Adet düzensizliği polikistik over sendromuna işaret ediyor
Adet düzensizliği polikistik over sendromuna işaret ediyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Zeynep Cansu Aladağ, her 10 kadından birinin polikistik over sendromu yaşadığına dikkat çekerek, adet aralıklarının 35 günden uzun olması, adet kanamalarının çok az ya da çok sık olmasının bu sendroma işaret ettiğini söyledi.
Haber Giriş Tarihi: 25.11.2024 09:26
Haber Güncellenme Tarihi: 25.11.2024 09:28
Kaynak:
İHA
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Zeynep Cansu Aladağ, hormonal dengesizliklere bağlı olarak kadınlarda sık görülen “Polikistik Over Sendromu” (PCOS) hakkında önemli bilgiler verdi. Dünya genelinde kadınların yaklaşık yüzde 5 ila 10’unu etkileyen bu sendromun genellikle ergenlik döneminden itibaren başlayarak birçok kadında yaşam boyu devam ettiğini belirten Dr. Aladağ erken tanı ve doğru yönetim ile semptomların kontrol altına alınabileceğini ifade etti.
PCOS bulgularının herkeste farklı şiddette ve kombinasyonlarla görüldüğüne değinen Dr. Aladağ “Bu sendromun görüldüğü kadınların çoğu adet döngüsünde düzensizlikler yaşar. Bu durum, genellikle yumurtlamanın (ovülasyon) olmaması veya düzensiz olmasından kaynaklanır. Adet aralıklarının 35 günden uzun olması, adet kanamalarının çok az ya da çok sık olması PCOS’un belirgin işaretlerindendir” dedi.
“AŞIRI TÜYLENME VEYA SAÇ SEYRELMESİ GÖRÜLEBİLİR”
Androjen hormon seviyelerinin yüksekliği nedeniyle PCOS’lu kadınlarda yüz, çene hattı, göğüs, karın ve sırt bölgelerinde erkek tipi tüylenme artışı yaşanabileceğini belirten Dr. Aladağ, yüksek androjen düzeylerinin ciltteki yağ üretimini artırdığını, bunun da akneye neden olabileceğini, özellikle ergenlik döneminden sonra yaygın görülen bu semptomun, genç kadınlarda estetik kaygılara yol açabileceğini dile getirdi. Bazı kadınlarda yine erkek tipi saç dökülmesinin, yani başın ön kısmı ve tepe noktasında saç seyrelmesi görüldüğünü sözlerine ekledi.
“GEBELİK ŞANSINI AZALTABİLİR”
Yumurtlama düzensizlikleri nedeniyle PCOS’lu kadınların gebelik şansının azalabileceğini anlatan Dr. Aladağ, “Ancak bu durum takip ve tedavi ile iyileştirilebilir. Yine PCOS’lu kadınlar, metabolik bozukluklar nedeniyle kilo almaya daha yatkındır. Özellikle karın çevresinde yağ birikimi gözlenebilir. Hastalık insülin direnci ile de ilişkilidir. Bu durum, şeker metabolizmasını olumsuz etkileyerek diyabet ve kalp hastalıkları riskini artırabilir” diye konuştu.
“DOĞUM KONTROL HAPLARI ADET DÖNGÜSÜNÜ DÜZENLER”
PCOS bulgularını yönetmek için semptomların türüne, şiddetine ve kadının yaşam tarzına bağlı olarak kişiye özel tedavi gerektiğinin altını çizen Aladağ, “Tedavide temel hedef, semptomları kontrol altına almak, yaşam kalitesini artırmak ve komplikasyonları önlemektir. Öncelikle adet döngüsünü düzenlemek için doğum kontrol hapları sıklıkla kullanılır. Bu haplar, östrojen ve progesteron içererek hormonal dengeyi sağlar, adet döngüsünü düzenler ve aşırı tüylenmeyi kontrol eder. Tedaviye başlandıktan sonra, düzenli olarak adet döngüsü izlenmeli ve gerekirse hormonal düzeyler kontrol edilmelidir” dedi.
