Kur'an-ı Kerim'in en derin anlamlarına sahip surelerinden biri olarak kabul edilen Vakıa Suresi, manevi düşünce dünyamızda büyük bir iz bırakan ve derin düşüncelere sevk eden ayetler barındırır.
Haber Giriş Tarihi: 15.08.2023 18:35
Haber Güncellenme Tarihi: 15.08.2023 18:56
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.herkesduysun.com/
Bu sure, insanın dünya ve ahiret hayatı arasındaki sarsılmaz bağı anlatarak, insanların yaşamlarını bir bakıma hesaba çekmeye çağırır. İlahi kelamın özgün üslubuyla anlatılan Vakıa Suresi, varoluşun sırlarını irdelemek isteyenler için adeta bir hazinedir. Rehberimizde de Vakıa Suresi'nin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarken, surenin temel mesajlarına ve ayetlerinin yorumlarına ışık tutacağız.
Vakıa Suresi Kur'an-ı Kerim'in 56. suresidir.
Vakıa Suresi, özellikle ölüm, yeniden diriliş ve ahiret hayatı gibi konuları ele alırken, insanların dünya hayatındaki çabalarının ahiretteki sonuçlarına vurgu yapar.
VAKİA SURESİ
Vakıa Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 56. suresidir. Bu sure, 96 ayetten oluşmakla beraber Mekke döneminde inmiştir. "Vakıa" kelimesi, "gerçekleşen", "olan" gibi anlamlara gelir. Surenin ana teması, ahiret gününün gerçekleşmesi ve insanların dünya hayatındaki amellerinin sonuçlarının nasıl olacağıdır. Surenin başında insanların dünya hayatındaki farklı kategorilere ayrıldığı ve ahirette hesap verecekleri anlatılır.
Vakıa Suresi içeriğinde zenginler, fakirler, sağırlar, dilsizler, iman sahipleri gibi gruplara vurgu yapılmıştır. Ardından cennetin ve cehennemin tasvirleriyle devam edilir. Vakıa Suresi oku, insanları dünya hayatının geçici olduğuna, ahiret hayatının ise gerçek ve kalıcı olduğuna dikkat çeker. İnsanların dünya hayatında kazandıklarının ahiretteki durumlarını belirleyeceği vurgusu yapılır. Sure, aynı zamanda insanların Allah'ın nimetlerine şükretmeleri ve ona itaat etmeleri gerektiğini hatırlatır.
VAKİA SURESİNİN ARAPÇA OKUNUŞU
Vakıa Suresi Arapça okunuşu pratik ve kolaydır. İşte, Vakıa suresi Arapça oku:
İza vek'aatil vâki'atu.Leyse li vâki'ati hâzibetun.
Hâfidetun râfi'etun.İza ruccetil ardu reccen.
Ve bussetil cibâlu bessâ.Ve fekâneti hâbeten munbessâ.
Ve kuntum ezvâcen selâseten.
Fe ashabul meymaneti me ashabul meymeneti.
Ve ashabul meş'emeti me ashabul meş'emeti.
Ves sâbikune sâbikune.Ulaikel mukarrabune.
Fî cennatin nâ'îm.Sulletun minel evvelîne.
Ve kalîlun minel âhıriyne.'Alâ sûrurim mednunetin.Muttekîne 'aleyhâ mutekâbiline.
Yetûfu 'aleyhim vildânun muhalladûn.
Bi ekvâbin ve ebârikatin min mâ'în.
La yusadda'ûne 'anhâ ve lâ yunzifûne.
Ve fâkihatim mimma yetehayyere.
Ve lahmi tayrim mimma yeştehûne.
Ve hûrun 'în.Kemaselil lûlu'il meknûn.
Cezaen bimâ kânû ya'melûn.
Lâ yesme'ûne fîhâ lagven ve lâ te'sîmâ.
İllâ kıylâ selâmen selâmen.
Ve ashabul yemîni me ashabul yemîni.
Fî sidrin mehdûd.Ve talhin mendûd.
Ve zillim menmdûd.Ve main me'skûb.
Ve fâkihatin kesîretin.
Lâ maktu'atin ve lâ menû'atin.
Ve fırûşin merfû'atin.
İnnâ enşe'nâhunne inşâ.
Fe ce'elnâhunne ebkârâ.'Uruben etrâbâ.Li eşâbil yemîn.
Sulletun minel evvelîne.
Ve sulletun minel âhıriyne.
Ve ashabuş şimâli me ashabuş şimâli.
Fî semûmin ve hâmiym.
Ve zillim min yahmûm.
Lâ berîdin ve lâ kerîmîn.
İnnehum kânû kabla zâlike mutrefîn.
Ve kânû yusîrûne 'alel hiclil azîm.
Ve kânû yekûlûne izâ mitnâ ve kunna turâben ve izâmen enna le mub'isûn.
E ve âbâunel evvelûn?
Kul inne'l evvelîne vel âhıriyne.
Lemecmû'ûne ilâ meykâti yevmin me'lûm.
Summe innekum eyyuhâ'd dallûnem mukazzibûn.
Le ekilûne min şecerin min zakkûm.
Femâ li'ûne minhul butûn.
