Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Yardım

Herkes Duysun - Yardım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yardım haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Lütem: "Lübnan halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Haber

Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Lütem: "Lübnan halkının yanında durmaya devam edeceğiz"

Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Lütem, AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Ülkenin geçtiği kritik aşamalara şahit olmak istediği için göreve başlamadan önce Lübnan'ın başkenti Beyrut'a geldiğini dile getiren Lütem, "İsrail'in saldırganlığına hatta ateşkesten önceki son büyük bombardımanına kendi gözlerimle şahit oldum. Elbette İsrail saldırganlığını ve bu güzel ülkede yarattığı yıkım, tahribat ve acıyı Lübnan'a gelmeden önce haberlerden çok yakından takip ediyordum. Fakat son akşamki, ateşkes öncesi akşamki yapılan bombardımanda bazı binaların vurulduğunda infilak edişini kendi gözlerimle de görebildim." dedi Büyükelçi Lütem, ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından Beyrut'un merkezindeki ve Dahiye bölgesindeki yıkımı da yerinde incelediğini, yıkılan binaların enkazını kaldıran halkın dayanışmasının kendisini çok etkilediğini dile getirdi. "YARDIMLARIMIZ DEVAM EDECEK" Lübnan'ın Türkiye ile yakın ilişkilere sahip olduğunu ve bu kapsamda İsrail saldırıları boyunca Türkiye'nin hem devlet kurumları hem sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla Lübnan'a yardımlarda bulunduğunu hatırlatan Lütem, "Bu yardımlarımız devam edecek. Ülkelerimiz arasındaki bu özel ilişkilerin gereği olarak biz elbette Lübnan'ın ve Lübnan halkının yanında durmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. Lütem, göreve başlamasının ardından Lübnan'ın siyasi liderleriyle görüşmek için randevu talep ettiğinde ülkenin içinde bulunduğu zor sürece rağmen hemen olumlu dönüşler aldığını ve görüşmelerinde Lübnanlı siyasilerin iki ülke arasındaki kardeşlik bağlarının kendileri için çok önemli olduğunu ifade ettiğini aktardı. Lübnan'da İsrail saldırılarının açtığı yaranın bedelinin yavaş yavaş ortaya çıktığını dile getiren Lütem, şunları söyledi: "Tam hesaplar bitmedi ama 15 milyar dolara yakın bir hasara, bir yıkıma şahit olduğumuz anlaşılıyor. Benim dileğim şudur, daha önce nasıl Türk insanı elini Lübnan'a uzattıysa aynı şekilde devletimiz elini uzatırken onlar da bağışlarıyla, sağlayacakları herhangi bir yardımla ellerini uzatmaya devam etsinler." Lütem, Türkiye'nin yardımlarının Lübnan'da iz bıraktığını belirterek "Türk insanının gönlünün, kalbinin zenginliği Lübnan'da gerçekten yakından büyük bir takdir ve şükranla izleniyor." dedi. Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği görevini yürütürken kendisinden önce görev yapmış büyükelçilerin çalışmalarını sürdüreceğini aktaran Lütem, Türkiye ile Lübnan arasındaki ilişkinin her alanda ilerletilmesi için çaba göstereceğini söyledi. "ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DAHA ÇOK TİCARET HEYETİNİ AĞIRLAYABİLECEĞİZ" Lübnan ve Türkiye halkları arasında tarihten gelen bir yakınlık olduğunu belirten Büyükelçi Lütem, "Lübnan'da, sokakta birkaç Lübnanlıyla görüştüğünüzde, Türk olduğunuzu anladıklarındaki gözlerindeki o parlama, çok özel bir şey. O bize kültürel alanda da beraber çok iş yapma imkanı sunuyor." dedi. Bu kapsamda savaşın da sona erme ümidinin doğduğu günlerde kültürel ilişkilere ivme kazandırmak istediğini ifade eden Lütem, "Bunu yapmak çok kolay Lübnan'da. Çünkü zaten doğal olarak birbirimizi çok iyi anlayan, çok iyi tanıyan iki milletiz." diye konuştu. Büyükelçi Lütem, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin iyi durumda olduğunu belirterek, "Ülkemizdeki girişimcileri, ticaretle uğraşan kişileri Lübnan'a biraz daha yakından bakmaya davet etmek istiyorum. Öyle umuyorum ki inşallah önümüzdeki dönemde daha çok ticaret heyetini ağırlayabileceğiz. Belki Lübnan'dan daha çok ticaret heyetini ülkemize gönderebileceğiz." şeklinde konuştu. Lübnan'ın doğal güzelliklerinden bahseden Lütem, Türkiye gibi aynı anda 4 mevsimin yaşandığı bir ülke olan Lübnan ile Türkiye arasında doğa sporları alanında bir işbirliği imkanının da olabileceğini kaydetti. Türkiye'nin Lübnan'la daima dayanışma içinde olacağını bir kez daha vurgulayan Beyrut Büyükelçisi Murat Lütem, şöyle devam etti: "Bu yaşamış oldukları İsrail saldırganlığının etkilerinin ne kadar büyük olduğunu devletimiz gayet iyi biliyor. Bu saldırganlığı kesin şekilde reddediyoruz ve bu saldırganlığın bu güzel ülkede açmış olduğu yaraları sarmada daima yardımcı olmayı sürdüreceğiz."

