryüzüne indirilmiş cennetsin, ünyada bulunmaz eşin Sakarya. Gönül ikliminin rüzgarı sende, bahtımın bitmeyen baharı sende, tarihimin şanı, zaferi sende, sırtımı dayadığım dağsın sen Sakarya. Gönül coğrafyamızın her rengini her güzelliğini bağrında yaşatan Kafkasların, Balkanlar'ın, Anadolu'muzun her köşesinin kokusunu taşıyan Sakarya'ya hasret gidermeye geldik. Bu coğrafyanın vatan olmasında kanıyla, canıyla, teriyle bedel ödeyen şehitler veren Sakarya geleceğimize güvenle bakmamızın da teminatıdır.  "SAÇ SAÇA, BAŞ BAŞA KAVGA EDİYORLAR" Milli mücadelede olduğu gibi 15 Temmuz'da da dimdik ayakta durarak hainlere geçit vermeyen bu şehir Türkiye Yüzyılı'nın da yükselen yıldızıdır. Türkiye'nin demokrasi, adalet ve kalkınma mücadelesinin her safhasında sizler yanımızda oldunuz. Bir dönem bizimle birlikte olup da sonra yolunu ayıranların veya yolunu kaybedenlerin aksine Sakarya istikametini hiç bozmadı. Aynı şekilde Sakarya ülkeye eser kazandırmak, millete hizmet etmek için çalışması gereken muhalefetin oyunlarına da hiç gelmedi. İşte sizler de takip ediyorsunuz, ülkenin ikinci büyük partisi işi gücü bırakmış kendi içinde saç saça, baş başa kavga ediyor. Dün Türkiye'yi yönetecek cumhurbaşkanı adayı diye karşımıza çıkardığı genel başkanlarını çiğneyip geçtiler. Onun yanında cumhurbaşkanı yardımcısı diye şehir şehir dolaştırdıkları isimlerin ise yarın ne olacakları belli değil. "MUHALEFET ÖYLE BİR HALDE Kİ DÜNYA YANSA UMURLARINDA DEĞİL" Yaptıkları kongrenin üzerindeki şaibeleri, aday belirleme sürecindeki kirli pazarlıklar ve vahim iddialar izledi. Öyle bir haldeler ki dünya yansa, ülke batsa, kıyamet kopsa, millet feveran etse umurlarında değil. Kendi çıkarlarından, kendi şahsi kariyerlerinden başka hiçbir şeyi gözleri görmüyor. Aslında bunlar tek parti devrinden beri hep böyleydiler. Bunun için milletimiz rahmetli Menderes'ten merhum Özal'a kendi hayallerini paylaşan herkese sahip çıkmıştır. Biz de 21 yıldır ülkenin kalkınması ve gelişmesi için verdiğimiz mücadele ile farkımızı gösterdik. Şimdi de ülkemizi Türkiye Yüzyılı belediyeciliği ile mahalli idarelerde de dünyanın en üst ligine çıkarmak istiyoruz. Milletimizden 31 Mart'ta sandıkta desteği muhalefetin yaptığı gibi siyasi rant paylaşımı değil işte bu vizyonu hayata geçirme iradesi ile talep ediyoruz. Bugün sizlerin karşısına da aynı hissiyatla çıktık.  "BU TOPRAKLARI MÜDAFAA İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ" Sakarya, Türkiye'nin kalbi, Türkiye'de bulunduğu coğrafyanın kalbidir. Tarih boyunca tüm hükümdarların, tüm imparatorlukların gözü hep bu coğrafyada oldu. Boğaz'ları İstanbul'u, Anadolu'yu almak için çok kanlı savaşlar yapıldı. Bu bakımdan Anadolu sadece medeniyetler beşiği değildir. Aynı zamanda bir medeniyetler mezarlığıdır. Bu topraklarda nice devlet kuruldu, hüküm sürdü ve yıkılıp gitti. Nice kral, nice kumandan en son nefesini bu topraklarda verdi. Türk milleti olarak biz de Malazgirt'ten beri vatanımız olan bu toprakları müdafaa için mücadele ediyor, can veriyoruz. Bir asır önce Çanakkale'de ve milli mücadelede yüz binlerce vatan evladını feda ederek Anadolu'yu milletimizin mezarı haline getirmek isteyenlerin elinden kurtardık. Bayrağımız inmesin, ezanlarımız susmasın, mabedlerimizin göğsüne namahrem eli değmesin diye can verdik, ter döktük." "KAAN'LA BERABER YİNE GÖKYÜZÜ İLE BULUŞTUK" Son 40 yıldır da birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize kasteden bölücü terör