Fe yeşrabûne 'aleyhi minel hamîm.
Fe yeşrabûne şurbe lıhîm.
Hâzâ nuzûluhum yevmed dîn.
Nahnu haleknâkum felev lâ tusaddikûn.
E fe reeytum mâ tumnûn?
Entum tahlu'nehû em nahnul hâlikûn.
Nahnu kad deernâ beynekumul mevte ve mâ nahnu bimesbûkîn.
'Alâ en nubeddile emsâlekum ve nuneşîkum fî mâ lâ ta'lemûn.
Ve lekad 'alimtumun neş'etel ûlâ felev lâ tezekkerûn.
E fe reeytum mâ tahrûn?
Entum tezreûnehû em nahnuz zâr'ûn?
Lev neşâû le cealnâhu hutemen fe zaltum taferrikûn.
İnnâ le mugremûn.Bel nahnu mehrûmûn.
E fe reeytumul me'lezi yetşerûn?
Entum enzeltumûhu minel meznı em nahnul munzilûn.
Lev neşâû cealnâhu ukbâ felev lâ teşkurûn.
E fe reeytumun nârelletî tûrûn?
Entum enşe'tum şeceretehû em nahnul munşîûn?
Nahnu cealnâhâ tezkîreten ve meta'en limukavvibîn.
Fe sebbih bi'smi rabbikel azîm.
Fe lâ uksimu bimevki'in nevcûm.
Ve innehu lekasemun lev ta'lemûne azîm.
İnnehu lekur'ânun kerîm.Fî kitâbin meknûn.
Leyemessuhu illâl mutahharûn.
Tenzîlun mir rabbil 'âlemîn.
E fe bi hâzil hadîsi entum mudhinûn.
Ve tec'alûne rızkakum ennekum tukezzibûn.
Felevlâ izâ beleğatil hulkûm
Ve entum hîneiz tenzurûn.
Ve nahnu ekrebu ileyhi minkum ve lâkin lâ tubsirûn.
Felevlâ in kuntum gayre mediynîn.
Terceûnehâ in kuntum sadikin Fe emmâ in kâne minelmukarrabîn.
Feravhun ve reyhânun ve cennetun nâ'îm.
Ve emmâ in kâne min eşâbilyemîn.
Fe selâmûn leke min eşâbilyemîn.
Ve emmâ in kâne minelmukazzibîne d dallîn.
Fe nu zûlun min hamiym.
Ve taslîyetu cehîm.
İnne hâzâ lehuve hakkul yakîn.
Fe sebbih bismi rabbikel azîm.
Yukarıdaki maddelerden görüldüğü gibi Vakıa Suresi 96 ayetten oluşur.
VAKİA SURESİ TÜRKÇE OKUNUŞU
Vakıa suresi Türkçe okunuşu şöyledir:
Kıyamet koptuğu zaman.
Onun vukuunu yalanlayacak hiç kimse yoktur.
Alçaltıcı ve yükselticidir.
Yer şiddetle sarsıldığı zaman!
Dağlar parçalandığı zaman!
Dağılıp toz duman haline geldiği zaman!
Ve siz üç sınıf olduğunuz zaman!
Sağın adamları, ne uğurludurlar onlar!
Solun adamları, ne uğursuzdurlar onlar!
Hayır yarışlarında öne geçip kazananlar.
İşte onlar (Allah'a en çok) yaklaştırılmış olanlardır.
Naim cennetindedirler.
Onların büyük bir kısmı eski ümmetlerdendir.
Bir kısmı da sonrakilerdendir.
Altın ve mücevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler.
Onların üzerine karşılıklı olarak yaslanırlar.
Etraflarında ölümsüz gençler dolaşır.
Akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.
Bu şaraptan ne başları ağrıtılır ne de akılları giderilir.
Beğendikleri meyveler.
Canlarının çektiği kuş etleri.
Onlar için ceylan gözlü huriler vardır.
Gün görmemiş inciler gibi.
İşledikleri amellerine karşılık olarak.
Orada boş ve günaha sokacak bir söz duymazlar.
Sadece selam karşılığında selam sözü işitirler.
Defterleri sağdan verilenler, ne mutlu o sağcılara!
Onlar dikensiz kirazlar,Salkımları sarkmış muz ağaçları,Uzamış gölgeler altındadırlar.
Çağlayarak akan sular kenarlarındadırlar.
Bol meyveler arasında,Bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen.
Ve yüksek döşekler üzerindedirler.
Biz onları yepyeni bir yaratılışla yaratmışızdır.
Böylece onları hep bakire kızlar yapmışızdır.
Eşlerine düşkün ve hepsini bir yaşta nâzeninler kılmışızdır.
Bütün bunlar Ashab-ı yemin (sağcılar) içindir.
Onların birçoğu önceki ümmetlerdendir.
Birçoğu da sonrakilerdendir.
Amel defterleri soldan verilenler!
Onlar ne uğursuzdurlar!
İnsanın içine işleyen ateşin alevi ve kaynar su içindedirler.
Onlar kapkara dumandan bir gölge altındadırlar.
Ne serindir ne de hoş!
