Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Yargıtay

Herkes Duysun - Yargıtay haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yargıtay haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

17 yaşındaki hamile kızı öldürmüştü: Yargıtay cezayı onadı Haber

17 yaşındaki hamile kızı öldürmüştü: Yargıtay cezayı onadı

Yargıtay 1.Ceza Dairesi, sanık avukatlarının temyiz talebi üzerine dosyayı inceledi. Heyet, ileri sürülen iddia ve savunmaların, toplanan delillerle gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiğini belirtti. Daire, kararında şu ifadelere yer verdi: "Vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan söz ya da eylemin olmadığının anlaşıldığı, takdiri indirimin mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği anlaşıldığından, sanık müdafilerinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır." Heyet, oy birliğiyle temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanmasına karar verdi. OLAY İzmir'in Konak ilçesinde 27 Mart 2021'de birlikte yaşadığı Anıl Yolum tarafından bıçaklanan 17 yaşındaki hamile Sezen Ünlü hayatını kaybetmiş, tutuklanan Anıl Yolum hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açılmıştı. İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 7 Haziran 2022'deki duruşmada, sanığın "çocuğa ve gebe kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar vermişti. Sanık avukatlarının itirazı üzerine dosya istinafa gönderilmiş, istinaf mahkemesince de itirazlar reddedilmişti.

Hrant Dink cinayeti davasında 8 sanık için istenen ceza belli oldu Haber

Hrant Dink cinayeti davasında 8 sanık için istenen ceza belli oldu

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, jandarma ve eski emniyet görevlileri ve gazetecilerin de aralarında olduğu 78 sanığın yargılandığı davanın, Yargıtay'ın 15 sanık hakkında verdiği bozma kararı ardından yeniden görülmesine bugün devam edildi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanıklar Muharrem Demirkale, Yavuz Karakaya, Okan Şimşek, Veysal Şahin, Ali Öz, Volkan Şahin, Onur Karakaya'nın arasında bulunduğu tutuklu sanıklar ve taraf avukatları katıldı. 8 SANIK İÇİN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET TALEBİ Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı. Mütalaada, sanıklar Osman Gülbel, Veysel Şahin, Onur Karakaya, Okan Şimşek, Mehmet Ayhan, Hasan Durmuşoğlu, Gazi Günay, Ali Öz, hakkında “Tasarlayarak kasten öldürme" ve “Anayasayı ihlal" suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talep edildi. Sanık Bekir Yokuş hakkında ise, “Tasarlayarak kasten öldürmeye yardım" ve “Anayasayı ihlal" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapis istendi. "HİÇBİRİNİ TANIMIYORUM" Mütalaaya karşı savunma yapan Veysel Şahin, "İşlemediğim bir suçtan dolayı tutuklu olmaktan, burada olmaktan kendim adına, sizin adınıza, ailem adına, devletim adına utanç duyuyorum. Cinayeti planlayanlarla, işleyenlerle hiçbir bağlantım yok. İstenen cezaya bakıyorum akıl, mantık almıyor. Ben bir uzman çavuş olarak aldığım bilgiyi paylaştım. Ben hala keşfe iştirakli gösteriliyorum, bu hatalar düzeltilmiyor. Hiçbirini tanımıyorum. Emniyetten tanıdığım yok, İstanbul jandarmadan tanıdığım yok" dedi. Mahkeme, sanıklar ve avukatlarının mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için duruşmayı erteledi.