“HASTALARIN GENELİNDE İNSÜLİN DİRENCİ DE GÖRÜLÜR”
Aşırı tüylenme ve aknenin de yine hormon tedavileri ile düzeltilebileceğini ifade eden Dr. Aladağ, doğum kontrol haplarının olumlu etkiler oluşturacağına, ayrıca, antiandrojenik ilaçlar ile topikal tedaviler veya sistemik tedavi seçenekleri tercih edilebileceği bilgisini verdi. Kilo almanın PCOS semptomlarını kötüleştirebileceğini aktararak düzenli egzersiz ve düşük karbonhidratlı diyetler gibi sağlıklı beslenme alışkanlıklarının büyük önem taşıdığını söyledi.
Kilo kaybının insülin direncini iyileştirerek adet düzenini olumlu yönde etkileyebildiğini vurgulayan Dr. Aladağ, “PCOS’lu hastaların genelinde insülin direnci bulunduğundan, hastaların metabolik durumları izlenmelidir. Glukoz, insülin ve lipid profilleri gibi testlerle metabolik riskler değerlendirilmelidir. Metformin gibi ilaçlar, insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir” diye konuştu. Gebelik ile ilgili de yumurtlamayı arttıran ve düzenleyen tedavilerin uygulandığının altını çizdi.
“KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ UYGULANMALI”
Yine bu hastalığın depresyon, anksiyete ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik sorunlara yol açabileceğine işaret eden Dr. Aladağ, “Psiko-sosyal destek, tedavi sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu nedenle, hastaların ruhsal sağlıkları da göz önünde bulundurulmalıdır. PCOS kadınların yaşamını etkileyebilecek birçok semptomla seyredebilir. Ancak, doğru yönetim ve bireyselleştirilmiş tedavi planları ile semptomlar kontrol altına alınabilir. Erken tanı, düzenli takip ve yaşam tarzı değişiklikleri ile PCOS’lu hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek mümkündür” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Adet düzensizliği polikistik over sendromuna işaret ediyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Zeynep Cansu Aladağ, her 10 kadından birinin polikistik over sendromu yaşadığına dikkat çekerek, adet aralıklarının 35 günden uzun olması, adet kanamalarının çok az ya da çok sık olmasının bu sendroma işaret ettiğini söyledi.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Zeynep Cansu Aladağ, hormonal dengesizliklere bağlı olarak kadınlarda sık görülen “Polikistik Over Sendromu” (PCOS) hakkında önemli bilgiler verdi. Dünya genelinde kadınların yaklaşık yüzde 5 ila 10’unu etkileyen bu sendromun genellikle ergenlik döneminden itibaren başlayarak birçok kadında yaşam boyu devam ettiğini belirten Dr. Aladağ erken tanı ve doğru yönetim ile semptomların kontrol altına alınabileceğini ifade etti.
PCOS bulgularının herkeste farklı şiddette ve kombinasyonlarla görüldüğüne değinen Dr. Aladağ “Bu sendromun görüldüğü kadınların çoğu adet döngüsünde düzensizlikler yaşar. Bu durum, genellikle yumurtlamanın (ovülasyon) olmaması veya düzensiz olmasından kaynaklanır. Adet aralıklarının 35 günden uzun olması, adet kanamalarının çok az ya da çok sık olması PCOS’un belirgin işaretlerindendir” dedi.
“AŞIRI TÜYLENME VEYA SAÇ SEYRELMESİ GÖRÜLEBİLİR”
Androjen hormon seviyelerinin yüksekliği nedeniyle PCOS’lu kadınlarda yüz, çene hattı, göğüs, karın ve sırt bölgelerinde erkek tipi tüylenme artışı yaşanabileceğini belirten Dr. Aladağ, yüksek androjen düzeylerinin ciltteki yağ üretimini artırdığını, bunun da akneye neden olabileceğini, özellikle ergenlik döneminden sonra yaygın görülen bu semptomun, genç kadınlarda estetik kaygılara yol açabileceğini dile getirdi. Bazı kadınlarda yine erkek tipi saç dökülmesinin, yani başın ön kısmı ve tepe noktasında saç seyrelmesi görüldüğünü sözlerine ekledi.