Çünkü onlar bundan önce (dünyada iken) varlık içinde şımartılmışlardı.
Büyük günah işlemekte direnir dururlardı.
Ve diyorlardı ki: "Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?"
"Önce gelip geçmiş atalarımız da mı?"
De ki: "Hem öncekiler hem sonrakiler."
"Bilinen bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."
Sonra siz ey sapıklar, yalanlayıcılar!
Doğrusu siz zakkum ağacından yiyeceksiniz.
Karınlarınızı onunla doyuracaksınız.
Üzerine de kaynar su içeceksiniz.
Hem de susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz.
Ceza gününde işte onlar böyle ağırlanacaklardır.
Ey inkâr edenler!
Sizi biz yarattık.
Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?
Gördünüz mü (rahimlere) akıttığınız meniyi?
Onu (siz mi düzgün bir insan sûretine getirip) yaratıyorsunuz, yoksa yaratanlar biz miyiz?
Aranızda ölümü takdir eden biziz ve biz önüne geçilebileceklerden değiliz.
Sizi ortadan kaldırıp da sizin yerinize benzerlerinizi getirmeye ve sizi bilmeyeceğiniz bir biçimde yaratmaya da gücümüz yeter.
Her halde ilk yaratılışınızı bilirsiniz, (fakat tekrar yaratılacağınızı) düşünmeli değil misiniz?
Şimdi bana ekmekte olduğunuz (tohum işini) haber verin!
Onu yerden siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitirenler biz miyiz?
Eğer isteseydik onu (o ekini tohumsuz) bir ot kırıntısı yapardık da siz şaşakalırdınız.
O zaman şöyle derdiniz: "Doğrusu biz çok zarara uğratıldık."
Hatta umduğumuzdan mahrum kaldık.
İçmekte olduğunuz suyu da söyleyin bana!
Onu buluttan indiren siz misiniz, yoksa indirenler biz miyiz?
Eğer dileseydik, onu (içilmeyecek) tuzlu bir su yapardık.
Hâlâ şükretmez misiniz?
Söyleyin şimdi, çakmakta olduğunuz ateşi!
Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa biz miyiz yaratan?
Biz onu bir ibret ve çöl yolcuları için bir fayda yaptık.
Çok büyük olan Rabbinin adını tespih et!
Hayır!
Yıldızların yerleri üzerine andolsun ki!
Bu, eğer bilirseniz, gerçekten büyük bir yemindir.
Muhakkak ki o, elbette çok şerefli bir Kur'an'dır.
Koruma altında olan bir kitaptadır.
Temizlenmiş olanlardan başkası ona el süremez.
Âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.
Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Rızkınıza karşılık şükrü, onu yalanlamakla mı yerine getiriyorsunuz?
Can boğaza dayandığında,Siz (o can çekişen kimseye) bakar durursunuz.
Biz ona sizden yakınız, fakat siz görmezsiniz.
Eğer siz hesap ve ceza görmeyecekseniz,Onu (çıkmak üzere olan canı) geri çevirsenize!
İddianızda doğru sözlü iseniz.
(ölen kişi Allah'a) yaklaştırılanlardan ise,Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti var.
Eğer sağcılardan ise,"Ey sağcı! Sağcılardan sana selam!" denir.
Amma yalanlayıcı sapıklardan ise,İşte ona kaynar sudan bir ziyafet,Ve cehenneme atılma vardır.
Kesin gerçek budur işte.
Çok büyük olan Rabbinin adını tespih et!
Böylece, Vakıa Suresi Türkçe okunuşu hakkında da bilgi sahibi olunmuş oldu.
VAKİA SURESİ NE ANLAMA GELİR?
Vakıa Suresi (Arapça: سورة الواقعة), Kuran-ı Kerim'in 56. suresidir. Bu surede ahiret gününün gerçekleşeceği ve insanların hesap vermek üzere toplandığı sahneler anlatılır. Sure, özellikle ölüm, yeniden diriliş ve ahiret hayatı gibi konuları ele alırken, insanların dünya hayatındaki çabalarının ahiretteki sonuçlarına vurgu yapar. “Vakıa suresi anlamı nedir” sorusunun yanıtı ise şöyledir:
Vakıa Suresi Sahnenin Tanıtımı (Ayetler 1-6): Bu kısım, ahiret gününün insanlar için ne denli büyük bir olay olduğunu ifade eder. Vakıa kelimesi, "gerçekleşecek olan" veya "gerçekleşen" anlamına gelir ve surede anlatılan sahnelerin gerçekleşeceğine dikkat çeker.
Vakıa Suresi Üç Grup İnsanın Durumu (Ayetler 7-40): Bu kısım, insanların ahiretteki durumlarını üç ana grupta ele alır. İlk grup, sağlam imana sahip olanlardır ve onlar cennete girecektir. İkinci grup, iyi ama eksik bir imana sahip olanlardır ve onlar da cennete girecek, ancak bir süre ceza çekeceklerdir. Üçüncü grup ise iman etmemiş veya kötülüklerde ısrar etmiş olanlardır; onlar da cehenneme girecektir.
