Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Savaş

Herkes Duysun - Savaş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Savaş haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı duyurdu: Can kaybı artıyor Haber

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı duyurdu: Can kaybı artıyor

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun sabah saatlerinden itibaren Gazze Şeridi'ne yönelik gerçekleştirdiği saldırı ve katliamlarda hayatını kaybeden 404 kişinin naaşı ile 562 yaralının hastanelere ulaştırıldığı belirtildi. Açıklamada, enkaz altında halen çok sayıda kişinin bulunduğu, ekiplerin arama-kurtarma çalışmalarını sürdürdüğü aktarıldı. İSRAİL'İN SALDIRILARINDA 4 HÜKÜMET YETKİLİSİ DE ÖLDÜ Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail ordusunun hava saldırılarında 4 hükümet yetkilisinin de hayatını kaybettiği bildirildi. Söz konusu yetkililerin Hükümet Çalışmalarını Takip Birimi Başkanı İsam ed-Dalis, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmed el-Hitte, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Mahmud Ebu Vatfe ve İç Güvenlik Teşkilatı Genel Müdürü Behcet Ebu Sultan olduğu kaydedildi. İsrail ordusu 19 Ocak'ta sağlanan ateşkesin ardından bu sabah saatlerinde Gazze Şeridi'ne yeniden şiddetli saldırılar başlattı. İsrail ordusunun, yerinden edilen Filistinlilerin çadırları ve sığındığı okullar ile sivillerin evleri dahil olmak üzere Gazze Şeridi'ni yoğun şekilde bombaladığı aktarıldı. İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamada, saldırıların İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın talimatlarıyla başlatıldığı ifade edildi. KATİL İSRAİL YENİDEN BOMBALAMAYA BAŞLADI İsrail'in saldırılara başlamasının ardından Hamas'tan açıklama geldi. Hamas tarafından yapılan açıklamada, "İsrail'in verdiği sözlere uymadığı ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımını yeniden başlattığı" ifade edildi. Hamas'ın Siyasi Büro Üyesi İzzet er-Rişk, yaptığı yazılı açıklamada, "Netanyahu gıda ve ilaç girişini engellemekle kalmadı Gazzeli çocukları uykularında bombalayarak öldürdü." ifadesini kullandı. Rişk, "İşgalci İsrail'in verdiği sözlere uymadığını, dünyanın ve arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmediğini" aktardı.

Ukrayna, Polonya ve Çekya dışişleri bakanları, Lavrov'un konuşması öncesi salonu terk etti Haber

Ukrayna, Polonya ve Çekya dışişleri bakanları, Lavrov'un konuşması öncesi salonu terk etti