“GEBELİK ŞANSINI AZALTABİLİR”
Yumurtlama düzensizlikleri nedeniyle PCOS’lu kadınların gebelik şansının azalabileceğini anlatan Dr. Aladağ, “Ancak bu durum takip ve tedavi ile iyileştirilebilir. Yine PCOS’lu kadınlar, metabolik bozukluklar nedeniyle kilo almaya daha yatkındır. Özellikle karın çevresinde yağ birikimi gözlenebilir. Hastalık insülin direnci ile de ilişkilidir. Bu durum, şeker metabolizmasını olumsuz etkileyerek diyabet ve kalp hastalıkları riskini artırabilir” diye konuştu.
“DOĞUM KONTROL HAPLARI ADET DÖNGÜSÜNÜ DÜZENLER”
PCOS bulgularını yönetmek için semptomların türüne, şiddetine ve kadının yaşam tarzına bağlı olarak kişiye özel tedavi gerektiğinin altını çizen Aladağ, “Tedavide temel hedef, semptomları kontrol altına almak, yaşam kalitesini artırmak ve komplikasyonları önlemektir. Öncelikle adet döngüsünü düzenlemek için doğum kontrol hapları sıklıkla kullanılır. Bu haplar, östrojen ve progesteron içererek hormonal dengeyi sağlar, adet döngüsünü düzenler ve aşırı tüylenmeyi kontrol eder. Tedaviye başlandıktan sonra, düzenli olarak adet döngüsü izlenmeli ve gerekirse hormonal düzeyler kontrol edilmelidir” dedi.
“HASTALARIN GENELİNDE İNSÜLİN DİRENCİ DE GÖRÜLÜR”
Aşırı tüylenme ve aknenin de yine hormon tedavileri ile düzeltilebileceğini ifade eden Dr. Aladağ, doğum kontrol haplarının olumlu etkiler oluşturacağına, ayrıca, antiandrojenik ilaçlar ile topikal tedaviler veya sistemik tedavi seçenekleri tercih edilebileceği bilgisini verdi. Kilo almanın PCOS semptomlarını kötüleştirebileceğini aktararak düzenli egzersiz ve düşük karbonhidratlı diyetler gibi sağlıklı beslenme alışkanlıklarının büyük önem taşıdığını söyledi.
Kilo kaybının insülin direncini iyileştirerek adet düzenini olumlu yönde etkileyebildiğini vurgulayan Dr. Aladağ, “PCOS’lu hastaların genelinde insülin direnci bulunduğundan, hastaların metabolik durumları izlenmelidir. Glukoz, insülin ve lipid profilleri gibi testlerle metabolik riskler değerlendirilmelidir. Metformin gibi ilaçlar, insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir” diye konuştu. Gebelik ile ilgili de yumurtlamayı arttıran ve düzenleyen tedavilerin uygulandığının altını çizdi.
“KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ UYGULANMALI”
Yine bu hastalığın depresyon, anksiyete ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik sorunlara yol açabileceğine işaret eden Dr. Aladağ, “Psiko-sosyal destek, tedavi sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu nedenle, hastaların ruhsal sağlıkları da göz önünde bulundurulmalıdır. PCOS kadınların yaşamını etkileyebilecek birçok semptomla seyredebilir. Ancak, doğru yönetim ve bireyselleştirilmiş tedavi planları ile semptomlar kontrol altına alınabilir. Erken tanı, düzenli takip ve yaşam tarzı değişiklikleri ile PCOS’lu hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek mümkündür” dedi.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler
Türkiye'nin antik liman kentleri
KOAH neden olur? Nelere dikkat edilmelidir?
ABD'de suikaste uğrayan başkanlar
2024'te müzik listelerini alt üst eden şarkılar açıklandı
Uzmanlar dağcıları uyarıyor!
Uludağ'da Alaca Baykuş böyle görüntülendi
Bağırsak enfeksiyonuna iyi gelen 10 etkili besin
Aşı hakkında yanlış bilinen gerçekler
Ülkelere göre boşanma oranları
Sigara içmeyen bireylerde akciğer kanseri riski altında
Nef Arsa, satış ofisi ağına Mersin'i ekledi
Marmara Adası'ndaki heyelan anı kameralara yansıdı
Şanlıurfa'da bir çiftçi bahçesindeki davetsiz misafiri traktörle kovaladı
Samsun, sağlık turizminde güvenli bir seçenek
Kahramanmaraş'ta rüzgar nedeniyle çatının altında kalan şahıs kurtarıldı