örgütüne karşı mücadele yürütüyoruz. Terör örgütü askeriyle, polisiyle, kamu görevlisiyle, korucusuyla, kadını, yaşlısı, genci ve hatta bebeğiyle on binlerce insanımızı katlederek bizden kopardı. Çektiğimiz acıların, maruz kaldığımız ihanetlerin, ödediğimiz bedellerin haddi hesabı yok. Ama hamdolsun her karışı şehit kanlarıyla sulanmış bu cennet vatanı işgalcilere, hainlere, emperyalistlerin tetikçiliğini yapan teröristlere teslim etmedik. Bunları Cudi'de gömdük, bunları Tendürek'te gömdük, bunları Gabar'da gömdük bildiğiniz gibi artık içeride terör örgütleri kalmadı. Hepsi de terk ettiler. Son olarak güney sınırımız boyunca bir teröristan kurmaya teşebbüs ettiler. Gerçekleştirdiğimiz sınır ötesi harekatlarla bu senaryoyu da yırtıp attık. İnsansız hava araçlarımızla, SİHA'larımızla, AKINCI'larımızla bunları yok ettik. Bunları o mağaralarda yok ettik. Şimdi en son olarak ortaya hangi uçağımızı çıkardık? Şimdi de KAAN'ımızı çıkardık. KAAN'la beraber yine gökyüzü ile buluştuk. "TÜRKİYE HER ALANDA GÜÇLÜ OLMAK MECBURİYETİNDEDİR" Nerede bir terörist varsa buluyoruz başını eziyoruz. Arkalarında kimlerin olduğuna bakmadan son teröristi etkisiz hale getirene kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz. Tüm bu sürecin bize öğrettiği en önemli hakikat hazır ol cenge eğer ister isen sulhu salah yani barış ve huzur istiyorsan savaşa hazır olmalısın. Türkiye ve Türk milleti olarak şayet bu topraklarda huzur ve güven içinde yaşamak istiyorsak yapacağımız iş bellidir. Güçlü bir savunma sanayiine güçlü bir orduya sahip olmalıyız. Karada, denizde, havada sahip olacağız. Başka ülkeler için bunlar bir tercih olabilir ama Türkiye için her alanda güçlü olmak bir mecburiyettir. Aksi takdirde bizi düşmanlarımıza karşı ne uluslararası hukuk koruyabilir, ne mensubu olduğumuz ittifaklar koruyabilir, ne de acizliğin artık herkesin kabullendiği Birleşmiş Milletler koruyabilir. Bizi düşmanlarımıza karşı koruyacak olan tek şey bileğimizdir, kendi gücümüzdür, kendi imkan ve kabileyetlerimizdir. "ZULMÜ DURDURMAK İÇİN KİMSE ADIM ATMADI" Diğer türlü bize bu coğrafyada nefes bile aldırmazlar. Bu gerçeği yakın çevremizdeki örnekleriyle acı bir şekilde görüyoruz. Bosna'da 30 yıl önce yaşanan katliamları hepimiz hatırlıyoruz. Avrupa'nın ortasında Boşnak kardeşlerimiz açıkça soykırıma uğradı. Batılı devletlerin ve kurumların kılı dahi kıpırdamadı. Irak'ta 2 milyon kişi resmen katledildi. Kimse dönüp bakmadı. Azerbaycan toprakları ve onun bir parçası olan Karabağ yıllarca işgal altında kaldı. Hocalı başta olmak üzere pek çok katliam yapıldı. Kimse harekete geçmedi. Suriye'de 1 milyon insan vahşice öldürüldü. 12 milyon insan göçe zorlandı. Zulmü durdurmak için kimse adım atmadı. "NE BATI NE DE BM, İSRAİL VAHŞETİNİ ENGELLEYECEK ÇABA GÖSTERMEDİ" Gazze'de 7 Ekim'den bu yana çoğu çocuk, kadın ve sivil 30 bin masum Filistinli şehit edildi. 70 binden fazla sivil yaralandı. Ne batılı güçle ne de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail vahşetini engelleyecek işe yarar bir çaba göstermedi. Tam 140 gündür İsrail'in işlediği insanlık suçlarını sadece seyrediyorlar. Öyle ki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail'e acil ateşkes çağrısı bile yapmıyor, yapamıyor. Kameralar önünde yasak savma kabilinden İsrail'i eleştiren batılı güçler işgalci İsrail ordusuna her türlü silah desteğini vermeyi sürdürüyor. "ÇEŞİT ÇEŞİT FÜZE SİSTEMLERİNE SAHİP OLMAK BİZİM İÇİN BİR BEKA