Gazze'deki hükümet: İsrail ordusu Gazze'ye gönderilen yardımları çalan yerel çetelerle işbirliği yapıyor Haber

Gazze'deki hükümet: İsrail ordusu Gazze'ye gönderilen yardımları çalan yerel çetelerle işbirliği yapıyor

Gazze Şeridi'ndeki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde ve özellikle de kuzeyde yayılan açlık krizinin çok sayıda kişinin ölümüne yol açtığını belirtti. Sevabite, Gazze Şeridi'nde açlık nedeniyle binlerce çocuğun yetersiz beslenme sorunu yaşadığını, mama ve terapötik sütün ülkeye girişinin engellenmesi nedeniyle de 5 yaşın altındaki 3 bin 500 çocuğun mağduriyet yaşadığını söyledi. İSRAİL ORDUSU İLE ÇETELER, GAZZE'YE GÖNDERİLEN YARDIM MALZEMELERİNİ ÇALIYOR Medya Ofisi Müdürü Sevabite, "(Gazze Şeridi'ne) Günde yalnızca 10 ila 30 tır yardım giriyor ve İsrail bunların videosunu çekerek dünyaya pazarlıyor ve yardım getirdiğine dair kamuoyunu yanıltıyor, daha sonra yardımların çalınmasını kolaylaştırmak için masa altında kanun dışı gruplar ve çetelerle koordinasyon yapıyor." diye konuştu. Sevabite, İsrail ordusunun, 7 Ekim 2023'ten bu yana polis ve yardımların güvenliğini sağlayan kişilere yönelik doğrudan 141 saldırı düzenlediğini ve bu saldırılarda polislerden ve yardımların güvenliğini sağlayan kişilerden toplam 706 kişinin hayatını kaybettiğini dile getirdi. Gazze Şeridi'nin güneyinde faaliyet gösteren kanun dışı gruplar ve çetelerin, Filistinlilere gönderilen yardımları taşıyan tırlara saldırıp yardımları çaldığını belirten Sevabite, bunun insani yardım bekleyen yüz binlerce yerinden edilmiş insanın yaşam mücadelesine darbe vurduğunu aktardı. Sevabite, yasa dışı gruplar ve çeteler sorununu çözmek için aylardır çalıştıklarını, kısmi başarı sağlamalarına rağmen sorunun hala devam ettiğini dile getirdi. Söz konusu çetelerin İsrail ordusunun Filistin polisinin hareket alanını kısıtladığı Gazze Şeridi'nin güneyinde varlık gösterdiğine dikkati çeken Sevabite, insani yardım tırlarına düzenlenen saldırılar ile hırsızlık olaylarının İsrail ordusunun gözleri önünde ve onayıyla gerçekleştiğini vurguladı. Sevabite, bu çetelerin İsrail ordusu ile koordine halinde çalışarak yardım tırlarının güzergahı ve yardımların içeriğini öğrendiği yönünde bilgiler aldıklarını söyledi. Filistinli yetkili, bu çeteleri etkisiz hale getirmek ve insani yardımların gerçek sahiplerine ulaşmasını sağlamak için mevcut tüm yöntem ve araçlarla mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı. AÇ BIRAKMA POLİTİKASI Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü Sevabite, İsrail'in sistematik bir aç bırakma politikası izleyerek insani yardımların Gazze Şeridi'nde bir milyondan fazlası çocuk yaklaşık 2 milyon 444 bin kişiye ulaşmasını engellediğini belirtti. Sevabite, İsrail ordusunun 5 Ekim'den bu yana Gazze'nin kuzeyinde kuşatma altında tuttuğu bölgelerde uyguladığı aç bırakma politikası nedeniyle hasta ve yaşlılardan çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiğini kaydetti. İsrail'in son kara saldırılarının başlangıcından bu yana yardımların Gazze'ye girmesini engellediğine işaret eden Sevabite, “İsrail 220 günden bu yana Gazze'nin kuzeyine giden tüm giriş ve çıkışları kapatarak oraya yardım ulaştırılmasını engelledi. Bu da oradaki Filistinliler için tehlikeli ve öldürücü boyutları olan derin bir insani kriz oluşturdu." diye konuştu. İsrail'in Haaretz gazetesinin 11 Ağustos'ta yayınladığı habere göre, Gazze'de çalışan uluslararası yardım kuruluşlarından bazı kaynaklar, İsrail ordusunun, silahlı kişilerin Gazze'deki yardım tırlarını yağmalamasına ve sürücülerinden zorla koruma parası almasına izin verdiğini söylemişti. Silahlı kişilerin yardım tırlarının büyük bir kısmının Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan Gazze'ye girmesini engellediğini belirten kaynaklar, "Yağma operasyonları sistematik ve ordu bunlara göz yumuyor ve yardım kuruluşları koruma parası ödemeyi reddettiği için yardımlar çoğunlukla ordu depolarında son buluyor." değerlendirmesinde bulunmuştu.

