Antalya'da Mehmet Çabuk (80), 17 yıl önce 150 keçisinin çalınmasının ardından insanlara küsüp, dağda yaşamaya başladı.
Haber Giriş Tarihi: 18.03.2024 15:26
Haber Güncellenme Tarihi: 18.03.2024 15:26
Kaynak:
DHA
Antalya'nın Kemer ilçesi Ulupınar Mahallesi Karadere bölgesindeki dağda kalan Mehmet Çabuk, sıra dışı yaşantısıyla dikkati çekiyor. Vadi içerisine kendi imkanlarıyla kurduğu ve üzerini naylon örtüyle kapatıp, tahtadan inşa ettiği barakada yaşayan Çabuk, 100'e yakın keçisinin yanından ayrılmıyor. 2007 yılında 150'ye yakın keçisinin bir gecede çalınmasının ardından insanlara küsen Çabuk, 17 yıldır haftada 2 kez gıda alışverişi dışında bulunduğu yeri terk etmiyor. Çabuk, gıda alışverişi için de Ulupınar'a 45 dakikalık yürüyüşün ardından varabiliyor.
'ALLAH NE VERİRSE YİYORUM'
Geceleri keçileriyle uyuyan, erken saatlerde uyanıp, ateş yakıp çiçek toplayan, vadide uzun yürüyüşler yapan Çabuk, kendisini ziyarete gelen yakınlarına da iyi olduğunu ve merak etmemeleri gerektiğini söylüyor. Vadideki akarsuda yıkanıp, bölgeden zaman zaman geçen turistler ile yabancı dili olmadığı için işaret diliyle iletişim kuran Çabuk'un sağlık durumu da dikkati çekiyor. İlaç kullanmayan ve günde yalnızca 2 öğün beslendiğini anlatan Çabuk, keçilerinin çalındığı dönemde stres ve üzüntüye bağlı tansiyon tedavisi gördüğünü, artık ilaç kullanmayacak kadar tansiyonunun da düzene girdiğini söyledi. Çabuk, canının hiç sıkılmadığını belirterek, "Sabahları ellerimi cebime koyar; şöyle bir gezerim. Canım sıkılmaz, alışkınım. Keçilerim olmasa buralarda 1 saat duramam. Allah ne verirse yiyorum. Sabah kahvaltıda çay demledim, zeytin ve ekmek ile yedim" dedi.
KEÇİLERİNİN NASIL ÇALINDIĞINI ÜZÜLEREK ANLATTI
2007 yılında keçilerini ağıla kapattığını, sabah uyandığında hayvanların yerinde olmadığını görerek büyük üzüntü yaşadığını anlatan Çabuk, "Gece hırsız aracı getiriyor. Telle keçilerin etrafını çeviriyorlar. Keçiler gelip, araca dolmuş, gitmiş. Aradılar ama bulamadılar. Önceleri vücudumda tek ağrım yoktu. O zamandan beri tansiyon ve nefes darlığı rahatsızlığım oldu" dedi. Hiç evlenmeyen Çabuk, bu yaştan sonra da yanında kimseyi istemediğini ifade etti. Çabuk, gece domuz ve kurt sürülerinin sürekli barakasının etrafına geldiğini ve korkmadığını söyledi.
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ YEĞENİ ŞİFA
Çabuk'un en büyük destekçisi ise yeğeni Şifa Çabuk oluyor. Sık sık amcasını ziyarete geldiğini ve merak ettiğini belirten Şifa Çabuk, "İnsanın aklı kalıyor, sonuçta dağda kalıyor ama bir şey de yapamıyoruz. Hayvanları çalındığı için bizim yanımızdan gitti. Amcam bizimle kalıyordu, 2007 yılında sabah ağıla gittiğinde keçilerinin çalındığını görmüş. 150'ye yakın keçi. Bulamadık ve amcam o zaman epeyce yıprandı. O zamandan beri hiç eve gelmez. Hep böyle dağlarda yaşıyor. Ev işi bitti, psikolojisi bozuldu" diye konuştu. Çabuk, Ulupınar Mahallesi muhtarı Habip Altınkaya'nın da amcasına çok destek olduğunu belirterek, "Muhtarımız sağ olsun gidemezsek; o mutlaka gider amcamı kontrol eder, bize de bilgi verir" dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Keçileri çalınınca insanlara küstü, dağa çıktı
Antalya'da Mehmet Çabuk (80), 17 yıl önce 150 keçisinin çalınmasının ardından insanlara küsüp, dağda yaşamaya başladı.
