Son dönemlerde giderek artan yeme bozukluğu şikâyetlerinin nedenleri merak ediliyor. Uzmanlar, güzellik baskılarının yeme bozukluklarının yaygınlaşmasında kritik bir rol oynadığını vurgularken medya, moda dünyası ve sosyal medyanın bireyler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekiyor.
Haber Giriş Tarihi: 06.01.2025 09:48
Haber Güncellenme Tarihi: 06.01.2025 09:50
Kaynak:
İHA
Arş. Gör. Tuğba Türkcan, anoreksiya nervoza, bulimia nervoza ve tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi rahatsızlıkların, beden algısı ve ağırlık kontrolü üzerindeki toplumsal baskılarla doğrudan bağlantılı olduğunu söyledi. Medya ve moda dünyasının zayıflığı idealize etmesinin, özellikle genç kadınlar arasında bu bozuklukların yayılmasını hızlandırdığını vurguladı.
Sosyal medyada filtreler ve düzenlenmiş görüntülerle sunulan gerçek dışı beden imajlarının, bireylerde yetersizlik hissine neden olduğunu ifade eden Türkcan, bu durumun depresyon, anksiyete ve düşük özsaygıya yol açtığını belirterek, aynı zamanda yeme bozukluklarını teşvik eden zararlı davranışların yayılmasına da neden olduğunu söyledi.
KADINLAR DAHA FAZLA RİSK ALTINDA
Araştırmalara göre, 2000-2018 yıllarında yeme bozukluklarının küresel yaygınlığı yüzde 3,5’ten yüzde 7,8’e yükseldi. Türkcan, bu rahatsızlıkların kadınlarda çok daha yaygın olduğunu belirtti; erkeklerde yaşam boyu görülme oranı yüzde 0,74 ile yüzde 2,2 arasında değişirken kadınlarda bu oran yüzde 2,58 ile yüzde 8,4 arasında.
Kadınlar arasında yeme bozukluklarının daha yaygın görülmesini beden algısı üzerindeki toplumsal baskılarla ilişkilendiren Türkcan, özellikle genç kadınların medya ve popüler kültürün oluşturduğu idealize edilmiş güzellik standartlarına daha fazla maruz kaldığını söyledi.
“Sosyal medyada sürekli karşılaşılan ideal beden imajları, kadınların kendilerine yönelik beklentilerini ulaşılmaz hale getiriyor ve bu durum yeme bozukluklarını tetikliyor” diyen Türkcan, bu baskıların genç kadınlar üzerindeki etkisinin endişe verici boyutlara ulaştığını belirtti.
GÜZELLİK ALGILARI TOPLUMSAL BİR SORUNA DÖNÜŞÜYOR
Türkcan, yeme bozukluklarının artık bireysel bir sağlık sorunu olmanın ötesinde, toplumsal bir halk sağlığı meselesine dönüştüğüne dikkat çekti. Medya ve sosyal medyanın bu süreçteki etkilerine karşı bilinçli olunması gerektiğini belirten Türkcan, bireylerin sağlıklı beden algısını destekleyen yaklaşımlara yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Uzmanlar ise yeme bozukluklarının önlenmesi için eğitim ve farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiğini vurguluyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uzmanı uyardı: Güzellik standartları yeme bozukluklarını tetikliyor
Son dönemlerde giderek artan yeme bozukluğu şikâyetlerinin nedenleri merak ediliyor. Uzmanlar, güzellik baskılarının yeme bozukluklarının yaygınlaşmasında kritik bir rol oynadığını vurgularken medya, moda dünyası ve sosyal medyanın bireyler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekiyor.
Arş. Gör. Tuğba Türkcan, anoreksiya nervoza, bulimia nervoza ve tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi rahatsızlıkların, beden algısı ve ağırlık kontrolü üzerindeki toplumsal baskılarla doğrudan bağlantılı olduğunu söyledi. Medya ve moda dünyasının zayıflığı idealize etmesinin, özellikle genç kadınlar arasında bu bozuklukların yayılmasını hızlandırdığını vurguladı.
Sosyal medyada filtreler ve düzenlenmiş görüntülerle sunulan gerçek dışı beden imajlarının, bireylerde yetersizlik hissine neden olduğunu ifade eden Türkcan, bu durumun depresyon, anksiyete ve düşük özsaygıya yol açtığını belirterek, aynı zamanda yeme bozukluklarını teşvik eden zararlı davranışların yayılmasına da neden olduğunu söyledi.
KADINLAR DAHA FAZLA RİSK ALTINDA
Araştırmalara göre, 2000-2018 yıllarında yeme bozukluklarının küresel yaygınlığı yüzde 3,5’ten yüzde 7,8’e yükseldi. Türkcan, bu rahatsızlıkların kadınlarda çok daha yaygın olduğunu belirtti; erkeklerde yaşam boyu görülme oranı yüzde 0,74 ile yüzde 2,2 arasında değişirken kadınlarda bu oran yüzde 2,58 ile yüzde 8,4 arasında.
Kadınlar arasında yeme bozukluklarının daha yaygın görülmesini beden algısı üzerindeki toplumsal baskılarla ilişkilendiren Türkcan, özellikle genç kadınların medya ve popüler kültürün oluşturduğu idealize edilmiş güzellik standartlarına daha fazla maruz kaldığını söyledi.
“Sosyal medyada sürekli karşılaşılan ideal beden imajları, kadınların kendilerine yönelik beklentilerini ulaşılmaz hale getiriyor ve bu durum yeme bozukluklarını tetikliyor” diyen Türkcan, bu baskıların genç kadınlar üzerindeki etkisinin endişe verici boyutlara ulaştığını belirtti.
GÜZELLİK ALGILARI TOPLUMSAL BİR SORUNA DÖNÜŞÜYOR
Türkcan, yeme bozukluklarının artık bireysel bir sağlık sorunu olmanın ötesinde, toplumsal bir halk sağlığı meselesine dönüştüğüne dikkat çekti. Medya ve sosyal medyanın bu süreçteki etkilerine karşı bilinçli olunması gerektiğini belirten Türkcan, bireylerin sağlıklı beden algısını destekleyen yaklaşımlara yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Uzmanlar ise yeme bozukluklarının önlenmesi için eğitim ve farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiğini vurguluyor.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler
Japonya hakkında büyüleyici bilgiler
Dünyanın çevresinde bulunan tesadüfi tarihi eserler
2025'te yaşanacak gökyüzü olayları
Ülkeler hakkında ilginç bilgiler
Ünlüler, Ferdi Tayfur için yasta!
Dünyanın ilk İnsan Hakları Bildirgesi: Kiros Silindiri
2025'te takip edebileceğiniz gök olayları
Yılın ilk haftasında sinema salonlarında 6 film izleyiciyle buluşuyor
Türkiye'de mutlaka gezilmesi gereken o yerler!
Hem lezzetli hem pratik olan ton balığı hakkında bilinmesi gereken 6 şey!
Pancar söküm makinesi alev alev yandı
Bursa'da 'Halk Lokantası' vatandaşların uğrak noktası oldu
Bursa'da 574 yıllık caminin ses sistemi çalındı
Motokurye, motosiklet ve arabanın arasına sıkıştı
Tezgahlar şenlendi: Balık fiyatlarında yüzler gülüyor