BM, Sudan'da yıl sonuna kadar en şiddetli açlık yaşayan 8 milyondan fazla kişiye ulaşmayı hedefliyor Haber

BM, Sudan'da yıl sonuna kadar en şiddetli açlık yaşayan 8 milyondan fazla kişiye ulaşmayı hedefliyor

Kinzli, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısına çevrim içi katıldı. WFP yardım tırlarının Kuzey Darfur'da bulunan ve bu yılın başlarında kıtlık yaşandığının doğrulandığı Zamzam Mülteci Kampı'na aylar sonra ilk kez ulaştığını söyleyen Kinzli, "Bu tırlar 12 bin kişiye acil gıda yardımı taşıyordu. WFP, Sudan'daki tüm izole çatışma bölgelerine ulaşmak için çabalıyor. Bunlar, açlığın en yüksek ve erişimin en zor olduğu bölgeler." dedi. Kinzli, bu yardım konvoyundaki yardım miktarının ihtiyaçlarla karşılaştırıldığında "okyanusta bir damla" olduğunu belirterek, bu kamyonların, aylardır yardımdan mahrum kalarak kıtlıkla mücadele eden kamptaki insanlara umut olduğunu aktardı. WFP'nin gıda yardımı taşıyan 700'den fazla kamyonunun halihazırda Sudan genelindeki insanlara yardım için yollarda olduğunu vurgulayan Kinzli, "Bu, kıtlıkla karşı karşıya olan veya kıtlık riski altında olan 14 bölgeyi kapsıyor, ülkenin en muhtaç ve izole çatışma bölgelerindeki milyonlarca insana ulaşma çabasının bir parçası. Toplamda, kamyonlar yaklaşık 17 bin 500 ton gıda yardımı taşıyacak ve bu da 1,5 milyon kişinin bir ay boyunca beslenmesine yetecek. WFP, bu yıl Sudan'da toplamda 7 milyondan fazla insana ulaştı ve 2024 yılı sonuna kadar en şiddetli açlık çeken 8 milyondan fazla kişiye destek olmayı hedefliyor." diye konuştu. Kinzli, çatışmanın tüm tarafları, milisler ve silahlı gruplar veya kabilelerin bu konvoyların güvenli bir şekilde geçmesine izin vermesi gerektiğinin altını çizerek, güvenli geçiş ve sınırsız erişimin, WFP'nin Zamzam Mülteci Kampı'ndaki kıtlığı durdurabilmesi ve diğer bölgelere yayılmasını önleyebilmesi için kritik öneme sahip olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 5 bin 500 ecdat yadigarı eseri ayağa kaldırdık Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 5 bin 500 ecdat yadigarı eseri ayağa kaldırdık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Vakıf Haftası Toplu Açılış ve Vakıf İnsan Ödül töreninde konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti; Bu yılki vakıf haftamızı yurt içinde ve yurt dışında restorasyonu tamamlanan 201 vakıf eserinin toplu açılışını yaparak idrak ediyoruz. Hem haftamızın hem de açılışını yaptığımız vakıf kültür varlıklarının ülkemize milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bizden önce 1996-2002 yılları arasında toplamda yalnızca 56 tarihi eserin onarıldığı dikkate alınırsa, Vakıflar Genel Müdürlüğü'müzün nasıl bir başarıya imza attığı görülecektir. Sadece Türkiye içinde