Can Yıldırım, Türk müziğini dünya sahnelerine taşımayı amaçlıyor

Müziğin sadece kültürel miras olmadığına, ulusları birleştiren evrensel bir iletişim aracı olduğuna inanan Yıldırım, ABD vatandaşlarının yanı sıra Portekiz, Meksika, Kanada, Brezilya, Arjantin, Venezuela ve Yunanistan'dan müzikseverlere eğitim veriyor.

Türk müziğini ABD'de yaşatmak amacıyla bir Türk müziği korosuna da şeflik eden Yıldırım, gönüllü çalışmalarla hem kanunu hem Türk müziğini dünya sahnelerine taşımayı amaçlıyor.

Can Yıldırım, müzik hayatına ilişkin yaptığı açıklamada, 2017-2019'da sık sık ABD'ye giderek, Florida'daki Türk Derneği korosu ile konser çalışmaları yaptığını, son dönemde ise eşinin işi vasıtasıyla ABD'ye taşındıklarını söyledi.

Türk müzik kültüründe önemli bir yer tutan kanun enstrümanını farklı kültürlerden insanlara öğretmeyi, tanıtmayı her zaman arzuladığını aktaran Yıldırım, İngiltere, Bulgaristan ve İspanya gibi ülkelerde de Türk müziği eğitimleri üzerine projeler yürüttüğünü aktardı.

"EĞİTİMLERDE KANUNU İLK KEZ GÖRENLER ŞAŞKINLIKLA KARŞILIYOR"

Kanunun çok müstesna bir müzik aracı olduğunu vurgulayan Yıldırım, şu bilgileri verdi:

"Kanun sınırları olmayan bir müzik aleti. Her türlü müzik türünün içerisine entegre olabiliyor. Eğitimlerde, kanunu gören herkes ilk etapta şaşkınlıkla karşılıyor. İsmini çok fazla soran oluyor. 'Bu bir arp mı?' diyenler, kendi kültürlerindeki enstrümanlarla benzerlik kuranlar oluyor. Mesela burada Japon Kültür Sanat Merkezi gibi bir yer var. Oraya bir gün davet edildim ve onlar Japonların geleneksel halk çalgısı koto ile kanunu yan yana koydu. Birlikte inceledik. Beraber bir şeyler çalmayı da denedik. İşin aslı her kültürde birbirine benzeyen müzik aletleri var. Bundan dolayı da kanunu gördükleri zaman çok yoğun ilgi gösteriyorlar."

Yıldırım, dersler için Türkiye'den ABD'ye birçok kanun getirttiğini ve 8 öğrenciyle dersleri sürdürdüğünü kaydederek, "Genelde dersleri bire bir veriyorum. Her türlü müzik aletinin bire bir öğretilmesinde çok daha etkili olduğuna inanıyorum." dedi.

Dışarıdan bakıldığında kanunun insanlara çok zor bir müzik aleti gibi göründüğüne işaret eden Yıldırım, şunları söyledi:

"Aslında çalışmanın öğrenmede çok etkili olduğunu düşünüyorum. Türkiye'deyken 66, 68 yaşında, artık emekli olmuş ve uzun yıllar içinde ukde kalmış insanlarla da kanun çalışma fırsatım oldu. Tüm öğrencilerime söylediğim şey, bu işe başlamadan önce 'Bu enstrümana zaman ayırabilecek misiniz?' Bir müzik aletini öğrenmenin kilit noktası, ona zaman ayırmak. 'Yeteneğin yoksa çalamazsın'a ben inanmıyorum. Tabii ki yetenek, müzik için çok önemli bir dinamo ama yeteneği olmayan bir insan bir müzik aletini çalamaz düşüncesi bana çok doğru gelmiyor. Yeter ki isteyen insan zaman ayırsın, çalışsın, doğru insanlarla yola çıksın, mutlaka bir müzik aletini belli bir noktaya kadar çalabilir."

"KANUN, BANA DİĞER MÜZİK ALETLERİNİN HEPSİNDEN FARKLI GELİYORDU"

Can Yıldırım, babasının yönlendirmesiyle müziğe başladığını ve çocukluk yıllarında TRT'de izlediği Türk müziği konserlerindeki orkestralarda kanunun çok ilgisini çektiğini söyleyerek, "Kanun, bana diğer müzik aletlerinin hepsinden farklı geliyordu. Babam bize bir enstrüman öğrenmemiz için teklif sunduğunda kanunu istedim. Adana'daki ilk hocam Savaş Oytun, 'Bir müzik okulunda okumalısın.' diye beni yönlendirdi. Akabinde Adana Güzel Sanatlar Lisesinin müzik bölümüne girdim. Sonra da Gazi Üniversitesinde okumaya devam ettim. Bir yandan müzik eğitimi alanında ilerleyip bir yandan Türkiye'de başarılı olan sanatçılara, müzik gruplarına kanunumla eşlik ettim. Onlarla yurt dışında festivallere de katıldım. Ülkenin dört bir yanında konserlere katılma fırsatı da buldum." diye konuştu.

Müzikal yolculuğunda ideallerinden de bahseden Yıldırım, şunları aktardı:

"En büyük idealim, ABD'de, Türklere ait özel bir günde, kanun eğitimi verdiğim herkesi bir araya getirerek, Türkçe eserlerden oluşan bir repertuvarla buradaki Türklere özel bir konser vermek. Çalışmalarımıza başlayalı 3-4 ay oldu. Tabii ki ortaya çok güzel bir şey çıksın istediğim için bu çalışmaları biraz daha devam ettirdikten sonra belki 19 Mayıs'ta, 23 Nisan'da yani bizim kültürümüz için önemli bir günde bu çalışmaları sergileyeceğiz. Eğitimlerimiz de devam edecek."

Yıldırım, ilerleyen yıllarda Florida'da Türk müziği üzerine bir okul açmak istediğini dile getirerek, "O zaman tüm öğrencilerimi bir okulda toplayabilirim ve eğitimlerine burada devam edebilirler. Bunun yanında ney, ut, bağlama gibi bu çevrede bulabileceğimiz bu enstrümanların eğitimini verecek insanlarla birlikte ya da Türkiye'den bu işi online yürütebilecek arkadaşlarımızla birlikte yine kuracağımız çatı altında, bu öğrencilerimizle bir köprü kurmaya uğraşabilirim. Mesela burada bir öğrencimiz Türk müziğini tanıdı, farklı bir enstrüman gördü. Seçtiği enstrümanı ona öğretebilecek doğru ismi belki Türkiye'den getirebilirim. Belli zaman aralıklarıyla müzik alanındaki arkadaşlarımı buraya workshop için davet edebilirim." dedi.

Can Yıldırım, ABD'de farklı müzik türlerinin seslendirildiği konserlerde de kanunuyla yer almayı arzu ettiğini sözlerine ekledi.

Türkiye'nin önde gelen sanatçılarına sahne ve albüm çalışmalarında eşlik eden Yıldırım, son olarak Müjdat Gezen'in yazıp, yönettiği "Pera Müzikali"nde kanunu ile yer almıştı.