Malta'nın başkenti Valletta'da düzenlenen AGİT 31. Bakanlar Konseyi Toplantısına Rusya krizi damga vurdu. Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha, Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky ve bazı yetkililer, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un konuşması başlamadan önce salonu terk etti. "RUSYA'NIN KENDİSİ DÜNYANIN EN BÜYÜK GÜVENLİK ENDİŞESİDİR" Ukrayna Dışişleri Bakanı Sybiha toplantıda yaptığı konuşmada, "İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa bu ölçekte vahşet, sivillerin katledilmesi, çocukların kaçırılması, savaş esirlerinin infaz edilmesi ve diğer korkunç suçlar görmedi. Moskova tüm bunları sözde 'meşru güvenlik endişeleri' ile meşrulaştırmaya çalışıyor. Ancak benim ülkemin var olma hakkı Rusya'nın meşru güvenlik endişesi değildir. Benim ülkemin kendi geleceğine dair tercihi, Rusya'nın meşru güvenlik endişesi değildir. Aslında Rusya'nın kendisi dünyanın en büyük güvenlik endişesidir. Yüzlerce yıldır. Ruslar barış istediklerini söylediklerinde yalan söylüyor. Gerçekte yaptıkları şeyden dikkati uzaklaştırmak için müzakerelerden bahsediyorlar. Sözlerine değil, eylemlerine bakın. Gerçekte Rusya, savaşı genişletmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı. Rusya'nın sivilleri sürekli füze ve insansız hava araçlarını kullandığı saldırılarıyla terörize ettiğini, enerji altyapısına yönelik sistematik saldırılar ve Zaporijya Nükleer Santrali'ni işgal ederek nükleer felakete yol açma girişimlerinde bulunduğunu belirten Sybiha, Rusya'nın İran ve Kuzey Kore'den sağlanan silahları kullandığını ve Kuzey Kore askerlerini cephe hattında konuşlandırdığını, ayrıca Ukrayna'ya orta menzilli balistik füze fırlattığını hatırlattı. Sybiha, "Bu eylemler güçlü cevaplar gerektirir. Güç yoluyla barış. Yatıştırma değil. Saldırgan için savaşın maliyetini yükseltmeliyiz. Moskova'yı adil bir barışı kabul etmeye zorlamalıyız. Şantaj karşısında güç ve birlik göstermeliyiz. Şimdi ilkelerimizi sadece ilan etme değil, savunma zamanı" şeklinde konuştu. "RUSYA'NIN AGİT'E KATILIMI AVRUPA'DAKİ İŞ BİRLİĞİNE BİR TEHDİTTİR" Sybiha, "Ruslar barış derken katledilen Ukraynalı sivilleri, toplu mezarları ve yerle bir edilen şehirleri kastediyorlar. Rus ailelerine gönderilen ve Rus isimleri verilen Ukraynalı çocuklar. Fişleme, ölüm listeleri, zorla Ruslaştırma ve asimilasyon. Böyle bir barışı asla kabul etmeyeceğiz. Barış planımız Rusya'nın Ukrayna'dan çıkması ve bizi yalnız bırakması. Tamamen Helsinki Nihai Senedi'ne uygun olarak" dedi. Sybiha, "Güç kullanımının yeni kurallar ve yeni sınırlar dikte ettiği bir etki alanları dünyası istiyorlar. Yalta-2 veya Minsk-3 olmayacak. Ukrayna bunun yerine adil bir barış kazanmak istiyor. Gelecek için şimdi harekete geçmeliyiz. Gri bölgeleri ortadan kaldırmalıyız, çünkü Rusya onları etki alanlarına dönüştürüyor. Bunun yerine Ukrayna konusunda Euro-Atlantik topluluğunun bir parçası olarak jeopolitik kesinliğe ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. Sybiha, "Rusya bir ortak değil, ortak güvenliğimiz için en büyük tehdittir. Rusya'nın AGİT'e katılımı Avrupa'daki iş birliğine bir tehdittir. Rusya, İran ve Kuzey Kore ile iş birliğini derinleştiriyor, Gürcistan, Moldova, Batı Balkanlar ve diğer ülkelere müdahale ediyor, Avrupa'ya karşı karma bir savaş yürütüyor. AGİT'te bölünmez güvenlikten bahsetmeye alışkınız. Ama ben bölünmez barıştan bahsetmeyi öneriyorum. Kapsamlı, adil ve kalıcı bir barışın yeniden sağlanması ve Rus tehdidine karşı güçlü bir caydırıcılık, barışın bu bölünmezliğine katkıda bulunacaktır. Barış formülü tam olarak bunu öneriyor. AGİT, barış formülünün uygulanmasında rol oynamalıdır. Adalet olmadan barış olmaz. Rusya, AGİT ilkelerini ve taahhütlerini ihlal ettiği sürece bu örgüt, Rusya'nın hesap verebilirliği için bir platform olmaya devam etmelidir" dedi. LAVROV'A "SAVAŞ SUÇLUSU" DEDİ Sybiga konuşmasının sonunda Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'u işaret ederek, "Ukrayna var olma hakkı için mücadele etmeye devam ediyor. Bu masadaki Rus savaş suçlusu şunu bilmeli, Ukrayna bu hakkı kazanacak ve adalet yerini bulacak" dedi.

Macaristan Dışişleri Bakanı Szijjarto: “Bazı liderler, Ukrayna’nın son genç askere kadar savaşmasını istiyor” Haber

Macaristan Dışişleri Bakanı Szijjarto: “Bazı liderler, Ukrayna’nın son genç askere kadar savaşmasını istiyor”

Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katıldı. Macar Bakan, toplantıya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “NATO-Ukrayna Konseyi’nin dünkü toplantısında acımasız teklifler ortaya atıldı. Görünüşe göre bazı liderler artık Ukrayna’nın son askerine kadar değil, son genç askerine kadar savaşmasını istiyor. NATO liderlerinin Ukrayna’daki askere alma yaşını düşürme konusundaki ısrarı hem şaşırtıcı hem de son derece tehlikeli. Askerlik yaşını düşürmek, silah göndermek ve eğitim vermek yerine barış, ateşkes ve barış görüşmelerini konuşmamız gerekiyor” dedi. UKRAYNA’NIN NATO’YA DAVET EDİLMESİ İÇİN ANLAŞMA TALEP EDİLDİ Bakan Szijjarto, sabah saatlerinde Brüksel’de bir Macar televizyonuna yaptığı açıklamada ise NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda bazı bakanların Ukrayna’nın NATO’ya davet edilmesi için anlaşmaya varılmasını talep ettiğini söyledi. Szijjarto, “Eğer bu durumu basit ve hızlı bir şekilde ifade etmek gerekirse, bu girişimin 3. Dünya Savaşı’nın başlatılmasıyla eşdeğer olacağını söyleyebilirim. Ancak, dün gece bu konuda bir fikir birliği ve oy birliği olmadığı hızlı bir şekilde ortaya çıktı” ifadelerini kullandı. Szijjarto, “Mevcut durumda Ukrayna, Avrupa’nın güvenliğine katkı sağlamayacak, üstelik savaşta olan bir ülke olarak NATO’yu Rusya ile doğrudan bir askeri çatışmaya sürükleyecektir” açıklamasını yaptı.

