Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Tiroit hormonu nedir, ne işe yarar?

Tiroit kelimesi Latince kökenli bir kelimedir ve savaş kalkanına benzetildiği için kalkan manasına gelen bu isimle adlandırılır.

Haber Giriş Tarihi: 13.10.2023 14:05
Haber Güncellenme Tarihi: 13.10.2023 14:05
Kaynak: Haber Merkezi
Tiroit hormonu nedir, ne işe yarar?

Çenenin alt kısmında, soluk borusunun bir tık önünde ve boğazın her iki yanında kelebek şeklini andıran bir salgı bezi olarak tarif edilir. Halk arasında adem elması olarak bilinen tiroit hormonu erkeklerde kolaylıkla dışarıdan fark edilir. Aşağıda hormon üretiminin vücuda sağladığı faydaları ele alabiliriz;

  • Metabolizmayı destekler, bağışıklık sistemine etki ederek güçlendirir ve vücudun ısı dengesi, kalp atış hızı, tüketilen gıdaların enerjiye dönüştürülmesi rollerini gerçekleştirir.
  • Hamilelik sürecinde ya da doğum sonrası bebeklerin zeka ve beyin gelişimlerini desteklediği gibi çocukların büyüme süreçlerinin sağlıklı ilerlemesine de katkı sağlar.

TİROİT BEZİ HANGİ HORMONU ÜRETİR?

Tiroit bezi, beyinde bulunan hipofiz bezinden gelen komutlarla ve salgıladığı TSH hormonları aracılığıyla çalışır; gelen TSH hormonlarının kan yoluyla iletilmesinin ardından T3 ve T4 hormonları salgılamaya başlar. İnsan vücudunun sağlığının korunması adına gerekli T3, T4 hormonlarının üretimini üstlenerek bu hormonları da kan dolaşımına iletir ve sağlıklı bir metabolizma işleyişi için ihtiyaç duyulan hormon çeşitleri olarak bilinir. Yetişkinlerdeki şeker, yağ ve protein mekanizmalarını düzenleyen organın vücutta yerine getirdiği birçok işlevi bulunur.

 TİROİT HORMONU EKSİKLİĞİ

Tiroit bezlerinin az çalışması sonucu hormon salınımının azalması ile Hipotiroidi hastalığı çıkar ve rahatsızlığın tespiti için kan testlerin T3, T4 hormon düzeyleri normal çıkarken sahip olunan TSH düzeyinde yükselme belirir. Metabolizmanın düzenli işleyişi için önemli rol oynayan hormonun kana az seviyede salgılanmasıyla birlikte halsizlik, ciltte kuruluk, yorgunluk, saç dökülmesi ve seste boğuklaşma gibi yan etkiler görülme ihtimali vardır. Rahatsızlığın belirtilerine ek olarak hastalarda ani kilo alma, vücut ısısının düşmesi, şuurunun bulanıklaşması ve devamlı bir kabızlık hali de görülebildiği için bir uzmana başvurarak gerekli ölçtürmeler yapılmalıdır. Genel itibariyle hipotiroidi önlenebilen bir hastalık olmadığı gibi sadece hormonlar üzerinde tedavi uygulayarak etki etmeye çalışılır.

Hipotiroidi gibi hormon eksikliğinden kaynaklanan hastalıklar bağışıklık sisteminin tiroit bezine saldırması sonucu harap etmesiyle doğar ve en yaygın olan kronik iltihap Hashimoto rahatsızlığı olarak gözlenir. Hashimoto rahatsızlığı bağışıklık sisteminin bu salgı bezlerini yabancı olarak algılamasıyla saldırıya geçmesi sonucu çalışmaz hale getirmesinden kaynaklanır ve hangi çeşit rahatsızlık olursa olsun hormonlardaki azalma sonucu hipotiroidi çıkmasıyla birbirini takip eden çeşitli şikayetler doğar.