MESELESİDİR" Allah korusun yarın bizim başımıza da bir felaket gelse karşılaşacağımız manzara bundan farklı olmayacaktır. Aslında biz bunu da yaşadık. Suriye topraklarından ülkemize yönelik DEAŞ ve PKK tehditleri yoğunlaştığında müttefik dediğimiz ülkeler topraklarımızda konuşlu hava savunma sistemlerini söküp götürdüler. Terörle mücadelede ihtiyacımız olan silahları araç-gereci, mühimmatı vermediler. Hatta bugün dünyanın en büyük üretici ve ihracatçıları arasında olduğumuz tabanca almamıza dahi engel oldular. Sonra ne oldu? Biz tabancamızı yapmaya başladık. Onlar bizden şimdi tabanca istiyorlar. Dolayısıyla KAAN savaş uçağına, Anadolu Gemisi'ne, AKINCI'ya, KIZILELMA'ya, ANKA'ya, Fırtına Obüsleri'ne, Altay Tankı'na burada Sakarya'da çeşit çeşit füze sistemlerine sahip olmak bizim için bir beka meselesidir. Biz bunları yaptık. Şimdi onlar bizden istiyor. Dünyada 5'inci nesil savaş uçağı yapabilen 4 ülke arasına girmemizin gururunu yaşayamayanlar dönüp kalplerindeki millet sevgisini bir sorgulasın. Şayet bu savunma sanayii projelerini hayata geçirmemiş olsaydık Allah göstermesin bugün nasıl bir durumda olurduk düşünmek bile istemiyorum. "TÜRKİYE YÜZYILI'NIN DOĞUŞUNUN ÖNÜNÜ KİMSE KESEMEYECEKTİR" Son 21 yılda savunma sektörüne yaptığımız yatırımların karşılığını hem güvenliğimizle hem ihracatımızla almaya başladık. Kendimizle beraber dost ve kardeş ülkelerin ihtiyaçlarını da karşılayan bir ülke haline geldik. Geçtiğimiz yıl 185 ülkeye 230 çeşit ürün ihraç ederek 5,5 milyar dolarlık rekor ihraç tutarı yakaladık. Sakarya diğer alanlarda olduğu gibi bu mücadelede de ülkemizin önde gelen şehirleri arasındaki yerini aldı. Savunma sanayiinde sürekli yükselttiğimiz hedeflerimiz doğrultusunda azim ve kararlılıkla çalışmayı sürdürüyoruz. Yeter ki şu dört ilkeye sıkı sıkıya sahip çıkmaya devam edelim. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep beraber Türkiye olacağız. Bu irade 85 milyonuyla milletimizle yaşadıkça Allah'ın izniyle Türkiye Yüzyılı'nın doğuşunun önünü kimse kesemeyecektir. "ÜLKEMİZİN HER KARIŞ TOPRAĞI YATIRIMLARDAN İSTİFADE EDİYOR" Türkiye bugün bölgesel ve küresel bir güç hedefine sahipse gerisinde son 21 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet alt yapısı var. Ülkemizin her şehri her karış toprağı bu yatırımlardan istifade etmiştir. Sakarya'da son 21 yılda 183 milyar liranın üzerinde yatırım yaptık. Eğitimde şehrimize 3 bin 642 adet yeni derslik kazandırdık. İkinci devlet üniversitesi Sakarya Uygulamalı Birimler Üniversitesi'ni kurduk. Gençlik ve sporda 14 bin 500 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. 28 bin kişi kapasiteli şehir stadyumu başta olmak üzere 88 spor tesisi inşa ettik. Sakaryalı ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 4,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Adalette, 20 bin metrekare açık ve 103 bin metrekare kapalı alana sahip yeni bir adliye sarayı yapıyoruz. Sağlıkta, bin 300 yataklı eğitim ve araştırma hastanesi başta olmak üzere toplamda bin 946 yataklı 23 hastanenin de aralarında olduğu 59 adet sağlık tesisini hizmete açtık. Yapımı süren bin yataklı Sakarya Şehir Hastanemizi inşallah en kısa sürede tamamlayıp hizmete açacağız.  "SAKARYA'YI HIZLI TRENLE BULUŞTURDUK" TOKİ vasıtasıyla 8 bin 501 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. Kentsel dönüşümde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz bin 740 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Şehrimizdeki 7 adet atık su arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 98'ine hizmet veriyoruz. Sakarya'da 2 millet bahçesi yaptık. Ulaştırmada, 133 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu toplamda 401 kilometreye çıkardık. Kuzey Marmara Otoyolu ile İstanbul'a ulaşımı kolaylaştırdık. Sakarya Üniversitesi,Demokrasi Meydanı Tramvay hattı için çalışmalarımız sürüyor. Sakarya'yı hızlı trenle buluşturduk. Şehir sınırlarımızdaki hızlı tren hattı üzerinde çalışmaların halen sürdüğü yerler bittiğinde Ankara-İstanbul arasındaki seyahat süresi 25 dakika daha azalacaktır. Sakarya'ya hızlı tren fabrikasını kurarak ülkemizin ihtiyacı olan tren setlerinin milli imkanlarla üretilmesini sağladık. Tarım ve ormanda, Sakarya'ya 2 baraj, 4 gölet, 61 taşkın koruma tesisi, 12 sulama tesisi ve 9 hidroelektrik santral tesisi inşa ettik. İnşa ettiğimiz sulama tesisleri ile 57 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Yapımı devam eden 4 sulama tesisi ile 25 bin dekar araziyi daha sulamaya açacağız. Şehrin içme suyu ihtiyacının karşılanmasında önemli bir alternatif olacak Ballıkaya Barajı'nın inşasında yüzde 85 seviyesine geldik. Sakaryalı çiftçilerimize 10 milyar lira tutarında tarımsal hibe desteği verdik. Sanayi ve teknolojide, 2 endüstri bölgesi, 6 yeni organize sanayi bölgesi, 2 teknopark, 24 Ar-Ge merkezi ve 5 tasarım merkezi kurduk. İstihdamı desteklemek için Sakarya'daki işverenlere toplam 6,5 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Enerjide, Sakarya'nın bütün ilçelerine doğal gaz arzı sağladık. İnşallah önümüzdeki dönemde bu yatırımları katlayarak artıracağız. Şu anda cumhurbaşkanı bu kardeşiniz mi, hükümet biz miyiz, dolayısıyla biz hükümet olduktan sonra Sakarya'da yerel yönetimi bizlere verdiğiniz zaman hem yerel yönetim, hem hükümet olarak bütün imkanlarımızla Sakarya her türlü hizmeti görecektir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Denizli'de açıklamalarda bulundu Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan Denizli'de açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 29 Ekim Bulvarı Özay Gönlüm Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti. Sözlerine, "Bugün Denizli yine bir başka güzel. Esen yeller seni söyler Denizli, açan güller seni söyler Denizli, bütün yollar seni söyler Denizli, yarenimsin, cananımsın, canımsın Denizli. Rabb'im seni kem gözlerden korusun." diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, havası ayrı güzel, insanı ayrı güzel, coğrafyası bir başka güzel Denizli'de olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi. Halk müziğe sanatçısı Özay Gönlüm'ün derlediği Denizli türküsünde? "Asmam yıkıldı, suyu sıkıldı. Bugün goca gızı görmedim canım sıkıldı." dediğini aktaran Erdoğan, "Bizim de Denizli'ye gelip sizlerle kucaklaşmayınca canımız sıkılıyor." ifadelerini kullandı. Yaklaşık on aylık hasretin ardından yine Denizlililerle beraber olduklarını dile getiren Erdoğan, geçen yıl mayıstaki seçimlerde Cumhur İttifakı'na, Cumhurbaşkanlığında yüzde 44, milletvekilliğinde yüzde 5 oranında verdiği destek için Denizlililere teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Ama bu oy oranlarının aramızdaki muhabbetin seviyesini yansıtmadığına inanıyorum. Denizli'den en az yüzde 50'nin üzerinde oy bekliyoruz. Buna hazır mıyız? Buna var mıyız? İnşallah 31 Mart'ta bu hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum. Eksiklerimizi