Kariyeri boyunca 180'in üzerinde filmde ve birçok dizide rol alan ünlü sanatçı, Memduh Ün'ün yönetmenliğini üstlendiği 1960 yapımı "Ölüm Peşimizde" filmindeki rolüyle dikkati çekti.
Haber Giriş Tarihi: 23.01.2025 16:08
Haber Güncellenme Tarihi: 23.01.2025 16:10
Kaynak:
AA
Türk sinemasının unutulmaz oyuncularından Fatma Girik'in vefatının üzerinden 3 yıl geçti.
Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın ile "dört yapraklı yonca"yı oluşturan usta oyuncu, Hayri Girik ve Münevver Ukav'ın çocuğu olarak 12 Aralık 1943'te İstanbul'da Sultanahmet'te dünyaya geldi.
Cağaloğlu Kız Lisesine devam ederken 14 yaşında figüran olarak sinemaya adım atan sanatçı, 15 yaşına geldiği 1957'de Seyfi Havaeri'nin senaryosunu yazıp yönettiği "Leke" filminde ilk başrolünü oynadı.
Sanatçı, verdiği bir röportajda, sinemaya başlangıcına ilişkin bilgi vererek, "Gençliğimde 'Yedi Kardeşe Yedi Gelin' filmi vardı. Dans edip şarkı söylüyor, bu arada da rol yapıyorlardı. İşte ben bu tür şeylerde oynamak isterdim. 12 yaşlarındaydım. Tahta bir evde oturuyorduk. Evin dört odası vardı. Her odasında bir aile otururdu. Biz de en üstte, arka tarafta, bahçeye bakan bir odada otururduk. Tam karşımızdaki odada da Yeni Sabah gazetesinde işçi olarak çalışan bir adamcağız vardı. Bize her gün Yeni Sabah gazetesi getirirdi. O çalışmadığı günler figüranlık yapıyormuş. Biz fakiriz, annem genç bir kadın. Ben 12–13 yaşındayım ama beni pencereden bakarken görenler, büyük bir kızmışım gibi istemeye geldiler." demişti.
Girik, daha sonra Memduh Ün'ün "Zeynep'in İntikamı" filminde figüran olmak üzere annesiyle görüşmeye gittiğini aktararak, şunları kaydetmişti:.
"O dönem İstanbul Lisesinin orta bölümüne yeni yazılmıştım. Annem, hep öğretmen olmamı istemişti. Anneme geçen gün 'İyi ki öğretmen olmamışım, sürünecektik.' dedim. Memduh'un filmine bir iki kez figüran gittikten sonra, annem beni göndermemeye başladı. Babam, 'Ne istiyorsa onu yapsın.' dedi. Ondan önce de bir gün masa başında oturuyorduk. Babam gazete okuyordu. 'Baba ben artist olmak istiyorum.' dedim. Gazete bir müddet öyle durdu, sonra aşağıya indirdi ve dedi ki 'Bana bak her ne halt olmak istiyorsan ol ama adam gibi bir şey ol.' Ardından Memduh'un ve Atıf Yılmaz'ın filmlerinde figüranlık yaptım. Sonra Kemal Film'e gittim. O zamanlar Kemal Film'e figüran gitmek bile ayrıcalıktı. Feridun Karakaya orada makyözdü. Bütün pudraları yüzüme vuruyor, boyaları yüzüme sürüyor, belki burada istikbali vardır diye beni Osman Seden'e beğendirmeye çalışıyordu. Osman Seden de 'Yok, olmaz böyle' dedi. O panonun arkasında öylece kaldım. Ama kapıdan kovsalar pencereden gireceğim. Sonra Memduh Ün başrolünde Ayhan Işık'ın oynadığı 'Ölüm Peşimizde' (1959) için beni çağırdı."
"ÖLÜM PEŞİMİZDE" FİLMİNDEKİ ROLÜYLE DİKKATİ ÇEKTİ
Figüran olarak oynadığı filmlerden birinin setinde Memduh Ün ile tanışan usta oyuncu, Ün'ün yönetmenliğini üstlendiği 1960 yapımı "Ölüm Peşimizde" filmindeki rolüyle dikkati çekti.