Papa Franciscus ve Macaristan Başbakanı Orban, Rusya-Ukrayna Savaşı'nı ve barış çabalarını görüştü Haber

Papa Franciscus ve Macaristan Başbakanı Orban, Rusya-Ukrayna Savaşı'nı ve barış çabalarını görüştü

Vatikan Basın Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Macaristan Başbakanı Orban’ın bugün Vatikan’da sırasıyla Papa Franciscus, Vatikan Devlet Sekreteri (Başbakan) Kardinal Pietro Parolin ve Vatikan Devletlerle ve Uluslararası Örgütlerle İlişkiler Sekreteri (Dışişleri Bakanı) Monsenyör Paul Richard Gallagher ile görüştüğü belirtildi. Orban'ın temaslarında, Vatikan-Macaristan ilişkileri, Katolik Kilisesi'nin Macar toplumunun gelişimine ve refahına olan bağlılığının ele alındığı belirtilerek "Ukrayna'daki savaşa özel bir dikkat gösterildi ve insani sonuçlara ve barışı teşvik etme çabalarına odaklanıldı. Ayrıca, Avrupa Birliği Konseyinde Macaristan’ın dönem başkanlığının temaları olan ailenin merkezi rolü ve genç kuşakların korunması gibi ortak ilgi alanlarının üzerinde duruldu." ifadeleri kullanıldı. Papa ile Orban arasındaki görüşmenin 35 dakika sürdüğü kaydedildi. Bu arada, Papa Franciscus, Orban ile görüşmesinin ardından çarşamba günleri Aziz Petrus Meydanı’nda yaptığı genel kabul oturumunda, "Savaşlar yenilgidir. Savaşlar sorunları çözmez. Savaşlar kötüdür, savaş yok eder. Savaştaki ülkeler için dua edelim. Acı çeken Ukrayna'yı unutmayalım, Filistin'i, İsrail'i, Myanmar'ı unutmayalım. Çok fazla çocuk ölümü var. Çok fazla masum ölü var. Her zaman barış için dua edelim." diye konuştu.

Gazze'deki hükümet: Gazze'de Filistin kimliğini silmeye çalışan İsrail, 206 arkeolojik alanı sistematik şekilde yıktı Haber

Gazze'deki hükümet: Gazze'de Filistin kimliğini silmeye çalışan İsrail, 206 arkeolojik alanı sistematik şekilde yıktı