Vakıa Suresi Allah'ın Kudreti ve Yaratışı (Ayetler 41-96): Bu kısım, Allah'ın kudretini ve yaratılışı anlatarak insanlara düşünmeleri ve öğüt almaları için çağrıda bulunur. Ayrıca, insanların dünya hayatındaki çabalarının ahiretteki sonuçlarına vurgu yapılır.
Vakıa Suresi, özellikle insanların dünya hayatında nasıl davranmaları gerektiği ve ahirette hesap verme sorumluluğu hakkında önemli mesajlar içerir. Surede anlatılan sahneler, inananları Allah'a yönelmeye, iyilik yapmaya ve doğru yolda olmaya teşvik eder.
VAKİA SURESİ NE İÇİN OKUNUR?
Vakıa Suresi, Kur'an-ı Kerim'in bir suresi olmakla birlikte Müslümanlar arasında önemli bir yere sahiptir. Bu sure, Müslümanlar tarafından birbirinden farklı niyetlerle okunabilir. Bunlar:
Vakıa Suresi içeriği arasında rızık, nimet ve bereketten bahsedilir. Bu nedenle, geçim sıkıntısı yaşayan veya rızık ve bereket talep eden kişiler, bu sureyi okuyarak Allah'tan yardım isteyebilirler.
Müslümanlar, vefat eden yakınlarının ruhuna iyilik ve rahmet dilemek amacıyla Vakıa Suresi'ni okuyabilirler. Bu, İslam'da yaygın bir uygulamadır.
Zor durumlarla karşılaşıldığında veya korku içinde olduğunuzda, Vakıa Suresi okuyarak Allah'tan yardım, koruma ve sıkıntılardan kurtuluş talep edebilirsiniz.
Yeni bir işe başlamadan önce, sınavlara girmeden önce veya önemli bir adım atmadan önce Vakıa Suresi'ni okuyarak hayırlı başlangıçlar için Allah'tan yardım ve destek isteyebilirsiniz.
Namaz sonrası veya diğer ibadet anlarında, Vakıa Suresi'ni okuyarak dua ve niyazlarınızı Allah'a iletebilirsiniz.
Vakıa Suresi, genel olarak Kur'an'ı okuma alışkanlığını devam ettirmek ve manevi bir bağ kurmak amacıyla da okunabilir.
Vakıa Suresi, her okuduğunuzda sevap kazandırır ve manevi bir bağ kurmanıza yardımcı olur.
VAKIA SURESİ KAÇINCI CÜZDE YER ALIR?
"Vakıa Suresi", Kuran-ı Kerim'in önemli surelerinden biri olarak kabul edilir ve 27. cüzde yer alır. Toplamda 30 cüzden oluşan Kuran-ı Kerim'in her bir cüzü, belirli bir sayıda sure içerir. Vakıa Suresi de bu cüzlerden biri olan 27. cüze dahil edilmiştir.
Vakıa suresi kacinci cüz sorusuna 27. Cüz cevabı verilmekle beraber, Kuran-ı Kerim'in cüzlerine bölünmüş olması, sureleri daha kolay bir şekilde okuma ve anlama fırsatı sunar. Her cüz, içerdiği surelerle bir bütünü oluşturur ve Kuran'ın genel mesajını taşır. Her bir cüz, ayrı bir tema ve mesaj sunsa da bütünü anlamak için tüm cüzleri ve sureleri birlikte okumak önemlidir.
VAKİA SURESİ NE ZAMAN OKUNUR?
Vakıa Suresi, İslam dininin kutsal kitabı olan Kuran-ı Kerim'in bir bölümü olup içeriğinde maddi ve manevi konulara dair önemli mesajlar barındırır. Bu sure, peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in öğütleri ve tavsiyeleri doğrultusunda, günlük hayatımızda bize rehberlik etmesi için özel anlamlar taşır. Sure, özellikle fakirlikten kurtulmak, bolluk ve bereket elde etmek, rızık ve nimetlerin artmasını dilemek isteyen müminler için önemli bir rehber olarak kabul edilir.
“Vakıa suresi ne zaman okunur?” sorusuna yanıt olarak Peygamber Efendimiz, Vakıa Suresi'ni her gün akşam namazından sonra okumanın bereket ve bolluk getireceğini tavsiye etmiştir. Bu öneri, müminlerin maddi ve manevi sıkıntılardan kurtulmaları, rızık ve bolluk elde etmeleri için Allah'a dua etmelerinin bir yolu olarak görülmelidir. Aynı zamanda surenin okunması, Allah'a karşı bir ibadet şekli olarak kabul edilir ve inananların manevi bağlarını güçlendirmeye yardımcı olabilir.
Vakıa Suresi, Kıyamet ve ahiret gününü tasvir eden bir suredir. İnsanları düşündürmeye ve hesaplaşmaya çağırır.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Herkes Duysun
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Vakia suresi
Kur'an-ı Kerim'in en derin anlamlarına sahip surelerinden biri olarak kabul edilen Vakıa Suresi, manevi düşünce dünyamızda büyük bir iz bırakan ve derin düşüncelere sevk eden ayetler barındırır.