Kariyeri boyunca 180'in üzerinde filmde ve birçok dizide rol alan sanatçı, 1957'de "Memiş İş Peşinde", "Leke", 1958'de "İstiklal Uğrunda", "Çakır Eminem", 1960'ta "Üsküdar İskelesi", "Vatan ve Namus", 1961'de "İki Damla Gözyaşı", "Duvaksız Gelin", 1962'de "Küçük Beyefendi", "Cengiz Han'ın Hazineleri", 1963'te "Bulunmaz Uşak", "Yaralı Aslan", 1964'te "Köye Giden Gelin", "Keşanlı Ali Destanı", 1965'te "Kartalların Öcü", "Hırsız", 1966'da "Karakolda Ayna Var", "Avare Kız", 1967'de "Yaprak Dökümü", "Sürtüğün Kızı", 1968'de "Köroğlu", 1969'da "Menekşe Gözler", "Boş Beşik", "Şoför Nebahat", 1971'de "Kerem ile Aslı" ve "Mahşere Kadar" adlı unutulmaz filmlerin de aralarında olduğu çok sayıda yapımda başrol oynadı.
Girik, 1972'de "Leyla ile Mecnun", "Ekmekçi Kadın", 1973'te "Rabia", "Ezo Gelin", "Hz. Ömer'in Adaleti", 1974'te "Talihsiz Yavrum", "Önce Vatan", 1975'te"Ağrı Dağı Efsanesi" ve "Ana Kurban Can Kurban", 1976'da "Kadın Hamlet", 1977'de "Ana Ocağı", "Hatasız Kul Olmaz", 1978'de "Gelincik" ve "Yaşam Kavgası", 1980'de "Bağrıyanık", 1981'de "Kanlı Nigar", 1982'de "Gülsüm Ana", 1984'te "Postacı", "1985'te "Yılanların Öcü" filmlerinde başrolü üstlendi.
YEŞİLÇAM'IN BİRÇOK ÜNLÜ OYUNCUSU GİBİ BİR DÖNEM PLAK YAPTI
Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 1965 ve 1967'de "En İyi Kadın Oyuncu Ödülü"nü alan sanatçı, 1998'de "Yaşam Boyu Onur Ödülü", 1. ve 3. Adana Altın Koza Film Festivali'nde de yine "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünün sahibi oldu. Fatma Girik, 18. Ankara Uluslararası Film Festivali'nde ise "Aziz Nesin Emek Ödülü"ne layık görüldü.
Sanatçı, Yeşilçam'ın birçok ünlü oyuncusu gibi bir dönem plak yaptı. Öztürk Serengil'le 1965'te "Aguş/Aşka Şepke" adlı albümü yapan Girik, 1975'te ise "Aşk Düğümü/Su Sızmazdı Aramızdan" adlı 45'liğe imza attı.
Siyasete de adım atan Girik, Sosyaldemokrat Halkçı Partide (SHP) 1989-1994'te Şişli Belediye Başkanlığı görevini üstlendi. Sanatçı, bir dönem, televizyonda "Söz Fato'da" adlı programın sunuculuğunu üstlendi.
Sinemada 1990'lı yıllardan itibaren daha az görünmeye başlayan usta isim, en son 2012 yapımı "Babalar ve Evlatlar" adlı filmde rol aldı.
"BİR 78 YILIM DAHA OLSA YİNE SİNEMAYA VERİRDİM"
Girik, vefatından önce İzdiham dergisinde yer alan söyleşisinde, harika bir hayat geçirdiğini belirterek, "Halk beni çok sevmiş, şükürler olsun hala seviyor da. Ne mutlu bana, yıllarımı verdiğim sinema sanatı, büyük güzellikler getirdi yaşamıma. Bu sebeple çok iyi hissediyorum. Bir 78 yılım daha olsa yine sinemaya verirdim.
Nasıl ki bir anne için çocuk hiçbir zaman pişmanlık, yorgunluk, harcanan yıllar değildir, benim de çocuğum sinema oldu. En güzel duyguları, heyecanları, sevinçleri, endişeleri sinema ile yaşadım. İyi ki de öyle yapmışım." ifadelerini kullanmıştı.
Fatma Girik, tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle 24 Ocak 2022'de hayatını kaybetti. Unutulmaz oyuncu, Muğla'nın Bodrum ilçesine defnedildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Fatma Girik'in vefatının üzerinden 3 yıl geçti
Kariyeri boyunca 180'in üzerinde filmde ve birçok dizide rol alan ünlü sanatçı, Memduh Ün'ün yönetmenliğini üstlendiği 1960 yapımı "Ölüm Peşimizde" filmindeki rolüyle dikkati çekti.
Türk sinemasının unutulmaz oyuncularından Fatma Girik'in vefatının üzerinden 3 yıl geçti.
Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın ile "dört yapraklı yonca"yı oluşturan usta oyuncu, Hayri Girik ve Münevver Ukav'ın çocuğu olarak 12 Aralık 1943'te İstanbul'da Sultanahmet'te dünyaya geldi.
Cağaloğlu Kız Lisesine devam ederken 14 yaşında figüran olarak sinemaya adım atan sanatçı, 15 yaşına geldiği 1957'de Seyfi Havaeri'nin senaryosunu yazıp yönettiği "Leke" filminde ilk başrolünü oynadı.
Sanatçı, verdiği bir röportajda, sinemaya başlangıcına ilişkin bilgi vererek, "Gençliğimde 'Yedi Kardeşe Yedi Gelin' filmi vardı. Dans edip şarkı söylüyor, bu arada da rol yapıyorlardı. İşte ben bu tür şeylerde oynamak isterdim. 12 yaşlarındaydım. Tahta bir evde oturuyorduk. Evin dört odası vardı. Her odasında bir aile otururdu. Biz de en üstte, arka tarafta, bahçeye bakan bir odada otururduk. Tam karşımızdaki odada da Yeni Sabah gazetesinde işçi olarak çalışan bir adamcağız vardı. Bize her gün Yeni Sabah gazetesi getirirdi. O çalışmadığı günler figüranlık yapıyormuş. Biz fakiriz, annem genç bir kadın. Ben 12–13 yaşındayım ama beni pencereden bakarken görenler, büyük bir kızmışım gibi istemeye geldiler." demişti.
Girik, daha sonra Memduh Ün'ün "Zeynep'in İntikamı" filminde figüran olmak üzere annesiyle görüşmeye gittiğini aktararak, şunları kaydetmişti:.
"O dönem İstanbul Lisesinin orta bölümüne yeni yazılmıştım. Annem, hep öğretmen olmamı istemişti. Anneme geçen gün 'İyi ki öğretmen olmamışım, sürünecektik.' dedim. Memduh'un filmine bir iki kez figüran gittikten sonra, annem beni göndermemeye başladı. Babam, 'Ne istiyorsa onu yapsın.' dedi. Ondan önce de bir gün masa başında oturuyorduk. Babam gazete okuyordu. 'Baba ben artist olmak istiyorum.' dedim. Gazete bir müddet öyle durdu, sonra aşağıya indirdi ve dedi ki 'Bana bak her ne halt olmak istiyorsan ol ama adam gibi bir şey ol.' Ardından Memduh'un ve Atıf Yılmaz'ın filmlerinde figüranlık yaptım. Sonra Kemal Film'e gittim. O zamanlar Kemal Film'e figüran gitmek bile ayrıcalıktı. Feridun Karakaya orada makyözdü. Bütün pudraları yüzüme vuruyor, boyaları yüzüme sürüyor, belki burada istikbali vardır diye beni Osman Seden'e beğendirmeye çalışıyordu. Osman Seden de 'Yok, olmaz böyle' dedi. O panonun arkasında öylece kaldım. Ama kapıdan kovsalar pencereden gireceğim. Sonra Memduh Ün başrolünde Ayhan Işık'ın oynadığı 'Ölüm Peşimizde' (1959) için beni çağırdı."
"ÖLÜM PEŞİMİZDE" FİLMİNDEKİ ROLÜYLE DİKKATİ ÇEKTİ
Figüran olarak oynadığı filmlerden birinin setinde Memduh Ün ile tanışan usta oyuncu, Ün'ün yönetmenliğini üstlendiği 1960 yapımı "Ölüm Peşimizde" filmindeki rolüyle dikkati çekti.
Kariyeri boyunca 180'in üzerinde filmde ve birçok dizide rol alan sanatçı, 1957'de "Memiş İş Peşinde", "Leke", 1958'de "İstiklal Uğrunda", "Çakır Eminem", 1960'ta "Üsküdar İskelesi", "Vatan ve Namus", 1961'de "İki Damla Gözyaşı", "Duvaksız Gelin", 1962'de "Küçük Beyefendi", "Cengiz Han'ın Hazineleri", 1963'te "Bulunmaz Uşak", "Yaralı Aslan", 1964'te "Köye Giden Gelin", "Keşanlı Ali Destanı", 1965'te "Kartalların Öcü", "Hırsız", 1966'da "Karakolda Ayna Var", "Avare Kız", 1967'de "Yaprak Dökümü", "Sürtüğün Kızı", 1968'de "Köroğlu", 1969'da "Menekşe Gözler", "Boş Beşik", "Şoför Nebahat", 1971'de "Kerem ile Aslı" ve "Mahşere Kadar" adlı unutulmaz filmlerin de aralarında olduğu çok sayıda yapımda başrol oynadı.