sadece Anadolu ve Trakya'da değil dünya üzerinde nerede bizlere ait, atalarımıza ait kültürel miras varsa oraya ulaşıyor ve gün yüzüne çıkarıyoruz. Son 21 yılda ülkemiz içinde ve gönül coğrafyamızın dört bir yanındaki 5 bin 500 ecdat yadigarı eseri yeniden ayağa kaldırdık. "BİZİM KÜLTÜRÜMÜZDE MARİFET İLTİFATA TABİİDİR" Burada tek tek sayamayacağımız pek çok eserin restorasyonunu, imarını ve ihyasını hamdolsun başarıyla gerçekleştirdik. Biraz evvel yaptıkları konuşmalarda hem Vakıflar Genel Müdürlüğü'müz, hem de Kültür Bakanımız yürütülen çalışmalarla özellikle kapsamlı bilgileri bizimle paylaştılar. Ecdadın emanetlerine en güzel biçimde sahip çıkan Vakıflar Genel Müdürlüğü'müzü şahsım milletim adına tebrik ediyorum. Bizim kültürümüzde marifet iltifata tabiidir. Özellikle vakıf kültürümüzün yaşatılmasına öncülük edenleri taltif etmek, onlara emekleri için teşekkür etmek çok önemlidir. Vakıf haftamız münasebetiyle bugün aynı zamanda vakıf insanı olarak Bayram Kızılarslan kardeşimize de ödülünü takdim ediyoruz. İş adamı kimliğinin yanı sıra hayırseverliği ile de maruf olan Bayram Kızılarslan kardeşimiz 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Malatya Yeni Camii'nin tüm yapım masraflarını üstlendi. Bayram kardeşimizin maddi desteği ile şehrimizin simgelerinden olan bu tarihi eseri inşallah süratle ayağa kaldıracağız. Allah kendisinden razı olsun diyorum. "50 BİN İHTİYAÇ SAHİBİ EVLADIMIZ VAKIFLARIMIZDAN BURS VEYA EĞİTİM ALIYOR" Depremde yıkılan ve hasar gören vakıf eserlerimizin ihyası için gösterilen her türlü çabayı takdirle karşıladığımızı burada ifade etmek istiyorum. Bu hafta dolayısıyla bir kez daha vakıf medeniyetimizin oluşumunda, sürdürülmesinde, muhafazasında emeği geçen herkese ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Ebediyete intihal eden vakıf insanlarımızı ve hayırseverlerimizi rahmetle yad ediyorum. Sadece vakıf eserlerinin korunması ve ihyasında değil kültürel hizmetlerden burslara, muhtaçlara yardımdan cemaat vakıflarına kadar geniş bir alanda genel müdürlüğümüz iftihar kaynağımız olan çalışmalara imza atıyor. İlk-orta-lise ve yükseköğrenim seviyesinde toplam 50 bin ihtiyaç sahibi evladımız vakıflarımızdan burs veya eğitim yardımı alıyor. "İSRAİL İLE İHRACAT VE İTHALAT İŞLEMLERİNİ DURDURDUK" Genel müdürlüğümüzün 7 Ekim'den beri soykırıma uğrayan Gazzeli kardeşlerimize el uzattığını görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Mart ayının sonunda toplam 3 bin tonluk 125 bin gıda kolisi taşıyan 8'inci iyilik gemimizi Gazze'ye uğurladık. Daha sonra bu yardımlarımızı artırarak devam ettirdik, devam ettiriyoruz. Bugüne kadar toplam 50 bin tona yaklaşan insani yardım miktarıyla Türkiye dünyada Gazze'ye en fazla yardım gönderen