Bu sure, insanın dünya ve ahiret hayatı arasındaki sarsılmaz bağı anlatarak, insanların yaşamlarını bir bakıma hesaba çekmeye çağırır. İlahi kelamın özgün üslubuyla anlatılan Vakıa Suresi, varoluşun sırlarını irdelemek isteyenler için adeta bir hazinedir. Rehberimizde de Vakıa Suresi'nin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarken, surenin temel mesajlarına ve ayetlerinin yorumlarına ışık tutacağız.
VAKİA SURESİ
Vakıa Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 56. suresidir. Bu sure, 96 ayetten oluşmakla beraber Mekke döneminde inmiştir. "Vakıa" kelimesi, "gerçekleşen", "olan" gibi anlamlara gelir. Surenin ana teması, ahiret gününün gerçekleşmesi ve insanların dünya hayatındaki amellerinin sonuçlarının nasıl olacağıdır. Surenin başında insanların dünya hayatındaki farklı kategorilere ayrıldığı ve ahirette hesap verecekleri anlatılır.
Vakıa Suresi içeriğinde zenginler, fakirler, sağırlar, dilsizler, iman sahipleri gibi gruplara vurgu yapılmıştır. Ardından cennetin ve cehennemin tasvirleriyle devam edilir. Vakıa Suresi oku, insanları dünya hayatının geçici olduğuna, ahiret hayatının ise gerçek ve kalıcı olduğuna dikkat çeker. İnsanların dünya hayatında kazandıklarının ahiretteki durumlarını belirleyeceği vurgusu yapılır. Sure, aynı zamanda insanların Allah'ın nimetlerine şükretmeleri ve ona itaat etmeleri gerektiğini hatırlatır.
VAKİA SURESİNİN ARAPÇA OKUNUŞU
Vakıa Suresi Arapça okunuşu pratik ve kolaydır. İşte, Vakıa suresi Arapça oku:
İza vek'aatil vâki'atu.Leyse li vâki'ati hâzibetun.
Hâfidetun râfi'etun.İza ruccetil ardu reccen.
Ve bussetil cibâlu bessâ.Ve fekâneti hâbeten munbessâ.
Ve kuntum ezvâcen selâseten.
Fe ashabul meymaneti me ashabul meymeneti.
Ve ashabul meş'emeti me ashabul meş'emeti.
Ves sâbikune sâbikune.Ulaikel mukarrabune.
Fî cennatin nâ'îm.Sulletun minel evvelîne.
Ve kalîlun minel âhıriyne.'Alâ sûrurim mednunetin.Muttekîne 'aleyhâ mutekâbiline.
Yetûfu 'aleyhim vildânun muhalladûn.
Bi ekvâbin ve ebârikatin min mâ'în.
La yusadda'ûne 'anhâ ve lâ yunzifûne.
Ve fâkihatim mimma yetehayyere.
Ve lahmi tayrim mimma yeştehûne.
Ve hûrun 'în.Kemaselil lûlu'il meknûn.
Cezaen bimâ kânû ya'melûn.
Lâ yesme'ûne fîhâ lagven ve lâ te'sîmâ.
İllâ kıylâ selâmen selâmen.
Ve ashabul yemîni me ashabul yemîni.
Fî sidrin mehdûd.Ve talhin mendûd.
Ve zillim menmdûd.Ve main me'skûb.
Ve fâkihatin kesîretin.
Lâ maktu'atin ve lâ menû'atin.
Ve fırûşin merfû'atin.
İnnâ enşe'nâhunne inşâ.
Fe ce'elnâhunne ebkârâ.'Uruben etrâbâ.Li eşâbil yemîn.
Sulletun minel evvelîne.
Ve sulletun minel âhıriyne.
Ve ashabuş şimâli me ashabuş şimâli.
Fî semûmin ve hâmiym.
Ve zillim min yahmûm.
Lâ berîdin ve lâ kerîmîn.
İnnehum kânû kabla zâlike mutrefîn.
Ve kânû yusîrûne 'alel hiclil azîm.
Ve kânû yekûlûne izâ mitnâ ve kunna turâben ve izâmen enna le mub'isûn.
E ve âbâunel evvelûn?
Kul inne'l evvelîne vel âhıriyne.
Lemecmû'ûne ilâ meykâti yevmin me'lûm.
Summe innekum eyyuhâ'd dallûnem mukazzibûn.
Le ekilûne min şecerin min zakkûm.
Femâ li'ûne minhul butûn.
Fe yeşrabûne 'aleyhi minel hamîm.
Fe yeşrabûne şurbe lıhîm.
Hâzâ nuzûluhum yevmed dîn.
Nahnu haleknâkum felev lâ tusaddikûn.
E fe reeytum mâ tumnûn?
Entum tahlu'nehû em nahnul hâlikûn.
Nahnu kad deernâ beynekumul mevte ve mâ nahnu bimesbûkîn.
'Alâ en nubeddile emsâlekum ve nuneşîkum fî mâ lâ ta'lemûn.
Ve lekad 'alimtumun neş'etel ûlâ felev lâ tezekkerûn.
E fe reeytum mâ tahrûn?
Entum tezreûnehû em nahnuz zâr'ûn?
Lev neşâû le cealnâhu hutemen fe zaltum taferrikûn.