Girik, 1972'de "Leyla ile Mecnun", "Ekmekçi Kadın", 1973'te "Rabia", "Ezo Gelin", "Hz. Ömer'in Adaleti", 1974'te "Talihsiz Yavrum", "Önce Vatan", 1975'te"Ağrı Dağı Efsanesi" ve "Ana Kurban Can Kurban", 1976'da "Kadın Hamlet", 1977'de "Ana Ocağı", "Hatasız Kul Olmaz", 1978'de "Gelincik" ve "Yaşam Kavgası", 1980'de "Bağrıyanık", 1981'de "Kanlı Nigar", 1982'de "Gülsüm Ana", 1984'te "Postacı", "1985'te "Yılanların Öcü" filmlerinde başrolü üstlendi.
YEŞİLÇAM'IN BİRÇOK ÜNLÜ OYUNCUSU GİBİ BİR DÖNEM PLAK YAPTI
Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 1965 ve 1967'de "En İyi Kadın Oyuncu Ödülü"nü alan sanatçı, 1998'de "Yaşam Boyu Onur Ödülü", 1. ve 3. Adana Altın Koza Film Festivali'nde de yine "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünün sahibi oldu. Fatma Girik, 18. Ankara Uluslararası Film Festivali'nde ise "Aziz Nesin Emek Ödülü"ne layık görüldü.
Sanatçı, Yeşilçam'ın birçok ünlü oyuncusu gibi bir dönem plak yaptı. Öztürk Serengil'le 1965'te "Aguş/Aşka Şepke" adlı albümü yapan Girik, 1975'te ise "Aşk Düğümü/Su Sızmazdı Aramızdan" adlı 45'liğe imza attı.
Siyasete de adım atan Girik, Sosyaldemokrat Halkçı Partide (SHP) 1989-1994'te Şişli Belediye Başkanlığı görevini üstlendi. Sanatçı, bir dönem, televizyonda "Söz Fato'da" adlı programın sunuculuğunu üstlendi.
Sinemada 1990'lı yıllardan itibaren daha az görünmeye başlayan usta isim, en son 2012 yapımı "Babalar ve Evlatlar" adlı filmde rol aldı.
"BİR 78 YILIM DAHA OLSA YİNE SİNEMAYA VERİRDİM"
Girik, vefatından önce İzdiham dergisinde yer alan söyleşisinde, harika bir hayat geçirdiğini belirterek, "Halk beni çok sevmiş, şükürler olsun hala seviyor da. Ne mutlu bana, yıllarımı verdiğim sinema sanatı, büyük güzellikler getirdi yaşamıma. Bu sebeple çok iyi hissediyorum. Bir 78 yılım daha olsa yine sinemaya verirdim.
Nasıl ki bir anne için çocuk hiçbir zaman pişmanlık, yorgunluk, harcanan yıllar değildir, benim de çocuğum sinema oldu. En güzel duyguları, heyecanları, sevinçleri, endişeleri sinema ile yaşadım. İyi ki de öyle yapmışım." ifadelerini kullanmıştı.
Fatma Girik, tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle 24 Ocak 2022'de hayatını kaybetti. Unutulmaz oyuncu, Muğla'nın Bodrum ilçesine defnedildi.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler
Dünyanın en romantik şehirleri listelendi
Dünyadaki tehlikeli turistik yerler
Kilolu gösteren 10 moda hatası
Dünya genelinde ev almanın en zor olduğu 10 ülke açıklandı
İstanbul'da yaşam kalitesinin en yüksek olduğu semtler
Odaklanma probleminiz varsa bunları mutlaka deneyin!
Erkeklere özgü olan 6 depresyon belirtisi
Trafikte en çok vakit kaybettiren şehirler
Ressam Özge Tezgör, dördüncü sergisini Bursa'da açtı!
Ara tatili verimli geçirmek için 8 öneri
Türk Kızılay, Şam'a 13 yıl sonra ilk seferini yapan THY uçağıyla yardım gönderdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ruanda Cumhurbaşkanı Kagame'yi resmi törenle karşıladı
Kartalkaya'daki yangına ilişkin gözaltına alınanlar sağlık kontrolünden geçirildi
Başsavcı Cansever ve beraberindeki heyet, yanan Grand Kartal Otel'de inceleme yaptı
Bakan Kacır: 'İstihdamı Koruma Programı'nı devreye alacağız