tamamlayacağız. Mesajlarımızı ulaştıramadığımız insanlarımız varsa bir yolunu bulup mutlaka onlara ulaşacağız. Ülkemize dair hayallerimizi ve hedeflerimizi çok daha etkili bir şekilde anlatmaya gayret edeceğiz. Cumhur İttifakı'na gönül veren kardeşlerimizle birlikte CHP başta olmak üzere muhalefetten umudunu kesen insanlarımızı da muhabbetle bağrımıza basacağız. Daha fazla çalışarak, daha fazla koşturarak Denizli'de hak ettiğimiz ve olmayı arzuladığımız yere mutlaka geleceğiz. Denizli'nin de Türkiye Yüzyılı mücadelemizde bizi yalnız bırakmayacağı kanaatindeyim." "BUNDAN 8-9 AY ÖNCE BERABER ÜLKEYİ YÖNETMEKTEN BAHSEDİYORLARDI" Türkiye'yi 21 yılda asırlık demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla buluşturdukları gibi Türkiye Yüzyılı'nın inşasının da kendilerine nasip olacağını ifade eden Erdoğan, alandakilere buna hazır olup olmadıklarını sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Muhalefetin trajikomik hallerini görüyorsunuz değil mi? Kendi içlerinde horoz dövüşünden beter bir kavga halindeler. Horoz dövüşünün bile bir adabı var ama muhalefetin kavgasında onu bile göremiyorsunuz. Dün iltifat yağmuruna tuttuklarına, bugün en ağır hakaretleri savurmaktan çekinmiyorlar. Bundan 8-9 ay önce beraber ülkeyi yönetmekten bahsediyorlardı. Bugün birbirlerinin kuyusunu kazıyor, iç işlerine müdahale ediyorlar. Hem cumhurbaşkanı adayları hem de cumhurbaşkanı yardımcıları için bizim yaptığımız eleştirilerin daha fazlasını şimdi kendileri söylüyorlar." Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin ülkeye eser kazandırmak ve millete hizmet etmek gibi en küçük bir derdi olmadığını, siyasetteki varlık amaçlarının sadece çıkarlarını korumak, iktidar alanlarını genişletmek, yoldaşlarını hançerleme pahasına da olsa siyasi kariyer basamaklarını tırmanmaktan ibaret olduğunu söyledi. "Muhalefeti ise yapılan her işe takoz koymak olarak anlıyorlar. Halbuki doğru olan hayırlı işlere destek vermek, yanlış işlere karşı çıkmaktır." diyen Erdoğan, doğru yanlış bakmadan her işe karşı çıkanın halinin yalancı çobanın işine benzeyeceğini, bir süre sonra kimsenin ne dediğine bakmayacağını, CHP başta olmak üzere Türkiye'deki muhalefetin durumunun tam da böyle olduğunu vurguladı. "SEÇİMLERİ ŞEHİRLERİMİZİ TÜRKİYE YÜZYILI'NA HAZIRLAYACAK ADIMLARIN İLKİ OLARAK GÖRÜYORUZ" Kendilerinin kimin ne yaptığına, ne dediğine, ne söylediğine aldırmadan sadece işlerine baktıklarını ifade eden Erdoğan, "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Ülkemizi cumhuriyetimizin ilk asrının en iddialı kalkınma projesi 2023 hedefleriyle biz buluşturduk. Aynı şekilde ülkemizi cumhuriyetimizin ikinci asrının vizyonu Türkiye Yüzyılı'na da biz kavuşturacağız. Bunun için yapmamız gereken önemli şey birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkmaktır. Önümüzdeki seçimleri işte bu anlayışla şehirlerimizi Türkiye Yüzyılı'na hazırlayacak adımların ilki olarak görüyoruz." diye konuştu. Alandakilere, "Şimdi Denizli'den öyle bir ses verin ki dünyanın dört bir yanındaki dostlarımızın yüreklerini ferahlık, düşmanlarımızın yüreklerini korku kaplasın. 