Şerafettin Yaylası doğal güzellikleriyle göçerleri ağırlıyor
Şerafettin Yaylası doğal güzellikleriyle göçerleri ağırlıyor
Bingöl'ün Solhan ilçesindeki Şerafettin Yaylası, otlakları, su kaynakları ve serin havasıyla yıllardır besicilerin tercihi oluyor.
Haber Giriş Tarihi: 02.08.2024 12:31
Haber Güncellenme Tarihi: 02.08.2024 12:31
Kaynak:
AA
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ömürleri hayvanlarının peşinde geçen göçerler, havaların ısınmasıyla belirledikleri serin yaylalarda yaklaşık 6 ay konaklıyor.
Sürüleri ve aileleriyle günler süren yolculuğun ardından ulaştıkları yaylalarda çadır kuran besiciler, mendereslerin geçtiği alanlarda sürülerini otlatıp, hayvanlarının su ihtiyacını karşılıyor.
Hayvanlarından elde ettikleri sütten peynir ve yoğurt hazırlayan aileler, bu sayede geçimlerini sağlıyor.
Bingöl'ün 2 bin 200 rakımlı Şerafettin Yaylası da bu yıl 200 aile ve 250 bin küçükbaş hayvana ev sahipliği yapıyor.
Yaylada aileleriyle kurdukları çadırlarda yaşamlarını süren ve hayvanlarının bakımını yapan besicilerden 58 yaşındaki Abdullah Karataş, kış mevsimini Diyarbakır'ın Karacadağ bölgesinde geçirdiklerini, ilkbahar aylarında Şerafettin Yaylası'nda konakladıklarını söyledi.
Yaylada 650 koyun ve 500 kuzusu olduğunu anlatan Karataş, "Üç kuşaktır besicilik yapıyoruz. Sonbahara kadar Şerafettin Yaylası'ndayız. Çocuklarım, gelinlerim ve torunlarımla burada kalıyoruz. Buranın havası serin. Çocuklarımla birlikle çalışıyoruz." dedi.
Abdullah Karataş'ın 55 yaşındaki eşi, 8 çocuk annesi Zeynep Karataş da Kürtçe, sabah erken saatlerden itibaren gün boy sürecek yoğun mesailerinin başladığını belirtti.
Sağdıkları sütle peynir yaptıklarını anlatan Karataş, "Yıllardır Şerafettin Yaylası'na gidip geliyoruz. Çamaşırı elimizde yıkıyoruz, yemek yapıyoruz, hayvanların sağımını yapıyoruz. Bütün bunlar çok zahmetli. Yağmurlar olduğunda çok daha zorlanıyoruz." diye konuştu.
32 yaşındaki Serhat Karataş ise Diyarbakır'dan yaylaya yürüyerek yaklaşık bir ayda ulaştıklarını belirterek, bu işin oldukça meşakkatli olduğunu dile getirdi.
Geçimlerini hayvancılıkla sağladıklarını vurgulayan Karataş, baba ve dede mesleği bu işi sürdürdüklerini ifade etti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Şerafettin Yaylası doğal güzellikleriyle göçerleri ağırlıyor
Bingöl'ün Solhan ilçesindeki Şerafettin Yaylası, otlakları, su kaynakları ve serin havasıyla yıllardır besicilerin tercihi oluyor.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ömürleri hayvanlarının peşinde geçen göçerler, havaların ısınmasıyla belirledikleri serin yaylalarda yaklaşık 6 ay konaklıyor.
Sürüleri ve aileleriyle günler süren yolculuğun ardından ulaştıkları yaylalarda çadır kuran besiciler, mendereslerin geçtiği alanlarda sürülerini otlatıp, hayvanlarının su ihtiyacını karşılıyor.
Hayvanlarından elde ettikleri sütten peynir ve yoğurt hazırlayan aileler, bu sayede geçimlerini sağlıyor.
Bingöl'ün 2 bin 200 rakımlı Şerafettin Yaylası da bu yıl 200 aile ve 250 bin küçükbaş hayvana ev sahipliği yapıyor.
Yaylada aileleriyle kurdukları çadırlarda yaşamlarını süren ve hayvanlarının bakımını yapan besicilerden 58 yaşındaki Abdullah Karataş, kış mevsimini Diyarbakır'ın Karacadağ bölgesinde geçirdiklerini, ilkbahar aylarında Şerafettin Yaylası'nda konakladıklarını söyledi.
Yaylada 650 koyun ve 500 kuzusu olduğunu anlatan Karataş, "Üç kuşaktır besicilik yapıyoruz. Sonbahara kadar Şerafettin Yaylası'ndayız. Çocuklarım, gelinlerim ve torunlarımla burada kalıyoruz. Buranın havası serin. Çocuklarımla birlikle çalışıyoruz." dedi.
Abdullah Karataş'ın 55 yaşındaki eşi, 8 çocuk annesi Zeynep Karataş da Kürtçe, sabah erken saatlerden itibaren gün boy sürecek yoğun mesailerinin başladığını belirtti.
Sağdıkları sütle peynir yaptıklarını anlatan Karataş, "Yıllardır Şerafettin Yaylası'na gidip geliyoruz. Çamaşırı elimizde yıkıyoruz, yemek yapıyoruz, hayvanların sağımını yapıyoruz. Bütün bunlar çok zahmetli. Yağmurlar olduğunda çok daha zorlanıyoruz." diye konuştu.
32 yaşındaki Serhat Karataş ise Diyarbakır'dan yaylaya yürüyerek yaklaşık bir ayda ulaştıklarını belirterek, bu işin oldukça meşakkatli olduğunu dile getirdi.
Geçimlerini hayvancılıkla sağladıklarını vurgulayan Karataş, baba ve dede mesleği bu işi sürdürdüklerini ifade etti.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler
Türkiye Cumhuriyeti 101. yaşını kutluyor
Yıllardır kanserle savaşan oyuncu ölüme meydan okudu
Burcu Özberk yaza veda etti, kırmızı takımıyla ortalığı yaktı
Dünyada yalnızlık salgını yayılıyor
Brüksel’de Şirinler Köyü
Aslışah Alkoçlar minik oğlu ile yeğenini paylaştı
Çocuğunuzda bu belirtiler varsa dikkat!
Sinema salonlarında bu hafta 7 film vizyona girecek
Sabahları aç karnına tüketin: Hangi pekmez neye faydalı?
Dünyanın en eski 6 hastalığı
Villada şüpheli ölüm: 3 kişinin cansız bedeni bulundu
İETT otobüsü yaşlı kadını ezdi
Dubai çikolatasına Sivaslı eli değdi
Nesli tükenmekte olan Mersin balığı ağa takıldı
Altın rekor tazelemeye devam ediyor