ülke konumuna ulaştı. İyice canileşen İsrail yönetimini ateşkese zorlamak maksadıyla diplomasi ve ticaret boyutunda baskının dozunu sürekli yükseltiyoruz. İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirmiştik. Geçen haftadan itibaren İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini tüm ürünleri ihtiva edecek şekilde durdurduk. İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanı'nda açılan soykırım davasına da müdahil olmayı kararlaştırdık. "TÜRKİYE, GAZZE SINAVINI EN BAŞARILI VEREN ÜLKELERDEN BİRİDİR" 15 bini çocuk, 35 bin kardeşimizin hayatına kastedenlerin hukuk önünde hesap vermesi için tüm imkanlarımızı kullanacağız. Bu kararlarımızın bölgede akan kanın durmasını isteyen diğer ülkelere de cesaret aşılayacağına inanıyorum. Filistin halkının en zor günlerinde imdadına koşan aziz milletimiz kardeşlik vazifesini ifa etme yanında insanlığın da vicdanı olmuştur. İçimizdeki kimi işgüzarlar bunu görmese veya gördükleri halde çarpıtsalar da devletiyle, vatandaşıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla Türkiye, Gazze sınavını en başarılı veren ülkelerden biridir. Bunda AFAD'ımızın, Türk Kızılay'ın, Vakıflar Genel Müdürlüğü'müzün ve diğer gönüllü kuruluşlarımızın gerçekten büyük payı vardır. Sizlerin şahsında dünyanın neresinde olursa olsun mazlumlara ve mağdurlara destek olan herkesi tüm kurumlarımızı tebrik ediyorum.  Bizler sevgi ve merhamet medeniyetinin temsilcileriyiz. Nefes alırken havayı, su içerken ırmağı, hasat toplarken toprağı, meyve koparırken ağacı özellikle incitmemeye zarar vermemeye çalışan yüce gönüllü bir kültür ikliminde yetişerek hamdolsun bugünlere geldik. Cenk meydanlarında hasımlarımızla göğüs göğüse muharebe ederken bile gayri meşru gayri insani yollara tevessül etmedik. Sefere çıktığında dalından kopardığı bir meyvenin ücretini bile ödeyen ecdadımız bizlere gerçekten hem örnek olacak hem de iftihar edeceğimiz eşsiz bir miras bırakmıştır. "SON DÖNEMDE ARTAN SERZENİŞLERİN FARKINDAYIZ" Siyasetçiler, kamu görevlileri, yönetim mevkiindekilerin ülkeye ve millete karşı vazifelerini yerine getirme noktasında hiçbir bahanesi olamaz. Milletin dertleriyle dertlenmedikten, sorunlarını çözüm hayır duasını almadıktan sonra hangi vazife olursa olsun insan için yüktür. Eski Türkiye manzaralarını milletimize tekrar yaşatmamakta kararlıyız. Bu konuda özellikle son dönemde artan serzenişlerin farkındayız, tespit ettiğimiz tüm eksiklerin, hataların, varsa ihanetlerin üzerine bundan sonra daha kararlı gideceğiz. Kamu hizmetlerinin sorunsuz ve kusursuz sunulması için her türlü tedbiri alacak, bürokratik atalete hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Herkes Duysun En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.