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistinlilere yönelik 424 gündür devam eden soykırımı kapsamında Filistin'in tarihi ve kültürel mirasına yönelik ihlallerini anlattı. Gazze'deki kültürel varlıklar ve arkeolojik alanları hedef alan saldırılar hakkında bilgi veren Sevabite, "İsrail, Gazze'deki 325 arkeolojik alandan 206'sını sistematik bir şekilde yıktı. Bunlardan bir kısmı tamamen yok edildi, bir kısmı ise kullanılamaz hale geldi." dedi. Sevabite, "Filistin'e ait tarihi ve kültürel alanlar, İsrail güçleri tarafından yakıldı, yıkıldı, tahrip edildi. Tarihi eserler İsrail askerlerince çalındı ve yağmalandı." ifadesini kullandı. "FİLİSTİN KİMLİĞİNİ SİLMEYİ HEDEFLEYEN SİSTEMATİK BİR STRATEJİ" İsrail'in kültürel varlıkları hedef almasını, "Filistin kimliğini yok etmeyi amaçlayan sistematik bir strateji" olarak nitelendiren Sevabite, "Filistin'e ait tarihi ve kültürel alanlar, İsrail güçleri tarafından yakıldı, yıkıldı, tahrip edildi.Tarihi eserler İsrail askerlerince çalındı ve yağmalandı." ifadesini kullandı. Sevabite, İsrail ordusunun Gazze'de kökleri yüzlerce yıl öncesine dayanan ve kadim bir kültürel miras ögesi olan simge yapıları hedef aldığına dikkati çekerek, bölgenin en büyük ve en eski camilerinden biri olarak bilinen, Gazze kentindeki 14 asırlık 'Büyük Ömer Camisi', diğer bir adıyla 'Gazze Ulu Camisi'nin de İsrail saldırılarının hedefi olduğunu hatırlattı. Fenikeliler dönemine ait, Gazze kentindeki Şeyh Rıdvan Camisi'nin İsrail saldırısında büyük hasar aldığını ifade eden Sevabite, yine önemli tarihi eserler arasında sayılan Cibaliya kentindeki 'Ömer Camisi'nin de İsrail ordusu tarafından bombalandığını söyledi. Sevabite, Gazze şehrinin, "El-Belde el-Kadime" (Eski Şehir) olarak bilindiğini belirterek, kentin geçmişinin milattan öncesi döneme, Fenikeliler uygarlığına kadar uzandığı bilgisini verdi. Gazze kentinin güneyindeki Zeytun Mahallesi'nde bulunan ve 4. yüzyılda inşa edilen Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi'nin de İsrail tarafından hedef alındığını hatırlatan Sevabite, "dünyanın en eski üçüncü kilisesi" olarak bilinen bu yapının da büyük zarar gördüğünü dile getirdi. Sevabite ayrıca Kudüs'teki Anglikan Kilisesi tarafından yönetilen Ehli Baptist Hastanesi'nin de büyük bir saldırının hedefi olduğunu anımsattı. "FİLİSTİN TARİHİNE VE KÜLTÜRÜNE ZARAR VERMEYİ AMAÇLAYAN SUÇ EYLEMLERİ" Gazze Şeridi'ndeki arkeolojik ve tarihi eserlerin yok edilmesi tehlikelerine değinen Sevabite, bunların "Filistin halkına, tarihine ve kültürüne zarar vermeyi amaçlayan suç eylemleri" kapsamında olduğunu söyledi. Sevabite, İsrail'in bu yolla "Filistin'in kültürel mirasını yok etmek, Filistinlilerin iradesini kırmak, Filistin topraklarını sakinlerinden boşaltıp yeni bir gerçekliği dayatma planının parçası olarak işgali güçlendirmek" için çalıştığını kaydetti. Tarihi eserlerin hedef alınmasını, "uluslararası hukuka göre cezalandırılması gereken bir savaş suçu" olarak değerlendiren Sevabite, Filistin'deki tarihi yerleri hedef alan İsrail'in ülkeler ve uluslararası kuruluşlar tarafından kınanması gerektiğinin altını çizdi. İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında Filistin halkının tarihini ve kültürünü yansıtan arkeolojik ve kültürel miras alanlarını hedef aldığını kaydeden Sevabite, şöyle devam etti: "Filistinlilerin kendi toprakları üzerindeki haklarını doğrulayan, İsrail'in ise bu topraklarda kökleri olmayan işgalci bir varlık olduğunu kanıtlayan bu yapılar hedef alınmaktadır." UNESCO'nun, Gazze'deki Saint Hilarion Manastırı'nı, 7 Ekim'den bu yana devam eden İsrail saldırıları nedeniyle Tehlike Altındaki Dünya Mirasları Listesine aldığını hatırlatan Sevabite, İsrail'in bu manastırı da diğer Filistin tarihi eserleri gibi hedef alması ve yıkmasının kaçınılmaz olduğu öngörüsünde bulundu. ULUSLARARASI SORUMLULUK Gazze'deki hükümet yetkilisi Sevabite, "İşgal ordusunun tarihi eserleri hedef alıp yok etmesini ve Filistin tarihini ve coğrafyasını ortadan kaldırma girişimlerini" kınadı. "Uluslararası toplumu, bu çirkin ve kerih suçları kınamaya, işgal güçlerine hesap sormaya ve Filistin arkeolojik alanlarını korumaya çağırıyoruz." diyen Sevabite, İsrail'in suçlarını sürdürmesinden, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi İsrail'in planlarını hayata geçirmesi için ona gereken siyasi ve askeri desteği veren ülkelerin sorumlu olduğunu kaydetti. Uluslararası topluma ve ilgili uluslararası örgütlere de bu suçları kınamaları ve arkeolojik alanları hedef alan İsrail'e baskı yapmaları çağrısında bulunan Sevabite, İsrail'in Gazze Şeridi'nde Filistin tarihini silme girişimlerine rağmen Filistin halkının kendi mirasına ve tarihine son derece bağlı olduğunu vurguladı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Herkes Duysun En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.