İnnâ le mugremûn.Bel nahnu mehrûmûn.
E fe reeytumul me'lezi yetşerûn?
Entum enzeltumûhu minel meznı em nahnul munzilûn.
Lev neşâû cealnâhu ukbâ felev lâ teşkurûn.
E fe reeytumun nârelletî tûrûn?
Entum enşe'tum şeceretehû em nahnul munşîûn?
Nahnu cealnâhâ tezkîreten ve meta'en limukavvibîn.
Fe sebbih bi'smi rabbikel azîm.
Fe lâ uksimu bimevki'in nevcûm.
Ve innehu lekasemun lev ta'lemûne azîm.
İnnehu lekur'ânun kerîm.Fî kitâbin meknûn.
Leyemessuhu illâl mutahharûn.
Tenzîlun mir rabbil 'âlemîn.
E fe bi hâzil hadîsi entum mudhinûn.
Ve tec'alûne rızkakum ennekum tukezzibûn.
Felevlâ izâ beleğatil hulkûm
Ve entum hîneiz tenzurûn.
Ve nahnu ekrebu ileyhi minkum ve lâkin lâ tubsirûn.
Felevlâ in kuntum gayre mediynîn.
Terceûnehâ in kuntum sadikin Fe emmâ in kâne minelmukarrabîn.
Feravhun ve reyhânun ve cennetun nâ'îm.
Ve emmâ in kâne min eşâbilyemîn.
Fe selâmûn leke min eşâbilyemîn.
Ve emmâ in kâne minelmukazzibîne d dallîn.
Fe nu zûlun min hamiym.
Ve taslîyetu cehîm.
İnne hâzâ lehuve hakkul yakîn.
Fe sebbih bismi rabbikel azîm.
Yukarıdaki maddelerden görüldüğü gibi Vakıa Suresi 96 ayetten oluşur.
VAKİA SURESİ TÜRKÇE OKUNUŞU
Vakıa suresi Türkçe okunuşu şöyledir:
Kıyamet koptuğu zaman.
Onun vukuunu yalanlayacak hiç kimse yoktur.
Alçaltıcı ve yükselticidir.
Yer şiddetle sarsıldığı zaman!
Dağlar parçalandığı zaman!
Dağılıp toz duman haline geldiği zaman!
Ve siz üç sınıf olduğunuz zaman!
Sağın adamları, ne uğurludurlar onlar!
Solun adamları, ne uğursuzdurlar onlar!
Hayır yarışlarında öne geçip kazananlar.
İşte onlar (Allah'a en çok) yaklaştırılmış olanlardır.
Naim cennetindedirler.
Onların büyük bir kısmı eski ümmetlerdendir.
Bir kısmı da sonrakilerdendir.
Altın ve mücevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler.
Onların üzerine karşılıklı olarak yaslanırlar.
Etraflarında ölümsüz gençler dolaşır.
Akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.
Bu şaraptan ne başları ağrıtılır ne de akılları giderilir.
Beğendikleri meyveler.
Canlarının çektiği kuş etleri.
Onlar için ceylan gözlü huriler vardır.
Gün görmemiş inciler gibi.
İşledikleri amellerine karşılık olarak.
Orada boş ve günaha sokacak bir söz duymazlar.
Sadece selam karşılığında selam sözü işitirler.
Defterleri sağdan verilenler, ne mutlu o sağcılara!
Onlar dikensiz kirazlar,Salkımları sarkmış muz ağaçları,Uzamış gölgeler altındadırlar.
Çağlayarak akan sular kenarlarındadırlar.
Bol meyveler arasında,Bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen.
Ve yüksek döşekler üzerindedirler.
Biz onları yepyeni bir yaratılışla yaratmışızdır.
Böylece onları hep bakire kızlar yapmışızdır.
Eşlerine düşkün ve hepsini bir yaşta nâzeninler kılmışızdır.
Bütün bunlar Ashab-ı yemin (sağcılar) içindir.
Onların birçoğu önceki ümmetlerdendir.
Birçoğu da sonrakilerdendir.
Amel defterleri soldan verilenler!
Onlar ne uğursuzdurlar!
İnsanın içine işleyen ateşin alevi ve kaynar su içindedirler.
Onlar kapkara dumandan bir gölge altındadırlar.
Ne serindir ne de hoş!
Çünkü onlar bundan önce (dünyada iken) varlık içinde şımartılmışlardı.
Büyük günah işlemekte direnir dururlardı.
Ve diyorlardı ki: "Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?"
"Önce gelip geçmiş atalarımız da mı?"
De ki: "Hem öncekiler hem sonrakiler."
"Bilinen bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."
Sonra siz ey sapıklar, yalanlayıcılar!
Doğrusu siz zakkum ağacından yiyeceksiniz.
Karınlarınızı onunla doyuracaksınız.
Üzerine de kaynar su içeceksiniz.
Hem de susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz.
Ceza gününde işte onlar böyle ağırlanacaklardır.
Ey inkâr edenler!
Sizi biz yarattık.
Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?
Gördünüz mü (rahimlere) akıttığınız meniyi?