Antalya'nın Kemer ilçesi Ulupınar Mahallesi Karadere bölgesindeki dağda kalan Mehmet Çabuk, sıra dışı yaşantısıyla dikkati çekiyor. Vadi içerisine kendi imkanlarıyla kurduğu ve üzerini naylon örtüyle kapatıp, tahtadan inşa ettiği barakada yaşayan Çabuk, 100'e yakın keçisinin yanından ayrılmıyor. 2007 yılında 150'ye yakın keçisinin bir gecede çalınmasının ardından insanlara küsen Çabuk, 17 yıldır haftada 2 kez gıda alışverişi dışında bulunduğu yeri terk etmiyor. Çabuk, gıda alışverişi için de Ulupınar'a 45 dakikalık yürüyüşün ardından varabiliyor.
'ALLAH NE VERİRSE YİYORUM'
Geceleri keçileriyle uyuyan, erken saatlerde uyanıp, ateş yakıp çiçek toplayan, vadide uzun yürüyüşler yapan Çabuk, kendisini ziyarete gelen yakınlarına da iyi olduğunu ve merak etmemeleri gerektiğini söylüyor. Vadideki akarsuda yıkanıp, bölgeden zaman zaman geçen turistler ile yabancı dili olmadığı için işaret diliyle iletişim kuran Çabuk'un sağlık durumu da dikkati çekiyor. İlaç kullanmayan ve günde yalnızca 2 öğün beslendiğini anlatan Çabuk, keçilerinin çalındığı dönemde stres ve üzüntüye bağlı tansiyon tedavisi gördüğünü, artık ilaç kullanmayacak kadar tansiyonunun da düzene girdiğini söyledi. Çabuk, canının hiç sıkılmadığını belirterek, "Sabahları ellerimi cebime koyar; şöyle bir gezerim. Canım sıkılmaz, alışkınım. Keçilerim olmasa buralarda 1 saat duramam. Allah ne verirse yiyorum. Sabah kahvaltıda çay demledim, zeytin ve ekmek ile yedim" dedi.
KEÇİLERİNİN NASIL ÇALINDIĞINI ÜZÜLEREK ANLATTI
2007 yılında keçilerini ağıla kapattığını, sabah uyandığında hayvanların yerinde olmadığını görerek büyük üzüntü yaşadığını anlatan Çabuk, "Gece hırsız aracı getiriyor. Telle keçilerin etrafını çeviriyorlar. Keçiler gelip, araca dolmuş, gitmiş. Aradılar ama bulamadılar. Önceleri vücudumda tek ağrım yoktu. O zamandan beri tansiyon ve nefes darlığı rahatsızlığım oldu" dedi. Hiç evlenmeyen Çabuk, bu yaştan sonra da yanında kimseyi istemediğini ifade etti. Çabuk, gece domuz ve kurt sürülerinin sürekli barakasının etrafına geldiğini ve korkmadığını söyledi.
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ YEĞENİ ŞİFA
Çabuk'un en büyük destekçisi ise yeğeni Şifa Çabuk oluyor. Sık sık amcasını ziyarete geldiğini ve merak ettiğini belirten Şifa Çabuk, "İnsanın aklı kalıyor, sonuçta dağda kalıyor ama bir şey de yapamıyoruz. Hayvanları çalındığı için bizim yanımızdan gitti. Amcam bizimle kalıyordu, 2007 yılında sabah ağıla gittiğinde keçilerinin çalındığını görmüş. 150'ye yakın keçi. Bulamadık ve amcam o zaman epeyce yıprandı. O zamandan beri hiç eve gelmez. Hep böyle dağlarda yaşıyor. Ev işi bitti, psikolojisi bozuldu" diye konuştu. Çabuk, Ulupınar Mahallesi muhtarı Habip Altınkaya'nın da amcasına çok destek olduğunu belirterek, "Muhtarımız sağ olsun gidemezsek; o mutlaka gider amcamı kontrol eder, bize de bilgi verir" dedi.
Kaynak: DHA
En Çok Okunan Haberler
Uzmanlar dağcıları uyarıyor!
Uludağ'da Alaca Baykuş böyle görüntülendi
Bağırsak enfeksiyonuna iyi gelen 10 etkili besin
Aşı hakkında yanlış bilinen gerçekler
Ülkelere göre boşanma oranları
Sigara içmeyen bireylerde akciğer kanseri riski altında
Aktaş Şelalesi, sonbahar renklerine büründü
Türkiye'de yetişen tropikal meyveler
Dünyanın 100 marka şehri belli oldu! Türkiye’den 3 şehir listeye damgasını vurdu!
Kahve düşkünleri dikkat! "Filtresi kağıtsa zehirler"
Köroğlu Dağları'ndan sofralara doğal şifa: Kozalak şurubu
Polyester fabrikasında boru patladı: Panik anları kameralara yansıdı!
Otomobil sürücüsü, tartıştığı motokuryeye demirle saldırdı: O anlar kamerada
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, İstanbul Energy Forum'da konuştu
Yolda yatan köpeği araçla ezen cani yakalandı! 'Görmedim' dedi