Yargıtay'da bugün iki seçim birden yapılacak Haber

Yargıtay'da bugün iki seçim birden yapılacak

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle, 25 Mart'tan bu yana Yargıtay Büyük Genel Kurulunca başkanlık seçimi yapılıyor. Dört yıl boyunca görev yapacak yeni başkanı belirlemek için yapılan seçimlerde, Yargıtay Başkanı Akarca, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ve 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk yarıştı ama şu ana kadar hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı. MUHSİN ŞENTÜRK ADAYLIKTAN ÇEKİLDİ Öte yandan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı görev süresi gelecek ay dolacak olan Bekir Şahin'in yerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı için seçim süreci de bugün başlayacak. Yargıtay Başkanlığı için aday olan Muhsin Şentürk, birinci başkanlık adaylığından çekildiğini açıkladı. Üyelere gönderdiği mesajda, "Süreçte oluşan tıkanmanın giderilmesi ve Yargıtay'ımızın kurumsal itibarının korunması amacıyla birinci başkanlık adaylığından çekiliyorum" ifadesini kullanan Şentürk, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına adaylığını açıkladı. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISINI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SEÇECEK Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun, kendi üyeleri içinden göstereceği adaylar arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçiliyor. İlk oylamada en çok oy alan beş üye aday gösterilmiş sayılıyor. İlk oylamada oy alanların sayısı beşten az ise aynı gün yapılacak diğer oylamalarla eksik adaylar tamamlanıyor. Böylelikle belirlenen beş adayın ismi sıralı liste halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacak. Erdoğan, 15 gün içinde adaylardan birini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı seçecek. Cumhurbaşkanı, sıralamaya ve aldıkları oya bakmadan sunulan beş adaydan birini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı seçebiliyor. Yeni seçilecek başsavcı, yaş haddinden emekliye ayrılmazsa 4 yıl görev yapacak.

Zonguldak'ta 8 kişinin öldüğü maden ocağı kazasında sanıkların yargılanması sürdü Haber

Zonguldak'ta 8 kişinin öldüğü maden ocağı kazasında sanıkların yargılanması sürdü

Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan proje sorumlusu E.K. ile dönemin TTK Genel Müdürü R.D. ve kurum yöneticisi M.A. katıldı. Kazada ölen işçilerin yakınları ile taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Sanık E.K, savunmasında, suçlamaları reddederek, "Bozma ilamında proje hazırlayan benmişim gibi bahsedilmiş ancak projeyi hazırlayan ben değilim, TTK'dir. Bilirkişi raporlarında bu süreçlerde tek yetkili benmişim gibi rapor düzenlenmiş ancak ben talimatlarla çalışırım." dedi. Denetim eksikliklerinin de kendisine atfedildiğini öne süren E.K, "Olaydan önce böyle bir olay yaşanabileceği öngörülememiştir. Öyle ki bu olaydan sonra yönergeler değişmiştir. Kanunlarımız dahil bu olayı daha önce öngörememiştir. Daha önce alınan bilirkişi raporlarında çelişkili ifadeler mevcuttur. Bunun haricinde asıl işveren ile özel firma arasındaki iş ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair Yargıtay kararı mevcuttur. Dolayısıyla muvazaanın olduğu iş ilişkisinde iş güvenliğine ilişkin sorumluluk asıl işverene aittir. Bu nedenlerle tekrar bilirkişi raporu alınmasını talep ederim." ifadelerini kullandı. Kazada hayatını kaybeden işçilerin yakınlarının vekili avukat Murat Kemal Gündüz de Yargıtay'ın bozma ilamına diyeceklerinin olmadığını belirterek, buna uyulmasını talep etti. Esas dosya yönünden mahkumiyet verilen sanıkların eylemlerini bilinçli taksirle gerçekleştirdiklerinin ve beraat eden sanığın da eylemini bilinçli taksirle gerçekleştirdiği hususunun netleştiğini söyleyen Gündüz, bu yönden yeniden rapor aldırılmasına gerek bulunmadığını kaydetti. Gündüz, birleşen dosya sanıklarının kusursuz olduğuna dair rapor düzenlendiğini aktararak, "Bu nedenle Yargıtay ilamıyla çelişen birleşen dosyadaki raporlara itirazlarımızı tekrar ediyoruz ve birleşen dosya yönünden rapor alınmasını talep ediyoruz." dedi. Sanık M.A. ise ihale sürecinin her yıl düzenli olarak Sayıştay tarafından denetlendiğini ve rapora bağlandığını anlatarak, "Eksiklikler tespit edilseydi raporda yer alırdı. Dolayısıyla bu tür düzenlenen raporlarda 5 yıl süre içerisinde firmanın yetersiz olduğuna dair herhangi bir tespit yoktur. Kaza olmasaydı böyle bir konu gündeme gelmeyecekti. Bu konularda, dosyanın emekli Sayıştay üyelerinden oluşan bilirkişi kurulundan rapor aldırılmasını talep ederim." diye konuştu. Önceki savunmalarını tekrar eden sanık R.D. ise bilirkişi raporlarındaki aleyhe hususları kabul etmediğini belirterek beraatini talep etti. Cumhuriyet savcısı, dosyadaki bilirkişi raporlarının atılı suçlar açısından sanıklar hakkında sağlıklı değerlendirme yapılabilmesi için yeterli ve açık olarak tanzim edildiğini vurgulayarak, "Yeniden rapor aldırılması yönündeki tüm taleplerin reddine ve ayrıca dosya tekamül ettiğinden ve araştırılacak başkaca husus kalmadığı açıkça anlaşıldığından tevsi tahkikat talepleri açısından da yine tüm taleplerin reddine karar verilmesi talep olunur." şeklinde görüş bildirdi. Savcı, Yargıtay'ın kararı dikkate alınarak sanıklar E.K, Ş.S.D. ve A.A. hakkında üzerlerine atılı suçtan 5237 sayılı yasanın 85/2, 22/3 maddeleri gereğince ayrı ayrı cezalandırılmaları, birleşen dosyada ise üzerlerine atılı suçlar açısından sanıkların olayda kast veya taksirlerinin bulunmaması gerekçesiyle beraatleri yönünde karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, Yargıtay'ın bozma ilamının içeriği ve dosyadaki bilgi ve belgeler ile raporlar dikkate alındığında yeniden rapor alınması yönündeki taleplerin reddine oy birliğiyle karar verdi. Heyet, sanıklara ve taraf avukatlarına esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını yapmak için süre verilmesine hükmederek, duruşmayı erteledi. SÜREÇ TTK Kozlu Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağında, 7 Ocak 2013'te özel firmanın galeri açma işini yürüttüğü eksi 630 kotunda metan püskürmesi sonucu 8 işçi yaşamını yitirmiş, 8 kişi de gazdan etkilenmişti. Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 10 sanık hakkında "taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenmişti. Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 15 Nisan 2019'daki duruşmada, tutuksuz sanıklardan 3'ünün, olayın meydana gelmesinde asli kusurlu oldukları gerekçesiyle 8 yıl 4'er ay hapisle cezalandırılmasını kararlaştırmıştı. Sanıklardan 2 müessese yöneticisine de denetim görevlerini yerine getirmedikleri için tali kusurlu oldukları gerekçesiyle 3 yıl 4 ay hapis cezası veren ve bu cezaları paraya çeviren heyet, tutuksuz 5 sanığın ise beraatine hükmetmişti. Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı, dönemin TTK Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı ile kurum yöneticisi 5 kişi hakkında istenilen soruşturma izninin reddedilmesi üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesine itirazda bulunmuş, itirazın kabul edilmemesi üzerine de Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılmıştı. Başvuruyu kabul eden Anayasa Mahkemesi, dosyanın gönderildiği Ankara Bölge İdare Mahkemesinin soruşturma izni verilmemesine ilişkin itiraza konu kararının kaldırılmasına hükmetmiş, 6 sanığın, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15'er yıla, "görevi kötüye kullanma" suçundan ise 3 aydan birer yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına 25 Ekim 2022'de başlanmıştı. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, "iş güvenliği mevzuatına aykırı eylemleriyle, kazaya sebebiyet verebileceğini objektif olarak öngördüğü halde neticenin meydana gelmeyeceğine inanmak suretiyle dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlarıyla bilinçli taksirle hareket ettiği" gerekçesiyle 3 sanık hakkındaki kararları bozmuştu. Dosya, sanıkların "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olma" suçundan yeniden yargılanması için 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti. 3. Ağır Ceza Mahkemesi de aynı kazaya ilişkin haklarında daha önce soruşturma izni verilmeyen ancak Anayasa Mahkemesi kararının ardından yargılanmasına başlanan 6 sanığın dosyasını birleştirilmek üzere 1. Ağır Ceza Mahkemesine iletmişti. Haklarında verilen mahkumiyet ve beraat kararları bozulan 3 sanık ile Anayasa Mahkemesi kararıyla yargılanmasına başlanan 6 sanığın dosyaları birleştirilmişti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.