Onu (siz mi düzgün bir insan sûretine getirip) yaratıyorsunuz, yoksa yaratanlar biz miyiz?
Aranızda ölümü takdir eden biziz ve biz önüne geçilebileceklerden değiliz.
Sizi ortadan kaldırıp da sizin yerinize benzerlerinizi getirmeye ve sizi bilmeyeceğiniz bir biçimde yaratmaya da gücümüz yeter.
Her halde ilk yaratılışınızı bilirsiniz, (fakat tekrar yaratılacağınızı) düşünmeli değil misiniz?
Şimdi bana ekmekte olduğunuz (tohum işini) haber verin!
Onu yerden siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitirenler biz miyiz?
Eğer isteseydik onu (o ekini tohumsuz) bir ot kırıntısı yapardık da siz şaşakalırdınız.
O zaman şöyle derdiniz: "Doğrusu biz çok zarara uğratıldık."
Hatta umduğumuzdan mahrum kaldık.
İçmekte olduğunuz suyu da söyleyin bana!
Onu buluttan indiren siz misiniz, yoksa indirenler biz miyiz?
Eğer dileseydik, onu (içilmeyecek) tuzlu bir su yapardık.
Hâlâ şükretmez misiniz?
Söyleyin şimdi, çakmakta olduğunuz ateşi!
Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa biz miyiz yaratan?
Biz onu bir ibret ve çöl yolcuları için bir fayda yaptık.
Çok büyük olan Rabbinin adını tespih et!
Hayır!
Yıldızların yerleri üzerine andolsun ki!
Bu, eğer bilirseniz, gerçekten büyük bir yemindir.
Muhakkak ki o, elbette çok şerefli bir Kur'an'dır.
Koruma altında olan bir kitaptadır.
Temizlenmiş olanlardan başkası ona el süremez.
Âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.
Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Rızkınıza karşılık şükrü, onu yalanlamakla mı yerine getiriyorsunuz?
Can boğaza dayandığında,Siz (o can çekişen kimseye) bakar durursunuz.
Biz ona sizden yakınız, fakat siz görmezsiniz.
Eğer siz hesap ve ceza görmeyecekseniz,Onu (çıkmak üzere olan canı) geri çevirsenize!
İddianızda doğru sözlü iseniz.
(ölen kişi Allah'a) yaklaştırılanlardan ise,Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti var.
Eğer sağcılardan ise,"Ey sağcı! Sağcılardan sana selam!" denir.
Amma yalanlayıcı sapıklardan ise,İşte ona kaynar sudan bir ziyafet,Ve cehenneme atılma vardır.
Kesin gerçek budur işte.
Çok büyük olan Rabbinin adını tespih et!
Böylece, Vakıa Suresi Türkçe okunuşu hakkında da bilgi sahibi olunmuş oldu.
VAKİA SURESİ NE ANLAMA GELİR?
Vakıa Suresi (Arapça: سورة الواقعة), Kuran-ı Kerim'in 56. suresidir. Bu surede ahiret gününün gerçekleşeceği ve insanların hesap vermek üzere toplandığı sahneler anlatılır. Sure, özellikle ölüm, yeniden diriliş ve ahiret hayatı gibi konuları ele alırken, insanların dünya hayatındaki çabalarının ahiretteki sonuçlarına vurgu yapar. “Vakıa suresi anlamı nedir” sorusunun yanıtı ise şöyledir:
Vakıa Suresi, özellikle insanların dünya hayatında nasıl davranmaları gerektiği ve ahirette hesap verme sorumluluğu hakkında önemli mesajlar içerir. Surede anlatılan sahneler, inananları Allah'a yönelmeye, iyilik yapmaya ve doğru yolda olmaya teşvik eder.
VAKİA SURESİ NE İÇİN OKUNUR?
Vakıa Suresi, Kur'an-ı Kerim'in bir suresi olmakla birlikte Müslümanlar arasında önemli bir yere sahiptir. Bu sure, Müslümanlar tarafından birbirinden farklı niyetlerle okunabilir. Bunlar:
Vakıa Suresi, her okuduğunuzda sevap kazandırır ve manevi bir bağ kurmanıza yardımcı olur.
VAKIA SURESİ KAÇINCI CÜZDE YER ALIR?
"Vakıa Suresi", Kuran-ı Kerim'in önemli surelerinden biri olarak kabul edilir ve 27. cüzde yer alır. Toplamda 30 cüzden oluşan Kuran-ı Kerim'in her bir cüzü, belirli bir sayıda sure içerir. Vakıa Suresi de bu cüzlerden biri olan 27. cüze dahil edilmiştir.
Vakıa suresi kacinci cüz sorusuna 27. Cüz cevabı verilmekle beraber, Kuran-ı Kerim'in cüzlerine bölünmüş olması, sureleri daha kolay bir şekilde okuma ve anlama fırsatı sunar. Her cüz, içerdiği surelerle bir bütünü oluşturur ve Kuran'ın genel mesajını taşır. Her bir cüz, ayrı bir tema ve mesaj sunsa da bütünü anlamak için tüm cüzleri ve sureleri birlikte okumak önemlidir.
VAKİA SURESİ NE ZAMAN OKUNUR?