TİROİT HORMONU FAZLALIĞI

Tiroit hormonunun az salgılanmasının yarattığı olumsuz sonuçlar gibi fazla salgılanması da sağlıklı kabul edilmez. Hipofiz bezinden gelen TSH hormonunun kan aracılığıyla T3 ve T4  hormonlarının fazla salgılanmasına neden olan Hipertiroidi hastalığı  vücuttaki yerine getirdiği işlevleriyle sağlık sorunlarına yol açtığı için tespit edilmesi halinde tedaviye başlanır. Hipertiroidi olduğu vakit normalden daha fazla terleme, hızlı kilo kaybı, saç dökülmesi, saçların incelmesi veya matlaşması, regl gecikmesi, halsizlik gibi belirtilerle kendini gösterir. Soluk cilt, üşüme, göz etrafında şişlik, cinsel isteksizlik, kekeleme, tırnaklarda kolay kırılma ve sürekli sinirlilik hali bu belirtilere ek olarak da görülür.

Hipertiroidi ve Hipotiroidi rahatsızlığına neden olan ve halihazırda risk grubunda olan kişiler genellikle genetik aktarım yani ailesinde bu rahatsızlıklar bulunanlar, az iyot tüketenler veyahut iyottan fakir bölgelerde yaşayan kişiler ve aşırı radyasyona maruz kalanlar tiroit bezinin salgılanmasına bağlı rahatsızlıklara yakalanabilir. Sinsice ilerleyen bu hastalık çeşitleri hormonların düzenlenmesi, ilaç tedavisi, beslenme düzeninde köklü değişiklikler yapma ya da işe yaramadığı durumlarda radyoaktif iyot tedavileriyle cerrahi işlemlerle iyileştirme elde edilmeye çalışılır.

TİROİT HORMONUNA BAĞLI HASTALIKLAR NELERDİR?

Tiroit hormonuna bağlı iyi ve kötü huylu olmak üzere iki farklı seyirde meydana gelen rahatsızlık çeşitleri bulunur. Aşağıda bu  hastalık çeşitlerine dair verilen detayları inceleyebiliriz;

  • Salgı bezlerinin performansına bağlı azalma veya çok çalışma görüldüğü takdirde halk arasında da yaygın olarak bilinen büyüme kaynaklı guatr rahatsızlığı iyi hastalıklar arasında yer alır.
  • İç veyahut dış bölgelerde tomurcuklanma şeklinde görülen salgı bezinin büyümesi iyi huylu rahatsızlıklar arasında bilinir, tomurcuklanan yumrular nodül olarak adlandırılırken yapısı farklılaşan hormon rahatsızlığı nodüler guatr olarak bilinir. 
  • Kötü huylu tiroit bezi rahatsızlıklarında hücre yapısında tespit edilen bozulma sonucu kanser meydana gelir; tedavi yöntemi olarak hastanın takip altında tutulması veyahut yaşam kalitesine yönelik olumlu değişimler üzerinde çalışarak ilaç tedavisi uygulanır. 
  • Toplumda yaygın olarak görülen foliküler ve papiller kanser çeşitleri tespit edilir ve erken teşhisinin yapılması tedaviden yanıt alabilmek için önemli bir husustur.

 TİROİT HORMONU KRİZİ NEDİR?

Tirotoksik ya da tiroit fırtınası şeklinde nitelendirilen tiroit krizi kısa bir zaman dilimi içerisinde çok fazla hormonun salgılanmasıyla oluşur. Doktor yapılan kan tahlillerinde T3, T4 değerlerinin yüksek fakat TSH hormonunun düşük gözlemlemesi sonucu tanıya karar verir ve ek olarak tiroit ultrasonu çekilmesi gerekir. Yüksek ateş, hızlı kalp atışı ve bayılma gibi sonuçlar doğuran krizin kalbin göğüsten fırlayacak gibi atması, terleme, kusma, karın ağrısı ve ishal, uyku bozukluğu, 38 derece ve üstü ateş gibi belirtiler krizin semptomları arasında yer alır. Krizin ve diğer rahatsızlıkların etkilerini azaltmaya yardımcı olduğu için atılan ilk adım sürekli ilaç kullanımıdır fakat yetersiz kaldığı, fayda sağlamadığı durumlarda ise ameliyat gerekebilir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item image thumb item
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Herkes Duysun En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.