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart'ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Büyük ve güçlü Türkiye vizyonumuza sıkı sıkıya sahip çıkmaya var mıyız? Seçim akşamı Denizli ile birlikte Türkiye haritasını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız?" diye seslenen Erdoğan, alandakilerden "Evet" yanıtı aldı. Türkiye Yüzyılı vizyonunun en önemli ayaklarından birinin savunma sanayisinde ve teknolojide Türkiye'yi dünyanın en üst ligine çıkarmak olduğunu dile getiren Erdoğan, karşılaştıkları pek çok engele, gizli açık ambargoya rağmen bu alanda kendilerini sürekli geliştirdiklerini söyledi. Sadece son bir yılda hava, kara, deniz platformlarında onlarca projeyi hizmete aldıklarını anlatan Erdoğan, göreve geldiklerinde yüzde 20 civarında olan yerli üretimin payını ise yüzde 80'ler seviyesine çıkardıklarını bildirdi. Terörle mücadelede kullanılan silahların çoğunu yurt dışından temin eden ülke tablosuna son verdiklerini aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Artık her şey bizim, kendimiz üretiyoruz. Artık ihtiyacımız olan silahların hemen tamamını kendi imkanlarımızla üretebiliyoruz. Bununla yetinmiyor, dost ve kardeş ülkelere de ihraç edebiliyoruz. Geçen sene 5,5 milyar dolar savunma ihracatı gerçekleştirdik. Kendi savaş gemisini yapan dünyadaki 10 ülkeden birisiyiz. Gemilerimizi sadece kendimiz tasarlamak ve üretmekle kalmıyor, silah sistemlerinden radarlara kadar birçok teknolojiyi de yine biz geliştiriyoruz. İnsansız hava araçları İHA, SİHA, Akıncı. En son KAAN'ımız çıktı. Bizim çok çok önemli bir adımımız daha var. Uzaya astronotumuzu gönderdik. Bir de KIZILELMA. ANKA-3'ün de hizmete girmesiyle bu alanda çığır açtık, çığır açıyoruz." Milli muharip uçağı KAAN'ı gökle buluşturduklarını hatırlatan Erdoğan, 5. nesil savaş uçağı KAAN'ın ilk uçuşunu başarıyla icra ettiğini söyledi. Erdoğan, yaklaşık 15 yıllık bir çabanın, gayretin ve azmin ürünü olan KAAN'ın, dünkü testiyle çok kritik bir eşiği daha aştığını bildirdi. "ÜLKEMİZİN BAŞARILARINDAN RAHATSIZ OLANLARIN UMUTLARIMIZI KIRMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti: "2028 yılı sonunda KAAN'ın Hava Kuvvetlerimize katılmasını planlıyoruz. Varsın birileri, 'Yapamazsınız, başaramazsınız' demeye devam etsin. Ne derseniz deyin, yaptık, gökle buluşturduk. Ne dediler? Kalorifer peteği, süpürge sapı. Kendi akıllarınca projelerimizle dalga geçtiler. Varsın birileri Türkiye'nin potansiyelini, Türk milletinin gücünü hafife alsın. Biz bunlara kesinlikle kulak asmayacağız. Ne kifayetsiz muhterislerin ne de ülkemizin başarılarından rahatsız olan beşinci kol elemanlarının umutlarımızı kırmasına izin vermeyeceğiz. İman varsa irade varsa Allah'ın izniyle imkan da vardır. Buradan KAAN'ın ilk uçuşunu yapması sonrasında milletimizin sevincini paylaşan tüm siyasetçilere ülkem, milletim ve projeye hayat veren TUSAŞ mühendislerimiz adına teşekkür ediyorum. Olur olmaz, ilgili ilgisiz her konuya Ankara'daki ofislerinden yorum yapan, ellerine geçirdikleri her fırsatı insanımızı kutuplaştırmak için kullanan ancak dünkü tarihi başarımızla tek kelime etmeyen sabık siyasetçileri milletimizin takdirine havale ediyorum." Cumhurbaşkanı Erdoğan, basit bir görüntülü konuşmayı dahi yere göğe sığdıramayan bu eski politikacıların "KAAN" gibi teknoloji harikası bir savunma projesi hakkında derin bir sessizliğe bürünmelerinin ibret verici olduğunu ifade ederek, "Bunlar Türkiye'de güya yıllarca siyaset yaptılar. Ülkenin ana muhalefet partisine genel başkan oldular. Ama yerli ve milli muhalefet nasıl yapılır bir türlü öğrenemediler. Şimdi Ankara'da bir apartman dairesi tutmuşlar, oradan siyaset yapıyorlar. Bunlar milletle aynı yere bakmayı öğrenemediler, aynı hissiyatı taşımadılar." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.