Vakıa Suresi, İslam dininin kutsal kitabı olan Kuran-ı Kerim'in bir bölümü olup içeriğinde maddi ve manevi konulara dair önemli mesajlar barındırır. Bu sure, peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in öğütleri ve tavsiyeleri doğrultusunda, günlük hayatımızda bize rehberlik etmesi için özel anlamlar taşır. Sure, özellikle fakirlikten kurtulmak, bolluk ve bereket elde etmek, rızık ve nimetlerin artmasını dilemek isteyen müminler için önemli bir rehber olarak kabul edilir.
“Vakıa suresi ne zaman okunur?” sorusuna yanıt olarak Peygamber Efendimiz, Vakıa Suresi'ni her gün akşam namazından sonra okumanın bereket ve bolluk getireceğini tavsiye etmiştir. Bu öneri, müminlerin maddi ve manevi sıkıntılardan kurtulmaları, rızık ve bolluk elde etmeleri için Allah'a dua etmelerinin bir yolu olarak görülmelidir. Aynı zamanda surenin okunması, Allah'a karşı bir ibadet şekli olarak kabul edilir ve inananların manevi bağlarını güçlendirmeye yardımcı olabilir.
Vakıa Suresi, Kıyamet ve ahiret gününü tasvir eden bir suredir. İnsanları düşündürmeye ve hesaplaşmaya çağırır.
En Çok Okunan Haberler
Saç dökülmesine yol açan 5 besin
Cuma Mesajları 2025 - 21 Mart 2025 En Yeni, Güzel, Anlamlı, Uzun ve Kısa Hayırlı Cumalar Mesajları: Ramazan'a özel farklı, dualı, hadisli, ayetli, hiç duyulmamış cuma mesajları…
Eşref Rüya ilk bölümüyle nefes kesti! Eşref Rüya konusu ne? Eşref Rüya ilk bölümde neler oldu? Eşref Rüya 2. yeni bölüm fragmanı yayınlandı mı?
Dünyanın en değerli bankaları belli oldu: Türkiye listede yer alıyor mu?
İftar sonrası metabolizmayı hızlandıran 8 doğal yöntem
Silivri Cezaevinde tutuklu olan kişiler
Deha 25. bölümde neler oldu? 23 Mart Pazar Deha son bölüm izle
Macaristan - Türkiye Rövanş Maçı Ne Zaman, Saat Kaçta? Macaristan - Türkiye rövanş maçı hangi kanalda?
Dünyanın en güçlü askeri tankları: Türkiye'de zirveye koşuyor
Müge Anlı’ya çıkan engelli kadına araba hediye etti! 'İkramiye rekortmeni' Skoda distribütörü Ahmet Yüce kimdir? Ahmet Yüce kaç yaşında?
Saç dökülmesine yol açan 5 besin
Cuma Mesajları 2025 - 21 Mart 2025 En Yeni, Güzel, Anlamlı, Uzun ve Kısa Hayırlı Cumalar Mesajları: Ramazan'a özel farklı, dualı, hadisli, ayetli, hiç duyulmamış cuma mesajları…
Eşref Rüya ilk bölümüyle nefes kesti! Eşref Rüya konusu ne? Eşref Rüya ilk bölümde neler oldu? Eşref Rüya 2. yeni bölüm fragmanı yayınlandı mı?
Dünyanın en değerli bankaları belli oldu: Türkiye listede yer alıyor mu?
İftar sonrası metabolizmayı hızlandıran 8 doğal yöntem
Silivri Cezaevinde tutuklu olan kişiler
Deha 25. bölümde neler oldu? 23 Mart Pazar Deha son bölüm izle
Macaristan - Türkiye Rövanş Maçı Ne Zaman, Saat Kaçta? Macaristan - Türkiye rövanş maçı hangi kanalda?
Dünyanın en güçlü askeri tankları: Türkiye'de zirveye koşuyor
Müge Anlı’ya çıkan engelli kadına araba hediye etti! 'İkramiye rekortmeni' Skoda distribütörü Ahmet Yüce kimdir? Ahmet Yüce kaç yaşında?
Bursa'da 1 çocuğun öldüğü, 5 kişinin de yaralandığı kaza kameralara yansıdı!
Çorum'daki trafik kazasında çocuk camdan fırladı: O anlar kameralarda
Düzce'de bir işletmede çıkan yangın güçlükle kontrol altına alındı
Bursa'da yanan binadaki köpeği itfaiye ekipleri kurtardı
Yoldan çıkan otobüs tarlaya uçtu: 2 ölü, 25 yaralı
Bursa'da 1 çocuğun öldüğü, 5 kişinin de yaralandığı kaza kameralara yansıdı!
Çorum'daki trafik kazasında çocuk camdan fırladı: O anlar kameralarda
Düzce'de bir işletmede çıkan yangın güçlükle kontrol altına alındı
Bursa'da yanan binadaki köpeği itfaiye ekipleri kurtardı
Yoldan çıkan otobüs tarlaya uçtu: 2 ölü, 25 yaralı
Bursa'da 1 çocuğun öldüğü, 5 kişinin de yaralandığı kaza kameralara yansıdı!