Gerard Depardieu sessizliğini bozdu: Asla bir kadına tacizde bulunmadım

13 kadın, geçtiğimiz aylarda Altın Küre ödüllü oyuncu Gerard Depardieu’nun elle ve müstehcen sözlerle kendilerini taciz ettiğini ileri sürmüştü. İddiaya göre; taciz vakaları, film ve televizyon setlerinde veya halka açık yerlerde meydana geldi. 2020'nin Aralık ayında bir oyuncunun kendisini 2018'de Paris'teki evinde iki kez saldırmakla suçlamasının ardından tecavüz iddiasıyla Gerard Depardieu, resmi soruşturma altına alınmıştı.

Yaşananların ardından Gerard Depardieu'nun avukatı iddiaları reddettiğini söylemişti. Depardieu'nun avukatlarının davayı düşürme girişiminin ardından Paris başsavcısı, suçlamaların sürdürülmesini haklı çıkaracak "ciddi ve doğrulanmış deliller" bulunduğunu söyledi. Soruşturma devam ediyor.

2023'ün Nisan ayında, araştırma sitesi Mediapart bir düzineden fazla kadının Gerard Depardieu'e yönelik cinsel şiddet iddialarını yayınlamıştı. Bazı iddialar 2000'li yılların başlarına kadar uzanıyor. Depardieu'nun avukatları, herhangi bir suç teşkil eden davranışı reddettiğini söylemişti.

"LİNÇE MARUZ KALDIM"

Gerard Depardieu, sessizliğini aylar sonra Le Figaro'da yayımladığı bir açık mektupla bozdu. Hakkında ortaya atılan taciz iddialarını reddeden 74 yaşındaki Fransız oyuncu, "Asla ve asla bir kadına tacizde bulunmadım" diyerek linçe maruz kaldığını söyledi.

"KENDİMİ SAVUNMAK İÇİN SÖZÜM VAR"

Gerard Depardieu, "Bana mahsus olan mahkemeye, linç edilmeye karşı, kendimi savunmak için sadece sözüm var" ifadelerini kullandı. Gerard Depardieu, polise evinde tecavüze uğradığını söyleyen ve o dönem 22 yaşında olan oyuncunun iddialarını yazdı. Kadınla her türlü karşılaşmanın rızaya dayalı olduğunu söyleyen Depardieu, onun "istekli olarak yatak odasına geldiğini" yazdı. Oyuncu ayrıca "Bugün tecavüze uğradığını söylüyor. İkinci kez geri döndü. Aramızda hiçbir zaman kısıtlama, şiddet ya da protesto olmadı" dedi.

Kadının avukatı Carine Durrieu Diebolt, devlet yayın kuruluşu France TV Info'ya verdiği yanıtta ise Gerard Depardieu'nun olaylarla ilgili anlatımına karşı çıktığını söyledi. Kadın hakkında yazdıklarının onun kimliği belirsiz bir yabancı olduğunu gösterdiğini ancak aslında Depardieu'nun evine onu tanıdığı için gittiğini söyledi. Kendisi Gerard Depardieu'nun uzun süredir arkadaşı olan bir arkadaşının kızıydı ve oyuncu "Bebekken onu dizinin üzerinde tutmuştu, dolayısıyla ona karşı bir babalık güveni bağı vardı. Nasıl olduğunu öğrenmek için onu evine davet etti ve bu koşullar altında 10 dakika sonra cinsel eylemlere maruz kalınması beklenemez” dedi. Durrieu Diebolt, Gerard Depardieu'nun yırtıcı veya tecavüzcü olmadığını söylemesine rağmen kararın adalet sistemine ait olacağını söyledi.

GERARD DEPARDIEU HAKKINDA

Gerard Depardieu, küçük bir gezici tiyatroyla başladığı oyunculuk kariyerinde Bertrand Blier'nin 'Les Valseuses (1971)' filmiyle başrole yerleşti. Bundan sonra ise dramadan maceraya, komediden tarihi filmlere tüm türlerde performansını sergiledi.

Yalnız Fransız sinemasında değil İtalyan, Rus, Alman ve Orta Asya sinemalarında da boy gösteren Depardieu sanat filmlerinde yer aldığı kadar gişe filmlerinin sevilen karakterlerini canlandırdı. Depardieu, sinema tarihine adını yazdırmış ustalarla çalıştı. Truffaut'nun yönettiği 'Son Metro' (Le Derniere Metro-1980) Oscar ve Altın Küre'de 'Yabancı Dilde En İyi Film Ödülü'ne aday gösterilirken, Depardieu'ya 'En İyi Erkek Oyuncu Cesar'ını getirmişti. Oyunculuğun yanı sıra kamera arkasına da geçen Gerard Depardieu, Moliere'in 'Tartüf'ünü sinemaya aktarmış ve ortak yönetmenliğini üstlendiği iki film çekmişti.